Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
anlaşmazlık
"anlaşmazlık"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 87 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
anlaşmazlık
conflict
i.
2
Yaygın Kullanım
anlaşmazlık
disagreement
i.
3
Yaygın Kullanım
anlaşmazlık
discord
i.
General
4
Genel
anlaşmazlık
discordance
i.
5
Genel
anlaşmazlık
division
i.
6
Genel
anlaşmazlık
disunity
i.
7
Genel
anlaşmazlık
dissension
i.
8
Genel
anlaşmazlık
misunderstanding
i.
9
Genel
anlaşmazlık
imbroglio
i.
10
Genel
anlaşmazlık
potential difference
i.
11
Genel
anlaşmazlık
rift
i.
12
Genel
anlaşmazlık
difference
i.
13
Genel
anlaşmazlık
embroilment
i.
14
Genel
anlaşmazlık
altercation
i.
15
Genel
anlaşmazlık
odds
i.
16
Genel
anlaşmazlık
disaccord
i.
17
Genel
anlaşmazlık
disagreement
i.
18
Genel
anlaşmazlık
dispute
i.
19
Genel
anlaşmazlık
fight
i.
20
Genel
anlaşmazlık
strife
i.
21
Genel
anlaşmazlık
embroglio
i.
22
Genel
anlaşmazlık
friction
i.
23
Genel
anlaşmazlık
quarrel
i.
24
Genel
anlaşmazlık
disunion
i.
25
Genel
anlaşmazlık
controversy
i.
26
Genel
anlaşmazlık
holdout
i.
27
Genel
anlaşmazlık
discrepancy
i.
28
Genel
anlaşmazlık
mix-up
i.
29
Genel
anlaşmazlık
run-in
i.
30
Genel
anlaşmazlık
dissent
i.
31
Genel
anlaşmazlık
dissidence
i.
32
Genel
anlaşmazlık
variance
i.
33
Genel
anlaşmazlık
controversion
i.
34
Genel
anlaşmazlık
confliction
i.
35
Genel
anlaşmazlık
traverse [obsolete]
i.
36
Genel
anlaşmazlık
tuilyie [scottish]
i.
37
Genel
anlaşmazlık
jar
i.
38
Genel
anlaşmazlık
litigation
i.
39
Genel
anlaşmazlık
whid
i.
40
Genel
anlaşmazlık
hassel
i.
41
Genel
anlaşmazlık
headshaking
i.
42
Genel
anlaşmazlık
brush
i.
43
Genel
anlaşmazlık
misintelligence
i.
44
Genel
anlaşmazlık
rent
i.
45
Genel
anlaşmazlık
dislike [obsolete]
i.
46
Genel
anlaşmazlık
disputison
i.
47
Genel
anlaşmazlık
dissentation [obsolete]
i.
48
Genel
anlaşmazlık
dissentience
i.
49
Genel
anlaşmazlık
dissonance
i.
50
Genel
anlaşmazlık
dissonancy
i.
51
Genel
anlaşmazlık
distance [obsolete]
i.
52
Genel
anlaşmazlık
distraction
i.
53
Genel
anlaşmazlık
difficulty
i.
54
Genel
anlaşmazlık
irreconciliation
i.
55
Genel
anlaşmazlık
piggy
i.
56
Genel
anlaşmazlık
controverse [obsolete]
i.
57
Genel
anlaşmazlık
disagreeance
i.
58
Genel
anlaşmazlık
disassent [obsolete]
i.
59
Genel
anlaşmazlık
fissure
i.
60
Genel
anlaşmazlık
flak
i.
61
Genel
anlaşmazlık
split
i.
Colloquial
62
Konuşma Dili
anlaşmazlık
stand-off
i.
63
Konuşma Dili
anlaşmazlık
standoff
i.
64
Konuşma Dili
anlaşmazlık
face-off
i.
Idioms
65
Deyim
anlaşmazlık
ill feeling
i.
66
Deyim
anlaşmazlık
bad feelings
i.
67
Deyim
anlaşmazlık
ill feelings
i.
68
Deyim
anlaşmazlık
blood and guts
i.
69
Deyim
anlaşmazlık
daylight
i.
70
Deyim
anlaşmazlık
falling-out
i.
Trade/Economic
71
Ticaret/Ekonomi
anlaşmazlık
dispute
i.
72
Ticaret/Ekonomi
anlaşmazlık
disagreement
i.
73
Ticaret/Ekonomi
anlaşmazlık
discrepancy
i.
Law
74
Hukuk
anlaşmazlık
conflict
i.
75
Hukuk
anlaşmazlık
mix up
i.
76
Hukuk
anlaşmazlık
disagreement
i.
77
Hukuk
anlaşmazlık
dispute
i.
78
Hukuk
anlaşmazlık
quarrel
i.
Politics
79
Siyasal
anlaşmazlık
incompatibility
i.
80
Siyasal
anlaşmazlık
dispute
i.
Literature
81
Edebiyat
anlaşmazlık
agon
i.
Religious
82
Dini
anlaşmazlık
fitna
i.
Latin
83
Latince
anlaşmazlık
controversia
i.
Archaic
84
Eski Kullanım
anlaşmazlık
disgust
i.
Slang
85
Argo
anlaşmazlık
beef
i.
86
Argo
anlaşmazlık
shootout
i.
87
Argo
anlaşmazlık
shoot-out
i.
"anlaşmazlık"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 132 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yasal anlaşmazlık
conflict
i.
2
Genel
anlaşmazlık sebebi
bone of contention
i.
3
Genel
anlaşmazlık nedeni
a bone of contention
i.
4
Genel
anlaşmazlık konusu
bone
i.
5
Genel
yasal anlaşmazlık
legal conflict
i.
6
Genel
anlaşmazlık konusu
object at issue
i.
7
Genel
ufak anlaşmazlık
tiff
i.
8
Genel
bir topluluk içinde anlaşmazlık veya ayrılık
faction
i.
9
Genel
anlaşmazlık yaratan
divisiveness
i.
10
Genel
anlaşmazlık yaratan kişi
disuniter
i.
11
Genel
anlaşmazlık çözüm kurulu
dispute adjudication board
i.
12
Genel
en temel anlaşmazlık
major disagreement
i.
13
Genel
anlaşmazlık konusu
apple of discord
i.
14
Genel
aleni anlaşmazlık
public dispute
i.
15
Genel
çözülemeyen anlaşmazlık
unresolvable disagreement
i.
16
Genel
anlaşmazlık doğması
disagreement arising
i.
17
Genel
anlaşmazlık hali
dispute
i.
18
Genel
anlaşmazlık hali
disagreement
i.
19
Genel
-den kaynaklanan anlaşmazlık
disagreement arising from
i.
20
Genel
çözümlenemeyen anlaşmazlık
deadlock
i.
21
Genel
devam eden/süregelen kişisel anlaşmazlık/çekişme
ongoing personal dispute
i.
22
Genel
derin anlaşmazlık
chasm
i.
23
Genel
anlaşmazlık konusu
question
i.
24
Genel
yakın zamanda bitmiş bir anlaşmazlık veya mücadeleyi anlamlı bir şekilde yansıtan olay
epilog
i.
25
Genel
yakın zamanda bitmiş bir anlaşmazlık veya mücadeleyi anlamlı bir şekilde yansıtan olay
epilogue
i.
26
Genel
anlaşmazlık sırasında argüman üreten kimse
motionist
i.
27
Genel
iki grup arasındaki şiddetli anlaşmazlık
divide
i.
28
Genel
sözlü anlaşmazlık
fight
i.
29
Genel
aleni ve şiddetli anlaşmazlık
paroxysm [obsolete]
i.
30
Genel
karşılıklı utandırma, aşağılama veya küçük düşürme içeren kamuya açık anlaşmazlık
roman holiday
i.
31
Genel
aile içi anlaşmazlık
simulty
i.
32
Genel
vasi ile anlaşmazlık durumunda devreye giren ikinci vasi
subtutor
i.
33
Genel
anlaşmazlık içinde olmak
feud
f.
34
Genel
kızıştırmak (savaş/anlaşmazlık vb)
escalate
f.
35
Genel
aralarında anlaşmazlık olmak
be at odds
f.
36
Genel
anlaşmazlık yaratmak
sow discord
f.
37
Genel
anlaşmazlık içinde olmak
be in disagreement
f.
38
Genel
anlaşmazlık içinde tartışmak
argue about
f.
39
Genel
bir anlaşmazlık yaşamak
have a disagreement
f.
40
Genel
anlaşmazlık sebebiyle ortaklığı bitirmek
part
f.
41
Genel
ile anlaşmazlık içinde
at odds with
s.
42
Genel
çatışma/anlaşmazlık dolu
conflict-ridden
s.
43
Genel
anlaşmazlık çıkaran
divisive
s.
44
Genel
anlaşmazlık çıkarmaya meyilli
gladiatorial
s.
45
Genel
anlaşmazlık çıkarmaya meyilli
gladiatory [obsolete]
s.
46
Genel
anlaşmazlık yaşamış
fissured
s.
Phrasals
47
Öbek Fiiller
(anlaşmazlık içindeki iki kişi veya gruba) müdahale etmek
step between (someone or something)
f.
48
Öbek Fiiller
anlaşmazlık başlatmak
face off
f.
49
Öbek Fiiller
anlaşmazlık çıkarmak
face off
f.
50
Öbek Fiiller
(biri/bir şey) hakkında anlaşmazlık yaşamak
fight about (someone or something)
f.
51
Öbek Fiiller
(biriyle bir şey/biri) hakkında anlaşmazlık yaşamak
fight (with) someone or something about (someone or something)
f.
52
Öbek Fiiller
biri/bir şey hakkında anlaşmazlık yaşamak
fight about someone or something
f.
53
Öbek Fiiller
(tartışma/anlaşmazlık bir yere) yayılmak
rage through (something)
f.
54
Öbek Fiiller
(tartışma/anlaşmazlık bir yerde) alevlenmek
rage through (something)
f.
55
Öbek Fiiller
(tartışma/anlaşmazlık) herkesi sarmak
rage through (something)
f.
56
Öbek Fiiller
(bir yerde bir tartışma/anlaşmazlık) dönmek
rage through (something)
f.
57
Öbek Fiiller
(tartışma/anlaşmazlık bir yeri) kasıp kavurmak
rage through (something)
f.
58
Öbek Fiiller
(bir konuda) münakaşa/anlaşmazlık yaşamak
war over (something)
f.
59
Öbek Fiiller
(biriyle/bir grupla) münakaşa/anlaşmazlık yaşamak
war with (someone or something)
f.
Phrases
60
İfadeler
anlaşmazlık halinde
in case of dispute
expr.
61
İfadeler
anlaşmazlık halinde
in case of disagreement
expr.
62
İfadeler
herhangi bir anlaşmazlık durumunda
in case of any dispute
expr.
63
İfadeler
herhangi bir anlaşmazlık halinde
in case of any dispute
expr.
Colloquial
64
Konuşma Dili
anlaşmazlık nedeni
a bone of contention
i.
65
Konuşma Dili
şiddetli anlaşmazlık/geçimsizlik
blowout
i.
66
Konuşma Dili
şiddetli anlaşmazlık/geçimsizlik
blowout
i.
67
Konuşma Dili
anlaşmazlık içinde
at odds
expr.
68
Konuşma Dili
(biriyle) çekişme/anlaşmazlık içerisinde
at (someone)
expr.
Idioms
69
Deyim
bir dava veya anlaşmazlık hakkında televizyonda, medyada veya sosyal medyada bir kişiye karşı suçlama veya suçlama iması içerecek şekilde yapılan tartışma
trial by the media
i.
70
Deyim
anlaşmazlık sebebi
a bone of contention
i.
71
Deyim
küçük bir anlaşmazlık
handbags at six paces [uk]
i.
72
Deyim
uzun süren anlaşmazlık
a running battle
i.
73
Deyim
süregelen anlaşmazlık/çekişme/tartışma
a running battle
i.
74
Deyim
devam eden anlaşmazlık/çekişme/tartışma
a running battle
i.
75
Deyim
anlaşmazlık sebebi
an act of war
i.
76
Deyim
anlaşmazlık sebebi
an act of war
i.
77
Deyim
anlaşmazlık sebebi
the bone of contention
i.
78
Deyim
anlaşmazlık halinde olmak
be at six and seven with
f.
79
Deyim
ciddi bir anlaşmazlık içinde olmak
be on a collision course
f.
80
Deyim
anlaşmazlık tohumu etmek
sow dragon's teeth
f.
81
Deyim
bir konu üzerinde anlaşmazlık içinde olmak
be at odds over something
f.
82
Deyim
ile anlaşmazlık yaşamak
have a brush with
f.
83
Deyim
(biriyle/bir şeyle) anlaşmazlık içinde olmak
run foul of (someone or something)
f.
84
Deyim
ile anlaşmazlık içinde olmak
run foul of
f.
85
Deyim
(biriyle) arasındaki anlaşmazlık ortadan kalkmak
be square (with one)
f.
86
Deyim
(biriyle bir konuda) anlaşmazlık içerisinde olmak
be at loggerheads with (one) (over something)
f.
87
Deyim
bir anlaşmazlık konusu olmak
be a moot point
f.
88
Deyim
bir anlaşmazlık konusu olmak
be a moot question
f.
89
Deyim
(bir konuda) anlaşmazlık içinde
at odds over (something)
expr.
90
Deyim
ciddi anlaşmazlık içinde
at daggers drawn [uk/australia]
expr.
91
Deyim
(biriyle bir konuda) anlaşmazlık içerisinde
at loggerheads (with somebody) (over something)
expr.
92
Deyim
(bir konuda) anlaşmazlık içerisinde
at loggerheads over (something)
expr.
93
Deyim
(biriyle) anlaşmazlık içerisinde
at loggerheads with (someone)
expr.
94
Deyim
kendi içerisinde anlaşmazlık içinde
at odds with (oneself)
expr.
95
Deyim
(biriyle/bir şeyle) anlaşmazlık içinde
at odds with (someone or something)
expr.
96
Deyim
biriyle anlaşmazlık içinde
at odds with someone
expr.
97
Deyim
uyuşmazlık/anlaşmazlık içinde
at outs
expr.
98
Deyim
uyuşmazlık/anlaşmazlık içinde
on the outs [us]
expr.
99
Deyim
anlaşmazlık içinde
at variance
expr.
100
Deyim
(biriyle/bir şeyle) anlaşmazlık içinde
at variance (with somebody/something)
expr.
101
Deyim
anlaşmazlık içinde/halinde
at war
expr.
102
Deyim
ciddi bir anlaşmazlık içinde
on a collision course
expr.
Speaking
103
Konuşma
bir anlaşmazlık/uyuşmazlık var gibi görünüyor
there seems to be a disagreement
expr.
104
Konuşma
bir anlaşmazlık/uyuşmazlık varmış gibi görünüyor
there seems to be a disagreement
expr.
Trade/Economic
105
Ticaret/Ekonomi
bir ülkenin siyasi anlaşmazlık içinde bulunduğu bir ülkeden mal alıp satmayı yasaklaması
boycott
i.
106
Ticaret/Ekonomi
ticari anlaşmazlık
commercial dispute
i.
107
Ticaret/Ekonomi
ticari anlaşmazlık
commercial litigate
i.
Law
108
Hukuk
hak talebi, tahvil vb. anlaşmazlık konusunun eşitlik gerekçesiyle adli düzenlemesi
chancery [obsolete]
i.
109
Hukuk
aile içi anlaşmazlık
parental discord
i.
110
Hukuk
aileler arasında uzun süredir süregelen anlaşmazlık
lengthy conflict between families
i.
111
Hukuk
anlaşmazlık konusu
subject of dispute
i.
112
Hukuk
anlaşmazlık konusu
object at issue
i.
113
Hukuk
anlaşmazlık konusu değeri ile ilgili davacıya verilen yemin
oath in litem
i.
114
Hukuk
nihai bir kararın verilmesiyle bir anlaşmazlık veya davanın sonuçlanması
determination
i.
115
Hukuk
şiddetli anlaşmazlık
incompatibility of temperament
i.
116
Hukuk
yasal anlaşmazlık
conflict of laws
i.
117
Hukuk
ölüm, boşanma veya anlaşmazlık nedeniyle ayrılmak
break
f.
118
Hukuk
mahkemeye taşınma evresine gelmiş (anlaşmazlık)
ripe
s.
119
Hukuk
anlaşmazlık durumunda
in case of dispute
expr.
120
Hukuk
anlaşmazlık halinde
in case of dispute
expr.
121
Hukuk
anlaşmazlık vukuunda
in case of dispute
expr.
Politics
122
Siyasal
bölgesel anlaşmazlık
regional disagreement
i.
123
Siyasal
bölgesel anlaşmazlık
regional dispute
i.
124
Siyasal
Derinleşen Politik Anlaşmazlık
deepening political row
i.
125
Siyasal
diplomatik anlaşmazlık
diplomatic row
i.
126
Siyasal
nükleer anlaşmazlık
nuclear conflict
i.
Telecom
127
Telekom
uluslararası anlaşmazlık çözüm oranı
international settlement rate
i.
Social Sciences
128
Sosyal Bilimler
yerleşmiş bir uyuşmazlık/anlaşmazlık hali
settling disagreement
i.
Military
129
Askeri
anlaşmazlık sonrası barış faaliyetleri
peace building
i.
Mythology
130
Mitoloji
(roma mitolojisinde) anlaşmazlık tanrıçası
discordia
i.
Archaic
131
Eski Kullanım
anlaşmazlık nedeni
argument
i.
132
Eski Kullanım
anlaşmazlık yaşamak
dissent
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of anlaşmazlık
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy