Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
anlaşmak
Meanings of
"anlaşmak"
in English Turkish Dictionary : 85 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
anlaşmak
compromise
v.
2
Common Usage
anlaşmak
agree
v.
General
3
General
anlaşmak
cotton
v.
4
General
anlaşmak
covenant
v.
5
General
anlaşmak
come to terms
v.
6
General
anlaşmak
keep in with
v.
7
General
anlaşmak
come
v.
8
General
anlaşmak
assent
v.
9
General
anlaşmak
be in rapport with
v.
10
General
anlaşmak
get on with
v.
11
General
anlaşmak
reach an agreement
v.
12
General
anlaşmak
cotton up to
v.
13
General
anlaşmak
be in accord with
v.
14
General
anlaşmak
concert
v.
15
General
anlaşmak
come to an agreement
v.
16
General
anlaşmak
fix on
v.
17
General
anlaşmak
get
v.
18
General
anlaşmak
conspire
v.
19
General
anlaşmak
get on well
v.
20
General
anlaşmak
compound
v.
21
General
anlaşmak
concur
v.
22
General
anlaşmak
get along with
v.
23
General
anlaşmak
agree
v.
24
General
anlaşmak
hit it off
v.
25
General
anlaşmak
agree with
v.
26
General
anlaşmak
settle with
v.
27
General
anlaşmak
get on well with somebody
v.
28
General
anlaşmak
go along
v.
29
General
anlaşmak
bargain
v.
30
General
anlaşmak
get on with somebody
v.
31
General
anlaşmak
settle
v.
32
General
anlaşmak
iron out
v.
33
General
anlaşmak
fix up on
v.
34
General
anlaşmak
understand each other
v.
35
General
anlaşmak
close
v.
36
General
anlaşmak
get along
v.
37
General
anlaşmak
term
v.
38
General
anlaşmak
hit it off with somebody
v.
39
General
anlaşmak
come to terms with
v.
40
General
anlaşmak
make terms
v.
41
General
anlaşmak
get on
v.
42
General
anlaşmak
accord
v.
43
General
anlaşmak
come to terms on something
v.
44
General
anlaşmak
capitulate
v.
45
General
anlaşmak
have a deal
v.
46
General
anlaşmak
jibe
v.
47
General
anlaşmak
like
v.
48
General
anlaşmak
meet
v.
49
General
anlaşmak
congrue [obsolete]
v.
50
General
anlaşmak
compose
v.
51
General
anlaşmak
comprobate
v.
52
General
anlaşmak
consign [obsolete]
v.
53
General
anlaşmak
pan
v.
54
General
anlaşmak
gee [dialect]
v.
55
General
anlaşmak
sit
v.
56
General
anlaşmak
slide
v.
57
General
anlaşmak
strike an agreement
v.
58
General
anlaşmak
subserve
v.
59
General
anlaşmak
sympathise [uk]
v.
60
General
anlaşmak
sympathize
v.
61
General
anlaşmak
symphonise [uk]
v.
62
General
anlaşmak
symphonize
v.
Phrasals
63
Phrasals
anlaşmak
stand together
v.
64
Phrasals
anlaşmak
be at one with
v.
65
Phrasals
anlaşmak
get along
v.
66
Phrasals
anlaşmak
mix into
v.
67
Phrasals
anlaşmak
cotton up
v.
68
Phrasals
anlaşmak
come to [dialect]
v.
Colloquial
69
Colloquial
anlaşmak
close a/the deal
v.
70
Colloquial
anlaşmak
ice
v.
Idioms
71
Idioms
anlaşmak
become reconciled with (someone or something)
v.
72
Idioms
anlaşmak
sign on the dotted line
v.
73
Idioms
anlaşmak
enter into an agreement
v.
74
Idioms
anlaşmak
strike a bargain
v.
75
Idioms
anlaşmak
be in tune
v.
76
Idioms
anlaşmak
call square
v.
77
Idioms
anlaşmak
speak the same language
v.
Trade/Economic
78
Trade/Economic
anlaşmak
make a bargain
v.
79
Trade/Economic
anlaşmak
covenant
v.
80
Trade/Economic
anlaşmak
agree
v.
Law
81
Law
anlaşmak
agree
v.
Technical
82
Technical
anlaşmak
coincide
v.
Archaic
83
Archaic
anlaşmak
fay
v.
84
Archaic
anlaşmak
symbolise [uk]
v.
85
Archaic
anlaşmak
symbolize
v.
Meanings of
"anlaşmak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 119 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
iyi anlaşmak (birisiyle)
get along with
v.
2
General
her konuda anlaşmak
see eye to eye
v.
3
General
temelde anlaşmak
be in substantial agreement
v.
4
General
ile anlaşmak
get along with
v.
5
General
gizlice anlaşmak
conspire
v.
6
General
gizlice anlaşmak
collude
v.
7
General
ile anlaşmak
make a deal with
v.
8
General
iyi anlaşmak
get along well (with)
v.
9
General
fiyatta anlaşmak
agree on price
v.
10
General
ortak bir noktada anlaşmak
meet in the middle
v.
11
General
ortak bir noktada anlaşmak
find a middle ground
v.
12
General
ile anlaşmak
come to terms with
v.
13
General
prensipte anlaşmak
agree in principle
v.
14
General
üstünde anlaşmak
agree on
v.
15
General
üzerinde anlaşmak
agree on
v.
16
General
bir şey üzerinde anlaşmak
agree on something
v.
17
General
taşeronla anlaşmak
subcontract
v.
18
General
yeniden anlaşmak
reagree
v.
19
General
fiyatta anlaşmak
strike a bargain
v.
20
General
anlaşamadıkları konusunda anlaşmak
agree to disagree
v.
21
General
gizlice anlaşmak
pack [obsolete]
v.
22
General
işaret dili ile anlaşmak
sign
v.
Phrasals
23
Phrasals
üzerinde anlaşmak
close on
v.
24
Phrasals
(birisi ya da bir şey) üstünde anlaşmak
concur on (someone or something)
v.
25
Phrasals
biriyle anlaşmak
click with someone
v.
26
Phrasals
iyi anlaşmak
get on
v.
27
Phrasals
ile anlaşmak
get along with
v.
28
Phrasals
ödün vererek anlaşmak
compromise with
v.
29
Phrasals
ödün vererek anlaşmak
compromise over
v.
30
Phrasals
taviz vererek anlaşmak
compromise over
v.
31
Phrasals
taviz vererek anlaşmak
compromise with
v.
32
Phrasals
üzerinde anlaşmak
settle over
v.
33
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) anlaşmak
swing with (someone or something)
v.
34
Phrasals
resmi olarak anlaşmak
stitch up
v.
35
Phrasals
bir konuda anlaşmak
agree to something
v.
36
Phrasals
biri/bir şey üzerinde anlaşmak
agree upon someone or something
v.
37
Phrasals
biri/bir şey üzerinde anlaşmak
agree on someone or something
v.
38
Phrasals
biriyle anlaşmak
agree with someone
v.
39
Phrasals
biriyle/bir şeyle anlaşmak
align oneself with someone or something
v.
40
Phrasals
bir konuda anlaşmak
agree to something
v.
41
Phrasals
biri/bir şey üzerinde anlaşmak
agree upon someone or something
v.
42
Phrasals
biri/bir şey üzerinde anlaşmak
agree on someone or something
v.
43
Phrasals
biriyle anlaşmak
agree with someone
v.
44
Phrasals
biriyle/bir şeyle anlaşmak
align oneself with someone or something
v.
45
Phrasals
ile anlaşmak
click with
v.
46
Phrasals
(biriyle) iyi anlaşmak
click with (one)
v.
47
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey üzerinde anlaşmak
compromise on someone or something (with someone)
v.
48
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey üzerinde anlaşmak
compromise (on someone or something) with someone
v.
49
Phrasals
(biriyle bir şey) üzerinde anlaşmak
compromise (on something) with (someone)
v.
50
Phrasals
(bir şey) üzerinde anlaşmak
compromise on (something)
v.
51
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey hakkında anlaşmak
concur on someone or something (with someone)
v.
52
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey hakkında anlaşmak
concur (on someone or something) with someone
v.
53
Phrasals
hakkında anlaşmak
concur on
v.
54
Phrasals
(biriyle) anlaşmak
concur with (one)
v.
55
Phrasals
(biriyle) hemen anlaşmak
connect (up) with (someone)
v.
56
Phrasals
(bir şey) için anlaşmak
contract for (something)
v.
57
Phrasals
(bir işin) yapılması için anlaşmak
contract for (something)
v.
58
Phrasals
(biriyle/bir grupla bir şey) için anlaşmak
contract for (something) with (someone or something)
v.
59
Phrasals
(bir işin) yapılması için (biriyle/bir grupla) anlaşmak
contract for (something) with (someone or something)
v.
60
Phrasals
(biriyle/bir grupla bir şey) için anlaşmak
contract with (someone or something)
v.
61
Phrasals
(bir işin yapılması için biriyle/bir grupla) anlaşmak
contract with (someone or something)
v.
62
Phrasals
(biriyle/bir grupla bir şey) için anlaşmak
contract with (someone or something) for (something)
v.
63
Phrasals
(bir işin) yapılması için (biriyle/bir grupla) anlaşmak
contract with (someone or something) for (something)
v.
64
Phrasals
(biriyle) anlaşmak
get along with (one)
v.
65
Phrasals
(biriyle) iyi anlaşmak
get along with (one)
v.
66
Phrasals
(biriyle) anlaşmak
get on with (someone)
v.
67
Phrasals
(bir şey) üzerinde karar kılmak/anlaşmak
settle upon (something)
v.
68
Phrasals
(konusunda/üzerinde) anlaşmak
shake on
v.
Phrases
69
Phrases
(kavga etmek/anlaşmak) iki taraflıdır
it takes two (to do something)
expr.
70
Phrases
(kavga etmek/anlaşmak) iki kişi gerektirir
it takes two (to do something)
expr.
71
Phrases
(kavga etmek/anlaşmak) iki kişiliktir
it takes two (to do something)
expr.
Colloquial
72
Colloquial
(iyi geçinmek anlamında) anlaşmak
vibe off
v.
73
Colloquial
(biriyle) anlaşmak
be down
v.
74
Colloquial
(biriyle) anlaşmak
be down with
v.
75
Colloquial
(biriyle) anlaşmak
down with
v.
76
Colloquial
çok iyi anlaşmak
get along famously (with someone)
v.
77
Colloquial
çok iyi anlaşmak
get on famously [old-fashioned]
v.
78
Colloquial
çok iyi anlaşmak
get along famously [old-fashioned]
v.
79
Colloquial
biriyle anlaşmak
be in with somebody
v.
80
Colloquial
biriyle anlaşmak
keep in with somebody
v.
81
Colloquial
biriyle iyi anlaşmak
be (well) in with somebody
v.
82
Colloquial
biriyle iyi anlaşmak
keep (well) in with somebody
v.
83
Colloquial
iyi anlaşmak
git along
v.
84
Colloquial
iyi anlaşmak/geçinmek
have way with
v.
85
Colloquial
(konusunda/üzerinde) anlaşmak
shake on it
v.
Idioms
86
Idioms
iyi geçinmek/anlaşmak
be in good with (someone)
v.
87
Idioms
biriyle iyi anlaşmak
get on well with somebody
v.
88
Idioms
bir kişiyle iyi anlaşmak
down
v.
89
Idioms
iyi anlaşmak
have a way with someone
v.
90
Idioms
iyi anlaşmak/geçinmek
have a way with someone
v.
91
Idioms
iyi geçinmek/anlaşmak
get on well with
v.
92
Idioms
ortada buluşmak/anlaşmak
split the difference
v.
93
Idioms
kesinlikle anlaşmak
see eye to eye with
v.
94
Idioms
ortak bir noktada anlaşmak
find a middle ground
v.
95
Idioms
pazarlıkta anlaşmak
strike a bargain
v.
96
Idioms
-ile anlaşmak
be at one with
v.
97
Idioms
çok iyi anlaşmak
get on famously
v.
98
Idioms
(biriyle) iyi anlaşmak
be in good odour (with somebody)
v.
99
Idioms
(biriyle) iyi anlaşmak
be in good odor with (one)
v.
100
Idioms
biriyle iyi anlaşmak
be in good with someone
v.
101
Idioms
biriyle iyi anlaşmak
be in with someone
v.
102
Idioms
biriyle iyi anlaşmak
get on someone's good side
v.
103
Idioms
iyi anlaşmak
hitch horses together [us]
v.
104
Idioms
biriyle iyi anlaşmak
be in good odour with someone
v.
105
Idioms
(biriyle/bir şeyle) anlaşmak
be in tune with (someone or something)
v.
106
Idioms
çok iyi anlaşmak
get along famously [old-fashioned]
v.
107
Idioms
(biriyle) anlaşmak
make a deal (with one)
v.
108
Idioms
karşılıklı anlaşmak/uzlaşmak
reach an understanding
v.
109
Idioms
ile karşılıklı anlaşmak/uzlaşmak
reach an understanding with
v.
110
Idioms
(bir konuda) anlaşmak
see eye to eye about (something)
v.
111
Idioms
(bir konuda) anlaşmak
see eye to eye on (something)
v.
Law
112
Law
suç işlemek üzere anlaşmak
conspire
v.
113
Law
öncesinde anlaşmak
presettle
v.
Basketball
114
Basketball
bir takımda en az üç yıl oynayan oyuncunun o takımla tekrar anlaşmak için kazandığı ekstra kontrat ve ücret avantajları
larry bird rights
n.
Archaic
115
Archaic
gizlice anlaşmak
pack cards
v.
Slang
116
Slang
çok iyi anlaşmak
get on like a house on fire
v.
117
Slang
çok iyi anlaşmak
get on real well with someone
v.
118
Slang
çok iyi anlaşmak
be extremely happy in someone's company
v.
Modern Slang
119
Modern Slang
inanmamak konusunda anlaşmak
agree to disbelieve
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of anlaşmak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy