soyut - Turkish English Dictionary
History

soyut



Meanings of "soyut" in English Turkish Dictionary : 35 result(s)

Turkish English
Common Usage
soyut intangible adj.
soyut abstract adj.
General
soyut notional adj.
soyut transcendental adj.
soyut academic adj.
soyut discrete adj.
soyut nonphysical adj.
soyut nonrepresentational adj.
soyut pure adj.
soyut non-physical adj.
soyut non-representational adj.
soyut nonphysical adj.
soyut notionate adj.
soyut inconcrete adj.
soyut fleshless adj.
soyut phantom adj.
soyut phantomlike adj.
soyut phaseless adj.
soyut presentative adj.
soyut stratospheric adj.
soyut stratospherical adj.
soyut supernatural adj.
soyut supersensory adj.
soyut supersensual adj.
soyut surreal adj.
soyut surrealist adj.
soyut phantomlike adv.
Trade/Economic
soyut abstract adj.
Law
soyut abstract adj.
Technical
soyut nonfigurative adj.
soyut abstract adj.
Linguistics
soyut abstract adj.
Philosophy
soyut suprasensible adj.
Art
soyut nonobjective adj.
Archaic
soyut untangible adj.

Meanings of "soyut" with other terms in English Turkish Dictionary : 221 result(s)

Turkish English
General
soyut sanat eseri abstract n.
soyut düşünce abstract n.
soyut sanat eseri abstraction n.
soyut görüş abstract idea n.
soyut resim abstract painting n.
soyut düşünüş philosophy n.
soyut algı abstract perception n.
soyut ad abstract noun n.
soyut matematik abstract mathematics n.
soyut ekspresyonizm abstract expressionism n.
soyut isim abstract noun n.
şey (soyut) thing n.
soyut kavram abstraction n.
soyut cebir abstract algebra n.
soyut varlıklar intangibles n.
alan (soyut olarak) purview n.
soyut sanat abstract art n.
soyut yapıt abstract n.
soyut kavram abstract concept n.
soyut sınıflandırma abstract characterization n.
soyut dünya abstract world n.
soyut plan abstract plan n.
soyut ve somut kavramlar abstract and concrete terms/concepts n.
soyut çalışmalar abstract works n.
soyut terim abstraction n.
soyut olma durumu incorporeity n.
soyut olma durumu incorporeality n.
soyut veri/bilgi soft data n.
soyut bilgi theory n.
soyut kavramlar abstract terms n.
soyut birim abstract unit n.
soyut şey abstract entity n.
soyut varlık abstract entity n.
soyut fikir an abstract idea n.
soyut düşünce meta n.
soyut engel boyg n.
soyut düşman boyg n.
soyut biçim idol n.
soyut görüntü idol n.
soyut resim idol n.
soyut bir mevhumun kendini gösterme biçimi clothing n.
soyut yasalar yerine somut olguları konu edinen doğa bilimi concrete science n.
soyut olanın somuta dönüştürülmesi pragmatization n.
soyut olanın somuta dönüştürülmesi pragmatisation n.
soyut resim shadow n.
soyut görüntü shadow n.
soyut görünüm shadow n.
soyut alan stratosphere n.
soyut varlık subsistent n.
soyut varlık substantial n.
(soyut varlığa ait) dıştan görünenler superficies n.
kokmak (soyut bir şey) smack of v.
zarar vermek (soyut bir şeye) make inroads on v.
(soyut bir şeyle) etrafını sarmak enwrap v.
soyut veya sonuçsuz tartışmalardan sonra somut bir sonuca ulaşmak ground v.
(soyut bir şeyi) dağıtarak yok etmek drive v.
yarı soyut semiabstract adj.
soyut-inşacı abstract-constructive adj.
aşırı soyut overabstract adj.
soyut, tekrarlayan ve evrensel olaylarla ilgili nomothetic adj.
soyut, tekrarlayan ve evrensel olaylarla ilgili nomothetical adj.
tamamen soyut quodlibetic adj.
soyut düşünce ile ilgili meta adj.
soyut düşünceyi gösteren meta adj.
çok soyut high adj.
soyut hale gelmiş moot adj.
soyut düşünen long-haired adj.
soyut enerjisi bulunan dynamic adj.
soyut güce sahip dynamic adj.
soyut kavramların soyut tasvirlerine ait concretistic adj.
soyut kavramların soyut tasvirleri ile ilişkili concretistic adj.
soyut bir varlığı andıran phantomish adj.
soyut bir varlığı andıran phantomy adj.
soyut bir varlığa benzeyen phantomlike adj.
soyut olarak notionally adv.
soyut olarak abstractly adv.
soyut olarak discretely adv.
soyut bir şekilde abstractively adv.
soyut olarak abstractly adv.
soyut bir şekilde untangibly adv.
(soyut bir şeyle) yavaş yavaş etrafını saracak şekilde in adv.
soyut bir şekilde incontiguously adv.
soyut bir varlığa benzeyen phantomlike adv.
ardında (soyut anlamda) behind prep.
ardında (soyut anlamda) ahind prep.
sıfatlardan soyut isimler türetmeye yarayan bir son ek -mony suf.
sıfatlardan soyut isimler türetmeye yarayan bir son ek -mony suf.
soyut varlık anlamı veren son ek -oma suf.
soyut varlık anlamı veren son ek -ome suf.
Phrases
bir şeyi veya birini çekici yapan anlatması güç soyut nitelik je ne sais quoi expr.
Proverb
sağduyulu/gerçekçi çözümler soyut teorilerden her zaman daha yararlıdır an ounce of common sense is worth a pound of theory
sağduyulu/gerçekçi çözümler soyut teorilerden her zaman daha yararlıdır ounce of common sense is worth a pound of theory
Colloquial
bir kişi, bir yer veya bir şeyden yayıldığı düşünülen soyut ve değiştirilebilir güç energy n.
fazla soyut far out adj.
Idioms
askerlikte kadınların yükselmesinin önündeki soyut engel/bariyer brass ceiling n.
işyerinde asya kökenlilerin yükselmesine karşı soyut engel bamboo ceiling n.
orduda kadınların rütbe alarak ilerlemesine karşı soyut engel brass ceiling n.
Trade/Economic
erkek bireylerin baskın olduğu işletmelerde kadın çalışanların ilerlemesine olanak sağlamayan soyut bir engel glass ceiling effect n.
soyut düşünme yeteneği gerektiren beceriler conceptual skill n.
soyut yatırım intangible investment n.
soyut uluslararası ticaret teorisi pure theory of international trade n.
soyut alacak abstract claim n.
soyut kavramları görebilme ve anlayabilme cognitive skills n.
Law
soyut norm denetimi abstract review of norms n.
soyut borç ikrarı abstract acknowledgement of debt n.
Industry
işe alımda adayların soyut becerileri soft skills n.
Technical
soyut bilim pure science n.
soyut simge abstract symbol n.
soyut sözdizim ağacı abstract syntax tree n.
soyut söz dizimi ağacı abstract syntax tree n.
Computer
özel soyut sınıf private abstract class n.
soyut veri tipleri  abstract data types  n.
soyut makinelerin hesaplama ve problem çözme becerisini inceleyen çalışma alanı automata theory n.
soyut verilere dayanan soft adj.
soyut veriler kullanan soft adj.
Informatics
soyut veri türü abstract data type n.
soyut simge abstract symbol n.
soyut sözdizim ağacı abstract syntax tree n.
soyut bilgisayar abstract machine n.
soyut sözdizim abstract syntax n.
Telecom
soyut veri tipi abstract data type n.
soyut veri türü abstract data type n.
soyut deney dizisi ve kismi protokol uygulama ekstra bilgisi abstract test suite and partial protocol implementation extra information n.
Mechanic
mekaniğin soyut prensiplerinin insan hayatına uygulanması applied mechanics n.
Architecture
soyut tasarımlı karo seramik yol pointal n.
soyut tasarımlı karo seramik yol pointel n.
Psychology
soyut algılar abstract perceptions n.
soyut fikir abstract idea n.
soyut kavram abstract concept n.
soyut tutum abstract attitude n.
soyut akıl yürütme abstract reasoning n.
soyut düşünme abstract thinking n.
soyut kimlikler abstract identifications n.
soyut kavramlaştırma abstract conceptualization n.
soyut zeka abstract intelligence n.
soyut modelleme abstract modeling n.
sonuç çıkarmaya yardımcı olan soyut faktör cognitive factor n.
Math
(soyut cebirde) cismin karakteristiği characteristic n.
soyut sayılar abstract numbers n.
soyut harmonik analiz abstract harmonic analysis n.
soyut uzay abstract space n.
soyut matematik pure mathematics n.
soyut sayı abstract number n.
soyut cebir abstract algebra n.
soyut matematik abstract mathematics n.
motor becerilerini geliştirmek ve özellikle matematikteki soyut kavramları anlayabilmek için elle hareket ettirmek veya düzenlemek üzere tasarlanmış çeşitli nesneler manipulative n.
soyut matematiğin bir dalı moonshine n.
soyut cebirde tamsayıların soyutlaması ring n.
homolojik cebir ve geometride genelleme yapmayı sağlayan soyut bir yapı gerbe n.
(soyut cebirde) halka yapısında çarpıma göre etkisiz eleman one n.
(özellikle soyut cebirde) belirsizlik indeterminate n.
Logic
soyut varlıkların özellikleri ve ilişkileri ile ilgilenen matematik veya mantık sistemleri algebraic logic n.
soyut kimlik abstract identification n.
soyut sembollerin reel anlamlara eşlenmesi interpretation n.
(soyut veya somut bir varlığa) atfetmek designate v.
Statistics
ölçülemez soyut kavramların ölçülebilir hale getirilmesi operationalization n.
ölçülemez soyut kavramların ölçülebilir hale getirilmesi operationalisation n.
Chemistry
soyut olmayan nonabstract adj.
kimyaca soyut chemically abstract adj.
Social Sciences
soyut anlamlar taşıyan hayvan figürü zootype n.
soyut bir düşünceyi yansıtan formel ifade birimi symbol n.
Literature
öğelerin soyut yapısal ilişkilerinden faydalanmayı amaçlayan bir yazı tekniği cubism n.
Linguistics
çoğul yapılamayan ya da soyut isim noncount noun n.
soyut terim abstract term n.
soyut ad abstract noun n.
aralarındaki ayrım nötralize edilmiş olan birkaç fonemi temsil eden soyut dil birimi archiphoneme n.
altta yatan soyut formlardan dilbilgisi formları oluşturma kurallarını kullanan generative adj.
Religious
mesih'in gerçek bedeninin komünyonda somut olarak değil soyut halde mevcut olduğu doktrini zwinglianism n.
hiçbir soyut varlığa inanmayarak kendi dünyalarının tanrısı olduğuna inanan kimseler ile ilgili luciferian adj.
Philosophy
soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrini realism n.
soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrinini savunan kimse realist n.
entelektüel veya soyut fikirler üzerinde aşırı durma eğilimi cerebralism n.
soyut olma notionality n.
soyut kavramların, genel kavramların, evrensellerin gerçek olmadığını, yalnızca birer addan ibaret olduklarını öne süren doktrin terminism n.
soyut düşünce transcendental n.
soyut olma transcendentness n.
soyut düşünce abstract thought n.
soyut kavrama abstract conception n.
soyut kavramsallaştırma abstract conceptualization n.
soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrinine uygun realistic adj.
soyut varlıklar içeren platonistic adj.
soyut olarak notionally adv.
soyut anlamda transcendentally adv.
Art
soyut resimler yapan kişi abstractionist n.
soyut sanatçı abstractionist n.
bir tür soyut ekspresyonizm ressamlığı action painting n.
soyut ekspresyonizm action painting n.
doğal nesnelerin gerçekçi olarak temsil edilmediği soyut resim akımı nonobjectivism n.
soyut ressam nonobjectivist n.
çağdaş soyut sanat modern abstract art n.
çağdaş soyut sanat contemporary abstract art n.
dikdörtgen şekiller ile yapılan soyut resim sanatı neoplasticism n.
modern soyut sanat modern abstract art n.
modern soyut sanat contemporary abstract art n.
soyut sanatçı abstract artist n.
soyut sanat abstract art n.
soyut tiyatro abstract theatre n.
basit geometrik formlardan oluşan soyut sanat minimal art n.
genellikle s şeklinde olan soyut bir tür çizgi line of beauty n.
soyut fikrin somut ifadelerle betimlenmesi concrete representation n.
soyut fikrin somut ifadelerle betimlenmesi concretism n.
soyut bir fikri somut ifadelerle betimleyen kimse concretist n.
(özellikle soyut tasarımda) kağıt kolaj türü papier collé n.
üç boyutlu soyut sanat eseri construction n.
kabartma şeklinde soyut sanat eseri construction n.
20. yüzyılın başında bir rus sanatçı grubunun başlattığı soyut bir sanat akımı constructivism n.
yarı soyut eser semiabstraction n.
yarı soyut resim semi-abstraction n.
(metal levha, tel ve ahşaptan yapılan) soyut heykel stabile n.
(metal levha, tel ve ahşaptan yapılan) soyut yapı stabile n.
soyut şekilde ifade etmek (resim, heykel) present v.
Music
soyut müzik abstract music n.
Painting
kesişen ışın demetleriyle çeşitli formlar yaratılan, fütürizm benzeri soyut resim stili rayonism n.
yatay ve dikey çizgilerle yapılan, yalnızca ana renkleri ve siyah-beyazı içeren soyut resim sanatı neo-plasticism n.
amerika'ya özgü soyut bir resim tarzı precisionism n.
analitik kübizmi benimseyen fransız soyut sanat hareketi cubism n.
Theatre
soyut tiyatro abstract theatre n.
soyut tiyatro abstract theater n.
Archaic
soyut varlık alanı realm n.
Engineering
topolojide verileri topolojik uzayın açık kümeleriyle ilişkilendiren soyut bir yapı sheaf n.
Star Wars
soyut sanat abstract art n.