|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
ödül vermek |
award f.
|
|
General |
|
2 |
Genel |
ödül avcısı |
bounty hunter i.
|
|
3 |
Genel |
herhangi bir alanda en büyük ödül |
blue ribbon i.
|
|
4 |
Genel |
isteklendiren ödül |
incentive i.
|
|
5 |
Genel |
ödül için dövüşen boksör |
prizefighter i.
|
|
6 |
Genel |
ödül töreni |
award ceremony i.
|
|
7 |
Genel |
en kötü oyuncuya verilen ödül |
booby prize i.
|
|
8 |
Genel |
ödül verme |
awarding i.
|
|
9 |
Genel |
ödül kazanan |
awardee i.
|
|
10 |
Genel |
ödül (fr) |
prix i.
|
|
11 |
Genel |
ödül veren |
awarder i.
|
|
12 |
Genel |
ödül töreni |
prize-giving ceremony i.
|
|
13 |
Genel |
yarışmacıya verilen ödül |
trophy i.
|
|
14 |
Genel |
ödül ve ceza |
punishment and reward i.
|
|
15 |
Genel |
ödül çekilişi |
prize draw i.
|
|
16 |
Genel |
ödül kazanan kimse |
laureate i.
|
|
17 |
Genel |
(ödül vb.) vermeme yetkisi |
power to withhold i.
|
|
18 |
Genel |
seçkin ödül |
prestigious award i.
|
|
19 |
Genel |
seçkin ödül |
prestigious prize i.
|
|
20 |
Genel |
saygın ödül |
prestigious award i.
|
|
21 |
Genel |
saygın ödül |
prestigious prize i.
|
|
22 |
Genel |
ödül için dövüşen dövüşçü |
prize fighter i.
|
|
23 |
Genel |
ödül dövüşçüsü |
prize fighter i.
|
|
24 |
Genel |
hayal mahsulü ödül |
pot of gold i.
|
|
25 |
Genel |
(ödül olarak verilen) kupa |
trophy i.
|
|
26 |
Genel |
ödül/teşvik |
carrot i.
|
|
27 |
Genel |
hayali ödül |
pot of gold i.
|
|
28 |
Genel |
ödül miktarı |
reward amount i.
|
|
29 |
Genel |
ödül alan kimse |
conferee i.
|
|
30 |
Genel |
büyük ödül |
grand prix (great prize) i.
|
|
31 |
Genel |
ödül parası |
reward money i.
|
|
|
32 |
Genel |
köpek vb. eğitiminde ödül |
treat i.
|
|
33 |
Genel |
ödül kazandıran fikir |
award-winning idea i.
|
|
34 |
Genel |
özel ödül |
special prize i.
|
|
35 |
Genel |
özel ödül |
special award i.
|
|
36 |
Genel |
ödül sahibi |
prizewinner i.
|
|
37 |
Genel |
ödül kazanan kimse |
prizewinner i.
|
|
38 |
Genel |
ödül kazanan kimse |
prize winner i.
|
|
39 |
Genel |
ödül sahibi |
prize winner i.
|
|
40 |
Genel |
beynin ödül merkezi |
nucleus accumbens septi i.
|
|
41 |
Genel |
beynin ödül merkezi |
nucleus accumbens i.
|
|
42 |
Genel |
beynin ödül merkezi |
accumbens nucleus i.
|
|
43 |
Genel |
yazılım hatası bulma ödül programı |
bug bounty program i.
|
|
44 |
Genel |
ödül verirken kucaklama/sarılma |
accolade i.
|
|
45 |
Genel |
ödül verme |
accolade i.
|
|
46 |
Genel |
dışşal ödül |
extrinsic reward i.
|
|
47 |
Genel |
dış kaynaklı ödül |
extrinsic reward i.
|
|
48 |
Genel |
ödül seremonisi |
award ceremony i.
|
|
49 |
Genel |
ödül vermek |
adward [obsolete] i.
|
|
50 |
Genel |
ödül olarak vermek |
adward [obsolete] i.
|
|
51 |
Genel |
karşılığında benzer bir hizmet veya ödül almak için başka birine hizmet, şirket veya kamu parası sağlayan kişi |
backscratcher i.
|
|
52 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) alan kimse |
corecipient i.
|
|
53 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) kazanan kimse |
corecipient i.
|
|
54 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) kazanarak paylaşan kimse |
corecipient i.
|
|
55 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) alan kimse |
co-recipient i.
|
|
56 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) kazanan kimse |
co-recipient i.
|
|
57 |
Genel |
bir başkasıyla (ödül vb) kazanarak paylaşan kimse |
co-recipient i.
|
|
58 |
Genel |
ödül sorusu |
award question i.
|
|
59 |
Genel |
ödül veya teşvik amaçlı jest |
treatment i.
|
|
60 |
Genel |
yeni güney galler sanat galerisi mütevelli heyetinin 1921'den beri verdiği bir ödül |
archibald prize [australia] i.
|
|
61 |
Genel |
ödül alan kimse |
award-winner i.
|
|
62 |
Genel |
ödül alan şey |
award-winner i.
|
|
63 |
Genel |
köpek ödül bisküvisi |
biscuit i.
|
|
64 |
Genel |
sonuncuya verilen ahşap kaşık şeklinde bir ödül |
wooden spoon i.
|
|
65 |
Genel |
ödül verme |
requitement i.
|
|
66 |
Genel |
yarışmada sonuncu olan katılımcıya verilen ödül |
mell [uk] i.
|
|
67 |
Genel |
değerli ödül |
booty i.
|
|
68 |
Genel |
ödül sahibi |
holder i.
|
|
69 |
Genel |
ödül sahibi |
honouree i.
|
|
70 |
Genel |
ödül veren kimse |
rewarder i.
|
|
71 |
Genel |
(modern etkinliklerde ödül olarak verilen) büyük dekoratif kupa |
loving cup i.
|
|
72 |
Genel |
ödül için dövüşen boksör |
gladiator i.
|
|
73 |
Genel |
özellik veya davranışlar sebebiyle hak edilen ödül veya ceza |
desert i.
|
|
74 |
Genel |
yapılan işin karşılığından büyük olan ödül |
overcompensation i.
|
|
75 |
Genel |
birinci olmamasına karşın ödül veya mansiyon alan yarışmacı |
runner-up i.
|
|
76 |
Genel |
manevi ödül |
compensation i.
|
|
77 |
Genel |
halka açık olarak verilen resmi ödül |
commendation i.
|
|
78 |
Genel |
taşıtların dış görünüşlerine göre değerlendirilip birinciye ödül verildiği geçit |
concours d'élégance i.
|
|
79 |
Genel |
etkinlikte verilen ödül |
door prize i.
|
|
80 |
Genel |
(hindistan) bazı ödül unvanlarının ilk bölümü |
padma [india] i.
|
|
81 |
Genel |
ikinciye veya kaybedene verilen nispeten küçük ödül |
consolation i.
|
|
82 |
Genel |
ödül ödemesi |
pension i.
|
|
83 |
Genel |
kazanılacak toplam ödül |
pot i.
|
|
84 |
Genel |
yalnızca ödül için yarışan kimse |
pothunter i.
|
|
85 |
Genel |
ödül avcısı |
pothunter i.
|
|
86 |
Genel |
ödül kupası |
pewter [uk] i.
|
|
87 |
Genel |
ödül inek |
prize cow i.
|
|
88 |
Genel |
aranan kişinin başına konan ödül |
price i.
|
|
89 |
Genel |
(karnaval gibi yerlerde) şans oyunlarında ödül olarak verilen ucuz eşyalar |
slum i.
|
|
90 |
Genel |
(yarışmada) ödül |
stake i.
|
|
91 |
Genel |
platin ödül |
platinum i.
|
|
92 |
Genel |
(kaybolan için) ödül |
reward i.
|
|
93 |
Genel |
(kazanana verilen) ödül rozeti |
rosette i.
|
|
94 |
Genel |
ödül kazanmak |
pick up f.
|
|
95 |
Genel |
başına ödül koymak |
put a price on somebody's head f.
|
|
96 |
Genel |
ödül kazanmak |
win a reward f.
|
|
97 |
Genel |
ödül vermek |
guerdon f.
|
|
98 |
Genel |
ödül vermek |
adjudge f.
|
|
99 |
Genel |
ödül kazanmak |
carry off f.
|
|
100 |
Genel |
ödül almak |
receive a prize f.
|
|
101 |
Genel |
ödül vermek |
reward f.
|
|
102 |
Genel |
ödül vb vermek |
adjudge f.
|
|
103 |
Genel |
ödül kazanmak |
win a prize f.
|
|
104 |
Genel |
ödül almak |
receive an award f.
|
|
105 |
Genel |
kazanmak (ödül) |
pull off f.
|
|
106 |
Genel |
ödül almak |
be awarded f.
|
|
107 |
Genel |
ödül vermek |
bestow a prize f.
|
|
108 |
Genel |
ödül vermek |
grant an award f.
|
|
109 |
Genel |
ödül almak |
receive reward f.
|
|
110 |
Genel |
ödül almak |
reap reward f.
|
|
111 |
Genel |
ödül almak |
gain reward f.
|
|
112 |
Genel |
ödül almak |
obtain reward f.
|
|
113 |
Genel |
ödül almak |
get reward f.
|
|
114 |
Genel |
ödül almak |
earn reward f.
|
|
115 |
Genel |
ödül olarak vermek |
award f.
|
|
116 |
Genel |
ödül ile onurlandırmak |
confer f.
|
|
117 |
Genel |
(onur/ödül) vermek |
confer f.
|
|
118 |
Genel |
ödül kazanmak |
win an award f.
|
|
119 |
Genel |
üç dalda ödül almak |
be awarded in three categories f.
|
|
120 |
Genel |
birine ödül vermek |
award the prize to someone f.
|
|
121 |
Genel |
ödül vermek |
give a reward f.
|
|
122 |
Genel |
ödül almaya hak kazanmak |
be granted an award f.
|
|
123 |
Genel |
ödül verilmek |
be granted an award f.
|
|
124 |
Genel |
köpeğe ödül maması vermek |
give a treat to a dog f.
|
|
125 |
Genel |
ödül olarak verilmek |
be awarded as a prize f.
|
|
126 |
Genel |
ödül vermek |
award a prize f.
|
|
127 |
Genel |
(derece/ödül) vermek |
confer f.
|
|
128 |
Genel |
ödül ile desteklemek |
reinforce f.
|
|
129 |
Genel |
adaylara ödül teklif etmek |
exhibit a foundation f.
|
|
130 |
Genel |
adaylara ödül teklif etmek |
exhibit a prize f.
|
|
131 |
Genel |
ödül olarak yedekte bulundurmak |
hold f.
|
|
132 |
Genel |
ödül olarak sağlamak |
hold f.
|
|
133 |
Genel |
ödül olarak sunmak |
hold f.
|
|
134 |
Genel |
ödül olarak yedeğine sahip olmak |
hold f.
|
|
135 |
Genel |
(özellikle deniz kuvvetleri ödül prosedüründe) yasal çağrıda bulunmak |
invoke f.
|
|
136 |
Genel |
ödül kazanan |
prize s.
|
|
137 |
Genel |
ödül olarak verilen |
prize s.
|
|
138 |
Genel |
ödül almayı hakeden |
worthy of reward s.
|
|
139 |
Genel |
ödül almayı hakeden |
rewardable s.
|
|
140 |
Genel |
ödül kazanan |
prize-winning s.
|
|
141 |
Genel |
ödül kazanmış |
laureate s.
|
|
142 |
Genel |
ödül verilmemiş |
unawarded s.
|
|
143 |
Genel |
henüz birine ödül olarak verilmemiş |
unawarded s.
|
|
144 |
Genel |
ödül verilmemiş |
unguerdoned s.
|
|
145 |
Genel |
ödül veren |
rewardful s.
|
|
146 |
Genel |
ödül niteliğinde olan |
munerary [obsolete] s.
|
|
Phrasals |
|
147 |
Öbek Fiiller |
ödül olarak almak |
pull down f.
|
|
148 |
Öbek Fiiller |
ödül olarak teklif etmek |
put up f.
|
|
149 |
Öbek Fiiller |
birini bir pozisyon, rol, ödül için önermek |
suggest for (something) f.
|
|
150 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şey için) bir ödül vermek |
award something (to someone) (for something) f.
|
|
151 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şey için) bir ödül vermek |
award (someone) something (for something) f.
|
|
152 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şey) için (bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek |
award (one) (something) for (something) f.
|
|
153 |
Öbek Fiiller |
(birine/bir şeye bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek |
award (someone or something) (something) f.
|
|
154 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek |
award (something) to (one) f.
|
|
155 |
Öbek Fiiller |
'-e ödül vermek |
award to f.
|
|
156 |
Öbek Fiiller |
birine bir derece/ödül vermek |
confer something upon someone f.
|
|
157 |
Öbek Fiiller |
birini bir ödül/derece ile onurlandırmak |
confer something upon someone f.
|
|
158 |
Öbek Fiiller |
birine bir derece/ödül vermek |
confer something on someone f.
|
|
159 |
Öbek Fiiller |
birini bir ödül/derece ile onurlandırmak |
confer something on someone f.
|
|
160 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şeyi ödül olarak) vermek |
grant (something) to (someone) f.
|
|
161 |
Öbek Fiiller |
(birine bir ödül) vermek/takdim etmek |
present (one) with (something) f.
|
|
162 |
Öbek Fiiller |
(birine bir ödül) vermek/takdim etmek |
present (something) to (one) f.
|
|
Phrases |
|
163 |
İfadeler |
(söz verilen) ödül yalanmış |
the cake is a lie expr.
|
|
Proverb |
|
164 |
Atasözü |
ödül bir kişinindir |
to the victor belong the spoils
|
|
165 |
Atasözü |
ödül bir kişinindir |
to the victor, the spoils
|
|
Colloquial |
|
166 |
Konuşma Dili |
ödül için aday gösterilme |
nod i.
|
|
167 |
Konuşma Dili |
boksöre aldığı puanlara bağlı olarak ödül verilmesi |
the nod i.
|
|
168 |
Konuşma Dili |
en beceriksize verilen ödül |
booby prize i.
|
|
169 |
Konuşma Dili |
karşılıksız ödül |
loot [us] i.
|
|
170 |
Konuşma Dili |
ön ödül |
preward i.
|
|
171 |
Konuşma Dili |
gazete ve dergilerde ödül olarak tüketici ürünleri verilen yarışmalara düzenli katılan kimse |
comper i.
|
|
172 |
Konuşma Dili |
mümkün olduğunca çok ödül kazanmak için çok sayıda yarışmaya katılma |
comping i.
|
|
173 |
Konuşma Dili |
ödül kazanmak |
take home f.
|
|
174 |
Konuşma Dili |
evine ödül/başarı getirmek |
take home f.
|
|
175 |
Konuşma Dili |
ödül kazanmak |
hit f.
|
|
176 |
Konuşma Dili |
kendine veya birine ödül/hediye olarak (bir şey) almak |
pop for (something) f.
|
|
177 |
Konuşma Dili |
bir ödül kazanmak veya kazanmayı umma |
winner winner chicken dinner expr.
|
|
178 |
Konuşma Dili |
ne istiyorsun, ödül mü? |
what do you want, a biscuit? [uk] expr.
|
|
179 |
Konuşma Dili |
bunun için sana ödül mü verelim? |
what do you want, a biscuit? [uk] expr.
|
|
180 |
Konuşma Dili |
ne istiyorsun, ödül mü? |
what do you want, a medal? expr.
|
|
181 |
Konuşma Dili |
bunun için sana ödül mü verelim? |
what do you want, a medal? expr.
|
|
Idioms |
|
182 |
Deyim |
büyük ödül |
the brass ring i.
|
|
183 |
Deyim |
elde edilen başarı karşılığı alınan ödül |
the brass ring i.
|
|
184 |
Deyim |
hayali ödül |
pot of gold i.
|
|
185 |
Deyim |
ödül ve ceza |
carrot-and-stick i.
|
|
186 |
Deyim |
ödül ve ceza yaklaşımı |
a carrot and stick approach i.
|
|
187 |
Deyim |
ödül ve ceza |
carrot and stick i.
|
|
188 |
Deyim |
sonuncuya verilen ödül |
booby prize i.
|
|
189 |
Deyim |
yarışmacıya ödül olarak verilen şey |
blue riband i.
|
|
190 |
Deyim |
öldükten sonraki ödül |
pie in the sky i.
|
|
191 |
Deyim |
(birinin) başına koyulan ödül |
a price on (one's) head i.
|
|
192 |
Deyim |
başına koyulan ödül |
a price on head i.
|
|
193 |
Deyim |
birinin başına koyulan ödül |
a price on someone's head i.
|
|
194 |
Deyim |
alay etmek için sonuncu gelen kişiye/en başarısız kişiye verilen ödül |
booby prize i.
|
|
195 |
Deyim |
ödül-ceza |
the carrot and the stick i.
|
|
196 |
Deyim |
ödül-ceza sistemi |
the carrot and the stick i.
|
|
197 |
Deyim |
ödül-ceza taktiği/yöntemi |
the carrot and the stick i.
|
|
198 |
Deyim |
ödül-ceza |
carrot and stick i.
|
|
199 |
Deyim |
ödül-ceza sistemi |
carrot and stick i.
|
|
200 |
Deyim |
ödül-ceza taktiği/yöntemi |
carrot and stick i.
|
|
201 |
Deyim |
ödül-ceza |
carrot or stick i.
|
|
202 |
Deyim |
ödül-ceza sistemi |
carrot or stick i.
|
|
203 |
Deyim |
ödül-ceza taktiği/yöntemi |
carrot or stick i.
|
|
204 |
Deyim |
ödül olarak almak |
make prize of f.
|
|
205 |
Deyim |
ödül/mükafat/teşvik olarak kullanmak |
use (something) as a carrot f.
|
|
206 |
Deyim |
ödül/mükafat/teşvik olarak kullanmak |
use something as a carrot f.
|
|
207 |
Deyim |
bir ödül karşılığında kandırmaya çalışmak |
dangle a carrot in front of (one) f.
|
|
208 |
Deyim |
ödül/mükafat olarak (bir şeyi) kullanmak |
use (something) as a carrot f.
|
|
209 |
Deyim |
bir ödül karşılığında kandırmaya çalışmak |
dangle a carrot in front of someone f.
|
|
210 |
Deyim |
bir ödül karşılığında kandırmaya çalışmak |
offer someone a carrot f.
|
|
211 |
Deyim |
birine bir işi yaparsa ödül yapmazsa ceza vermek |
carrot and stick f.
|
|
212 |
Deyim |
birinin başına ödül koymak |
set a price on someone's head f.
|
|
213 |
Deyim |
birinin başına ödül koymak |
put a price on someone's head f.
|
|
214 |
Deyim |
birine bir işi yaparsa ödül yapmazsa ceza vermek |
carrot or stick f.
|
|
215 |
Deyim |
başına ödül koymak |
place a price on someone's head f.
|
|
216 |
Deyim |
başına ödül koymak |
put a price on someone's head f.
|
|
217 |
Deyim |
başına ödül konmuş olmak |
get a price on one's head f.
|
|
218 |
Deyim |
başına ödül konmuş olmak |
have a price on one's head f.
|
|
219 |
Deyim |
ödül kazanmak |
carry off f.
|
|
220 |
Deyim |
ödül/mükafat vermek veya şevklendirmek |
throw someone a bone f.
|
|
221 |
Deyim |
(ödül, başarı) kazanmak |
have (something) to (one's) credit f.
|
|
222 |
Deyim |
(ödül, başarı) kazanmak |
have something to your credit f.
|
|
223 |
Deyim |
(ödül alacak/işe girecek) ilk kişi olmak |
be in line f.
|
|
224 |
Deyim |
altın ödül/disk almaya hak kazanacak satış miktarına ulaşmak (plak/albüm) |
go gold f.
|
|
225 |
Deyim |
platin ödül/disk almaya hak kazanacak satış miktarına ulaşmak (plak/albüm) |
go platinum f.
|
|
226 |
Deyim |
evine ödül/başarı getirmek |
take home the bacon f.
|
|
227 |
Deyim |
bir iş, ödül için düşünülen kişi olmak |
be in the frame f.
|
|
228 |
Deyim |
bir iş, ödül için düşünülen kişi olmak |
be in the frame f.
|
|
229 |
Deyim |
bir iş, ödül için düşünülmemek |
be out of the frame f.
|
|
230 |
Deyim |
başına ödül koymak |
put a bounty on one's head f.
|
|
231 |
Deyim |
ödül almak |
get a gold star f.
|
|
232 |
Deyim |
kelimenin tam anlamıyla ödül olarak kek kazanma |
taking the cake expr.
|
|
233 |
Deyim |
ödül bir kişinindir |
to the victor go the spoils expr.
|
|
Speaking |
|
234 |
Konuşma |
sana vaat edilen tek ödül |
the only prize they guarantee expr.
|
|
Trade/Economic |
|
235 |
Ticaret/Ekonomi |
çaba-ödül dengesizliği |
effort-reward imbalance i.
|
|
236 |
Ticaret/Ekonomi |
çaba-ödül mekanizması |
effort-reward mechanism i.
|
|
237 |
Ticaret/Ekonomi |
maliyet ödül karşılaştırması |
cost-reward comparison i.
|
|
238 |
Ticaret/Ekonomi |
ödül ödemesi |
reward i.
|
|
239 |
Ticaret/Ekonomi |
yardım karşılığında alınan ödül ücreti |
reward i.
|
|
Law |
|
240 |
Hukuk |
mahkeme memurlarına verilen bir ödül |
glove money i.
|
|
241 |
Hukuk |
şeriflerin suçlu bulunmayan yerlerdeki katip ve hakimlere verdiği ödül |
glove money i.
|
|
242 |
Hukuk |
atış çemberi dışında yapılan ihlaller için ihlal yapmayan tarafa verilen ödül |
free hit i.
|
|
243 |
Hukuk |
(suçlunun yakalandığında vewrilecek) nakit ödül |
cash bounty i.
|
|
Tourism |
|
244 |
Turizm |
belirli sayıda mil seyahat edince ödül veren havayolu programına ait veya ilişkin |
frequent-flyer s.
|
|
245 |
Turizm |
belirli sayıda mil seyahat edince ödül veren (havayolu şirketi programı) |
frequent-flyer s.
|
|
Media |
|
246 |
Medya |
öne çıkan televizyon performansları için her yıl düzenlenen ödül |
logie [australia] i.
|
|
Technical |
|
247 |
Teknik |
ödül için dövüşme |
ring i.
|
|
Computer |
|
248 |
Bilgisayar |
ödül skor |
bonus score i.
|
|
249 |
Bilgisayar |
ödül etkin |
bonus activated expr.
|
|
250 |
Bilgisayar |
ödül beklemede |
bonus hold expr.
|
|
Aeronautic |
|
251 |
Havacılık |
uçakla sık sık seyahat eden kişilere (havayolu şirketi tarafından) sunulan ödül/puan/mil biriktirme/avantaj programı |
frequent-flyer program i.
|
|
252 |
Havacılık |
deniz uçakları arasında yapılan uluslararası bir uçuş yarışında verilen ödül |
schneider trophy i.
|
|
Psychology |
|
253 |
Psikoloji |
içsel ödül |
intrinsic reward i.
|
|
254 |
Psikoloji |
ödül sistemi |
reward system i.
|
|
255 |
Psikoloji |
ödül arayışı davranışı |
reward seeking behavior i.
|
|
256 |
Psikoloji |
ödül beklentisi |
reward expectancy i.
|
|
257 |
Psikoloji |
ödül bağımlılığı |
reward dependence i.
|
|
258 |
Psikoloji |
uyarılma maliyet-ödül modeli |
arousal cost-reward model i.
|
|
Agriculture |
|
259 |
Tarım |
eskiden lord tarafından kiracılarına teşvik veya ödül olarak verilen bir miktar mısır |
metecorn i.
|
|
260 |
Tarım |
eskiden lord tarafından kiracılarına teşvik veya ödül olarak verilen bir miktar tahıl |
metecorn i.
|
|
Social Sciences |
|
261 |
Sosyal Bilimler |
bazı kabilelerde düşmanın kafasını kesip ödül olarak saklama |
tsantsa i.
|
|
Education |
|
262 |
Eğitim |
yeni zelanda'da üniversite sınavını kazanan tüm öğrencilere verilen ödül |
tertiary bursary [nz] i.
|
|
263 |
Eğitim |
okul sporlarına katılımla kazanılan ödül |
varsity letter i.
|
|
Literature |
|
264 |
Edebiyat |
her yıl ingiltere uluslar topluluğu'na mensup ülkelerden veya irlanda'dan edebi bir kurgu esere verilen bir ödül |
man booker prize i.
|
|
History |
|
265 |
Tarih |
antik sparta'da askerlik hizmetine ödül olarak devletçe özgür bırakılan köle |
neodamode i.
|
|
266 |
Tarih |
at üstündeki savaşçıların ödül için yaptığı dövüş sporu |
tournament i.
|
|
267 |
Tarih |
eski ingiliz yasalarına göre krala ait olan ve denizde yasal ödül olarak alınan ticari malın payı |
prisage i.
|
|
268 |
Tarih |
eski ingiliz yasalarına göre krala ait olan ve denizde yasal ödül olarak alınan ticari malın payı |
prise i.
|
|
Religious |
|
269 |
Dini |
(çeşitli dinlerde) sevaplar için bahşedilen manevi ödül |
merit i.
|
|
270 |
Dini |
piskopos veya başrahibin tören başlığını ödül olarak bahşeden kimse |
miterer i.
|
|
Philosophy |
|
271 |
Felsefe |
(çin felsefesinde) sıkı yasal kontrolün benimsendiği, toplumun her kesimi için ödül ve ceza esasına dayanan prensip ve uygulamalar |
legalism i.
|
|
Environment |
|
272 |
Çevre |
ab'nin temizlik standartlarını karşılayan plajlara verilen bir ödül |
golden starfish i.
|
|
Military |
|
273 |
Askeri |
ödül eğitimi |
reward training i.
|
|
274 |
Askeri |
ölüm sonrası verilen ödül |
posthumous award i.
|
|
275 |
Askeri |
ingiltere'de en yüksek askeri ödül |
victoria cross i.
|
|
276 |
Askeri |
hindistan hükümeti tarafından seçkin askerlere verilen bir ödül |
vir chakra i.
|
|
Sport |
|
277 |
Spor |
cambridge üniversitesinde başarılı olan sporculara ödül olarak verilen renk |
cambridge blue i.
|
|
278 |
Spor |
henüz büyük bir ödül kazanmamış acemi sporcu |
novice i.
|
|
279 |
Spor |
ödül için dövüşen dövüşçülerin içinde bulunduğu ring |
the prize ring i.
|
|
280 |
Spor |
ödül için dövüşen dövüşçülerin içinde bulunduğu ring |
the ring i.
|
|
281 |
Spor |
ödül dağıtımı |
distribution of awards i.
|
|
282 |
Spor |
ödül olarak verilen kemer |
belt i.
|
|
283 |
Spor |
(bisiklet yarışlarında) yarışı son sırada bitiren sporcuya verilen hayali bir ödül |
lanterne rouge i.
|
|
284 |
Spor |
üniversite gibi kurumlarca verilen bir ödül |
half-blue i.
|
|
285 |
Spor |
spor müsabakalarında verilen ödül |
hardware i.
|
|
286 |
Spor |
yeni zelanda ulusal ragbi liginde verilen bir ödül |
log of wood [new zealand] i.
|
|
287 |
Spor |
avrupa ve abd'yi temsil eden takımlar arasında gerçekleşen profesyonel golf mücadelesine verilen ödül |
the ryder cup i.
|
|
288 |
Spor |
stanley şampiyonasında verilen ödül |
stanley cup i.
|
|
Boxing |
|
289 |
Boks |
profesyonel olarak ödül dövüşçülüğü yapmak |
box f.
|
|
Wagering |
|
290 |
Bahisçilik |
lotoda ödül kazanan bilet |
benefit [obsolete] i.
|
|
291 |
Bahisçilik |
giriş ücreti olmayıp ödül olarak yarışçılara para yerine kupa verilen at yarışı |
matinee i.
|
|
292 |
Bahisçilik |
giriş ücreti olmayıp ödül olarak yarışçılara para yerine kupa verilen at yarışı |
matinee race i.
|
|
293 |
Bahisçilik |
henüz yarış veya ödül kazanmamış (at) |
maiden s.
|
|
Cinema |
|
294 |
Sinema |
akademi ödül töreni |
academy awards ceremony i.
|
|
295 |
Sinema |
oscar ödül töreni |
academy awards ceremony i.
|
|
Archaic |
|
296 |
Eski Kullanım |
ödül vermek |
reguardon f.
|
|
Ornithology |
|
297 |
Kuşbilim |
ödül amaçlı avlanan küçük ve uzun gagalı bir çulluk |
philohela minor i.
|
|
298 |
Kuşbilim |
ödül amaçlı avlanan küçük ve uzun gagalı bir çulluk |
woodcock snipe i.
|
|
Star Wars |
|
299 |
Star Wars |
bataklığın ödül ziyafet salonu |
bog's bounty banquet hall i.
|
|
300 |
Star Wars |
ödül avcısı |
bounty hunter i.
|
|
301 |
Star Wars |
ödül avcısı savaşçısı |
bounty hunter fighter i.
|
|
302 |
Star Wars |
ödül avcıları loncası el kitabı |
bounty hunters guild handbook i.
|
|
303 |
Star Wars |
ödül avcıları loncasının saki meclisi |
saki chapter of the bounty hunters' guild i.
|
|
304 |
Star Wars |
ödül avcısı kodu |
the bounty hunter code i.
|
|