wits - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

wits

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"wits" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
General
wits i. hızlıca akıl yürütme yeteneği
wits i. hızlıca harekete geçme yeteneği
wits i. mantıklı olma
wits i. aklıselim
wits i. akıl sağlığı

"wits" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 233 sonuç

İngilizce Türkçe
General
battle of wits i. fikir savaşı
be at one's wits end f. eli ayağı dolaşmak
frighten somebody out of his wits f. ödünü patlatmak
have one's wits about one f. doğru dürüst düşünebilmek
get one's wits about one f. aklını başına toplamak
have one's wits about one f. kafası yerinde olmak
live by one's wits f. geçinmek için uyanık ve kurnaz olmak
get scared out of one's wits f. üç buçuk atmak
pit one's wits against someone f. sidik yarıştırmak
pit one's wits against someone f. sidik yarışına girmek
frighten someone out of their wits f. birini çok feci korkutmak
scare someone out of their wits f. birini çok feci korkutmak
out of one's wits s. divane
out of one's wits s. deli
at one's wits' end zf. şaşırmış bir durumda
at one's wits' end zf. ne yapacağını bilmez bir durumda
Colloquial
be scared out of one's wits f. ödü bokuna karışmak
be scared out of one's wits f. korkudan ödü patlamak
be scared out of one's wits f. üç buçuk atmak
wits [south africa] kısalt. witwatersrand üniversitesi
Idioms
a battle of wits i. zeka yarışı
a battle of wits i. bilgi yarışı
a battle of wits i. fikir savaşı
a battle of wits i. akıl savaşı
collect (one's) wits f. düşünüp taşınmak
collect (one's) wits f. sakinleşip kendine gelmek
collect (one's) wits f. kendini toparlamak
collect (one's) wits f. aklını başına toplamak
be at one's wits' end f. aklı durmak
gather one's wits f. aklını toplamak
gather one's wits f. aklını toplamaya çalışmak
be at one's wits' end f. apışıp kalmak
match wits with someone f. aşık atmak
scare the wits out of someone f. birisini çok korkutmak
pit one's wits against f. boy ölçüşmek
be at one's wits' end f. beyni durmak
frighten one out of one's wits f. birisini çok korkutmak
match wits with someone f. boy ölçüşmek
be scared out of one's wits f. bet beniz kalmamak
scare someone out of his/her wits f. birini çok korkutmak
frighten one out of wits f. birisini çok korkutmak
scare one out of one's wits f. birisini çok korkutmak
match wits with someone f. biriyle zeka yarıştırmak
frighten someone out of their wits f. çok korkutmak
frighten one out of wits f. çok korkutmak
have one's wits about one f. dikkat kesilmek
frighten one out of one's wits f. çok korkutmak
scare somebody out of their wits f. çok korkutmak
keep one's wits about one f. dikkat kesilmek
frighten somebody out of their wits f. çok korkutmak
scare the wits out of someone f. çok korkutmak
scare someone out of their wits f. çok korkutmak
scare one out of one's wits f. çok korkutmak
sharpen one's wits f. gözünü açmak
have one's wits about one f. gözünü açmak
be at your wits' end f. elindeki tüm çözümleri tüketmek
have one's wits about one f. gözünü dört açmak
frighten one out of one's wits f. ödünü koparmak
frighten someone out of their wits f. ödünü koparmak
scare someone out of their wits f. ödünü koparmak
scare the wits out of someone f. ödünü koparmak
scare one out of one's wits f. ödünü patlatmak
frighten somebody out of their wits f. ödlerini koparmak
frighten one out of wits f. ödünü patlatmak
get one's wits about one f. kafasını toplamak
scare the wits out of someone f. ödünü patlatmak
frighten one out of wits f. ödünü koparmak
scare one out of one's wits f. ödünü koparmak
keep one's wits about one f. mantıklı davranmak
scare somebody out of their wits f. ödlerini koparmak
frighten one out of one's wits f. ödünü patlatmak
match wits with someone f. sidik yarıştırmak
pit wits against f. sidik yarıştırmak
gather one's wits f. serinkanlı olmaya çalışmak
keep one's wits about one f. panik yapmamak
keep one's wits about one f. sakin/soğukkanlı kalmak
have one's wits about one f. tetikte olmak
keep one's wits about one f. tetikte olmak
live by one's wits f. zekası sayesinde yaşamını sürdürmek
live on one's wits f. zekası sayesinde yaşamını sürdürmek
keep one's wits about one f. (afette/felakette) kendini kaybetmemek
keep one's wits about one f. (bir tehlikeye vb karşı) paniğe kapılmamak
have one's wits about one f. (bir tehlikeye vb karşı) sükunetini korumak
keep one's wits about one f. (bir tehlikeye vb karşı) sükunetini korumak
have one's wits about one f. (bir tehlikeye vb karşı) paniğe kapılmamak
drive (one) out of (one's) wits f. çileden çıkarmak
drive (one) out of (one's) wits f. deli etmek
drive (one) out of (one's) wits f. tepesini attırmak
drive (one) out of (one's) wits f. sinir etmek
drive (one) out of (one's) wits f. uyuz etmek
drive (one) out of (one's) wits f. sinirini ayağa kaldırmak
drive (one) out of (one's) wits f. sinirini bozmak
drive somebody out of their mind/wits f. (birini) çileden çıkarmak
drive somebody out of their mind/wits f. (birini) deli etmek
drive somebody out of their mind/wits f. (birinin) tepesini attırmak
drive somebody out of their mind/wits f. (birini) sinir etmek
drive somebody out of their mind/wits f. (birini) uyuz etmek
drive somebody out of their mind/wits f. (birinin) sinirini ayağa kaldırmak
drive somebody out of their mind/wits f. (birinin) sinirini bozmak
be at one's wits end f. aklı durmak
be at one's wits end f. beyni durmak
be at one's wits end f. apışıp kalmak
be at one's wits end f. eli ayağı dolaşmak
be at one's wits end f. ne yapacağını bilememek
be at (one's) wits' end f. sabrının sonunda olmak
be at (one's) wits' end f. tahammülünün sonunda/sınırında olmak
be at (one's) wits' end f. çözümlerin tükenmiş olmak
be at (one's) wits' end f. tahammülünün sınırına gelmiş olmak
be at (one's) wits' end f. bıkmış
be at (one's) wits' end f. usanmış olmak
be at your wits' end f. aklı durmuş
be at your wits' end f. tahammülünün sınırına gelmiş
be frightened out of (one's) wits f. korkudan ödü patlamak
be frightened out of (one's) wits f. ödü bokuna karışmak
be frightened out of (one's) wits f. üç buçuk atmak
be frightened out of (one's) wits f. korkudan beti benzi atmak
be frightened out of (one's) wits f. ödü kopmak
be frightened out of your wits f. korkudan ödü patlamak
be frightened out of your wits f. ödü bokuna karışmak
be frightened out of your wits f. üç buçuk atmak
be frightened out of your wits f. korkudan beti benzi atmak
be frightened out of your wits f. ödü kopmak
be scared out of your wits f. korkudan ödü patlamak
be scared out of your wits f. ödü bokuna karışmak
be scared out of your wits f. üç buçuk atmak
be scared out of your wits f. korkudan beti benzi atmak
be scared out of your wits f. ödü kopmak
collect your wits f. sakinleşip kendine gelmek
collect your wits f. kendini toparlamak
collect your wits f. aklını başına toplamak
gather your wits f. sakinleşip kendine gelmek
gather your wits f. kendini toparlamak
gather your wits f. aklını başına toplamak
collect/gather your wits f. kendini toparlamak
collect/gather your wits f. aklını başına toplamak
collect/gather your wits f. serinkanlı olmaya çalışmak
collect/gather your wits f. sakinleşip sağlıklı düşünmeye çalışmak
collect/gather your wits f. kafasını toplamak
frighten/scare somebody out of their wits f. birini çok korkutmak
frighten/scare somebody out of their wits f. birinin ödünü koparmak
frighten/scare somebody out of their wits f. birinin ödünü patlatmak
be at your wits' end f. ne yapacağını bilemez halde olmak
be at your wits' end f. tahammülünün sonunda/sınırında olmak
be at your wits' end f. beyni durmuş olmak
be at your wits' end f. sabrının sonunda olmak
be at your wits' end f. çözümleri tükenmiş olmak
be at your wits' end f. bıkmış olmak
be at your wits' end f. usanmış olmak
get wits about one f. aklını başına toplamak
get wits about one f. kafasını toplamak
have your wits about you f. dikkat kesilmek
have your wits about you f. gözünü açmak
have your wits about you f. gözünü dört açmak
have your wits about you f. tetikte olmak
have/keep your wits about you f. kafası yerinde olmak
have/keep your wits about you f. gözünü açmak
have/keep your wits about you f. gözünü dört açmak
have/keep your wits about you f. tetikte olmak
keep wits about f. dikkat kesilmek
keep wits about f. tetikte olmak
keep wits about f. panik yapmamak
keep wits about f. sakin/soğukkanlı kalmak
live by wits f. geçinmek için uyanık ve kurnaz olmak
live by wits f. zekası sayesinde yaşamını sürdürmek
live by your wits f. geçinmek için uyanık ve kurnaz olmak
live by your wits f. zekası sayesinde yaşamını sürdürmek
live on your wits f. geçinmek için uyanık ve kurnaz olmak
live on your wits f. zekası sayesinde yaşamını sürdürmek
match wits f. boy ölçüşmek
match wits f. sidik yarıştırmak
match wits f. aşık atmak
match wits f. zeka yarıştırmak
match wits f. ile yarışa girmek
match wits (with one) f. (biriyle) boy ölçüşmek
match wits (with one) f. (biriyle) sidik yarıştırmak
match wits (with one) f. (biriyle) aşık atmak
match wits (with one) f. (biriyle) zeka yarıştırmak
match wits (with one) f. (biriyle) yarışa girmek
pit (one's) wits against (someone or something) f. (biriyle/bir şeyle) sidik yarıştırmak
pit (one's) wits against (someone or something) f. (biriyle/bir şeyle) sidik yarışına girmek
pit your wits (against somebody/something) f. (biriyle/bir şeyle) sidik yarıştırmak
pit your wits (against somebody/something) f. (biriyle/bir şeyle) sidik yarışına girmek
pit your wits against f. ile sidik yarıştırmak
pit your wits against f. ile sidik yarışına girmek
pit your wits against someone [uk] f. biriyle sidik yarıştırmak
pit your wits against someone [uk] f. biriyle sidik yarışına girmek
scared out of (one's) wits s. ödü kopmuş/patlamış
scared out of (one's) wits s. korkudan şoka girmiş
scared out of (one's) wits s. çok korkmuş
at (one's) wits' end expr. (birinin) sabrının sonunda
at (one's) wits' end expr. (birinin) tahammülünün sonunda/sınırında
at (one's) wits' end expr. bıkmış
at (one's) wits' end expr. usanmış
at your wits' end expr. sabrının sonunda
at your wits' end expr. tahammülünün sonunda/sınırında
at your wits' end expr. çözümlerin tükenmiş
at your wits' end expr. tahammülünün sınırına gelmiş
at your wits' end expr. bıkmış
at your wits' end expr. usanmış
at wits' end expr. aklı durmuş
at wits' end expr. beyni durmuş
at wits' end expr. apışıp kalmış
at wits' end expr. eli ayağı dolaşmış
at wits' end expr. ne yapacağını bilemez halde
at wits' end expr. sabrının sonunda
at wits' end expr. tahammülünün sonunda/sınırında
at wits' end expr. çözümleri tükenmiş
at wits' end expr. tahammülünün sınırına gelmiş
at wits' end expr. bıkmış
at wits' end expr. usanmış
by (one's) wits expr. aklıyla
by (one's) wits expr. zekasıyla
by (one's) wits expr. aklı/zekası sayesinde
by (one's) wits expr. aklına/zekasına güvenerek
by (one's) wits expr. aklına/zekasına dayanarak
by (one's) wits expr. becerikliliğiyle
by (one's) wits expr. becerikliliği sayesinde
by (one's) wits expr. uyanıklığıyla
by (one's) wits expr. uyanıklığı sayesinde
by one's wits expr. aklıyla
by one's wits expr. zekasıyla
by one's wits expr. aklı/zekası sayesinde
by one's wits expr. aklına/zekasına güvenerek
by one's wits expr. aklına/zekasına dayanarak
by one's wits expr. becerikliliğiyle
by one's wits expr. becerikliliği sayesinde
by one's wits expr. uyanıklığıyla
by one's wits expr. uyanıklığı sayesinde
at your wits' end expr. apışıp kalmış
at your wits' end expr. eli ayağı dolaşmış olmak
Speaking
you scared me out of my wits expr. ödümü patlattın
you scared me out of my wits expr. ödümü kopardın
Archaic
the five wits i. (shakespeare döneminde) beş duyu/fikir