leak - Türkçe İngilizce Sözlük

leak

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"leak" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 43 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
leak i. sızıntı
This is rather strange, for leaks in the new system can be sprung in precisely those areas.
Bu oldukça garip, çünkü yeni sistemdeki sızıntılar tam da bu alanlarda ortaya çıkabilir.

More Sentences
leak f. sızdırmak
It is estimated that 20 000 of those implants have either leaked or ruptured during that period.
Bu süre zarfında bu implantlardan 20.000 tanesinin ya sızdırdığı ya da yırtıldığı tahmin edilmektedir.

More Sentences
leak f. sızmak
There's a crack in the cup so the contents are leaking.
Fincanda bir çatlak var, bu yüzden içindekiler sızıyor.

More Sentences
leak f. akmak
The roof was leaking.
Çatı akıyordu.

More Sentences
General
leak i. kaçak
The leak has been sealed.
Kaçak mühürlenmiştir.

More Sentences
leak f. sızıntı yapmak
They are nothing more than environmental criminals who allow leaking tankers to be towed into the high seas.
Bunlar, sızıntı yapan tankerlerin açık denizlere çekilmesine izin veren çevre suçlularından başka bir şey değildir.

More Sentences
leak f. akmak
The roof is leaking.
Çatı akıyor.

More Sentences
leak f. kaçırmak
The tire leaks air.
Lastik hava kaçırıyor.

More Sentences
leak f. sızmak
The information is leaking piecemeal to the press.
Bilgiler parça parça basına sızıyor.

More Sentences
leak f. sızdırmak
Do you always prepare for an operation by leaking word of it to the black market?
Bir operasyona her zaman karaborsaya haber sızdırarak mı hazırlanırsınız?

More Sentences
leak f. akıtmak
How long has your roof been leaking?
Çatınız ne zamandır akıtıyor?

More Sentences
Technical
leak i. sızıntı
The leaks are also regrettable in that they are damaging to our own negotiating position.
Sızıntılar, müzakere pozisyonumuza zarar vermesi bakımından da üzüntü vericidir.

More Sentences
leak f. sızmak
The roof was leaking.
Çatı sızıyordu.

More Sentences
Food Engineering
leak i. sızıntı
The real problem with these leaks is that they limit the Commission’s capacity to act.
Bu sızıntılarla ilgili asıl sorun, Komisyon'un harekete geçme kapasitesini sınırlamalarıdır.

More Sentences
General
leak i. akıntı
leak i. su sızdıran delik veya çatlak
leak i. çatlak
leak i. delik
leak i. su sızdıran delik ya da çatlak
leak i. sızma
leak i. mantarlar nedeniyle oluşan yumuşak, sulu sebze veya meyve küfü
leak i. idrar çıkarma için kullanılan bir örtmece sözcük
leak i. su dökme
leak i. bilgi sızması
leak f. su almak
leak f. kaçak yapmak
leak f. çatlaktan sızmak
leak f. kaçmak
leak f. dayanmak
leak f. (gaz, hava, su) kaçırmak
leak f. sızdırmak (bilgiyi, sırrı)
Colloquial
leak i. işeme
leak i. çiş
leak f. işemek
leak f. çiş yapmak
Technical
leak i. kaçak
leak i. lövye
leak i. sızma
Electric
leak i. kaçak
leak i. akım kaybı
Marine
leak i. sızıntı yeri
leak f. (su) sızmak
Food Engineering
leak f. sızmak

"leak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 186 sonuç

İngilizce Türkçe
General
leak out f. sızmak
The information seems to have leaked out.
Bilgi sızmış gibi görünüyor.

More Sentences
leak out f. dışarı sızmak (sır)
Don't let this information leak out.
Bu bilginin dışarı sızmasına izin verme.

More Sentences
leak information f. bilgi sızdırmak
The police charged him with leaking information to a neighboring country.
Polis onu, komşu bir ülkeye bilgi sızdırmakla suçladı.

More Sentences
take a leak f. işemek
I have to take a leak.
İşemem lazım.

More Sentences
take a leak f. çiş yapmak
I have to take a leak.
Çiş yapmak zorundayım.

More Sentences
leak [obsolete] s. sızan
The leaking battery acid ate through the lid.
Pilden sızan asit kapağa nüfuz edip deldi.

More Sentences
Phrasals
leak (something) to (someone or something) f. (bir bilgiyi birine/bir şeye) sızdırmak
A secret policy document was leaked to the newspapers.
Gizli bir politika belgesi basına sızdırıldı.

More Sentences
leak into (something) f. (bir şeyin içine) sızmak
A great deal of oil leaked into the port.
Limana büyük miktarda petrol sızdı.

More Sentences
leak in (something) f. (bir şeyin içine) akmak
The roof leaks in 3 different places.
Çatı üç farklı yerden akıyor.

More Sentences
Technical
gas leak i. gaz kaçağı
I think we have a gas leak.
Sanırım gaz kaçağı var.

More Sentences
Automotive
gas leak i. gaz sızıntısı
There might be a gas leak in our house.
Evimizde gaz sızıntısı olabilir.

More Sentences
General
leak detector i. sızıntı detektörü
security leak i. kamu güvenliğini tehlikeye atabilecek bilgi sızıntısı
leak out f. dışına sızmak
spring a leak f. akmaya başlamak
leak information f. haber sızdırmak
spring a leak f. işemek
leak out f. sızdırmak
leak a report to the media f. medyaya sızdırmak (bir röportajı vb)
leak out f. ifşa olunmak
not to let any information leak out f. haber sızdırmamak
leak urine f. çişini kaçırmak
leak urine f. idrarını kaçırmak
take a leak f. hacet bitirmek
take a leak f. (tuvalet) ihtiyaç gidermek
leak to the press f. basına sızdırmak
leak to the press f. basına servis etmek
leak water out f. su sızdırmak
leak water f. su sızdırmak
leak like a sieve f. elek gibi sızdırmak
leak information out f. dışarıya bilgi sızdırmak
leak information to someone f. birine bilgi sızdırmak
leak into the soil f. toprağa sızmak
take a leak f. (küçük) tuvaletini yapmak
leak gas f. benzin sızdırmak
leak [obsolete] s. sızıntılı
there is a leak in the radiator expr. kaloriferde sızıntı var
there is a leak in the radiator expr. radyatörde sızıntı var
there's a leak in the radiator expr. kaloriferde sızıntı var
there's a leak in the radiator expr. radyatörde sızıntı var
Phrasals
leak out f. kamuoyuna duyulmak
leak in f. içeriye sızmak
leak out f. sızıp gitmek
leak in f. sızıp girmek
leak out f. sızıp çıkmak
leak away f. sızmak
leak away f. sızıp uçmak
leak away f. sızıp yok olmak
leak away f. tükenmek
leak away f. tamamen yok olmak
leak away f. uçup gitmek
leak through something f. -den sızmak
leak out of something f. -den sızmak
leak (something) to (someone or something) f. (bir sırrı birine/bir şeye) açık etmek
leak into (something) f. (bir şeyin içine) akmak
leak into (something) f. (bir şeye) sızmak
leak in (something) f. (bir şeyin içine) sızmak
leak in (something) f. (bir şeye) sızmak
leak through f. -den sızmak
leak to f. -e sızdırmak
Proverb
beware of little expenses; a small leak will sink a great ship küçük harcamalara dikkat et, küçük bir sızıntı kocaman bir gemiyi batırır
beware of little expenses; a small leak will sink a great ship görünmeyen küçük harcamalar zamanla tüm kaynakları/sermayeyi tüketir
Colloquial
take a leak f. çiş yapmak
take a leak f. çişini etmek
take a leak f. çişini yapmak
take a leak f. işemek
take a leak f. su dökmek
take a leak f. ufak su dökmek
Idioms
leak something out f. dışarıya bilgi/veri vb sızdırmak
have a leak f. işemek
have a leak f. çiş yapmak
Politics
leak of secret files i. gizli dosyaların sızması
Media
news leak i. haber sızması
news leak i. haber sızdırılması
Technical
gland leak-off condenser i. boğaz kaçak kondenseri
leak-off pocket i. emiş haznesi
leak-off line i. emiş hattı
leak-off chamber i. emiş haznesi
gas leak detector i. gaz kaçak dedektörü
leak-off line i. fazla yakıt borusu
leak-off pipe i. fazla yakıt borusu
gas leak detector i. gaz kaçağı bulucusu
leak-off fuel i. geri dönüş borusu
leak-off pipes i. geri dönüş borusu
air leak i. hava kaçağı
hydraulic leak-tightness i. hidrolik sızdırmazlık
verification of hydraulic leak tightness i. hidrolik sızdırmazlığın doğrulanması
air leak methods i. hava sızdırma metotları
grid leak i. ızgara sızıntısı
grid-leak detector i. ızgara kaçağı detektörü
grid leak i. ızgara kaçağı
leak check i. kaçak kontrolü
leak oil pump i. kaçak yağ pompası
leak-off steam line i. kaçak buhar hattı
leak-off steam pipe i. kaçak buhar hattı
leak sensor i. kaçak monitörü
leak test i. kaçak kontrolü
leak detectors i. kaçak dedektörleri
leak oil tank i. kaçak yağ tankı
leak oil i. kaçak yağ
leak detector i. kaçak dedektörü
leak water i. kaçak su
leak oil pipe i. kaçak yağ hattı
rate of leak i. kaçak hızı
calibration of reference leak i. referans sızdırmanın kalibrasyonu
rate of leak i. sızıntı hızı
leak detection system i. sızıntı tespit sistemi
seal steam leak-off valve i. sızdırmazlık buhar kaçağı valfi
leak-protecting jacket i. sızıntıya karşı koruyucu gömlek
leak-free sealing i. sızıntısız dolgulama/izolasyon
leak flow (rate) i. sızma debisi
classification according to leak tightness i. sızdırmazlığa göre sınıflandırma
leak testing i. sızdırmazlık muayenesi
leak test i. sızıntı deneyi
leak test i. sızdırmazlık testi
leak-protecting lining i. sızıntıya karşı koruyucu astar
leak detector i. sızıntı tespit cihazı
leak-free sealing i. sızdırmaz yalıtım
leak detection system i. sızıntı belirleme sistemi
leak testing i. sızdırmazlık denemesi
water leak i. sızıntısı
water leak i. su kaçağı
water leak i. su sızıntısı
tank gauge leak detection system i. tank göstergeli sızıntı tesbit sistemi
fuel leak i. yakıt kaçağı
oil leak i. yağ kaçağı
gland leak-off exhauster i. yoğuşmayan buharı atmosfere atan egzoz fanı
anti-leak s. sızıntı önleyen
leak-proof s. sızdırmaz
anti-leak s. sızıntı önleyici
Computer
gas leak detection vehicle i. gaz kaçağı algılama aracı
memory leak i. hafıza kaçağı
memory leak i. hafızada kaçak
Telecom
ground leak i. toprak kaçağı
earth leak i. toprak kaçağı
Automotive
fluid leak i. akışkan sızıntısı
boost leak i. basınç sızıntısı
electronic leak detector i. elektronik sızıntı detektörü
injector leak-off pipe i. enjektör sızıntı borusu
brake fluid leak i. fren hidrolik sızıntısı
evap leak detection pump i. evap kaçak belirleme pompası
air leak i. hava sızıntısı
hydraulic leak i. hidrolik kaçağı
hydraulic leak i. hidrolik sızıntısı
leak down tester i. kompresyon kaçağı test aleti
leak down test i. kompresyon kaçak testi
spray and leak test i. püskürtme ve sızıntı testi
leak detector kit i. sızıntı belirleme seti
leak detector i. sızıntı dedektörü
stop leak i. sızdırmazlık macunu
water leak i. su sızıntısı
oil leak detection equipment i. yağ sızıntısı kontrol aleti
fuel leak i. yakıt sızıntısı
oil leak detection equipment i. yağ sızıntısı kontrol ekipmanı
slow leak i. yavaş hava kaçırma
Marine
sand leak protection i. kum sızıntısı önleme
spring a leak f. su almaya başlamak
Medical
capillary leak syndrome i. kaçış sendromu
air leak after pulmonary resection i. akciğer rezeksiyonlarından sonra gözlenen hava kaçağı
air leak after pulmonary resection i. akciğer rezeksiyonu sonrası hava kaçağı
anastomotic leak i. anastomoz kaçağı
spontaneous cerebrospinal fluid leak i. omurilik sıvısının spontan kaçağı
bile leak through venous system by biliovenous fistula i. safranın biliyovenöz fistül yoluyla venöz sisteme geçmesi
prolonged air leak i. uzun süreli hava kaçağı
prolonged air leak i. uzamış hava kaçağı
Pathology
leak from spinal puncture i. serebrospinal sıvı kaçağı
cerebrospinal fluid leak i. serebrospinal sıvı kaçağı
Food Engineering
air leak i. hava kaçağı
Gastronomy
stuffed leak i. pırasa dolması
Physics
leak detector i. kaçak dedektörü
leak detector i. kaçak detektörü
leak detector i. sızıntı detektörü
Botanic
leak fungus i. ekmek küfü
Environment
waste leak i. atık sızıntısı
leak detection studies i. kaçak tespit çalışmaları
source leak test i. kaynak sızıntı deneyi
embankment leak i. set sızdırması
chemical leak i. kimyasal sızıntı
Military
primer leak i. kapsülün gaz kaçırması
Slang
take a leak f. çiş yapmak
take a leak f. işemek
take a leak f. çöğdürmek
have a leak f. işemek
have a leak f. çiş yapmak
I have to take a leak expr. tuvalete gitmeliyim
I have to take a leak expr. tuvaletim geldi