Geçmiş

umutsuz

"umutsuz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	umutsuz	hopeless s.
2	Yaygın Kullanım	umutsuz	desperate s.
General
3	Genel	umutsuz	bleak s.
4	Genel	umutsuz	hopeless s.
5	Genel	umutsuz	desponding s.
6	Genel	umutsuz	desperate s.
7	Genel	umutsuz	despondent s.
8	Genel	umutsuz	moody s.
9	Genel	umutsuz	gloomy s.
10	Genel	umutsuz	abject s.
11	Genel	umutsuz	despairing s.
12	Genel	umutsuz	lorn s.
13	Genel	umutsuz	adust s.
14	Genel	umutsuz	unhopeful s.
15	Genel	umutsuz	qualming s.
16	Genel	umutsuz	hard up s.
17	Genel	umutsuz	hardcore s.
18	Genel	umutsuz	hard-core s.
19	Genel	umutsuz	hard-core s.
20	Genel	umutsuz	heartsick s.
21	Genel	umutsuz	irredeemable s.
22	Genel	umutsuz	prospectless s.
23	Genel	umutsuz	prostrate s.
24	Genel	umutsuz	succorless s.
Colloquial
25	Konuşma Dili	umutsuz	hard-up zf.
Idioms
26	Deyim	umutsuz	doom and gloom s.
27	Deyim	umutsuz	like a dying duck in a thunderstorm [obsolete] expr.
Archaic
28	Eski Kullanım	umutsuz	despairful s.
British Slang
29	İngiliz Argosu	umutsuz	gagging s.

"umutsuz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	iyileşmesi umutsuz hasta	passenger i.
2	Genel	umutsuz kimse	nonstarter i.
3	Genel	umutsuz kimse	desperado i.
4	Genel	umutsuz girişim	nonstarter i.
5	Genel	umutsuz aşk	hopeless love i.
6	Genel	umutsuz kimse	non-starter i.
7	Genel	umutsuz girişim	non-starter i.
8	Genel	umutsuz veya anlamsız olduğu için vazgeçilen kimse veya şey	write-off i.
9	Genel	umutsuz olma	mulligrubs i.
10	Genel	umutsuz olma	mullygrubs i.
11	Genel	umutsuz olma	mollygrubs i.
12	Genel	umutsuz yüz ifadesi	long face i.
13	Genel	umutsuz olmak	despair of f.
14	Genel	umutsuz biçimde yaşamak	live hopelessly f.
15	Genel	umutsuz görünmek	appear desperate f.
16	Genel	umutsuz olarak görmek	deplore [obsolete] f.
17	Genel	umutsuz hale getirmek	desperate f.
18	Genel	umutsuz vaka ilan etmek	condemn f.
19	Genel	çok hoş gelen veya umut veren (canı sıkkın veya oldukça umutsuz birine)	refreshing s.
20	Genel	umutsuz olmayan	undespairing s.
21	Genel	cesur fakat umutsuz	heroic s.
22	Genel	umutsuz bir durumda bulunan	perdu [obsolete] s.
23	Genel	umutsuz bir durumda bulunan	perdue s.
24	Genel	umutsuz biçimde	hopelessly zf.
25	Genel	umutsuz olmayan bir şekilde	undespairingly zf.
26	Genel	umutsuz bir şekilde	bleakly zf.
Phrasals
27	Öbek Fiiller	(bir şeyden) umutsuz olmak	despair of (something) f.
Phrases
28	İfadeler	umutsuz bir mücadeleye girmek	die hard f.
Colloquial
29	Konuşma Dili	umutsuz bir yakarış	a desperate cry i.
30	Konuşma Dili	umutsuz vaka	a dead duck i.
31	Konuşma Dili	umutsuz vaka	sad case i.
32	Konuşma Dili	(bir konuda) umutsuz vaka	hopeless at (something) s.
Idioms
33	Deyim	umutsuz vaka	dead duck i.
34	Deyim	umutsuz vaka	a dead duck i.
35	Deyim	umutsuz vaka	a dead loss i.
36	Deyim	umutsuz vaka	a losing game i.
37	Deyim	umutsuz bir durum	ghost of a chance i.
38	Deyim	umutsuz bir durum	not a chinaman's chance i.
39	Deyim	umutsuz vaka	a hopeless case i.
40	Deyim	umutsuz vaka	be-all and end-all i.
41	Deyim	umutsuz vaka	a losing battle i.
42	Deyim	umutsuz bir gelecek (ironik)	a brave new world i.
43	Deyim	umutsuz vaka olarak görmek/düşünmek	give up as lost f.
44	Deyim	umutsuz/ümitsiz vaka olmak	be beyond hope f.
45	Deyim	umutsuz görünmek	look black f.
46	Deyim	umutsuz görünmek	look bleak f.
47	Deyim	umutsuz duruma gelmek	be at a dead end f.
48	Deyim	umutsuz bir tablo çizmek	paint a hopeless picture f.
49	Deyim	umutsuz görünmek	look bad f.
50	Deyim	umutsuz vaka olmak	be a dead duck f.
51	Deyim	(bir şey) o kadar da umutsuz değilmiş gibi göstermek	put a bold face on (something) f.
52	Deyim	(bir şey) o kadar da umutsuz değilmiş gibi göstermek	put a good face on (something) f.
53	Deyim	birini/bir şeyi umutsuz vaka olarak görmek/düşünmek	give somebody/something up for lost f.
54	Deyim	umutsuz vaka olarak görmek/düşünmek	give up for lost f.
55	Deyim	umutsuz durumda	in chancery s.
56	Deyim	geri dönüşü olmayan umutsuz durum	all hope abandon, ye who enter here expr.
57	Deyim	umutsuz durumda	at a dead end expr.
58	Deyim	umutsuz halde	in the cart [obsolete] expr.
Literature
59	Edebiyat	umutsuz dönem	night i.
Slang
60	Argo	umutsuz bir durum	chinaman's chance i.
61	Argo	umutsuz durum	basket case i.
62	Argo	umutsuz halde	blued, screwed, and tattooed s.