toplu halde - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

toplu halde



"toplu halde" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
General
toplu halde indiscrete s.
toplu halde gregariously zf.
toplu halde en masse zf.
toplu halde agreat zf.
toplu halde aggregately zf.
Idioms
toplu halde in a body expr.
Librarianship
toplu halde volumed s.

"toplu halde" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç

Türkçe İngilizce
General
toplu halde yaşama gregariousness i.
insanların ve hayvanların toplu halde ve uzun mesafelerde yer değiştirmesi migration i.
toplu halde yapılan büyük göç exodus i.
yeni bir yere toplu halde giriş invasion i.
toplu halde yaşamak hive f.
toplu halde iğneler batırmak pincushion f.
(toplu halde) erzak tedarik etmek victual f.
toplu halde üretmek mass-produce f.
toplu halde yaşayan gregarious s.
toplu halde yaşayan social s.
toplu halde yaşayan amadelphous s.
toplu halde yaşayan subsocial s.
derli toplu bir halde sprucely zf.
derli toplu bir halde spruce zf.
Phrasals
birbirine yakın/bir arada/toplu halde olmak remain together f.
toplu halde öldürmek mow down f.
(bir şeyden) toplu halde/topluca çıkmak pour out (of something) f.
toplu halde/topluca çıkmak pour out f.
(bir şeyden/yerden) toplu halde çıkmak/dağılmak swarm out (of something or some place) f.
bir şeyden toplu halde çıkmak/dağılmak swarm out of something f.
(bir şeyden/yerden) kalabalık/toplu halde geçmek swarm through (something or some place) f.
bir şeyden kalabalık/toplu halde geçmek swarm through something f.
toplu halde kökünü kazımak wipe out f.
toplu halde imha etmek wipe out f.
'-den toplu halde çıkmak/dağılmak swarm out of f.
Idioms
bir cep telefonu çaldığında herkesin telefonuna sarılmasını toplu halde yapılan macarena dansına benzeten bir söz cellular macarena i.
toplu halde/beraberce gelmek arrive (some place) in a body f.
toplu halde gitmek go in a body f.
toplu halde ayrılmak leave in a body f.
Politics
toplu halde vatandaşlığa kabul etme collective naturalization i.
toplu halde vatandaşlığa alma collective naturalization i.
oyların bir eğilim oluşturacak şekilde toplu halde değişimi break i.
Textile
eğirirken (lif ağı, şeridi veya fitillerini) toplu halde azaltmak draft f.
Psychology
toplu halde yaşayıp uyum sağlamaya yönelik teorik bir insan içgüdüsü herd instinct i.
Zoology
toplu halde bulunan penguen yuvaları town i.
toplu halde yaşayan böcek social insect i.
toplu halde yaşamayan ungregarious s.
Botanic
toplu halde yetişmeyen ungregarious s.
toplu halde büyüyen stamenleri olan -adelphous snk.
Card
toplu halde değerlendirilen bir grup teklif bidding i.
Ornithology
balıkçınların toplu halde çiftleştiği yer ternery i.
Entomology
toplu halde yaşayan larvaları halıya benzer ağlar ören, yaprak döken ağaçların yaprakları için zararlı kuzey amerika'ya özgü bir güve malacosoma disstria i.
orman çadır güvesinin halıya benzer ağlar ören, yaprak döken ağaçların yaprakları için zararlı olan toplu halde yaşayan larvaları malacosoma disstria i.
orman çadır güvesinin halıya benzer ağlar ören, yaprak döken ağaçların yaprakları için zararlı olan toplu halde yaşayan larvaları forest tent caterpillar i.