mekanizma - Turkish English Dictionary
History

mekanizma



Meanings of "mekanizma" in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

Turkish English
General
mekanizma machine n.
mekanizma contrivance n.
mekanizma fitting n.
mekanizma contraption n.
mekanizma mechanism n.
mekanizma movement n.
mekanizma works n.
mekanizma workings n.
Trade/Economic
mekanizma machinery n.
mekanizma mechanism n.
Technical
mekanizma action mechanism n.
mekanizma gear n.
mekanizma mechanism n.
mekanizma device n.
mekanizma machinery n.
Mechanic
mekanizma linkage n.
Military
mekanizma bolt n.
Hunting
mekanizma action n.

Meanings of "mekanizma" with other terms in English Turkish Dictionary : 151 result(s)

Turkish English
General
tetikleyici mekanizma/tel tripwire n.
bir ürün veya cihazın kolayca alınabilmesini sağlayan mekanizma takedown n.
yedek paraşütü açan mekanizma skyhook n.
incelikli mekanizma enginery [rare] n.
bedensel mekanizma machine n.
bozulmaya dayanıklı mekanizma failsafe n.
eskiden botların altının temizlenmesi için ev önüne konan metal mekanizma boot-scraper n.
hareketin bağlantılarla iletildiği mekanizma veya cihaz linkwork n.
kart oyununda anlaşmazlığı çözmek için tasarlanmış bir mekanizma holdout n.
yeni mekanizma ingenuity n.
bozuk bir işi saklamak için kullanılan mekanizma dutchman n.
paralel hareket yaratan bağlı mekanizma parallel motion n.
boşaltıcı mekanizma discharge n.
doğal enerjiyi işe dönüştüren mekanizma primum mobile n.
ana mekanizma primum mobile n.
cihazı başlangıç pozisyonuna getiren mekanizma pullback n.
bir hacmi tutan veya bırakan mekanizma sluice gate n.
bir hacmi tutan veya bırakan mekanizma sluicegate n.
çalışmak (mekanizma) catch v.
(mekanizma yüzeyinin bir bölümünü) normalde gizli olan detayları ortaya çıkarmak için kırılmış gibi çizmek veya boyamak break out v.
eklemli (mekanizma) gimmalled adj.
Trade/Economic
avrupa birliği üyelerinin ulusal paralarını sabit kurdan birbirine bağlamalarını sermayenin ve nakit akımlarının kendi aralarındaki dolaşımı üzerine konan tüm yasal engellerin kaldırılmasını ve tek para sistemine geçişi ön gören mekanizma european monetary union n.
istişari mekanizma consultation mechanism n.
otomatik mekanizma automatic mechanism n.
Politics
siyasal mekanizma political mechanism n.
belirli sayıda seçmenin dilekçeyle kanun teklifi yapmalarını sağlayan bir mekanizma initiative n.
Technical
manyetik bandı kayıt kafasının ardına taşıyan mekanizma transport n.
hareketli barajda küçük kapı pervanesini serbest bırakan mekanizma tripper n.
ana mekanizma primary mechanism n.
arızalara karşı otomatik tertibatı olan mekanizma fail safe n.
bir regülatörü çalıştıran mekanizma governor drive n.
bir devreyi açıp kapamak için kullanılan mekanizma interrupter n.
çarkın bir yöne dönmesine izin veren fakat geri hareketini engelleyen mekanizma ratchet n.
dişli mekanizma rackwork n.
hassas mekanizma delicate mechanism n.
kendi kendine ayarlanan mekanizma pimi self adjusting mechanism pin n.
kendi kendine ayarlanan mekanizma somunu self adjusting mechanism nut n.
kendi kendine ayarlanan mekanizma self-adjusting mechanism n.
koruyucu mekanizma protective device n.
mekanizma tekniği mechanism technique n.
primer mekanizma primary mechanism n.
pozisyon değiştirici mekanizma position changing mechanism n.
regülatörü başlangıç konumuna getiren mekanizma restoring mechanism n.
servo mekanizma servo mechanism n.
tetikleyici mekanizma triggering mechanism n.
vana sızdırmazlık elemanı oturma yüzeyi ve kapama mekanizma valve seat and closure mechanism n.
valf hareket ettiren mekanizma valve gear n.
yürüyen haşerelere karşı aerosol kapağına takılan plastik mekanizma wand assembly n.
piyanonun tellerine vuran çekici ayarlayan mekanizma escapement n.
materyalin üzerine gelerek katılaştıran bir mekanizma lapper n.
geminin demirinin pusula ibresi üzerindeki etkisini tazmin eden veya nötrleyen, gemi pusulasına bağlı bir mekanizma magnetic compensator n.
filmi kasede geri sarmak için kullanılan mekanizma rewind n.
raftingde kütükleri birbirine tutturan mekanizma lock-down n.
(film kamerası, yazıcı veya projektörde bulunan) aralıklı mekanizma bölümü claw n.
kurma düğmeli kol saatinde bir mekanizma detent n.
motor hızını düzenleyen mekanizma idle n.
dairesel mekanizma circle n.
dönen mekanizma circle n.
paralelkenar formunda bir araya gelen dört çubuklu mekanizma parallelogram n.
(başka bir mekanizmayı harekete geçiren) yardımcı mekanizma pilot n.
dışarı atan mekanizma discharger n.
çelik halatlar üzerinde hareket ederek engebeli arazilerde yük taşımaya yarayan mekanizma flying fox [australia] n.
(sonsuz elek kağıt makinesinde) ıslak parti bölümünü sağ-sol yönünde sallayan mekanizma shake n.
çalışmak (mekanizma) catch n.
(mekanizma) çalışmayı durdurmak freeze v.
Computer
verileri düzenleyen mekanizma marshaler n.
java ağ başlatma protokolünde kullanılan bir mekanizma muffin n.
bir programın çıktısını diğerine girdi olarak göndererek iki programın birbiriyle haberleşmesini sağlayan mekanizma pipe n.
Mechanic
mekanizma düzeneği train n.
mekanizma düzeneği train of mechanism n.
alt mekanizma submechanism n.
otomatik olarak hareket edebilen mekanizma automaton n.
döner mekanizma whirler n.
dahili mekanizma work n.
iç mekanizma work n.
devir yapan mekanizma parçası revolver n.
buhar motorunun valflerini kontrol eden mekanizma link motion n.
mekanizma çalıştırma cihazı delayed action n.
neredeyse sürtünmesiz bir tür basit mekanizma rolamite n.
iki hareketli parçası olup takip eden parçanın net hareketinin iki hareket arasındaki farka eşdeğer olduğu mekanizma differential motion n.
aktarılmış hareketin hızını veya yönünü değiştirmek için başka bir dişli mekanizma ile beraber çalışan dişli çark geared wheel n.
Radio
kompleks mekanizma unsuru stage n.
Textile
armürlü tezgahlarda koşum takımını kaldıran mekanizma jack n.
tekstil fabrikasında ipliği makaraya dağıtan mekanizma builder n.
tekstil fabrikasında ipliği makaraya dağıtan mekanizma builder motion n.
Automotive
debriyaj dişlilerini ayıran mekanizma throw-out n.
mafsallı mekanizma linkage n.
vites kolu mekanizma ünitesi selector mechanism assembly n.
vites seçme mekanizma ünitesi selector mechanism assembly n.
motordan aldığı gücü direksiyona ileten mekanizma drive line system n.
Railway
onarım sırasında rayları geçici olarak tek bir tarafa çeviren mekanizma shoefly n.
Aeronautic
çarkın bir yöne dönmesine izin veren mekanizma ratchet n.
bozulmaya dayanıklı mekanizma fail-safe n.
Marine
kaptan köşkündeki dümenin hareketi ile geminin kıç tarafındaki dümen donanımını hareket ettiren hidrolik mekanizma telemotor n.
gemilerin idare edildiği mekanizma helm n.
Mining
madendeki toz hortumu veya mekanizma düzeneğinin ateşlenmesinde kullanılan katranköpüğünden yapılma kav parçası monk n.
Medical
adaptif mekanizma adaptive mechanism n.
ana mekanizma main mechanism n.
ana mekanizma major mechanism n.
atriyal flatter mekanizma atrial flutter mechanism n.
başlıca mekanizma main mechanism n.
başlıca mekanizma major mechanism n.
hücresel mekanizma cellular mechanism n.
homeostatik mekanizma homeostatic mechanism n.
immünolojik mekanizma immunological mechanism n.
iğnenin şırıngaya takılıp kilitlenmesini sağlayan mekanizma luer lock n.
otoimmun mekanizma autoimmune mechanism n.
Psychology
psikolojik mekanizma ile ilişkili mechanistic adj.
Physiology
belirli maddelerin geçişini engelleyen membran, doku veya mekanizma barrier n.
kafanın hareketini algılayarak dengeyi kontrol etmeye yardımcı olan iç kulaktaki duyusal mekanizma vestibular system n.
Physics
ileri geri hareketi rotasyon hareketine çeviren çarklı bir mekanizma sun and planet wheels n.
Biology
biokimyasal mekanizma biochemical mechanism n.
rna genomunun dna moleküllerine kodlandığı hücresel mekanizma reverse transcription n.
Biochemistry
düzenli mekanizma ordered mechanism n.
dizil mekanizma sequential mechanism n.
üçül karmaşık mekanizma ternary complex mechanism n.
sodyum iyonlarının hücre zarına aktarıldığı moleküler bir mekanizma sodium pump n.
bir hücrede yüksek potasyum iyon ve düşük sodyum iyon konsantrasyonunu tutan moleküler bir mekanizma sodium pump n.
(hücrede) potasyum iyonlarını içeri ve sodyum iyonlarını dışarı taşıyan bir mekanizma sodium-potassium pump n.
Geography
değişen su düzeylerini çizelgeye kaydetmek için kullanılan mekanizma hydrograph n.
Geology
vücut ısısını düzenleyen iç mekanizma endotherm n.
Military
geri getirici mekanizma recuperator mechanism n.
mekanizma tertibatı bolt mechanism n.
otomatik ayarlanan mekanizma self adjusting mechanism n.
patlayıcı ile çalışan mekanizma explosive actuated device n.
sevk ediciyle çalışan mekanizma propellant actuated device n.
tazeleyici mekanizma recuperator mechanism n.
Hunting
pompalı mekanizma trombone-action n.
ateşli bir silahta dolgu veya şarjı patlatmak için kullanılan mekanizma lock n.
çalışan mekanizma tertibatı assembly n.
genelde kendinden hareketli mekanizma automatic n.
genelde doldurup kapatan ateşleme yapan açıp boşaltma mekanizma grubu action n.
levyeli mekanizma lever action n.
mekanizma piston yayı bolt plunger spring n.
mekanizma grubu lock word n.
mekanizma pistonu bolt plunger n.
mavzer tipi mekanizma bolt action n.
mekanizma durdurucu iğne bolt stop pin n.
mekanizma durdurucusu bolt stop n.
namlu ve mekanizma kundak kısımları taşıma kolaylığı için ayrılabilen tüfek takedown n.
pompalı mekanizma pump-action n.
sürgülü mekanizma bolt action n.
tüfek mekanizma yapısı bolt body n.
yerine getirici mekanizma pimi rebound slud n.
boş kovanı yataktan dışarı çeken mekanizma extractor n.
mekanizma hareketine sahip olan bolt-action adj.
Card
kart oyununda anlaşmazlığı çözmek için tasarlanmış mekanizma holdout n.
Music
ikisine de aynı anda basılabilmesi için orgda iki pedalı bağlayan mekanizma tirasse n.
bir oktav aralıklı tuş veya pedalların aynı anda çalınmasını sağlayan mekanizma octave coupler n.
(orgda) sesi kontrol eden kutu bölümünde ses geçişine izin veren bir mekanizma shade n.
Cinema
tekerlekli mekanizma üstüne konan kamera ile izleyerek görüntü almak track v.