pass

Meanings of "pass" in Turkish English Dictionary : 109 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	pass n.	geçit
Furthermore, in the Council we have debated whether or not to exclude the Hörbranz Pass, the Lindau-St. Ayrıca Konsey'de Hörbranz Geçidi'nin, Lindau-St. Geçidi'nin kapsam dışında bırakılıp bırakılmayacağını tartıştık. More Sentences
2	Common Usage	pass n.	geçiş
It now seems that there is going to be a pass at Canfranc but, for the moment, there are just those two passes. Şimdi Canfranc'ta bir geçiş olacak gibi görünüyor ama şimdilik sadece bu iki geçiş var. More Sentences
3	Common Usage	pass v.	geçirmek
You are not doing that if you want to pass another Implementing Measure. Başka bir Uygulama Tedbiri geçirmek istiyorsanız bunu yapmıyorsunuz demektir. More Sentences
4	Common Usage	pass v.	geçmek
Nearly two years have passed since these proposals were adopted. Bu önerilerin kabul edilmesinin üzerinden yaklaşık iki yıl geçti. More Sentences
General
5	General	pass n.	paso
Do you have a bus pass? Otobüs pason var mı? More Sentences
6	General	pass n.	vaziyet
Actors and politicians never pass up a photo op. Aktörler ve politikacılar bir fotoğraf çekiminden asla vazgeçmezler. More Sentences
7	General	pass n.	izin
During the test, she felt very sick, so she got a pass to go to the toilet. Sınav sırasında kendini çok hasta hissetti, bu yüzden tuvalete gitmek için izin aldı. More Sentences
8	General	pass n.	giriş kartı
I can't let you enter without a pass. Giriş kartın olmadan girmene izin veremem. More Sentences
9	General	pass v.	devretmek
Our generation must pay for its own bills, rather than pass them on to the next. Bizim neslimiz, faturaları bir sonrakine devretmek yerine kendi faturalarını ödemelidir. More Sentences
10	General	pass v.	atmak
Turkey must stop passing the buck to the EU and trying to exert pressure. Türkiye sorumluluğu AB'ye atmaktan ve baskı kurmaya çalışmaktan vazgeçmelidir. More Sentences
11	General	pass v.	sınavda geçmek
He's sure that he'll pass the next exam. O, bir sonraki sınavı geçeceğinden emin. More Sentences
12	General	pass v.	sınıf geçmek
These are the names of the students who won't pass this class. Bunlar bu sınıfı geçemeyecek öğrencilerin isimleri. More Sentences
13	General	pass v.	pas vermek
You could pass. Pas verebilirsin. More Sentences
14	General	pass v.	uzatmak
Will you pass me the salt? Tuzu uzatır mısın? More Sentences
15	General	pass v.	gezdirmek
Please pass the note around. Lütfen notu elden ele gezdirin. More Sentences
16	General	pass v.	vermek
We propose that both institutions should have the right to pass a motion of censure on the Commission. Her iki kurumun da Komisyon hakkında gensoru önergesi verme hakkına sahip olmasını öneriyoruz. More Sentences
17	General	pass v.	geçmek
The enlargement negotiations have now passed the point of no return and there must be no new demands made. Genişleme müzakereleri artık geri dönülemez noktayı geçmiştir ve yeni taleplerde bulunulmamalıdır. More Sentences
18	General	pass v.	geçip gitmek
So the beginnings of an opportunity have certainly just passed us by. Yani bir fırsatın başlangıcı kesinlikle yanımızdan geçip gitti. More Sentences
19	General	pass v.	pas geçmek
Unfortunately, I'll have to pass. Ne yazık ki, pas geçeceğim. More Sentences
20	General	pass v.	kanun çıkarmak
What is the point of our passing laws if they are not enforced? Eğer uygulanmıyorlarsa kanun çıkarmamızın ne anlamı var? More Sentences
21	General	pass v.	pas atmak
Tom passed the ball to Mary. Tom topu Mary'ye pas attı. More Sentences
22	General	pass v.	vermek
Firstly, we cannot accept the idea that the European Council can pass a vote of no confidence in the Commission. İlk olarak, Avrupa Konseyi'nin Komisyon'a güvensizlik oyu verebileceği fikrini kabul edemeyiz. More Sentences
Automotive
23	Automotive	pass n.	geçiş
Indeed, what happens to one pass immediately affects all the others. Gerçekten de, bir geçişte yaşananlar hemen diğerlerini de etkilemektedir. More Sentences
Sport
24	Sport	pass n.	pas
The pass was intercepted. Pas engellendi. More Sentences
Football
25	Football	pass n.	pas
Tom intercepted a pass. Tom bir pas yakaladı. More Sentences
Common Usage
26	Common Usage	pass n.	geçiş izni
General
27	General	pass n.	derbent
28	General	pass n.	kanal
29	General	pass n.	şebeke
30	General	pass n.	ruhsat
31	General	pass n.	dar yol
32	General	pass n.	hal
33	General	pass n.	çalım
34	General	pass n.	giriş
35	General	pass n.	pasaport
36	General	pass n.	el çabukluğu
37	General	pass n.	kur
38	General	pass n.	durum
39	General	pass n.	geçme
40	General	pass n.	hokkabazlık
41	General	pass n.	geçmeye yarayan yer
42	General	pass n.	boğaz
43	General	pass n.	parça
44	General	pass n.	pasaj
45	General	pass n.	koridor
46	General	pass n.	deniz yolculuğu
47	General	pass n.	sınavdan geçme
48	General	pass n.	bölüm
49	General	pass n.	paragraf
50	General	pass n.	yol tezkeresi
51	General	pass n.	dar dağ geçidi
52	General	pass n.	ücretsiz kullanım izni
53	General	pass v.	ileri gitmek
54	General	pass v.	dolaştırmak
55	General	pass v.	kazanmak
56	General	pass v.	sona ermek
57	General	pass v.	akıtmak
58	General	pass v.	vermek (sahte para, karşılıksız çek)
59	General	pass v.	bildirmek
60	General	pass v.	sırasını atlatmak
61	General	pass v.	onaylattırmak
62	General	pass v.	geride bırakmak
63	General	pass v.	dönüşmek
64	General	pass v.	onaylamak
65	General	pass v.	dersi vermek
66	General	pass v.	boşaltmak
67	General	pass v.	arkada bırakmak
68	General	pass v.	paslaşmak
69	General	pass v.	piyasaya sürmek
70	General	pass v.	paylaşmak
71	General	pass v.	ölmek
72	General	pass v.	söylemek
73	General	pass v.	başarmak
74	General	pass v.	açmak (kilit)
75	General	pass v.	yürüyerek geçmek
76	General	pass v.	dinmek
77	General	pass v.	bitmek
78	General	pass v.	aşmak
79	General	pass v.	hüküm vermek
80	General	pass v.	(sınav) kazanmak
81	General	pass v.	karar vermek
82	General	pass v.	kat etmek
83	General	pass v.	meydana gelmek
84	General	pass v.	olmak
85	General	pass v.	önünden geçmek
86	General	pass v.	geçmek (sınav, sınıf vb.)
87	General	pass v.	geçiş yapmak
88	General	pass v.	aktarmak
Colloquial
89	Colloquial	pass v.	uzatmak (birisine bir cismi)
Law
90	Law	pass v.	ittihaz etmek
91	Law	pass v.	karar oluşturmak
92	Law	pass v.	karar geçirmek
93	Law	pass v.	karar vermek
94	Law	pass v.	kararlaştırmak
95	Law	pass v.	yürürlüğe sokmak
Technical
96	Technical	pass n.	geçi (hadde)
97	Technical	pass n.	paso (hadde)
Computer
98	Computer	pass expr.	geç
Automotive
99	Automotive	pass n.	kaynak pasosu
Education
100	Education	pass adj.	geçer (not)
Geography
101	Geography	pass n.	boyun
102	Geography	pass adj.	gedik
Military
103	Military	pass n.	hatlardan geçme izni
Volleyball
104	Volleyball	pass n.	pas
Card
105	Card	pass n.	pas
106	Card	pass v.	pas demek
107	Card	pass v.	(briçte) pas demek
Slang
108	Slang	pass v.	cavlağı çekmek
109	Slang	pass v.	cartayı çekmek

Meanings of "pass" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	mountain pass n.	dağ geçidi
We crawled like so many ants along the mountain pass. Dağ geçidi boyunca bir sürü karınca gibi emekledik. More Sentences
General
2	General	the khyber pass n.	hayber geçidi
We hear in the media now about a convoy getting through the Khyber Pass and going north. Şu anda medyada bir konvoyun Hayber Geçidi'nden geçerek kuzeye gittiğini duyuyoruz. More Sentences
3	General	boarding pass n.	biniş kartı
May I see your boarding pass, please? Biniş kartınızı görebilir miyim? More Sentences
4	General	security pass n.	güvenlik kartı
I, for instance, was allowed into Parliament this evening without even showing my security pass. Örneğin ben, bu akşam güvenlik kartımı bile göstermeden Parlamento'ya girebildim. More Sentences
5	General	pass an exam n.	sınav geçmek
This is the first time I've ever passed an exam. İlk defa bir sınavı geçtim. More Sentences
6	General	pass on to v.	geçmek (başka bir konuya)
And following the reply of the Vice-President, we shall pass on to another item. Başkan Yardımcısının cevabını takiben başka bir maddeye geçeceğiz. More Sentences
7	General	pass away v.	vefat etmek
The most recent victim was Hulya Simsek, who passed away on 31 August. En son kurban 31 Ağustos'ta vefat eden Hülya Şimşek'ti. More Sentences
8	General	pass away v.	geçmek
Moments pass away, not the memories. Anlar geçip gider, anılar değil. More Sentences
9	General	pass an examination v.	sınavdan geçmek
Careless as she was, she could never pass an examination. Dikkatsiz biri olduğundan ötürü hiçbir sınavı geçemezdi. More Sentences
10	General	pass by v.	geçmek
With due respect, would you pass by on the other side? Saygısızlık etmek istemem ama diğer taraftan geçebilir misiniz? More Sentences
11	General	pass out v.	kendinden geçmek
Tom almost passed out. Tom neredeyse kendinden geçecekti. More Sentences
12	General	pass judgment v.	hüküm vermek
In fact, it is not for us to pass judgment upon governments. Aslında hükümetler hakkında hüküm vermek bize düşmez. More Sentences
13	General	pass over v.	üzerinden geçmek
A wave of Islamophobia is passing over Europe at present. Bir İslamofobi dalgası şu anda Avrupa'nın üzerinden geçiyor. More Sentences
14	General	pass out v.	bayılmak
Because he hadn't eaten anything before the hike, he was about to pass out. Yürüyüşten önce hiçbir şey yemediği için bayılmak üzereydi. More Sentences
15	General	pass away v.	gözünü kapamak
Layla just closed her eyes and passed away. Layla gözlerini kapadı ve öldü. More Sentences
16	General	pass on v.	devretmek
It was a question of passing on the baton in the important process concerning jobs and growth. Bu, istihdam ve büyümeyle ilgili önemli bir süreçte bayrağı devretme meselesiydi. More Sentences
17	General	pass over v.	geçmek
A cold wave passed over Japan. Japonya'nın üzerinden soğuk bir dalga geçti. More Sentences
18	General	pass up v.	kaçırmak
I didn't want to pass up the chance of seeing Hong Kong, so I agreed to go on the trip. Hong Kong'u görme şansını kaçırmak istemedim, bu yüzden geziye gitmeyi kabul ettim. More Sentences
19	General	pass off v.	geçmek
The annual budgetary procedure has passed off unusually smoothly. Yıllık bütçe prosedürü alışılmadık bir şekilde sorunsuz geçti. More Sentences
20	General	pass up v.	geçmek
Actors and politicians never pass up a photo op. Aktörler ve politikacılar fotoğraf çektirmeyi asla es geçmezler. More Sentences
21	General	pass out v.	ölmek
It was so hot in the stadium that I thought I was going to pass out. Stadyumda hava o kadar sıcaktı ki öleceğimi sandım. More Sentences
22	General	pass the time v.	vakit geçirmek
Did you think I came here just to pass the time of day? Buraya sadece vakit geçirmek için geldiğimi mi sandın? More Sentences
23	General	pass away v.	hayata gözlerini yummak
Last night, Tom passed away in the hospital. Tom dün gece hastanede hayata gözlerini yumdu. More Sentences
24	General	pass on v.	vefat etmek
He passed on yesterday. O dün vefat etti. More Sentences
25	General	pass over v.	es geçmek
Ethical issues cannot be passed over, because that in itself is an ethical choice. Etik konular es geçilemez, çünkü bu başlı başına etik bir tercihtir. More Sentences
26	General	pass by v.	yanından geçmek
They passed by her house yesterday. Onlar dün onun evinin yanından geçtiler. More Sentences
27	General	pass away v.	ölmek
Of course, if Jimmy does pass away, I'll need you, George. Tabii ki, eğer Jimmy ölürse, sana ihtiyacım olacak, George. More Sentences
28	General	pass through v.	içinden geçmek
Pilot, this system we're passing through, the middle planet. Pilot, içinden geçtiğimiz bu sistem, ortadaki gezegen. More Sentences
29	General	pass by v.	geçip gitmek
The Socialists have let two out of ten years simply pass by. Sosyalistler on yılın ikisinin öylece geçip gitmesine izin verdiler. More Sentences
30	General	pass away v.	gitmek
Some things come into our lives and then pass away. Bazı şeyler hayatımıza giriyor ve sonra yok olup gidiyor. More Sentences
31	General	pass the buck v.	sorumluluğu başkasına atmak
We must, however, stop simply passing the buck. Bununla birlikte, sorumluluğu başkalarına atmaktan vazgeçmeliyiz. More Sentences
32	General	pass up v.	fırsat kaçırmak
We must not pass up that opportunity. Bu fırsatı kaçırmamalıyız. More Sentences
33	General	can't pass v.	geçememek
I can't pass the test. Sınavı geçemiyorum. More Sentences
34	General	(danger) pass v.	tehlike geçmek
This doesn't mean the danger has passed. Bu tehlikenin geçtiği anlamına gelmez. More Sentences
35	General	pass the exam v.	sınavı geçmek
Neither of his students passed the exam. Öğrencilerden hiçbiri sınavı geçmedi. More Sentences
36	General	pass by v.	önünden geçmek
In America, the down-and-out who passes by the tycoon's lavish mansion will aspire to match him. Amerika'da bir iş adamının lüks malikanesinin önünden geçen bir yoksul, onunla boy ölçüşmeyi arzulayacaktır. More Sentences
37	General	pass into oblivion v.	unutulmaya yüz tutmak
This cooking technique has passed into oblivion. Bu pişirme tekniği unutulmaya yüz tuttu. More Sentences
38	General	pass the polygraph v.	yalan testinden geçmek
Sami passed the polygraph test and walked free. Sami yalan testini geçti ve serbest kaldı. More Sentences
39	General	pass gas v.	osurmak
Daddy passed gas. Baba osurdu. More Sentences
40	General	pass the test v.	testi geçmek
All in all, its four pillars have passed the test. Sonuç olarak, raporun dört ayağı testi geçmiştir. More Sentences
41	General	pass on v.	yansıtmak
A majority in this Parliament has been pleading for years that environmental costs should be passed on to the consumer. Bu Parlamento'daki çoğunluk yıllardır çevresel maliyetlerin tüketiciye yansıtılması gerektiğini savunuyor. More Sentences
42	General	pass away v.	hayatını kaybetmek
Tom passed away last week. Tom geçen hafta hayatını kaybetti. More Sentences
Phrasals
43	Phrasals	pass on v.	aktarmak
If they do not pass on any data, they have difficulties over landing rights, leading to business problems. Eğer herhangi bir veriyi aktarmazlarsa, iniş hakları konusunda zorluk yaşarlar ve bu da ticari sorunlara yol açar. More Sentences
44	Phrasals	pass out v.	bayılmak
I must have passed out. Bayılmış olmalıyım. More Sentences
45	Phrasals	pass over v.	geçiştirmek
There is another element which I would not like to pass over in silence. Sessizce geçiştirmek istemediğim bir başka unsur daha var. More Sentences
46	Phrasals	pass on v.	geçip gitmek
And time keeps passing on by. Ve zaman geçip gidiyor. More Sentences
47	Phrasals	pass by v.	geçip gitmek
Hordes of illegal immigrants can hardly pass by unnoticed. Yasa dışı göçmen orduları fark edilmeden geçip gidemezler. More Sentences
48	Phrasals	pass on v.	iletmek
I will pass on this suggestion to my colleague David Byrne. Bu öneriyi meslektaşım David Byrne'e ileteceğim. More Sentences
49	Phrasals	pass down v.	nesilden nesle aktarmak
This tradition has been passed down from generation to generation. Bu gelenek nesilden nesile aktarıldı. More Sentences
50	Phrasals	pass out v.	kendinden geçmek
I must've passed out. Kendimden geçmiş olmalıyım. More Sentences
51	Phrasals	pass by v.	yanından geçmek
He passed by the house. Evin yanından geçti. More Sentences
52	Phrasals	pass along v.	(bir bilgiyi/haberi/mesajı) iletmek/vermek
I'll be glad to pass along your suggestion. Önerinizi iletmekten memnuniyet duyarım. More Sentences
53	Phrasals	pass on (something) v.	pas geçmek
I'm going to have to pass on that. Bunu pas geçmek zorundayım. More Sentences
Common Usage
54	Common Usage	pass over v.	aşırmak
55	Common Usage	pass over v.	aşmak
General
56	General	low pass n.	alçak frekans geçirimi
57	General	railroad pass n.	permi
58	General	narrow pass n.	dar boğaz
59	General	pass band n.	geçici band
60	General	high pass n.	yüksek geçişli
61	General	quarrel over giving or not giving pass n.	yol verdin yol vermedin kavgası
62	General	lift pass n.	teleferik pasosu
63	General	low pass filter n.	alçak geçirgen filtre
64	General	automated ticket and boarding pass n.	otomatik bilet ve geçiş kartı
65	General	mountain pass n.	geçit
66	General	pass key n.	maymuncuk
67	General	mountain pass n.	derbent
68	General	transit pass n.	transit geçiş
69	General	card pass system n.	kartlı geçiş sistemi
70	General	lateral pass n.	yandan geçiş
71	General	pass and run n.	verkaç
72	General	student's pass n.	şebeke
73	General	mountain pass n.	bel
74	General	mountain pass n.	aşıt
75	General	mountain pass n.	boğaz
76	General	mountain pass n.	kapuz
77	General	quarrel over not giving pass n.	yol vermedin kavgası
78	General	mountain pass n.	argıt
79	General	narrow pass n.	darboğaz
80	General	free pass n.	parasız giriş kartı
81	General	mountain pass n.	dağ geçidi
82	General	band-pass n.	bantgeçiren
83	General	by-pass n.	türev boru
84	General	by-pass n.	çevre yolu
85	General	by-pass n.	tali yol
86	General	by-pass n.	dolaştırma
87	General	by-pass n.	baypas
88	General	free-pass n.	paso
89	General	by-pass n.	yan geçit
90	General	by-pass n.	atlama
91	General	pass holder n.	bir organizasyona katılım hakkı kazanmış kimse
92	General	pass holder n.	geçiş kartı olan kimse
93	General	by-pass n.	kestirme (yol)
94	General	security pass n.	geçiş kartı
95	General	pass mark n.	ders geçme notu
96	General	bus pass n.	otobüse biniş kartı
97	General	hospital pass n.	sağlık izni
98	General	hospital pass n.	hastane izni
99	General	hospital pass n.	sağlık raporu
100	General	hospital pass n.	hastane raporu
101	General	flick-pass [australia] n.	istenmeyen sorumluluğu başkasına yıkma
102	General	flick-pass [australia] n.	işi başkasına kitleme
103	General	free pass n.	güvenli geçiş
104	General	free pass n.	normal işlemlerden muafiyet
105	General	lift pass n.	kayak alanı kullanım izni
106	General	pass to v.	miras kalmak
107	General	pass through v.	içinden geçirmek
108	General	pass the buck v.	suçu başkasının üzerine atmak
109	General	pass along v.	bir bilginin geçerliliğinin kaybolmaya yüz tutması
110	General	pass away v.	sona ermek
111	General	pass in v.	vermek
112	General	pass sentence v.	hüküm giydirmek
113	General	pass through v.	başından geçmek
114	General	pass the hat round v.	parsa toplamak
115	General	pass sentence on v.	hüküm giydirmek
116	General	pass the buck v.	bir başkasını sorumlu tutmak
117	General	pass the sponge over something v.	sünger çekmek
118	General	pass from hand to hand v.	elden ele gezmek
119	General	pass on an illness v.	aşılamak
120	General	pass the buck v.	sorumluluğu başkasına yüklemek
121	General	pass in transit v.	transit geçmek
122	General	pass the time of day v.	hasbıhal etmek
123	General	hold the pass v.	geçidi tutmak
124	General	pass through v.	çekmek
125	General	pass oneself off as v.	diye geçinmek
126	General	pass over v.	atlayıp geçmek
127	General	pass over (a matter) lightly v.	şakaya vurmak
128	General	pass water v.	çiş yapmak
129	General	pass over (a matter) with humour v.	espriye vurmak
130	General	pass oneself off as v.	kendini ... diye satmak
131	General	pass for v.	olarak geçmek
132	General	pass over v.	ihmal etmek
133	General	pass the time of day v.	muhabbet etmek
134	General	pass oneself off as v.	süsü vermek
135	General	pass out of one's mind v.	hatırından çıkarmak
136	General	pass forward v.	ileri geçmek
137	General	pass through v.	arasından geçmek
138	General	pass unnoticed v.	arada kaynamak
139	General	pass over (a matter) lightly v.	espriye vurmak
140	General	pass away v.	merhum olmak
141	General	pass the limit v.	ileri götürmek
142	General	pass for a wise man v.	akıllı geçinmek
143	General	pass by v.	aldırmamak
144	General	pass away v.	göçmek
145	General	pass through one's mind v.	aklından geçmek
146	General	pass in v.	ölmek
147	General	pass away v.	gözünü yummak
148	General	pass for v.	geçinmek
149	General	pass an examination v.	sınavı geçmek
150	General	sell the pass v.	ihanet etmek
151	General	pass over v.	görmemek
152	General	pass muster v.	uygun olmak
153	General	pass out v.	dışarı çıkmak
154	General	pass over (a matter) with a joke v.	espriye vurmak
155	General	pass in v.	içeri almak
156	General	pass through v.	arasından geçirmek
157	General	pass muster v.	geçmek
158	General	pass the exam v.	sınavı vermek
159	General	pass away v.	boşa harcamak
160	General	pass through v.	nüfuz etmek
161	General	pass the buck v.	suçu başkasına yüklemek
162	General	pass by v.	yürüyerek geçmek
163	General	let something pass unchallenged v.	göz yummak
164	General	pass in review v.	geçit töreni yapmak
165	General	pass over v.	aşmak
166	General	pass out v.	dağıtmak
167	General	pass muster v.	yeterli olmak
168	General	pass on v.	gecikmeden gitmek
169	General	pass off v.	uykusu açılmak
170	General	pass the buck v.	sorumluluğu başkasının üzerine atmak
171	General	pass away v.	irtihal etmek
172	General	pass without creating a problem v.	sorunsuz atlatmak
173	General	pass away v.	ahrete gitmek
174	General	pass over v.	yararlanmak
175	General	pass into v.	içeri almak
176	General	pass off v.	dinmek
177	General	pass over v.	öbür tarafa geçmek
178	General	bring something to pass v.	bir şeyi sonuçlandırmak
179	General	pass the hat v.	yardım toplamak
180	General	pass away v.	rahmetli olmak
181	General	pass an examination v.	imtihanı vermek
182	General	pass a worm v.	kurt dökmek
183	General	come to pass v.	olmak
184	General	pass on v.	geçirmek
185	General	pass in v.	sunmak
186	General	pass by v.	göz yummak
187	General	pass over v.	üstünden geçmek
188	General	pass for v.	gözüyle bakılmak
189	General	make pass over v.	aşırtmak
190	General	pass away v.	hakkın rahmetine kavuşmak
191	General	pass a bill v.	kanun tasarısını kabul etmek
192	General	pass for v.	diye kabul edilmek
193	General	pass over v.	göz yummak
194	General	bring to pass v.	meydana getirmek
195	General	pass judgment on v.	hakkında yargıya varmak
196	General	pass over v.	aldırmamak
197	General	bring to pass v.	ortaya çıkarmak
198	General	pass to each other v.	paslaşmak
199	General	pass the time of day v.	selamlaşıp hoşbeş etmek
200	General	pass the hat v.	parsa toplamak
201	General	pass on v.	geçmek
202	General	pass the sponge over v.	unutmak
203	General	pass off v.	görmezden gelmek
204	General	pass a course v.	ders geçmek
205	General	pass to v.	geçmek
206	General	pass off v.	sona ermek
207	General	pass water v.	işemek
208	General	pass beyond v.	geçmek
209	General	make pass v.	geçirmek
210	General	pass on v.	devam etmek
211	General	come to pass v.	meydana gelmek
212	General	pass beyond v.	aşmak
213	General	pass for v.	sanılmak
214	General	pass the limit v.	ölçüyü kaçırmak
215	General	pass a bill v.	yasa tasarısını kabul etmek
216	General	pass an entry v.	kayda geçirmek
217	General	pass along something v.	birisine bir şeyler vermek
218	General	pass through the sifter v.	elekten geçmek
219	General	pass through the sieve v.	elekten geçmek
220	General	pass gas v.	gaz çıkarmak
221	General	pass away v.	hayatını teslim etmek
222	General	let it pass v.	kusura bakmamak
223	General	pass on v.	karar vermek
224	General	pass through changes v.	değişikliklerden geçmek
225	General	pass quickly v.	çabuk geçmek
226	General	pass time idly v.	sinek avlamak
227	General	make a pass at v.	pas vermek
228	General	(be forced) pass time idly v.	sinek avlamak
229	General	pass the ball v.	pas vermek
230	General	pass a turning point v.	dönemeçten geçmek
231	General	pass a curve (in a road) v.	dönemeçten geçmek
232	General	pass a critical point v.	dönemeçten geçmek
233	General	pass a bend (in a road) v.	dönemeçten geçmek
234	General	not able to pass v.	geçememek
235	General	pass on the disease v.	hastalık bulaştırmak
236	General	pass the election threshold v.	seçim barajını geçmek
237	General	pass by v.	yoldan geçmek
238	General	pass through the street v.	yoldan geçmek
239	General	pass a decree v.	kararname çıkarmak
240	General	(time) pass inexorably v.	zaman acımasızca geçmek
241	General	pass the class v.	sınıfı geçmek
242	General	pass the exam v.	sınavı başarmak
243	General	pass away v.	dünyaya gözlerini kapamak
244	General	pass away v.	dünyaya gözlerini yummak
245	General	pass on an advice v.	tavsiye bildirmek
246	General	pass a test v.	sınav vermek
247	General	pass law v.	yasa geçirmek
248	General	pass a law v.	yasa çıkartmak
249	General	pass on virus v.	virüs bulaştırmak
250	General	pass on virus v.	virüs yaymak
251	General	pass the exam v.	sınavı kazanmak
252	General	pass sentence v.	hükme bağlamak
253	General	happen to pass (a place) v.	yolu düşmek
254	General	bring something to pass v.	bir şeyi gerçekleştirmek
255	General	bring something to pass v.	birşeyin olmasını sağlamak
256	General	pass by v.	olarak tanınmak
257	General	pass something over v.	pas geçmek
258	General	pass something up v.	pas geçmek
259	General	pass a kidney stone v.	böbrek taşı düşürmek
260	General	pass from hand to hand v.	elden ele dolaşmak
261	General	pass through the corridor v.	koridordan geçmek
262	General	by-pass v.	devre dışı bırakmak
263	General	by-pass v.	yanından geçmek
264	General	by-pass v.	atlatmak
265	General	by-pass v.	bir maksada varmak için engellerden kaçınmak
266	General	by-pass v.	uğramamak
267	General	by-pass v.	kısa devre yapmak
268	General	pass time with v.	ile vakit geçirmek
269	General	pass down v.	nesilden nesle geçmesini sağlamak
270	General	pass down v.	nesilden nesle geçmek
271	General	pass into private ownership v.	özel mülkiyetine geçmek
272	General	pass back into the ownership v.	mülkiyetine geri geçmek
273	General	pass into the ownership v.	mülkiyetine geçmek
274	General	pass for v.	olarak kabul edilmek
275	General	pass on v.	ölmek
276	General	pass over v.	boş vermek
277	General	pass off v.	durmak
278	General	pass by v.	boş vermek
279	General	pass off v.	meydana gelmek
280	General	pass off v.	olmak
281	General	pass one's authority to v.	yetkilerini devretmek
282	General	pass the most difficult part of something v.	birşeyin en zor kısmını atlatmak
283	General	pass the most difficult part of something v.	birşeyin en sıkıntılı kısmını atlatmak
284	General	pass away v.	ruhunu teslim etmek
285	General	pass by v.	yolu düşmek
286	General	pass the time v.	zaman harcamak
287	General	pass a remark v.	fikir beyan etmek
288	General	pass sentence on v.	mahkeme kararını açıklamak
289	General	hold the pass v.	yolu tutmak
290	General	pass an opinion on v.	fikir beyan etmek
291	General	pass an opinion on v.	fikrini söylemek vermek
292	General	pass sentence on v.	kararı açıklamak
293	General	pass a remark v.	görüşlerini açıklamak
294	General	pass into history v.	tarihe geçmek
295	General	pass an opinion on v.	görüşlerini açıklamak
296	General	pass away v.	bir avuç toprak olmak
297	General	pass a dividend v.	kar hissesini ödememek
298	General	pass over silently v.	konuşmadan geçmek
299	General	pass as good v.	sağlam addedilmek
300	General	pass in other hands v.	el değiştirmek
301	General	pass information to v.	bilgi geçmek
302	General	pass along something to somebody v.	birine birşey vermek
303	General	pass the decision v.	kararı geçirmek
304	General	cannot pass the class v.	sınıfı geçememek
305	General	pass a kidney stone v.	taş düşürmek
306	General	cannot pass the class v.	okulu geçememek
307	General	pass through walls v.	duvarlardan geçmek
308	General	look for a teammate to pass v.	pas verecek bir arkadaşını aramak
309	General	pass on to the next generation v.	gelecek kuşaklara bırakmak
310	General	allow someone to pass v.	geçmesine izin vermek
311	General	manage to pass v.	(sınavdan vb) geçebilmek
312	General	pass the test v.	testten geçmek
313	General	pass as v.	olarak geçmek
314	General	pass into someone's possession v.	mülkiyetine geçmek
315	General	pass close to v.	bir şeyin yakınından geçmek
316	General	pass faeces v.	kaka yapmak
317	General	pass stools v.	kaka yapmak
318	General	pass on huge savings v.	büyük tasarruf sağlamak/sunmak
319	General	pass into law v.	yasalaşmak
320	General	pass the course v.	dersi geçmek
321	General	pass the test successfully v.	testi başarı ile geçmek
322	General	pass the test successfully v.	testten başarı ile geçmek
323	General	take a pass v.	bir şeyi (teklif,öneri) reddetmek
324	General	pass the weekend v.	haftasonunu geçirmek
325	General	pass weekend v.	haftasonu geçirmek
326	General	pass judgement on v.	hakkında yargıya varmak
327	General	pass a remark v.	fikrini söyleyivermek
328	General	pass around the hat v.	şapkanın içine para toplamak
329	General	pass muster v.	teftişi geçmek
330	General	pass around the hat v.	bir grup insandan bağış toplamak
331	General	pass muster v.	sınavı geçmek
332	General	pass muster v.	geçer not almak
333	General	pass muster v.	temiz kağıdı almak
334	General	pass muster v.	rutin denetimden geçmek
335	General	by-pass v.	-e karşı dikkatsiz olmak
336	General	by-pass v.	görmezden gelmek
337	General	by-pass v.	bilmezlikten gelmek
338	General	by-pass v.	(sıvı, su) aşma borusuyla yönlendirmek
339	General	by-pass v.	(fikirlerini, eleştirilerini) kale almamak
340	General	by-pass v.	başkasına danışmamak
341	General	by-pass v.	atlamak
342	General	by-pass v.	(gaz, sıvı) tali borudan geçirmek
343	General	by-pass v.	(gaz, sıvı) ikincil borudan geçirmek
344	General	by-pass v.	kasten ihmal etmek
345	General	by-pass v.	kasten görmezden gelmek
346	General	by-pass v.	kaçınmak
347	General	by-pass v.	kurtulmak
348	General	by-pass v.	sıyrılmak
349	General	by-pass v.	(düşman) saldırmadan etrafından dolaşmak
350	General	by-pass v.	yok saymak
351	General	flick pass [australia] v.	(işi) başkasına kitlemek
352	General	flick pass [australia] v.	(sorumluluk) başkasına yıkmak
353	General	low pass adj.	alçak geçişli
354	General	pass-through adj.	aynen iletilen/yansıtılan (masraf vb)
355	General	(pass) fast adv.	olanca hızıyla
356	General	lp (low-pass) abrev.	alçak geçirgen
357	General	lp (low-pass) abrev.	alçak geçiren
Phrasals
358	Phrasals	pass away v.	ortadan kaybolmak
359	Phrasals	pass by v.	yanından geçip gitmek
360	Phrasals	pass into v.	karışmak
361	Phrasals	pass off v.	yavaş yavaş kaybolmak
362	Phrasals	pass on v.	meydana gelmek
363	Phrasals	pass over v.	gözden kaçırmak
364	Phrasals	pass something on someone v.	yutturmak
365	Phrasals	pass on v.	etkilemek
366	Phrasals	pass off v.	gözden kaybolmak
367	Phrasals	pass into v.	harmanlamak
368	Phrasals	pass by v.	hiçe saymak
369	Phrasals	pass something on someone v.	hileyle kandırmak
370	Phrasals	pass away v.	yok olmak
371	Phrasals	pass on v.	belirlemek
372	Phrasals	pass into v.	birleşmek
373	Phrasals	pass away v.	israf etmek
374	Phrasals	pass by v.	önemsememek
375	Phrasals	pass off v.	vazgeçmek
376	Phrasals	pass off v.	… olarak tanıtmak
377	Phrasals	pass away v.	akıp geçmek
378	Phrasals	pass into v.	değişmek
379	Phrasals	pass on v.	intikal ettirmek
380	Phrasals	pass by v.	yüksekten bakmak
381	Phrasals	pass away v.	(zaman) geçmek
382	Phrasals	pass on v.	bildirmek
383	Phrasals	pass into v.	karıştırmak
384	Phrasals	pass by v.	mazur göstermek
385	Phrasals	pass off v.	sona etmek
386	Phrasals	pass by v.	affetmek
387	Phrasals	pass off v.	bitmek
388	Phrasals	pass into v.	harmanlanmak
389	Phrasals	pass away v.	sonlanmak
390	Phrasals	pass into v.	birleştirmek
391	Phrasals	pass away v.	bitmek
392	Phrasals	pass off v.	ıskalamak
393	Phrasals	pass into v.	değiştirmek
394	Phrasals	pass off v.	şakaya vurmak
395	Phrasals	pass someone up v.	adını atlamak/çizmek
396	Phrasals	pass under v.	altından geçmek
397	Phrasals	pass over v.	anlayamamak
398	Phrasals	pass out v.	askeri bir okuldan başarıyla mezun olmak
399	Phrasals	pass out v.	askeri kuvvetlerdeki temel eğitimini tamamlamak
400	Phrasals	pass over v.	atlamak
401	Phrasals	pass something down (to someone) v.	birine bir şey uzatmak/vermek
402	Phrasals	pass something down (to someone) v.	birine bir şeyi miras bırakmak
403	Phrasals	pass something forward v.	bir şeyi öndekine/ön tarafa uzatmak
404	Phrasals	pass something on (to someone) v.	birine bir şeyi miras bırakmak
405	Phrasals	pass something along (to somebody) v.	birine bir şeyi vermek/teslim etmek
406	Phrasals	pass along something (to somebody) v.	birine bir şeyi vermek/teslim etmek
407	Phrasals	pass something along v.	birine bir şeyi vermek/teslim etmek
408	Phrasals	pass something on (to someone) v.	birine bir şey uzatmak/vermek
409	Phrasals	pass something off on someone as something v.	birine bir şeyi (olarak) kakalamak/yutturmak
410	Phrasals	pass down v.	daha sonraki nesillere devretmek
411	Phrasals	pass on v.	devam etmek
412	Phrasals	pass round v.	dolaştırmak
413	Phrasals	pass for v.	diye tanınmak
414	Phrasals	pass off v.	dikkat etmemek
415	Phrasals	pass over v.	göçmek
416	Phrasals	pass something around (to someone) v.	herkese ikram etmek
417	Phrasals	pass in v.	elden vermek
418	Phrasals	pass over v.	görmezden gelmek
419	Phrasals	pass round v.	etrafını dolaşmak
420	Phrasals	pass on v.	geçmek
421	Phrasals	pass something off v.	görmezden gelmek
422	Phrasals	pass off v.	geçiştirmek
423	Phrasals	pass over v.	geçip gitmek
424	Phrasals	pass someone by v.	fark edilmeden geçip gitmek
425	Phrasals	pass over v.	göçüp gitmek
426	Phrasals	pass over v.	göz ardı etmek
427	Phrasals	pass over v.	faydalanamamak
428	Phrasals	pass on v.	ileri geçmek
429	Phrasals	pass on v.	ileri gitmek
430	Phrasals	pass forward v.	ileriye pas atmak
431	Phrasals	pass in v.	içeri sokmak
432	Phrasals	pass over to v.	iletmek
433	Phrasals	pass into v.	içeri girmek
434	Phrasals	pass on v.	ilerlemek
435	Phrasals	pass back to someone v.	iade etmek
436	Phrasals	pass by v.	oluruna bırakmak
437	Phrasals	pass on v.	ölmek
438	Phrasals	pass over v.	ölmek
439	Phrasals	pass by v.	kendi haline bırakmak
440	Phrasals	pass for v.	olarak tanınmak
441	Phrasals	pass forward v.	öndeki oyuncuya atmak
442	Phrasals	pass forward v.	pas vermek
443	Phrasals	pass on v.	sürmek
444	Phrasals	pass on to v.	teslim etmek
445	Phrasals	pass on v.	teslim etmek
446	Phrasals	pass to v.	teslim etmek
447	Phrasals	pass over v.	yararlanamamak
448	Phrasals	pass off v.	(gerilim vb) yatışmak
449	Phrasals	pass off v.	(kavga vb) geçmek
450	Phrasals	pass off v.	üzerinde durmamak
451	Phrasals	pass to v.	uzatmak
452	Phrasals	pass over v.	umursamamak
453	Phrasals	pass through v.	(okul vb) bitirmek
454	Phrasals	pass up v.	(fırsattan) yararlanamamak
455	Phrasals	pass over v.	yok saymak
456	Phrasals	pass off v.	(ağrı vb) geçmek
457	Phrasals	pass on to v.	vermek
458	Phrasals	pass to v.	vermek
459	Phrasals	pass something in (to someone) v.	(ödev/sınav kağıdı vb) teslim etmek
460	Phrasals	pass through v.	(zor bir dönemden vb) geçmek
461	Phrasals	pass off v.	(ağrı vb) dinmek
462	Phrasals	pass over to v.	vermek
463	Phrasals	pass up v.	(fırsat) tepmek
464	Phrasals	pass from (something) v.	(bir şeyden) geçip gitmek
465	Phrasals	pass from (something) v.	(bir şeyden) yavaş yavaş kaybolmak/silinmek
466	Phrasals	pass from (something) v.	(bir şeyden) yok olup/silinip gitmek
467	Phrasals	pass from something v.	bir şeyden kaybolup/silinip gitmek
468	Phrasals	pass from something v.	bir şeyden yavaş yavaş silinmek/yok olmak
469	Phrasals	pass from something v.	unutulup gitmek
470	Phrasals	pass from something v.	yavaş yavaş uzaklaşmak/silinmek
471	Phrasals	pass in v.	geçer not almak
472	Phrasals	pass in v.	bir dersten geçmek
473	Phrasals	pass in v.	geçer not vermek
474	Phrasals	pass in v.	bir dersten geçirmek
475	Phrasals	pass in v.	teslim etmek
476	Phrasals	pass in v.	memnun edici notlar almak
477	Phrasals	pass in v.	yeterli notlar almak
478	Phrasals	pass in v.	memnun edici bir not vermek
479	Phrasals	pass in v.	yeterli not vermek
480	Phrasals	pass under (something) v.	(bir şeyin) altından geçmek
481	Phrasals	pass under (something) v.	(bir şeyin) altından gizlice vermek/uzatmak
482	Phrasals	pass under (something) v.	(bir şeyin) altından vermek
483	Phrasals	pass under (something) v.	(bir şeyin) altından uzatmak
484	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) vermek
485	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) uzatmak
486	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) iletmek
487	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) ulaştırmak
488	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) aktarmak
489	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) teslim etmek
490	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) miras bırakmak
491	Phrasals	pass on (something) v.	(bir şeyi) miras olarak bırakmak
492	Phrasals	pass on someone or something v.	birini/bir şeyi kabul etmek
493	Phrasals	pass on someone or something v.	birini/bir şeyi onaylamak
494	Phrasals	pass on someone or something v.	birini/bir şeyi geçirmek
495	Phrasals	pass on someone or something v.	birine/bir şeye onay vermek
496	Phrasals	pass on v.	bağışlamak
497	Phrasals	pass on v.	bahşetmek
498	Phrasals	pass on v.	aksettirmek
499	Phrasals	pass on v.	bulaştırmak
500	Phrasals	pass on v.	vermek