almak - Turkish English Dictionary
History

almak



Meanings of "almak" in English Turkish Dictionary : 110 result(s)

Turkish English
Common Usage
almak get v.
almak take v.
almak buy v.
almak obtain v.
almak receive v.
General
almak hear v.
almak seize v.
almak buy v.
almak sense v.
almak garner v.
almak admit v.
almak contract v.
almak draw v.
almak derogate v.
almak withdraw v.
almak capture v.
almak remove v.
almak suck v.
almak take away v.
almak collect v.
almak sweep v.
almak travel v.
almak conquer v.
almak take v.
almak abstract v.
almak derive from v.
almak pick v.
almak take in marriage v.
almak hold v.
almak move v.
almak siphon off v.
almak dust v.
almak excerpt v.
almak extract v.
almak pick up v.
almak take down v.
almak excise v.
almak derive v.
almak recover v.
almak induct v.
almak acquire v.
almak appropriate v.
almak fetch v.
almak enucleate v.
almak embrace v.
almak clean v.
almak obtain v.
almak cover v.
almak accept v.
almak accommodate v.
almak permit in v.
almak take up v.
almak take in v.
almak take on v.
almak pull off v.
almak get v.
almak receive v.
almak enter upon v.
almak assume v.
almak attach to v.
almak have v.
almak jerk v.
almak contain v.
almak keep v.
almak score v.
almak trade v.
almak borrow v.
almak seise v.
almak lead v.
almak adempt [obsolete] v.
almak underfong [obsolete] v.
almak pull v.
almak help v.
almak git [dialect] v.
almak claim v.
almak depose [obsolete] v.
almak deprive [obsolete] v.
almak grab v.
almak rob v.
almak incept v.
almak fang [obsolete] v.
almak ferret v.
almak inherit v.
almak coff [scotland] v.
almak perceive [obsolete] v.
almak sport v.
almak attain v.
almak secure v.
almak ext (extract) abrev.
Phrasals
almak latch onto (something) v.
almak clear off v.
almak snaffle up v.
almak pull up v.
Colloquial
almak get it v.
almak nick v.
Idioms
almak fall in for v.
Trade/Economic
almak get v.
almak take v.
almak receive v.
almak purchase v.
almak take possession v.
almak enter on v.
almak buy v.
Law
almak derive v.
almak elicit v.
Technical
almak have v.
Computer
almak retrieve v.
Latin
almak sum abrev.
Archaic
almak taketh (take) v.
British Slang
almak evatch v.

Meanings of "almak" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

Turkish English
Common Usage
ablukaya almak blockade v.
esir almak capture v.
almak (dikkati/enerjiyi/zamanı/parayı) absorb v.
geri almak take back v.
almak (bir yere gelip/gidip birini) pick up v.
öcünü almak avenge v.
kilo almak put on weight v.
sağlama almak ensure v.
manda altına almak mandate v.
intikamını almak avenge v.
ele almak (bir problemi) tackle v.
hafife almak underestimate v.
satın almak purchase v.
kontrol altına almak bring under control v.
sonuç almak get result v.
demir almak weigh anchor v.
dikkate almak consider v.
yedeğini almak backup v.
soluk almak breathe v.
ödünç almak borrow v.
satın almak buy v.
işe almak employ v.
garantiye almak ensure v.
soluk almak inhale v.
miras olarak almak inherit v.
zorla almak seize v.
geri almak retrieve v.
intikam almak revenge v.
askıya almak suspend v.
teslim almak receive v.
güvenceye almak secure v.
zevk almak enjoy v.
tedbir almak take measures v.
(yaptığını) geri almak undo v.
nefes almak breathe v.
(meseleyi) ele almak handle v.
içine almak involve v.
izin almak get permission v.
izin almak gain permission v.
izin almak obtain permission v.
izin almak receive permission v.
etki altına almak influence v.
zorla almak seise v.
geri almak withdraw v.
nişan almak aim v.
ele almak discuss v.
General
patent almak için yazılan ayrıntılı açıklama specification n.
bitki dokusunu doku kültürüne almak için bitkiden ayırma explanting n.
yakıt almak veya dinlenmek için otoyol kenarlarında bulunan alan service area n.
nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi snorkelling n.
diploma almak üzere olan mezun graduand n.
dağcılıkta ip emniyeti almak için kullanılan bir çeşit sağlam ip cordelette n.
nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi snorkeling n.
ciddiye almak take something seriously n.
sadaka almak için deli numarası yapan dilenci abraham-man n.
karşılığında benzer bir hizmet veya ödül almak için başka birine hizmet, şirket veya kamu parası sağlayan kişi backscratcher n.
ifadesini almak backspeir [scottish] n.
fıçıdan sıvı numunesi almak için kullanılan tüp thief tube n.
nefes almak için yeterli süre breathing while n.
yaşam, iş ve ilişkiler konusunda tavsiyeler almak üzere tutulan kimse lifestyle guru n.
fıçıdan içki numunesi almak için kullanılan tüp liquor thief n.
oyuncunun seyircinin tepkisini almak için yaptığı abartılı eylem mugging n.
bir şeyi geri ödeme almak üzere iade etme niyetiyle satın alma veya kullanma deshopping n.
karşıdakini etki altına almak için uygunsuz biçimde yapılan ödeme gratuity n.
uluslararası standartlar örgütü konteynırlarını teslim almak, yönetmek ve sevk etmek için gereken gereç taşıma ekipmanı parçaları container-handling equipment n.
hırsızların eşyaları çekip almak için kullandığı kancalı sopa filch [obsolete] n.
seçip almak cull v.
askere almak crimp v.
yeniden satın almak repurchase v.
itirazını geri almak withdraw one's objection v.
not almak take a note v.
zevk almak relish v.
yerini almak cut in v.
ifadesini almak take (someone's) testimony v.
kokusunu almak sniff v.
saatini ileri almak put something forward v.
zevk almak rejoice in v.
aklı almak think v.
satın almak merchandise v.
aklını başından almak sweep somebody off his feet v.
kaleme almak commit to paper v.
garanti altına almak guarantee v.
yeniden ele almak reconsider v.
ibret almak draw a lesson v.
aklını başından almak enamor v.
hesabı peşin almak receive an upfront payment v.
integralini almak integrate v.
zorla çekip almak (bir şeyi birinden) wrest from v.
birini askere almak induct someone into the army v.
önlem almak manoeuvre v.
almak (ders) take v.
zorla almak wrench something away from somebody v.
bir hakkı geri almak disentitle v.
nezaret altına almak take under surveillance v.
koz oynayarak almak trump v.
çabucak ve zorla elinden almak grab v.
söz almak get a promise out of somebody v.
ekmeğini eline almak have a job v.
hafife almak slight v.
uyrukluğa almak naturalise v.
hava almak take the air v.
arabanın motorunu vitese almak throw a vehicle into gear v.
rol almak take part v.
seçerek almak check out v.
almak (bir kimseyi bir yerden) withdraw from v.
rölantiye almak idle v.
yol almak advance v.
dikkate almak regard v.
intikam almak retaliate v.
yer almak precondition v.
bilgi almak get a line on v.
içine almak comprise v.
hafife almak trifle v.
yol almak itinerate v.
(huyunu) almak rub off on v.
rol almak play a part v.
haritaya almak chart v.
ödünç almak raise a loan v.
boyunduruğu altına almak yoke v.
görev almak take charge in v.
ileri almak advance v.
özgürlüğünü elinden almak enserf v.
negatif enerji almak receive negative energy v.
tavsiyesini almak take one's advice v.
uğrayıp almak collect v.
birinin zamanını almak trespass on someone's time v.
tekeline almak sew up v.
tekrar satın almak repurchase v.
gönlünü almak propitiate v.
haz almak indulge v.
içeri almak let in v.
tehlikeli işi üzerine almak bell the cat v.
öküz arabasıyla yol almak trek v.
intikamını almak have one's own back v.
medeni haklarını elinden almak proscribe v.
ileriye almak advance v.
komünyon almak commune v.
haber almak receive news v.
askere almak enrol v.
teslim almak accept v.
bir şeyi içeri almak/çekmek take something in v.
aperitif almak have an aperitif v.
etrafını almak besiege v.
intikam almak take revenge v.
dikkate almak mark v.
soğuk bir karşılık almak get the cold shoulder v.
kollarına almak take somebody in one's arms v.
ağırdan almak play for time v.
koku almak smell v.
zorla almak wring v.
risk almak risk v.
aktif olarak yer almak actively participate in something v.
örnek almak pattern v.
bilet almak take ticket v.
göze almak chance v.
hafife almak play fast and loose with v.
tarihi öne almak bring forward v.
yörüngesine almak orbit v.
birisini ciddeye almak take someone serious v.
kilo almak put on v.
esir almak hold somebody captive v.
göze almak take the chance v.
benzin almak tank up v.
içine almak include v.
silahını almak disarm v.
intikamını almak have one's own back on somebody v.
öne almak apply an earlier date v.
darasını almak tare v.
alaya almak ridicule v.
hafife almak coquet v.
önlem almak take precautions v.
ağzından laf almak pump somebody v.
ateş almak catch fire v.
idareyi ele almak take command v.
almak (daha aşağı bir yerde duran şeyleri) pick up v.
ağzının payını almak be snubbed v.
göz almak dazzle v.
hedefi makas içine almak bracket v.
zorla almak snatch v.
dişiliğini almak defeminise v.
inhisar altına almak monopolize v.
tehlikeyi göze almak take the risk v.
bir şeyi görmeden satın almak buy a pig in a poke v.
yakışık almak be suitable v.
görevden almak depose v.
aklını başından almak enchant v.
biçim almak shape v.
boşa almak disengage v.
damardan eroin almak shoot heroin v.
görev almak take in charge v.
kanadı altına almak take under one's protection v.
garantiye almak guarantee v.
aşağıdan almak climb down v.
askere almak draught v.
boşa almak declutch v.
soluk almak catch one's breath v.
öcünü almak be revenged v.
hisse almak buy in v.
yerine yenisini almak replace v.
rehin almak (ev vb) convey by mortgage v.
daha fazla puan almak outpoint v.
kredi almak get a bank loan v.
imza almak have someone's autograph v.
ateş almak (silah) (a gun) go off v.
zorla almak usurp v.
hafife almak trifle with v.
zorla almak exact v.
kokusunu almak nose out v.
çoğunu satın almak (piyasadaki bir malın) absorb v.
yasal hakları satın almak buy out v.
fotoğrafını almak take one's picture v.
yer almak take part v.
zorla almak wrench something from somebody v.
almak (taşıt kargoyu/yolcuyu) take on v.
takipsizlik kararı almak nonsuit v.
öç almak be avenged v.
daha iyisini almak get the better v.
dikkate almak keep in mind v.
güven altına almak secure v.
dile almak (yabancı bir sözcüğü) naturalize v.
pozitif enerji almak get positive energy v.
aşırı önlem almak bend over backwards v.
aylık almak be on salary v.
birini içeri almak show someone in v.
baskı altına almak suppress v.
önlem almak hedge v.
soluk almak have a rest v.
baz almak base on v.
teybe almak record v.
hedef almak target v.
birini örnek almak pattern oneself on someone v.
etkisi altına almak take hold of v.
boyunun ölçüsünü almak get one's deserts v.
sözünü geri almak retract v.
emeğinin karşılığını almak receive a recompense for one's work v.
sağlama almak batten v.
intikam almak revenge v.
hileyle elinden almak cheat v.
yağını almak skim v.
öcünü almak get one's own back v.
etrafını almak hem in v.
vize almak receive visa v.
günahını almak wrong somebody v.
yol almak wend one's way v.
esas almak ground on v.
sözünü geri almak recant v.
hava almak go for a walk in the fresh air v.
ağzından laf almak wangle words out of somebody v.
kale almak take into consideration v.
yerini almak (yeni bir şey eski bir şeyin) supplant v.
yazıcıdan çıktı almak print out v.
alev almak conflagrate v.
haber almak hear from v.
vaktini almak take somebody's time v.
ele almak go at v.
gönlünü almak atone v.
önünü almak obviate v.
duş almak have a shower v.
hakkını almak get one's due v.
tazminat almak recover damages v.
tam not almak get the thumbs up v.
gönlünü almak lenify v.
almak (salon) seat v.
öğüt almak get advice v.
vaziyet almak stand at attention v.
öç almak retaliate v.
yakıt almak bunker v.
temel almak ground on v.
payından fazlasını almak hog v.
pahalıya almak pay a premium for v.
kontrolü ele almak take the upper hand v.
göz önüne almak take into account v.
yönetimi ele almak take in hand v.
tüm dikkatini almak (iş/sorun) absorb v.
nefes almak rest v.
şekil almak take shape v.
kapora almak have a deposit v.
satın almak (sigorta poliçesini) take out v.
sık nefes almak breathe excessively v.
ciddi bir hal almak (hastalık) become serious (illness) v.
ödül almak receive an award v.
belayı satın almak invite trouble v.
omuzuna almak shoulder v.
inzibat altına almak police v.
yer almak figure v.
eleştiri almak come in for criticism v.
fikrini almak ask somebody's opinion v.
vergi almak tax v.
göz önüne almak regard v.
tat almak luxuriate in v.
mükafat almak get a prize v.
kokusunu almak have a scent for something v.
tam not almak receive thumbs up v.
göze almak face v.
pozitif enerji almak receive positive energy v.
saati ileriye almak set a watch forward v.
sarakaya almak have a field day with v.
ameliyat altına almak operate v.
sözünü geri almak unsay v.
nişan almak take aim v.
esas almak base on v.
alaya almak laugh at v.
satın almak buy off v.
ciddiye almak take seriously v.
ayağının altına almak trash v.
zor nefes almak breathe hard v.
sağlama almak entrench v.
ateş almak fire v.
olur almak be approved v.
az para almak undercharge v.
nişan almak sight v.
bütün malını satın almak buy out v.
esaslarını ele almak come to grips with v.
ileri almak put something on v.
hafife almak undervalue v.
ifadesini almak beat v.
cesurca üzerine almak emprise v.
alaya almak guy v.
bütün hisselerini almak buy out v.
güvence altına almak assure v.
kürekleri içeri almak ship v.
tadını almak get the taste of v.
sağlama almak secure v.
siper almak take shelter behind v.
fazla vergi almak overtax v.
nezarete almak supervise v.
birini rüşvetle satın almak buy over v.
sipariş almak (lokantada garson) wait on customers v.
teslim almak receive v.
çapak almak bur v.
bütün hisseleri satın almak buy out v.
talimat almak receive instruction v.
makbuzunu almak be in receipt of v.
banyo almak have a bath v.
avans almak get an advance v.
üstüne almak (sorumluluğu) take on v.
gizlice kameraya almak secretly videotape v.
kasete almak tape v.
risk almak take a risk v.
şekil almak form v.
içine almak hem in v.
kömür almak coal v.
geri almak recall v.
zorla almak rob v.
birini rehin almak take someone hostage v.
dikkate almak take into account v.
ruhsat almak obtain license v.
akıl almak consult v.
almak (radyo/televizyon belirli bir istasyonu/kanalı) get v.
gözaltına almak take somebody into custody v.
son elemeyi yapmak üzere listeye almak shortlist v.
soluk almak rest v.
kredi kartından almak charge v.
içeri almak pass into v.
yakıt almak fuel up v.
kullanıma almak get into use v.
koku almak nose around v.
darbe almak be smitten v.
toptan almak lump v.
yönetimi ele almak take the lead v.
saati ileriye almak set a clock forward v.
içeri almak take into v.
tehlikesini göze almak run the risk of v.
hafife almak piddle v.
cevap almak receive an answer v.
kokusunu almak pick up the scene of v.
tepki almak get reaction v.
ciddiye almak take serious v.
dikkate almak take notice of v.
façasını almak fatten v.
barınma hattına almak sidetrack v.
satın almak invest in v.
parantez içine almak bracket v.
ifade almak take statement v.
rütbe almak rise in rank v.
yeniden almak retake v.
gayrimenkul satın almak buy estate v.
programına almak fit into v.
suyunu almak dewater v.
yemeklerin hazırlanmasını ve servisini üstüne almak cater v.
seçerek almak extract v.
çok miktarda almak purchase the entire supply of something v.
fikir almak get one's opinion v.
alev almak flame v.
müşahede altına almak put under psychiatric observation v.
isabet almak be struck v.
ileri almak (saati) put forward v.
kokusunu almak perceive the smell of v.
alttan almak change one's tune v.
emniyet altına almak make safe v.
saati ileri almak put the watch forward v.
aklını başından almak ensorcel v.
gemi azıya almak run riot v.
makaraya almak have a field day with v.
birini örnek almak tread in someone's footsteps v.
aşağıdan almak sing small v.
birini arabasına almak give someone a lift v.
bakım altına almak put under maintenance v.
kaşlarını almak pluck one's eyebrows v.
parantez içine almak put in parantheses v.
güvenoyu almak receive a vote of confidence v.
düşünmeden satın almak buy on impulse v.
not almak take notes v.
çembere almak (savaş) pocket v.
ölçüsünü almak measure v.
içine almak contain v.
hıncını almak spite v.
içine almak absorb v.
toplantı saatini ileri almak put something forward to v.
emniyet altına almak secure v.
soylular sınıfına almak ennoble v.
ayaklar altına almak trample on v.
kıtıra almak make fun of v.
parasını almak receive v.
aktif olarak yer almak play an active role v.
ateş almak (silah) fire v.
dikkate almak take notice v.
kontrolü ele almak get upper hand v.
bir yeri kuşatma altına almak lay siege to v.
askere almak levy v.
almak (ameliyatla) remove v.
daire içine almak circle v.
haber almak get news v.
işe almak engage v.
benzin almak gas up v.
oldukça çok miktarda satın almak stock up on v.
esas almak predicate something on v.
duş almak take a shower v.
göze almak risk v.
tüy almak epilate v.
kredi almak get loan v.
tayfa olarak almak ship v.
ağırdan almak procrastinate v.
ruhsatı geri almak revoke a licence v.
aklını başından almak infatuate v.
nişan almak take aim at v.
bir işi ele almak go about a task v.
gönlünü almak conciliate v.
şekerini almak desaccharify v.
bütün boyutlarıyla ele almak scrutinize v.
saatini öne almak (toplantı/randevu vb) put something back to v.
ileri almak (saat) put something forward v.
haz almak be delighted v.
hız almak get up speed v.
göz önüne almak take cognizance of v.
elinden almak defraud v.
karekökünü almak extract the square root v.
ifadesini almak record one's testimony v.
müshil almak purge v.
yerini almak supplant v.
mesuliyet almak take responsibility v.
tekrar almak retake v.
intikam almak retribute v.
garantiye almak insure v.
öç almak take vengeance on v.
öç almak pay back v.
duyum almak get sniff of v.
darasını almak determine the tare v.
nişan almak targets v.
öcünü almak revenge on v.
dikkate almak reckon with v.
sağlama almak skid v.
kaş almak pluck eyebrow v.
izin almak (belirli bir süre için) take something off v.
ihaleyi almak get the tender v.
gözaltına almak take somebody in charge v.
fitili almak flare up v.
günahını almak accuse wrongly v.
almak (bir kitap vb'nden bir parça) extract v.
ileri almak take forward v.
yakışık almak behoove v.
himayesine almak take somebody under one's protection v.
gözaltına almak take into custody v.
ifadesini almak question v.
ağza almak speak of v.
güvenceye almak assure v.
şekil almak shape v.
randevu tarihini ileri almak put something forward to v.
boşa almak ungear v.
kilo almak fill out v.
yetkisini elinden almak (ceza olarak) disqualify v.
kokusunu almak savour v.
birinin vaktini almak take up someone's time v.
şans eseri almak pick up v.
ceza almak be punished v.
kellesini koltuğuna almak take one's life into one's hands v.
rutubetini almak dehumidify v.
gerginliğini almak appease v.
haz almak enjoy v.
intikamını almak avenge on v.
patent almak secure by patent v.
alaya almak deride v.
kendi evine almak house v.
hafızaya almak store v.
ifadesini almak interrogate v.
ağza almak mention v.
karantinaya almak place into quarantine v.
borç almak borrow v.
gıda almak feed v.
riski göze almak take a chance v.