|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
yemek tarifinde istenen |
call for n.
|
|
2 |
General |
istenen şey |
desideratum n.
|
|
3 |
General |
çok istenen şey |
prize n.
|
|
4 |
General |
belirtilmek istenen anlam |
purport n.
|
|
5 |
General |
bir yazıda anlatılmak istenen konuyu tamamen karşılayan ifade |
thesis statement n.
|
|
6 |
General |
istenen kısa çizgi |
hard hyphen n.
|
|
7 |
General |
istenen vatandaşlık |
intended citizenship n.
|
|
8 |
General |
şiddetle istenen şey |
ambition n.
|
|
9 |
General |
istenen özelliklere uygunluk |
suitability to the requirements n.
|
|
10 |
General |
istenen miktar |
requested amount n.
|
|
11 |
General |
istenen sıcaklık |
desired temperature n.
|
|
12 |
General |
istenen ısı |
desired temperature n.
|
|
13 |
General |
istenen şeye ulaşma aracı |
ticket n.
|
|
14 |
General |
iş veya toplantı için en çok istenen veya sevilen kişilerin listesi |
a list n.
|
|
15 |
General |
toplumsal açıdan en çok istenen seviye |
a list n.
|
|
16 |
General |
istenen sonucu verebilme |
efficaciousness n.
|
|
|
17 |
General |
istenen sonuca ulaşmak için kullanılan araç |
key n.
|
|
18 |
General |
parayla tutulan bir kimsenin kutlanması istenen kişiyi öpmesiyle verilen bir kutlama hizmeti |
kissagram n.
|
|
19 |
General |
istenen sonuca ulaşma veya ulaştırma olasılığı olan kimse, şey veya eylem |
bet n.
|
|
20 |
General |
istenen veya seçilen bir uygulamanın sona ermesi |
volition n.
|
|
21 |
General |
istenen şey |
wish n.
|
|
22 |
General |
çok istenen şey |
weakness n.
|
|
23 |
General |
avı istenen yöne döndürmek için konumlandırılmış kimse veya nesne |
blancher [obsolete] n.
|
|
24 |
General |
birbirlerine doğru yaklaştırıldıklarında bir nesneye istenen şekli veren veya bir objenin üzerine istenen damgayı basan kesme veya şekillendirme aleti çifti |
matrix n.
|
|
25 |
General |
işe alınmak istenen gerçek veya olası çalışanların listesi |
white list n.
|
|
26 |
General |
ötesinde veya altındayken bir şeyin istenen şekilde olmadığı sınır |
margent n.
|
|
27 |
General |
gitmek istenen yer |
mecca n.
|
|
28 |
General |
ulaşmak istenen hedef |
mecca n.
|
|
29 |
General |
istenen şey |
desiderate [obsolete] n.
|
|
30 |
General |
istenen şey |
desideration n.
|
|
31 |
General |
istenen şey |
desirable n.
|
|
32 |
General |
ipi istenen pozisyonda tutması için olta çubuğuna takılan halka benzeri alet |
guide n.
|
|
33 |
General |
istenen şey |
oont [dialect] n.
|
|
34 |
General |
yazı tipini istenen hale getirerek basıma hazırlayan kişinin altında çalışan bir grup dizgici |
companionship [uk] n.
|
|
35 |
General |
istenen şeyden bolca bulunan yer |
goldmine n.
|
|
36 |
General |
saçı istenen şekilde tarama |
comb-out n.
|
|
37 |
General |
uçan aracı istenen şekle ya da yere sokan kimse |
driver n.
|
|
38 |
General |
(istenen duruma gelmek için) yol |
doorway n.
|
|
39 |
General |
boru teçhizatı için istenen para |
pipage n.
|
|
40 |
General |
ilgilenilmesi istenen şey |
contemplation [obsolete] n.
|
|
41 |
General |
kapatılmak istenen konu |
crow to pull n.
|
|
42 |
General |
kapatılmak istenen konu |
crow to pick n.
|
|
43 |
General |
tekrarlanan işlemlerin istenen sonuca yaklaştırdığı süreç |
iteration n.
|
|
44 |
General |
istenen sonucu veren uyaran |
positive stimulus n.
|
|
45 |
General |
verilmek istenen mesaj |
core n.
|
|
46 |
General |
elde edilmek istenen netice |
final cause n.
|
|
47 |
General |
istenen özellik |
plus sign n.
|
|
48 |
General |
hedef kitlede istenen etkinin yaratılması için kullanılan dil |
semantics n.
|
|
49 |
General |
istenen makam |
stand-in n.
|
|
50 |
General |
istenen ölçülerde olmak |
measure up v.
|
|
51 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
materialize as hoped v.
|
|
52 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
come true as hoped v.
|
|
53 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
materialize as expected v.
|
|
54 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
come true as wished v.
|
|
55 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
materialize as required v.
|
|
56 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
come true as required v.
|
|
|
57 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
come true as desired v.
|
|
58 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
materialize as desired v.
|
|
59 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
come true as expected v.
|
|
60 |
General |
istenen kaliteye ulaşmak |
reach the desirable quality v.
|
|
61 |
General |
istenen standartlara sahip olmak |
meet all the required standards v.
|
|
62 |
General |
istenen standartlara sahip olmak |
have the required standards v.
|
|
63 |
General |
istenen sonucu elde edememek |
misfire v.
|
|
64 |
General |
istenen şekilde gerçekleşmek |
happen/take place as expected v.
|
|
65 |
General |
özel bir işlemle istenen dokuyu vermek |
texturize v.
|
|
66 |
General |
özel bir işlemle istenen dokuyu vermek |
texturise v.
|
|
67 |
General |
istenen sona ulaştırmak |
tickle it [obsolete] v.
|
|
68 |
General |
eylemin istenen şekilde gerçekleşmesi için (mekanik parçayı) kurmak |
time v.
|
|
69 |
General |
saça istenen şekli vermek |
train v.
|
|
70 |
General |
saçı istenen şekilde uzatmak |
train v.
|
|
71 |
General |
istenen şekle sokmak |
true v.
|
|
72 |
General |
istenen hali almak |
come v.
|
|
73 |
General |
istenen şekilde hareket ettirilebilir hale gelmek |
come v.
|
|
74 |
General |
istenen verimlilik standardına getirmek |
make v.
|
|
75 |
General |
istenen bir özelliğe sahip olmak |
boast v.
|
|
76 |
General |
istenen konumda kalmak |
hold v.
|
|
77 |
General |
istenen cevabı almak için (soru) sormak |
load v.
|
|
78 |
General |
istenen sonucu güvenceye almak için önceden ayarlamak |
rig v.
|
|
79 |
General |
(istenen bir şeyi) başarmak |
hit v.
|
|
80 |
General |
istenen etkiyi oluşturmak |
operate v.
|
|
81 |
General |
(verilmek istenen asıl mesajı yok etmek için) gerekenden fazlasını yazmak |
overwrite v.
|
|
82 |
General |
(istenen eyleme) sevk etmek |
coax v.
|
|
83 |
General |
(av hayvanları) istenen yöne sürmek |
drive v.
|
|
84 |
General |
istenen rüzgar veya akıntıyla gitmek |
drop v.
|
|
85 |
General |
istenen sonucu verecek şekilde yapısını değiştirmek |
pack v.
|
|
86 |
General |
istenen sonuca ulaşmak için söylemek |
plant v.
|
|
87 |
General |
özel uygulamayla istenen amaca uyarlamak |
doctor v.
|
|
88 |
General |
uygun veya istenen düzene getirmek |
ordinate v.
|
|
89 |
General |
iğneleyerek istenen konuma getirmek |
prick [obsolete] v.
|
|
90 |
General |
geriye posa bırakarak (malzemeden) istenen bileşeni çıkarmak |
scalp v.
|
|
91 |
General |
dolgu kullanarak istenen yüksekliğe veya yüzeye ulaştırmak |
shim v.
|
|
92 |
General |
tekrar edilmesi istenen parça |
encored adj.
|
|
93 |
General |
istenen sonucu veren |
efficacious adj.
|
|
94 |
General |
en çok istenen |
most desirable adj.
|
|
95 |
General |
istenen sonucu veren |
effectual adj.
|
|
96 |
General |
çok istenen |
covetable adj.
|
|
97 |
General |
çok istenen |
craved adj.
|
|
98 |
General |
istenen şartlara sahip olmayan |
unqualifiable adj.
|
|
99 |
General |
istenen şartlara sahip olan |
qualifiable adj.
|
|
100 |
General |
istenen şekilde pütürlü (kağıt) |
toothy adj.
|
|
101 |
General |
istenen nitelikte |
au fait [french] adj.
|
|
102 |
General |
istenen yetenek ve niteliklere sahip olmayan |
underendowed adj.
|
|
103 |
General |
en çok istenen |
hot adj.
|
|
104 |
General |
istenen sonucu elde etmek için ilgili ögelerin miktarında tasarruflu olan |
oeconomical adj.
|
|
105 |
General |
istenen renkten farklı |
off-colour adj.
|
|
106 |
General |
(boruda, filtrede) istenen yönde hareket eden |
onstream adj.
|
|
107 |
General |
en çok istenen |
optimal adj.
|
|
108 |
General |
(mevcut şartlarda) en çok istenen |
optimum adj.
|
|
109 |
General |
istenen sonuca götüren |
good adj.
|
|
110 |
General |
haksız yere istenen |
coveted adj.
|
|
111 |
General |
istenen hale veya şekle getirilmesi imkansız |
irreducible adj.
|
|
112 |
General |
istenen unsurlarla dolu |
fat adj.
|
|
113 |
General |
kendi özellikleriyle istenen |
intrinsic adj.
|
|
114 |
General |
istenen belgenin kart deliğinden yansıyan ışık ile tanımlandığı (belge kurtarma sistemi) |
peekaboo adj.
|
|
115 |
General |
istenen belgenin kart deliğinden yansıyan ışık ile tanımlandığı (belge kurtarma sistemi) |
peek–a–boo adj.
|
|
116 |
General |
istenen etkiyi yaratmak için farklı maddeleri karıştıran |
shotgun adj.
|
|
117 |
General |
çok istenen |
superhot adj.
|
|
Phrasals |
|
118 |
Phrasals |
istenen etkiyi yaratmak |
come off v.
|
|
119 |
Phrasals |
yetenekli, istenen, uygun kişileri seçip diğerlerini ayırmak/elemek |
winnow from (something) v.
|
|
120 |
Phrasals |
yetenekli, istenen, uygun kişileri aradan seçmek |
winnow from (something) v.
|
|
121 |
Phrasals |
yetenekli, istenen, uygun kişileri diğerlerinden ayırmak |
winnow from (something) v.
|
|
122 |
Phrasals |
(birinden/bir şeyden) yerine getirmesi istenen (bazı şeyler) olmak |
require (something) of (someone or something) v.
|
|
123 |
Phrasals |
(bir şeyi bir şeyle) karıştırıp istenen kıvama getirmek |
temper (something) with (something) v.
|
|
124 |
Phrasals |
hayal edilen, planlanan, istenen bir şeyin olduğunu görmek |
live out v.
|
|
125 |
Phrasals |
hayal edilen, planlanan, istenen bir şeyi yaşamak/gerçekten tecrübe etmek |
live out v.
|
|
126 |
Phrasals |
istenen kriteri karşılamak |
measure up v.
|
|
127 |
Phrasals |
beklenen veya istenen yolu takip etmek |
go off v.
|
|
128 |
Phrasals |
istenen anlamı vermek |
come over v.
|
|
129 |
Phrasals |
istenen izlenimi uyandırmak |
come over v.
|
|
130 |
Phrasals |
istenen etkiyi yaratmak |
come over v.
|
|
Phrases |
|
131 |
Phrases |
istenen etkiye/sonuca ulaşmayan |
to no effect expr.
|
|
132 |
Phrases |
istenen etkiye/sonuca ulaşmayan |
of no effect expr.
|
|
Proverb |
|
133 |
Proverb |
duyulmak istenen/kulağa güzel gelen sözler kimseye fayda sağlamaz |
he who gives fair words feeds you with an empty spoon
|
|
Colloquial |
|
134 |
Colloquial |
istenen şey |
the ticket [obsolete] n.
|
|
135 |
Colloquial |
başarılmak ve kazanılmak istenen çok önemli bir şey |
big one n.
|
|
136 |
Colloquial |
eşten/partnerden yapması istenen ev işleri |
honey-do list n.
|
|
137 |
Colloquial |
istenen sonuca ulaşmayan şey |
fail n.
|
|
138 |
Colloquial |
istenen hedef |
holy grail n.
|
|
139 |
Colloquial |
istenen amaç |
holy grail n.
|
|
140 |
Colloquial |
beyaz topun istenen topa çarpmasından sonra geri dönüp gelmesini sağlayan vuruşu yapmak |
put some reverse english on it v.
|
|
141 |
Colloquial |
tam da istenen şey olmak |
be just the job v.
|
|
142 |
Colloquial |
tam istenen şey olmak |
be just the thing v.
|
|
143 |
Colloquial |
bir durumda ihtiyaç duyulan/istenen tek şey olmak |
be just the thing v.
|
|
144 |
Colloquial |
bir şey yapması istenen |
supposed to do something adj.
|
|
145 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenimin/mesajın dışında |
off message expr.
|
|
146 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenimden/mesajdan sapmış |
off message expr.
|
|
147 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenime/mesaja uymayan |
off message expr.
|
|
148 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenime/mesaja uygun |
on message expr.
|
|
149 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenime/mesaja sadık |
on message expr.
|
|
150 |
Colloquial |
verilmek istenen izlenime/mesaja uyan |
on message expr.
|
|
151 |
Colloquial |
ki istenen de budur |
w5 (which was what was wanted) expr.
|
|
152 |
Colloquial |
tam istenen şey |
just the thing expr.
|
|
153 |
Colloquial |
bir durumda ihtiyaç duyulan/istenen tek şey |
just the thing expr.
|
|
Idioms |
|
154 |
Idioms |
ilk yapmak istenen şey |
the top of one's list n.
|
|
155 |
Idioms |
ayak uydurulması istenen keyfi standart |
procrustean bed n.
|
|
156 |
Idioms |
ayak uydurulması istenen keyfi standart |
a procrustean bed n.
|
|
157 |
Idioms |
tam da istenen şey |
just the ticket n.
|
|
158 |
Idioms |
tam da istenen şey |
just the job n.
|
|
159 |
Idioms |
asıl bahsedilmek istenen |
(down to) bedrock n.
|
|
160 |
Idioms |
çok istenen ama elde edilmesi/ulaşılması zor şey |
the end of the rainbow n.
|
|
161 |
Idioms |
(bir şeyin) beklenen/istenen ürünleri veya sonuçları |
the fruits of (something) n.
|
|
162 |
Idioms |
(bir şeyin) beklenen/istenen ürün veya sonuç |
the fruit of (something) n.
|
|
163 |
Idioms |
istenen cevabı almaya yönelik bir soru |
a leading question n.
|
|
164 |
Idioms |
davete başka bir zaman icabet etmek için istenen izin |
rain check (on something) n.
|
|
165 |
Idioms |
istenen/istendiği şekilde yorumlama |
wishcasting n.
|
|
166 |
Idioms |
istenen renkte olmamak |
be off color v.
|
|
167 |
Idioms |
istenen standartta olmamak |
be off color v.
|
|
168 |
Idioms |
üzerinde tam istenen etkiyi yapmak |
hit the right chord v.
|
|
169 |
Idioms |
üzerinde tam istenen etkiyi yapmak |
strike the right chord v.
|
|
170 |
Idioms |
istenen şeyi gerçekleştirmek |
come up with (or deliver or produce) the goods v.
|
|
171 |
Idioms |
istenen yeterlilikler tutturamamak |
miss the cut v.
|
|
172 |
Idioms |
istenen/ideal sonuca zemin hazırlamak |
drop into place v.
|
|
173 |
Idioms |
en önemli/çok istenen ödülü kapmak |
scoop the kitty [uk/australia] v.
|
|
174 |
Idioms |
istenen mesajı vermek/iletmek |
send the right message v.
|
|
175 |
Idioms |
dolaylı veya açık bir şekilde gerekli/istenen mesajı vermek |
send the right message v.
|
|
176 |
Idioms |
doğru/istenen sürede yapılmış olmak |
be done to a turn v.
|
|
177 |
Idioms |
tam istenen şey olmak |
be just what the doctor ordered v.
|
|
178 |
Idioms |
bir durumda ihtiyaç duyulan/istenen tek şey olmak |
be just what the doctor ordered v.
|
|
179 |
Idioms |
istenen/istendiği şekilde yorumlamak |
wishcast v.
|
|
180 |
Idioms |
istenen düzeyde olmayan |
not much chop [australia/canada] adj.
|
|
181 |
Idioms |
istenen ölçüye |
to size adv.
|
|
182 |
Idioms |
istenen düzeyde |
up to the mark expr.
|
|
183 |
Idioms |
istenen sınırın altında |
out of bounds expr.
|
|
184 |
Idioms |
istenen hızda |
up to speed expr.
|
|
185 |
Idioms |
(bir şey) istenen seviye |
up to speed (on something) expr.
|
|
186 |
Idioms |
(bir şeyde) beklenen/istenen düzey |
up to speed (on something) expr.
|
|
187 |
Idioms |
istenen/beklenen düzeyin altında |
below par expr.
|
|
188 |
Idioms |
ki istenen de budur |
wwwww (which was what was wanted) expr.
|
|
Speaking |
|
189 |
Speaking |
seyahat etmenin en keyifli yanı istenen yere varmak değil seyahatin kendisidir |
the best part of travelling is not arriving but the journey itself expr.
|
|
Trade/Economic |
|
190 |
Trade/Economic |
çıkartılması istenen bir menkul değeri |
prospectus n.
|
|
191 |
Trade/Economic |
istenen pozisyon |
situation vacant n.
|
|
192 |
Trade/Economic |
istenen pozisyon |
situation wanted n.
|
|
193 |
Trade/Economic |
istenen pozisyonlar |
positions wanted n.
|
|
194 |
Trade/Economic |
iletişim araçları kanalı ile verilmek istenen bir mesajın hedef aldığı insan topluluğu |
audience n.
|
|
195 |
Trade/Economic |
işçilerden halen sahip oldukları ücret ve sosyal haklardan fedakarlık etmeleri istenen toplu pazarlık |
concession bargaining n.
|
|
196 |
Trade/Economic |
istenen iç getiri oranı |
required rate of return n.
|
|
197 |
Trade/Economic |
istenen pozisyonlar |
situations wanted n.
|
|
198 |
Trade/Economic |
ödenmesi istenen ödenmemiş sermaye |
called up unpaid capital n.
|
|
199 |
Trade/Economic |
satış için istenen fiyat |
asked price n.
|
|
200 |
Trade/Economic |
sistem ile ilgili yazılmak istenen notlar |
system notes n.
|
|
201 |
Trade/Economic |
istenen ücret |
bite n.
|
|
202 |
Trade/Economic |
işe alınmak istenen gerçek veya olası çalışanların listesi |
whitelist n.
|
|
203 |
Trade/Economic |
menkul kıymetler piyasasında fiyatların yapay olarak istenen seviyeye ayarlanması |
rig n.
|
|
Law |
|
204 |
Law |
reddi istenen hakimin yapabilecekleri |
competency of challenged judge n.
|
|
205 |
Law |
eleştiri yapanları sindirmek ve susturmak için istenen yasal işlem |
slapp (strategic lawsuit against public participation) n.
|
|
206 |
Law |
eleştiri yapanları sindirmek ve susturmak için istenen yasal işlem |
slapp n.
|
|
207 |
Law |
eleştiri yapanları sindirmek ve susturmak için istenen yasal işlem |
slapp suit n.
|
|
Politics |
|
208 |
Politics |
şengen antlaşması kapsamında istenen ek bilgiler |
supplementary information request at the national entry (sirene) n.
|
|
209 |
Politics |
diplomatik müzakereler yerine etkisini hemen gösteren araçlarla yapılan ve doğrudan hedefe ulaşması istenen eylem |
direct action n.
|
|
210 |
Politics |
verilmek istenen izlenime/mesaja uygun/uymayan |
on/off message expr.
|
|
211 |
Politics |
verilmek istenen izlenime/mesaja sadık/verilmek istenen izlenimden/mesajdan sapan |
on/off message expr.
|
|
212 |
Politics |
verilmek istenen izlenime/mesaja uyan/uymayan |
on/off message expr.
|
|
Industry |
|
213 |
Industry |
odaların nem oranlarını istenen seviyede tutmak için nemlendirme sistemini denetleyen tekstil veya tütün işçisi |
humidifier n.
|
|
214 |
Industry |
(özelliklerini istenen şekilde değiştirmek için) mineral yakan işçi |
burner n.
|
|
215 |
Industry |
(özelliklerini istenen şekilde değiştirmek için) mineral yakan işçi |
burner man n.
|
|
216 |
Industry |
süpürgeleri istenen uzunlukta kesilmek üzere makineye yerleştiren işçi |
clipper n.
|
|
217 |
Industry |
(istenen evrede) polimerleşme reaksiyonunu durduran madde |
shortstop n.
|
|
Advertising |
|
218 |
Advertising |
açık artırma ile satılması veya halkın beğenisine sunulması istenen bir şeyin nasıl karşılanacağını anlamak için önceden yapılan test |
pretest n.
|
|
Technical |
|
219 |
Technical |
istenen sayfa sonu |
required page break n.
|
|
220 |
Technical |
istenen veya talep edilen şey |
demand n.
|
|
221 |
Technical |
istenen tire |
required hyphen n.
|
|
222 |
Technical |
istenen tire |
hard hyphen n.
|
|
223 |
Technical |
istenen boşluk |
hard space n.
|
|
224 |
Technical |
istenen değer |
setpoint n.
|
|
225 |
Technical |
istenen deney sonuçları |
required test results n.
|
|
226 |
Technical |
istenen sayfa sonu |
manual page break n.
|
|
227 |
Technical |
ölçme yöntemleri ve istenen deney sonuçları |
methods of testing and required test results n.
|
|
228 |
Technical |
istenen sesin çıkabilmesi için mikrofonları veya sanatçıları konumlandırma |
microphoning n.
|
|
229 |
Technical |
(ses kayıt veya yayın sisteminde) birçok kaynaktan gelen sinyalleri istenen bir oranda birleştirmek için kullanılan elektrik devresi |
mixer n.
|
|
230 |
Technical |
maden çıkarırken veya hasat kaldırırken elde tutulmak istenen malzemeyi atıklardan ayıran parça |
concave n.
|
|
231 |
Technical |
soğuk metal şeritlerin istenen kalınlığa getirmek için arasından geçirildiği rulolar |
planishing rolls n.
|
|
232 |
Technical |
kili istenen şekle sokmaya yardımcı olan delikli metal plaka |
dod n.
|
|
233 |
Technical |
elektrik devresinde indüktörler ve kapasitörlerden oluşan ve istenen aralıktaki frekansta akıma izin veren devre elemanı |
filter n.
|
|
234 |
Technical |
yağmur sularına karşı korunmak istenen çatının belirli bölümlerine yerleştirilebilmesi için bükülen sac levha şeritleri |
flashing n.
|
|
235 |
Technical |
elektromanyetik dalganın istenen zaman aralığında veya istenen genlik limitleri arasındaki kısmını seçme |
gating n.
|
|
236 |
Technical |
sıvıyı (hava veya yağ olarak) istenen yere yönlendiren huni şeklinde açıklık |
scoop n.
|
|
237 |
Technical |
(fıçının) çıtalarını istenen şekle getirip sıkılaştırmak için çemberle bağlamak |
truss v.
|
|
238 |
Technical |
dökme metale istenen bir yüzey özelliğini kazandırmak için elektroliz yoluyla yüzeyine metal veya yarımetal element atomları yaymak |
metallide v.
|
|
239 |
Technical |
(yeni üretilen sabunu) istenen yapıya ulaşana kadar kaynatmak |
pitch v.
|
|
240 |
Technical |
(ahşap) istenen dokuyu vermek |
finish v.
|
|
241 |
Technical |
(marangoz rendesine ait demiri) istenen konuma sabitlemek |
set v.
|
|
242 |
Technical |
(çivi başını) istenen yüzeyin altına çakmak |
set v.
|
|
Computer |
|
243 |
Computer |
istenen kısa çizgi |
required hyphen n.
|
|
244 |
Computer |
istenen sayfa sonu |
hard page break n.
|
|
245 |
Computer |
istenen kısa çizgi |
hard hyphen n.
|
|
246 |
Computer |
istenen boşluk |
nonbreak space n.
|
|
247 |
Computer |
istenen tarih |
date required n.
|
|
248 |
Computer |
istenen sayfa sonu |
manual pagebreak n.
|
|
249 |
Computer |
istenen ara |
required space n.
|
|
250 |
Computer |
istenen kişiler |
required people n.
|
|
251 |
Computer |
istenen anahtarlar |
requested keys n.
|
|
252 |
Computer |
istenen toplam miktar |
total requested n.
|
|
253 |
Computer |
istenen boşluk |
hard space n.
|
|
254 |
Computer |
istenen sayfa sonu |
required page break n.
|
|
255 |
Computer |
istenen satırbaşı |
required carrier return n.
|
|
256 |
Computer |
(grafiksel kullanıcı arayüzünde) ekranda yapılması istenen faaliyeti seçmek için bulunan tuş |
option n.
|
|
Informatics |
|
257 |
Informatics |
istenen kısa çizgi |
required hyphen n.
|
|
258 |
Informatics |
istenen sayfa sonu |
required page break n.
|
|
259 |
Informatics |
istenen mesaj |
solicited message n.
|
|
260 |
Informatics |
istenen durum bilgisi |
solicited status n.
|
|
261 |
Informatics |
istenen sayfa sonu |
hard page break n.
|
|
262 |
Informatics |
istenen sayfa sonu |
manual pagebreak n.
|
|
263 |
Informatics |
istenen boşluk |
hard space n.
|
|
264 |
Informatics |
istenen kısa çizgi |
hard hyphen n.
|
|
265 |
Informatics |
istenen sonuca ulaşmak için (verileri, sayıları) değiştirmek |
jigger v.
|
|
Telecom |
|
266 |
Telecom |
açık veya şifreli dille ifade edilerek telekomünikasyon sisteminde iletilmesi istenen formata çevrilmiş olan kayıt bilgisi |
message n.
|
|
267 |
Telecom |
istenen belgeyi sisteme verilen numara yoluyla fakslama hizmeti |
fax-back n.
|
|
Television |
|
268 |
Television |
istenen yayın sinyali ile parazit sinyalinin genlikleri arasındaki kabul edilebilir minimum oran |
protection ratio n.
|
|
Textile |
|
269 |
Textile |
(dokuma tezgahında) istenen gerginliği yaratmakta kullanılan cihaz |
tension n.
|
|
270 |
Textile |
dokumada istenen deseni elde etmek için çözgüyü gücü takımlarından geçirme |
draft n.
|
|
Construction |
|
271 |
Construction |
yapı elemanını istenen forma sokmak için kullanılan ince malzemeden dış mahfaza |
boxing n.
|
|
Woodworking |
|
272 |
Woodworking |
(kerestenin) kenarlarını istenen şekilde yuvarlamak |
beard v.
|
|
Dyeing |
|
273 |
Dyeing |
(bir arada istenen rengi veren) farklı renkte noktalarla oluşturulan renk |
dithered color [us] n.
|
|
274 |
Dyeing |
(bir arada istenen rengi veren) farklı renkte noktalarla oluşturulan renk |
dithered colour [uk] n.
|
|
Aeronautic |
|
275 |
Aeronautic |
istenen yön |
desired course n.
|
|
Marine |
|
276 |
Marine |
üstü açık bir teknenin dümenini istenen pozisyonda tutmaya yarayan halat |
twiddling line n.
|
|
277 |
Marine |
(yelkenlide bumbayı) istenen yönde hareket ettirmek |
rig v.
|
|
278 |
Marine |
(askıdaki çapayı) istenen konuma döndürmek |
gimblet v.
|
|
279 |
Marine |
(askıdaki çapayı) istenen konuma döndürmek |
gimlet v.
|
|
Medical |
|
280 |
Medical |
kimyasal maddenin istenen tek bir yüksek doz etkisine ulaşıncaya kadar küçük dozlarda artırılarak verilmesi |
chemical agent cumulative action n.
|
|
281 |
Medical |
rahimdeki fetüsün doğum için istenen pozisyona elle hareket ettirilmesi |
version n.
|
|
Psychology |
|
282 |
Psychology |
söylenmek istenen kelimeyi unutma |
lethologica n.
|
|
283 |
Psychology |
istenen davranışın sergilenmesi karşılığında koşullu sunulan şey |
reward n.
|
|
Food Engineering |
|
284 |
Food Engineering |
(gıdaları) temel veya istenen bileşenleri yok olana kadar rafine etmek |
devitalize v.
|
|
285 |
Food Engineering |
(gıdaları) temel veya istenen bileşenleri yok olana kadar rafine etmek |
devitalise v.
|
|
Biology |
|
286 |
Biology |
istenen yanıt sonrasında organizmaya (uyarıcı) vermek |
reward v.
|
|
Biochemistry |
|
287 |
Biochemistry |
istenen etkiyi meydana getirmek veya istenen nitelikleri vermek için proses sırasında eklenen madde |
modifier n.
|
|
288 |
Biochemistry |
istenen yanıt sonrasında organizmaya verilen uyaran |
reward n.
|
|
Botanic |
|
289 |
Botanic |
istenen mahsulleri verme ihtimali düşük olup yanındaki ağaçlara zarar veren uzun ve ince ağaç |
whip n.
|
|
Breeding |
|
290 |
Breeding |
(hayvanı) çan veya yemle istenen yöne çekmek |
tole v.
|
|
291 |
Breeding |
(hayvanı) çan veya yemle istenen yöne çekmek |
toll v.
|
|
Education |
|
292 |
Education |
yüksek öğretim kurumuna istenen niteliklere sahip olunup olunmadığına bakılmaksızın alınan öğrenci kaydı |
open enrollment n.
|
|
Linguistics |
|
293 |
Linguistics |
cümleye nitelemesi istenen isimle yanlış gramatik ilişki kuracak şekilde yerleştirilmiş ortaç |
dangling participle [canada] n.
|
|
Religious |
|
294 |
Religious |
komünyon sırasındaki anmada isa'dan istenen şefaat |
diptych n.
|
|
295 |
Religious |
kilisede olması istenen yapılar |
order n.
|
|
Environment |
|
296 |
Environment |
istenen hava hacmi |
desired air volume n.
|
|
Military |
|
297 |
Military |
geçmişte orduda askerleri cezalandırmak için askerlerin sürmesi istenen ata benzeyen kereste |
timber mare n.
|
|
298 |
Military |
istenen yük |
wanted cargo n.
|
|
299 |
Military |
ikmali istenen tarih |
required date n.
|
|
300 |
Military |
istenen izleme açısını elde etmeye yönelik durdurucu atak |
attack heading n.
|
|
301 |
Military |
deniz mayın harbi sırasında döşenmesi istenen hat |
lap course n.
|
|
302 |
Military |
hedefe ulaşması ve istenen tahribata hasar vermesi için silahların veya bölge mühimmatının yönlendirilmesi gereken nokta |
desired mean point of impact n.
|
|
303 |
Military |
hedefe ulaşması ve istenen tahribata hasar vermesi için silahların veya bölge mühimmatının yönlendirilmesi gereken nokta |
desired point of impact n.
|
|
304 |
Military |
füzenin uçuşu sırasında tamamını veya bir kısmını istenen zamanda yok etmeye yarayan cihaz |
destructor n.
|
|
305 |
Military |
istenen sıfır noktasından hedefin merkezine kadar olan uzaklık |
offset distance (nuclear) n.
|
|
306 |
Military |
istenen sıfır noktasından nokta hedefine kadar olan uzaklık |
offset distance (nuclear) n.
|
|
307 |
Military |
istenen etkiyi yaratmak için hedefe yöneltilen atışlar |
fire for effect n.
|
|
308 |
Military |
istenen frekansı bağlamak |
come down v.
|
|
309 |
Military |
hedefe ulaşması ve istenen tahribata hasar vermesi için silahların veya bölge mühimmatının yönlendirilmesi gereken nokta |
dmpi (desired mean point of impact) abrev.
|
|
310 |
Military |
hedefe ulaşması ve istenen tahribata hasar vermesi için silahların veya bölge mühimmatının yönlendirilmesi gereken nokta |
dpi (desired point of impact) abrev.
|
|
Sport |
|
311 |
Sport |
(bilardoda) denk getirilmek istenen toplara yapılan vuruş |
anchor shot n.
|
|
312 |
Sport |
(bilardoda) denk getirilmek istenen toplar birbirine yakınken yapılan vuruş |
anchor shot n.
|
|
313 |
Sport |
(bilardoda) denk getirilmek istenen toplar birbirine yakınken yapılan vuruş |
anchor stroke n.
|
|
314 |
Sport |
misket oyununda istenen yerden atış yapma ayrıcalığı |
rounders n.
|
|
315 |
Sport |
misket oyununda istenen yerden atış yapma ayrıcalığı |
roundsters n.
|
|
316 |
Sport |
katılmak istenen sporun yazıldığı kağıt |
coupon [uk] n.
|
|
317 |
Sport |
(kroket) topu başka topla vurarak istenen yere yönlendirmek |
drive v.
|
|
318 |
Sport |
(bilardo) topu birkaç kenara çarptırıp bir sonraki vuruş için istenen pozisyona getirmek |
drive v.
|
|
319 |
Sport |
(top) belirli şekilde atarak istenen yöne çekmek |
draw v.
|
|
Football |
|
320 |
Football |
(amerikan futbolunda) istenen oyuncunun karşılayamadığı ileri pas |
incompletion n.
|
|
Art |
|
321 |
Art |
perspektif resimde izleyicinin kendine en yakın algılaması istenen bölüm |
foreground n.
|
|
Music |
|
322 |
Music |
icra edilmesi istenen çeşitli ses yüksekliği seviyeleri |
dynamics n.
|
|
323 |
Music |
icra edilmesi istenen çeşitli ses yüksekliği seviyeleri |
dynamic marks n.
|
|
324 |
Music |
icra edilmesi istenen çeşitli ses yüksekliği seviyeleri |
dynamic markings n.
|
|
Photography |
|
325 |
Photography |
insan formu veya cansız nesnenin istenen özelliklerini ışık ve gölgelerle vurgulayacak şekilde stüdyo aydınlatmasını düzenlemek |
model v.
|
|
326 |
Photography |
istenen nesnenin aydınlatılarak öne çıkarıldığı teknik ile oluşturulan |
low-key adj.
|
|
327 |
Photography |
istenen nesnenin aydınlatılarak öne çıkarıldığı teknik ile oluşturulan |
low-keyed adj.
|
|
Printery |
|
328 |
Printery |
başlık veya reklam gibi vurgulanmak istenen kısımlarda kullanılan, metin gövdesi yazı tipinden daha büyük bir yazı tipi |
display type n.
|
|
Latin |
|
329 |
Latin |
gösterilmek istenen de buydu |
quod erat demonstrandum expr.
|
|
Archaic |
|
330 |
Archaic |
istenen yönde etkilemek |
tune v.
|
|
Engineering |
|
331 |
Engineering |
istenen frekansı vermeyen |
parasitic adj.
|
|
332 |
Engineering |
istenen frekansı vermeyen |
parasitical adj.
|
|
Entomology |
|
333 |
Entomology |
istenen sonuca ulaşılması için sosyal böcek kolonisi üyelerinin işbirliği içinde hareket yetisi |
homeostasis n.
|
|
Slang |
|
334 |
Slang |
aldatarak borç istenen kimse |
touch n.
|
|
335 |
Slang |
aldatarak istenen borç |
touch n.
|
|
336 |
Slang |
şirket yöneticisi tarafından çalışanından yapmasını istediği yönetici tarafından istenen tüm bürokratik işlemler ve formaliteler |
administrivia n.
|
|
337 |
Slang |
tv programlarında ya da filmlerde romantik ilişkisi olan veya olması istenen çiftlerin isimlerinin birleşiminden oluşan takma ad |
ship name n.
|
|
338 |
Slang |
askeri birlikler içerisinde muvazzaf hizmet yapmayı gerektirecek ve istenen pozisyon ve lokasyonlarda uzun görev atamalarını önleyecek şekilde tasarlanmış olan |
manchu adj.
|
|