Geçmiş

(birini/bir şeyi)

"(birini/bir şeyi)" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi)	war against (someone or something) f.
2	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi)	war on (someone or something) f.

"(birini/bir şeyi)" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birini/bir şeyi olmayacak bir yerden kurtarması beklenen hayali vinç kancası	skyhook i.
2	Genel	(birini/bir şeyi) kötü olduğu gerekçesiyle eleştirme	denunciation i.
3	Genel	birini bir şeyi yapmaya ikna etmek	talk someone into something f.
4	Genel	kontrolden geçirmek (birini/bir şeyi)	check f.
5	Genel	(aranan birini/bir şeyi) görmek	sight f.
6	Genel	götürmek (birini/bir şeyi başka bir yere)	take away f.
7	Genel	takip etmek (hareket eden birini/bir şeyi)	track f.
8	Genel	kaldırmak (daha aşağı bir yerde duran birini/bir şeyi)	pick up f.
9	Genel	daha önemli saymak (birini/bir şeyi başkasından)	subordinate to f.
10	Genel	birini bir şeyi yapmaktan muaf tutmak	excuse from f.
11	Genel	kürekleyerek çıkarmak (gömülmüş birini/bir şeyi)	dig out f.
12	Genel	kaçırmak (birini/bir şeyi bir ülkeye veya yurtdışına)	smuggle f.
13	Genel	birini bir şeyi yapamayacak duruma getirmek	render f.
14	Genel	devirmek (birini/bir şeyi)	knock over f.
15	Genel	(birini/bir şeyi) yerine döndürmek	get back f.
16	Genel	birini/bir şeyi gemiye almak/yüklemek	take someone or something aboard f.
17	Genel	birini/bir şeyi dert ederek kendini üzmek	trouble oneself about someone or something f.
18	Genel	(birini, bir şeyi) sohbete konu etmek	reap [dialect] f.
19	Genel	(birini/bir şeyi) tutmaya/desteklemeye başlamak	become a fan of (someone or something) f.
20	Genel	(birini/bir şeyi) sevmeye başlamak	become a fan of (someone or something) f.
21	Genel	(birini/bir şeyi) takdir etmeye başlamak	become a fan of (someone or something) f.
22	Genel	(birini, bir şeyi) bir tarafa savurur gibi hareket ettirmek	plunk f.
Phrasals
23	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi sıralamada başka birinden/bir şeyden) daha alt sıraya koymak/yerleştirmek	place someone or something behind someone or something f.
24	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi sıralamada başka birinden/bir şeyden) arkasında/gerisinde bitireceğini tahmin etmek	place someone or something behind someone or something f.
25	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) harekete geçiren/teşvik eden etken/güç olmak	serve as the driving force (behind someone or something) f.
26	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) harekete geçiren/teşvik eden etken/güç olmak	serve as the driving force f.
27	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kurup durmak	brood about (someone or something) f.
28	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zihninde büyütmek	brood about (someone or something) f.
29	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) merak etmek	brood about (someone or something) f.
30	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kurup durmak	brood about someone or something f.
31	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zihninde büyütmek	brood about someone or something f.
32	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) merak etmek	brood about someone or something f.
33	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kurup durmak	brood on someone or something f.
34	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zihninde büyütmek	brood on someone or something f.
35	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) merak etmek	brood on someone or something f.
36	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kurup durmak	brood over someone or something f.
37	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zihninde büyütmek	brood over someone or something f.
38	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) merak etmek	brood over someone or something f.
39	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) ölçüsünde geçmek/aşmak	exceed (someone or something) by (something) f.
40	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) ölçüsünde geçmek/aşmak	exceed someone or something by something f.
41	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/bir hayvanı) bir yerinden tutarak/çekerek idare etmek	lead by f.
42	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/bir hayvanı) bir yerinden tutarak/çekerek yönlendirmek	lead by f.
43	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) hızla sollamak/geçmek	speed by f.
44	Öbek Fiiller	birini bir şeyi yapması için kışkırtmak	instigate someone to do something f.
45	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bulmak	scrounge someone or something up f.
46	Öbek Fiiller	birini bir şeyi ile dürtmek	jab someone with something f.
47	Öbek Fiiller	birini bir şeyi ile dürtmek	jab something at someone f.
48	Öbek Fiiller	birini bir şeyi ile dürtmek	poke someone with something f.
49	Öbek Fiiller	birini bir şeyi baştan sona incelemek/muayene etmek	work someone or something over f.
50	Öbek Fiiller	birini bir şeyi yapmakla suçlamak	accuse somebody of doing something f.
51	Öbek Fiiller	(hile/kandırarak) birini bir şeyi yapmaktan caydırmak	maneuver someone out of something f.
52	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir yere) koymak	put down f.
53	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir yere) koymak	set down f.
54	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir yere) koymak	set down f.
55	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek/kaplamak/sarmak	drape (someone or something) with (something) f.
56	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çekmek	draw someone or something to someone or something f.
57	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yaklaştırmak	draw someone or something to someone or something f.
58	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yanaştırmak	draw someone or something to someone or something f.
59	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çekmek	draw someone or something toward someone or something f.
60	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yaklaştırmak	draw someone or something toward someone or something f.
61	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yanaştırmak	draw someone or something toward someone or something f.
62	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi sudan kepçeyle çıkartmak	dredge someone or something f.
63	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi suyun dibinden çıkarmak	dredge someone or something f.
64	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvıya batırmak/daldırmak	drench someone or something in something f.
65	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi tamamen ıslatmak/sırılsıklam etmek	drench someone or something in something f.
66	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvıya batırmak/daldırmak	drench someone or something with something f.
67	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi tamamen ıslatmak/sırılsıklam etmek	drench someone or something with something f.
68	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi giydirmek	dress (up) as (someone or something) f.
69	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka bir kılığa sokmak	dress (up) as (someone or something) f.
70	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka birinin/bir şeyin kılığına sokmak	dress (up) as (someone or something) f.
71	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi/kaynağı) kullanmaya itmek	drive (one) back on (something) f.
72	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi/kaynağı) kullanmak zorunda bırakmak	drive (one) back on (something) f.
73	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çok beğenip istemek	drool (all) over someone or something f.
74	Öbek Fiiller	birini/ bir şeyi çok beğenip istemek	drool (all) over someone/something f.
75	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çok beğenip istemek	drool over someone/something f.
76	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka birinin/bir şeyin üstüne düşürmek	drop someone or something on someone or something f.
77	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yüksek bir yerden bırakmak/aşağı atmak	drop someone or something from something f.
78	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi dışarı atmak	drop out of (something) f.
79	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden atmak	drop out of (something) f.
80	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) dışarı atmak	drop (someone or something) out of f.
81	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden atmak	drop (someone or something) out of f.
82	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	dump on (someone or something) f.
83	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi daha iyi bir pozisyona terfi ettirmek	elevate someone or something to something f.
84	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) elemek	eliminate (someone or something) from (something) f.
85	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak	eliminate (someone or something) from (something) f.
86	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) uzaklaştırmak	eliminate (someone or something) from (something) f.
87	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) ekarte etmek	eliminate (someone or something) from (something) f.
88	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) saf dışı bırakmak	eliminate (someone or something) from (something) f.
89	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden elemek	eliminate someone or something from something f.
90	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden çıkarmak	eliminate someone or something from something f.
91	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden uzaklaştırmak	eliminate someone or something from something f.
92	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden ekarte etmek	eliminate someone or something from something f.
93	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden saf dışı bırakmak	eliminate someone or something from something f.
94	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi olduğundan faklı görmek	envisage (someone or something) as (something) f.
95	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi olduğundan faklı düşünmek	envisage (someone or something) as (something) f.
96	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi olduğundan faklı hayal etmek	envisage (someone or something) as (something) f.
97	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi gözünde olduğundan farklı canlandırmak	envisage (someone or something) as (something) f.
98	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka biri veya bir şey olarak düşünmek	envisage someone or something as someone or something f.
99	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi gözünde başka biri veya bir şey olarak canlandırmak	envisage someone or something as someone or something f.
100	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka biri veya bir şey olarak hayal etmek	envisage someone or something as someone or something f.
101	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka bir şeyin) yerine koymak	sub for (someone or something) f.
102	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka bir şeyle) değiştirmek	sub for (someone or something) f.
103	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka bir şeyin) yerine kullanmak	sub for (someone or something) f.
104	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka bir şeyin) yerine görevlendirmek	sub for (someone or something) f.
105	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka bir şey/biri) gibi değerlendirmek/düşünmek	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
106	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) olarak düşünmek	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
107	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi düşünmek	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
108	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) olarak görmek	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
109	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) saymak	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
110	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi/olarak kabul etmek	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
111	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka biri/bir şey) olarak ele almak	treat (someone or something) as (someone or something else) f.
112	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi, başka bir şey gibi değerlendirmek/düşünmek	treat someone or something as something f.
113	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka bir şey olarak ele almak	treat someone or something as something f.
114	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi, başka bir şey saymak	treat someone or something as something f.
115	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir özelliğinden dolayı) çok değerli/kıymetli saymak	trim (something) from (something else) f.
116	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir özelliğinden dolayı beğenmek	value someone or something for something f.
117	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi sarmak	encase someone or something in something f.
118	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi kaplamak	encase someone or something in something f.
119	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere kapatmak	enclose someone or something (with)in something f.
120	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çevrelemek	enclose someone or something (with)in something f.
121	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere hapsetmek	enclose someone or something (with)in something f.
122	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin içine koymak	enclose someone or something (with)in something f.
123	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerin içine koymak	enclose someone or something (with)in something f.
124	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) tuzağa düşürmek/tuzağa çekmek	entrap (someone) in (something) with (something) f.
125	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle bir şeye) mecbur etmek	entrap (someone) in (something) with (something) f.
126	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle bir şeye) zorlamak	entrap (someone) in (something) with (something) f.
127	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) kandırarak (bir şeyin) içine çekmek	entrap (someone) in (something) with (something) f.
128	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) tuzağa düşürmek/tuzağa çekmek	entrap (someone) into (something) with (something) f.
129	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle bir şeye) mecbur etmek	entrap (someone) into (something) with (something) f.
130	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle bir şeye) zorlamak	entrap (someone) into (something) with (something) f.
131	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) kandırarak (bir şeyin) içine çekmek	entrap (someone) into (something) with (something) f.
132	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birine emanet etmek	entrust someone with someone or something f.
133	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin gözetimine bırakmak	entrust someone with someone or something f.
134	Öbek Fiiller	(kendini/birini/bir şeyi) bir şeye sarmak/sarmalamak	envelop (oneself, someone, or something) in (something) f.
135	Öbek Fiiller	(kendini/birini/bir şeyi) bir şeyle örtmek/kaplamak	envelop (oneself, someone, or something) in (something) f.
136	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye sarmak	envelop someone or something in someone or something f.
137	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye sarmalamak	envelop someone or something in someone or something f.
138	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle örtmek	envelop someone or something in someone or something f.
139	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	envelop someone or something in someone or something f.
140	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle çevrelemek	envelop someone or something in someone or something f.
141	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin içinde bırakmak	envelop someone or something in someone or something f.
142	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden çıkartmak	escort someone or something from something f.
143	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden atmak	escort someone or something from something f.
144	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi kapıya kadar geçirmek	escort someone or something from something f.
145	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çıkışa kadar geçirmek	escort someone or something from something f.
146	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi belli bir oranda gölgede bırakmak	exceed someone or something by something f.
147	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir konuda geçmek	exceed someone or something in something f.
148	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir konuda gölgede bırakmak	exceed someone or something in something f.
149	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey için beklemek	expect someone or something for something f.
150	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye beklemek	expect someone or something for something f.
151	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak övmek	extol someone or something as something f.
152	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak methetmek	extol someone or something as something f.
153	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak yüceltmek	extol someone or something as something f.
154	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak göklere çıkarmak	extol someone or something as something f.
155	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak yere göğe sığdıramamak	extol someone or something as something f.
156	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini birinden veya bir şeyden) kurtarmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) f.
157	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini birinden veya bir şeyden) ayırmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) f.
158	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) zor durumdan kurtarmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) f.
159	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) zor durumdan çıkarmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) f.
160	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) sıkıştığı yerden çıkarmak/kurtarmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) f.
161	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi öne (arkaya, sağa, sola) çevirmek	face someone or something forward f.
162	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi düz (ters, yan) çevirmek	face someone or something forward f.
163	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi (bir şeye) bakacak şekilde döndürmek	face into (something) f.
164	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şeye bakacak şekilde döndürmek	face (someone or something) into something f.
165	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) acı çekecek kadar çok istemek	weep for (someone or something) f.
166	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) acı çekecek kadar çok arzulamak	weep for (someone or something) f.
167	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) yiyerek/tüketerek beslenmek	feed upon (someone or something) f.
168	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) yiyerek/tüketerek beslenmek	feed on (someone or something) f.
169	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yiyerek beslenmek	feed upon someone or something f.
170	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yiyerek beslenmek	feed on someone or something f.
171	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) yiyerek beslenmek	feed off (of) (someone or something) f.
172	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kendi yararına kullanmak	feed off (of) (someone or something) f.
173	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) sömürmek	feed off (of) (someone or something) f.
174	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) uzak tutmak için (bir şeyi) çitle çevirmek	fence (someone or something) off from (something) f.
175	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) karşı çitle çevirmek	fence (someone or something) off from (something) f.
176	Öbek Fiiller	ölmek üzere olan birini/bir şeyi öldürmek	finish off f.
177	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) gerekli parça, ekipman, kıyafet, alet ile donatmak/teçhiz etmek	fit (someone or something) up with (something) f.
178	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yere girmeye zorlamak	force (someone or something) in f.
179	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zorla bir yere sokmak	force (someone or something) in f.
180	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yere tıkmak	force (someone or something) in f.
181	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yere sokuşturmak	force (someone or something) in f.
182	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yere dürtmek	force (someone or something) in f.
183	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) ezerek sokmak	force (someone or something) in f.
184	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla ayırmak	force (someone or something) off (of) (something) f.
185	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla koparmak	force (someone or something) off (of) (something) f.
186	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak	force (someone or something) off (of) (something) f.
187	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek	force (someone or something) off (of) (something) f.
188	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla kaldırmak	force (someone or something) off (of) (something) f.
189	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya zorlamak	force (someone or something) off (of) (something) f.
190	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan vazgeçmeye zorlamak	force (someone or something) off (of) (something) f.
191	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden el çekmeye zorlamak	force (someone or something) off (of) (something) f.
192	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya razı etmek	force (someone or something) off (of) (something) f.
193	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla ayırmak	force off f.
194	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla koparmak	force off f.
195	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak	force off f.
196	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek	force off f.
197	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla kaldırmak	force off f.
198	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya zorlamak	force off f.
199	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan vazgeçmeye zorlamak	force off f.
200	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden el çekmeye zorlamak	force off f.
201	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya razı etmek	force off f.
202	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak	force someone or something off (of) something f.
203	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla koparmak	force someone or something off (of) something f.
204	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak	force someone or something off (of) something f.
205	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek	force someone or something off (of) something f.
206	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla kaldırmak	force someone or something off (of) something f.
207	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya zorlamak	force someone or something off (of) something f.
208	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden vazgeçmeye zorlamak	force someone or something off (of) something f.
209	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden, komiteden el çekmeye zorlamak	force someone or something off (of) something f.
210	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya razı etmek	force someone or something off (of) something f.
211	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak	force someone or something off (of) something f.
212	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) sorumluluğuna vermek	force someone or something off (of) something f.
213	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) sırtına yüklemek	force someone or something off (of) something f.
214	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birine) emanet etmek	force someone or something off (of) something f.
215	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak	force someone or something off (of) something f.
216	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak	and force someone or something off f.
217	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla koparmak	and force someone or something off f.
218	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak	and force someone or something off f.
219	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek	and force someone or something off f.
220	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden zorla kaldırmak	and force someone or something off f.
221	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya zorlamak	and force someone or something off f.
222	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden vazgeçmeye zorlamak	and force someone or something off f.
223	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden, komiteden el çekmeye zorlamak	and force someone or something off f.
224	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya razı etmek	and force someone or something off f.
225	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak	and force someone or something off f.
226	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) sorumluluğuna vermek	and force someone or something off f.
227	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) sırtına yüklemek	and force someone or something off f.
228	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birine) emanet etmek	and force someone or something off f.
229	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak	and force someone or something off f.
230	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden uzaklaştırmak	force back f.
231	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden uzak tutmak	force back f.
232	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden geri çekmek	force back f.
233	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere geri döndürmek	force back f.
234	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri döndürmek	force back f.
235	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri çekmek	force back f.
236	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şey yapmak zorunda bırakmak	force on (someone or something) f.
237	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) devam etmeye zorlamak	force on (someone or something) f.
238	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) üstelemek	force on (someone or something) f.
239	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zorlamak	force on (someone or something) f.
240	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak	push (someone or something) off f.
241	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) itmek	push (someone or something) off f.
242	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şekil haline getirmek	form into (something) f.
243	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şekle sokmak	form into (something) f.
244	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şekil halinde düzenlemek	form into (something) f.
245	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şekle sokmak	form someone or something into something f.
246	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şekilde dizmek	form someone or something into something f.
247	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şekilde düzenlemek	form someone or something into something f.
248	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir şeyle) güçlendirmek/kuvvetlendirmek	fortify (someone or something) with (something) f.
249	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir şeyle) desteklemek	fortify (someone or something) with (something) f.
250	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir şeyle) takviye etmek	fortify (someone or something) with (something) f.
251	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi özgürleştirmek	free up f.
252	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi özgür bırakmak	free up f.
253	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi müsait hale getirmek	free up f.
254	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi belli bir zorunluluktan kurtarmak	free up f.
255	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi boşa çıkarmak	free up f.
256	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi benzer şeyler arasından ayırt etmek	pick from f.
257	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, bir şeyden/birinden) uzaklaştırmak	pull away from (someone or something) f.
258	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi, bir şeyden/birinden) geri çekmek	pull away from (someone or something) f.
259	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) alıp yetiştirmek/büyütmek	raise (someone or something) from (some state) f.
260	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) belli bir yaştan/dönemden itibaren yetiştirmek	raise (someone or something) from (some state) f.
261	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) belli bir yaştan/dönemden itibaren büyütmek	raise (someone or something) from (some state) f.
262	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) belli bir dönemden itibaren yetiştirmek	raise (someone or an animal) from something f.
263	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) belli bir dönemden itibaren büyütmek	raise (someone or an animal) from something f.
264	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) serbest bırakmak	release (someone or something) from (something) f.
265	Öbek Fiiller	(bir şeyi/birini bir şeyden) özgür bırakmak	release (someone or something) from (something) f.
266	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden serbest bırakmak	release someone or something from something f.
267	Öbek Fiiller	bir şeyi/birini bir şeyden özgür bırakmak	release someone or something from something f.
268	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir şeyden veya bir yerden çıkarmak	remove from (someone or something) f.
269	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) birinin sorumluluğundan/korumasından almak	remove from (someone or something) f.
270	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) geri püskürtmek	repulse from (someone or something) f.
271	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) geri göndermek	repulse from (someone or something) f.
272	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir durumdan eski haline getirmek	resurrect someone or something from something f.
273	Öbek Fiiller	bir şeyi/birini bir durumdan iyileştirmek	resurrect someone or something from something f.
274	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) men etmek	seal (someone or something) off from (someone or something) f.
275	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye/yere) sokmamak	seal (someone or something) off from (someone or something) f.
276	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) tamamen tecrit etmek	seal (someone or something) off from (someone or something) f.
277	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi birinden/bir şeyden) tamamen izole etmek	seal (someone or something) off from (someone or something) f.
278	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) tamamen yalıtmak	seal (someone or something) off from (someone or something) f.
279	Öbek Fiiller	birini, bir şeyi veya bir sayıyı bir gruptan veya daha büyük bir şeyden çıkarmak	subtract from (something) f.
280	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyle) sallandırmak/sarkıtmak	suspend (someone or something) by (something) f.
281	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) soymak	tear from (someone or something) f.
282	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) iterek uzaklaştırmak	thrust away from (someone or something) f.
283	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) ite kaka uzaklaştırmak	thrust away from (someone or something) f.
284	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) teğet geçmek	veer away from (someone or something) f.
285	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinden/bir şeyden) almak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
286	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinin) elinden almak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
287	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) şiddet uygulayarak (birinin) elinden almak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
288	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zar zor (birinden/bir şeyden) ayırmak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
289	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir mücadeleyle (birinden/bir şeyden) almak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
290	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir mücadeleyle elde etmek	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
291	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) savaşarak (birinin) elinden almak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
292	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir çekişmeyle (birinden/bir şeyden) ayırmak	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.
293	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinden/bir şeyden koparmak	detach someone or something from someone or something f.
294	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinden/bir şeyden ayırmak	detach someone or something from someone or something f.
295	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) için rahatsız etmek	devil (someone or something) for (something) f.
296	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırt etmek	differentiate (someone or something) from (someone or something) f.
297	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak	differentiate (someone or something) from (someone or something) f.
298	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) farklılaştırmak	differentiate (someone or something) from (someone or something) f.
299	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerinden dürtmek	dig someone or something in something f.
300	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerinden ittirmek	dig someone or something in something f.
301	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırt etmek	discern (someone or something) from (someone or something) f.
302	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak	discern (someone or something) from (someone or something) f.
303	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) taburcu etmek	discharge (someone or something) from (something) f.
304	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) azat etmek	discharge (someone or something) from (something) f.
305	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) serbest bırakmak	discharge (someone or something) from (something) f.
306	Öbek Fiiller	bir şeyi/birini bir şeyden çıkarmak	dislodge someone or something from someone or something f.
307	Öbek Fiiller	bir şeyi/birini bir şeyden söküp çıkarmak	dislodge someone or something from someone or something f.
308	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi (bir yerden) göndermek	dispatch someone from (some place) f.
309	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden bir yere göndermek	dispatch someone from (some place) f.
310	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) elimine etmek	dispose of (someone or something) f.
311	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) ekarte etmek	dispose of (someone or something) f.
312	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bertaraf etmek	dispose of (someone or something) f.
313	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) saf dışı etmek	dispose of (someone or something) f.
314	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) aradan kaldırmak	dispose of (someone or something) f.
315	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden diskalifiye etmek/men etmek	disqualify someone or something for something f.
316	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden diskalifiye etmek/men etmek	disqualify someone or something from something f.
317	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri almak	get someone or something back f.
318	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri kurtarmak	get someone or something back f.
319	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geçmek	get around someone or something f.
320	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi atlatmak	get around someone or something f.
321	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi ekarte etmek	get around someone or something f.
322	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi saf dışı etmek	get around someone or something f.
323	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi konu dışında tutmak	get around someone or something f.
324	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) içeri almak	get into (someone or something) f.
325	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) içeri sokmak	get into (someone or something) f.
326	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) sokmak	get into (someone or something) f.
327	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) sığdırmak	get into (someone or something) f.
328	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi belli bir forma, şekle) sokmak	get into (someone or something) f.
329	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi belli bir duruma) getirmek	get into (someone or something) f.
330	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi belli bir hale) getirmek	get into (someone or something) f.
331	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi belli bir durumun) içine sokmak	get into (someone or something) f.
332	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) göz gibi sakınmak	handle (someone or something) with gloves f.
333	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) pamuklara sararak sakınmak	handle (someone or something) with gloves f.
334	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) nazlı alıştırmak	handle (someone or something) with gloves f.
335	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) el üstünde tutmak	handle (someone or something) with gloves f.
336	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) şımartmak	handle (someone or something) with gloves f.
337	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri getirmek için dışarı çıkmak	go out for someone or something f.
338	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi alıp getirmek için dışarı çıkmak	go out for someone or something f.
339	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi ziyaret etmek	go to someone or something f.
340	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi ziyarete gitmek	go to someone or something f.
341	Öbek Fiiller	silahla (birini/bir şeyi) kovalamak	gun for (someone or something) f.
342	Öbek Fiiller	(birini) bir şeyi silahla takip etmek	gun for (someone or something) f.
343	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kovalamak	gun for (someone or something) f.
344	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) aramak	gun for (someone or something) f.
345	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) desteklemek	gun for (someone or something) f.
346	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) korkutup bir yere veya bir şeyin içine sokmak	frighten (one) into (something) f.
347	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi yaptığı bir şeyden dolayı) azarlamak/kınamak	reproach (someone or something) for (doing) (something) f.
348	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi yaptığı bir şeyden dolayı) eleştirmek	reproach (someone or something) for (doing) (something) f.
349	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi yaptığı bir şeyden dolayı) azarlamak/kınamak	reprove (someone or something) for (doing) (something) f.
350	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi yaptığı bir şeyden dolayı) eleştirmek	reprove (someone or something) for (doing) (something) f.
351	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapmaya) teşvik etmek	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
352	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapmaya) güdülemek	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
353	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması) için harekete geçirmek	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
354	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması) için canlandırmak	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
355	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması) için kışkırtmak	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
356	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması) için kızıştırmak	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
357	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması) için heyecanlandırmak	stimulate (someone or something) into (doing) (something) f.
358	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye doğru çekmek	haul someone or something over to something f.
359	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi/bir şeye doğru yaklaştırmak	haul someone or something over to something f.
360	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere çekmek	haul someone or something over to something f.
361	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi sevmemek için bir nedeni olmak	have something against someone or something f.
362	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi keşfetmek	hit upon someone or something f.
363	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi keşfetmek	hit on someone or something f.
364	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyin) dışında tutmak	hold (someone or something) out of (something) f.
365	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) korumak	hold (someone or something) out of (something) f.
366	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden) uzak tutmak	hold (someone or something) out of (something) f.
367	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi alabora etmek	blow someone or something over f.
368	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi altüst etmek	blow someone or something over f.
369	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi devirmek	blow someone or something over f.
370	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi gömmek	bury someone or something in something f.
371	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere saklamak	bury someone or something in something f.
372	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) şiddetle desteklemek	campaign for (someone or something) f.
373	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle lanetlemek	curse someone or something with something f.
374	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) hızla çökertmek	cut to (someone or something) f.
375	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi doğramak	cut someone or something to something f.
376	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi parçalara ayırmak	cut someone or something to something f.
377	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) çekmek	draw (someone or something) toward (someone or something) f.
378	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) yaklaştırmak	draw (someone or something) toward (someone or something) f.
379	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) doğru çekmek	draw (someone or something) toward (someone or something) f.
380	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) doğru yaklaştırmak	draw (someone or something) toward (someone or something) f.
381	Öbek Fiiller	(kendini/birini/bir şeyi birine veya bir şeye) maruz bırakmak	expose (someone, something, or oneself) to (someone or something) f.
382	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birine veya bir şeye göstermek	expose someone or something to someone or something f.
383	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi çiçeklerle süslemek	festoon someone or something with something f.
384	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle süslemek	festoon someone or something with something f.
385	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle bezemek	festoon someone or something with something f.
386	Öbek Fiiller	(kendini/birini/bir şeyi bir şeye) kaptırmak	immerse (oneself, someone, or something) in (something) f.
387	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvıya batırmak	immerse someone or something in something f.
388	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvının içine batırmak	immerse someone or something in something f.
389	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvıya daldırmak	immerse someone or something in something f.
390	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıvıya sokmak	immerse someone or something in something f.
391	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi etkilemek	impinge upon someone or something f.
392	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi engellemek	impinge upon someone or something f.
393	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi etkilemek	impinge on someone or something f.
394	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi engellemek	impinge on someone or something f.
395	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) merak etmek	interest in (someone or something) f.
396	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi düşünmeden kovmak	kiss someone or something off f.
397	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle sıraya sokmak	line someone or something up with someone or something f.
398	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle aynı hizaya sokmak	line someone or something up with something f.
399	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyle hizalamak	line someone or something up with something f.
400	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye göre sıralamak	line someone or something up with something f.
401	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye göre hizalamak	line someone or something up with something f.
402	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi (birine/bir şeye) bağlamak	link up with (someone or something) f.
403	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına dahil etmek	list (someone or something) as one of (someone or something) f.
404	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasında saymak	list (someone or something) as one of (someone or something) f.
405	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına katmak	list (someone or something) as one of (someone or something) f.
406	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına eklemek	list (someone or something) as one of (someone or something) f.
407	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) yağlamak	lube (someone or something) up f.
408	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) sürtünmeyi engellemek için yağlamak	lube (someone or something) up f.
409	Öbek Fiiller	(birini /bir şeyi biriyle veya bir şeyle) aynı kefeye koymak	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
410	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle) aynı tutmak	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
411	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle) aynı gruba koymak	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
412	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle) bir tutmak/değerlendirmek	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
413	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle) aynı grupta/türde sınıflandırmak	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
414	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biriyle veya bir şeyle) aynı sınıfta değerlendirmek	lump (someone or something) (in) with (someone or something) f.
415	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden çıkarmak	mark someone or something off f.
416	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden silmek	mark someone or something off f.
417	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden kaldırmak	mark someone or something off f.
418	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi işaretlemek	mark someone or something off f.
419	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listede bir şeyin göstergesi olarak işaretlemek	mark someone or something off f.
420	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden çıkarmak	mark someone or something out f.
421	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden silmek	mark someone or something out f.
422	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listeden kaldırmak	mark someone or something out f.
423	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi işaretlemek	mark someone or something out f.
424	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi listede bir şeyin göstergesi olarak işaretlemek	mark someone or something out f.
425	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) sömürmek	mooch off (of) (someone or something) f.
426	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri/bir şey olarak isimlendirmek	name someone or something for someone or something f.
427	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yere koymak	perch someone or something on something f.
428	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin üstüne koymak	perch someone or something on something f.
429	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altına sıkıştırmak	pin someone or something under someone or something f.
430	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altına hapsetmek	pin someone or something under someone or something f.
431	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında hareketsiz bırakmak	pin someone or something under someone or something f.
432	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında kapana kıstırmak	pin someone or something under someone or something f.
433	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında bırakmak	pin someone or something under someone or something f.
434	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altına sıkıştırmak	pin (someone or something) underneath (someone or something) f.
435	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altına hapsetmek	pin (someone or something) underneath (someone or something) f.
436	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında hareketsiz bırakmak	pin (someone or something) underneath (someone or something) f.
437	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında kapana kıstırmak	pin (someone or something) underneath (someone or something) f.
438	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında bırakmak	pin (someone or something) underneath (someone or something) f.
439	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) fırlatmak	plunk (someone, something, or oneself) down f.
440	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) hantal bir şekilde atmak	plunk (someone, something, or oneself) down f.
441	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) güm diye atmak	plunk (someone, something, or oneself) down f.
442	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak göstermek	portray (someone or something) as (something) f.
443	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak resmetmek	portray (someone or something) as (something) f.
444	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tanımlamak	portray (someone or something) as (something) f.
445	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tasvir etmek	portray (someone or something) as (something) f.
446	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak betimlemek	portray (someone or something) as (something) f.
447	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak sergilemek	portray (someone or something) as (something) f.
448	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak yansıtmak	portray (someone or something) as (something) f.
449	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tarif etmek	portray (someone or something) as (something) f.
450	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak sunmak	portray (someone or something) as (something) f.
451	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak şekillendirmek	portray someone or something as someone f.
452	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak resmetmek	portray someone or something as someone f.
453	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak tanımlamak	portray someone or something as someone f.
454	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak tasvir etmek	portray someone or something as someone f.
455	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak betimlemek	portray someone or something as someone f.
456	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak yansıtmak	portray someone or something as someone f.
457	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi biri olarak sunmak	portray someone or something as someone f.
458	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine veya bir şeye) bastırmak	press against (someone or something) f.
459	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine veya bir şeye) sıkıştırmak	press against (someone or something) f.
460	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi sıkıştırmak	press against someone or something f.
461	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi ittirmek	press against someone or something f.
462	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) dürtmek	prod into (someone or something) f.
463	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) itmek	prod into (someone or something) f.
464	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye veya yere) sokmak	prod into (someone or something) f.
465	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye veya yere) itmek	prod into (someone or something) f.
466	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kışkırtmak	prod into (someone or something) f.
467	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) teşvik etmek	prod into (someone or something) f.
468	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) mecbur etmek	prod into (someone or something) f.
469	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) mecbur bırakmak	prod into (someone or something) f.
470	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) zorlamak	prod into (someone or something) f.
471	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kaldıraçla/manivelayla (bir yerden) kaldırmak	pry (someone or something) off of (someone or something) f.
472	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) kaldıraçla/levyeyle (bir yerden) çekmek	pry (someone or something) off of (someone or something) f.
473	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin altına çekmek/sürüklemek	pull someone or something under f.
474	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin altına sokmak	pull someone or something under f.
475	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geriletmek	pull someone or something under f.
476	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başarısızlığa uğratmak	pull someone or something under f.
477	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi aşağı çekmek	pull someone or something under f.
478	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye bastırmak	push up against f.
479	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye yapıştırmak	push up against f.
480	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye dayamak	push up against f.
481	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey seviyesine yükseltmek	raise someone or something to something f.
482	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeye doğru kaldırmak	raise someone or something to something f.
483	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak görmek	rate someone or something as something f.
484	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey olarak değerlendirmek	rate someone or something as something f.
485	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey saymak	rate someone or something as something f.
486	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir sıralamada derecelendirmek	rate someone or something as something f.
487	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak hatırlamak	recognize (someone or something) as (someone or something) f.
488	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak kabul etmek	recognize (someone or something) as (someone or something) f.
489	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak tanımak	recognize (someone or something) as (someone or something) f.
490	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey için takdir etmek	recognize someone or something for something f.
491	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey için onurlandırmak	recognize someone or something for something f.
492	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şey için övmek	recognize someone or something for something f.
493	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) yenilemek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
494	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) daha ilgi çekici bir hale getirmek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
495	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) canlandırmak	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
496	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) tazelemek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
497	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) hayata döndürmek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
498	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) diriltmek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
499	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) ayıltmak	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.
500	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) kendine getirmek	refresh (someone, something, or oneself) with (something) f.