Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
dolanmak
"dolanmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
dolanmak
stroll
f.
2
Genel
dolanmak
coil
f.
3
Genel
dolanmak
wind round
f.
4
Genel
dolanmak
be wrapped around
f.
5
Genel
dolanmak
coil up
f.
6
Genel
dolanmak
hang about
f.
7
Genel
dolanmak
wind
f.
8
Genel
dolanmak
meander
f.
9
Genel
dolanmak
tangle
f.
10
Genel
dolanmak
twine
f.
11
Genel
dolanmak
get entangled
f.
12
Genel
dolanmak
cruise
f.
13
Genel
dolanmak
ramble
f.
14
Genel
dolanmak
rove
f.
15
Genel
dolanmak
walking about
f.
16
Genel
dolanmak
move around
f.
17
Genel
dolanmak
mill
f.
18
Genel
dolanmak
aberr
f.
19
Genel
dolanmak
traffic
f.
20
Genel
dolanmak
traffick
f.
21
Genel
dolanmak
trod [scottish]
f.
22
Genel
dolanmak
wreathe
f.
23
Genel
dolanmak
girdle
f.
24
Genel
dolanmak
dacker [scotland/north england]
f.
25
Genel
dolanmak
daiker
f.
26
Genel
dolanmak
deke [canada]
f.
27
Genel
dolanmak
run
f.
28
Genel
dolanmak
doodle
f.
29
Genel
dolanmak
slosh
f.
30
Genel
dolanmak
surround [obsolete]
f.
Phrasals
31
Öbek Fiiller
dolanmak
stir around
f.
32
Öbek Fiiller
dolanmak
circulate through something
f.
33
Öbek Fiiller
dolanmak
circulate something through something
f.
34
Öbek Fiiller
dolanmak
saunter along
f.
35
Öbek Fiiller
dolanmak
wind into something
f.
36
Öbek Fiiller
dolanmak
kink up
f.
37
Öbek Fiiller
dolanmak
twist up
f.
38
Öbek Fiiller
dolanmak
amble along
f.
39
Öbek Fiiller
dolanmak
amble along (something)
f.
40
Öbek Fiiller
dolanmak
curl up into something
f.
41
Öbek Fiiller
dolanmak
curl up to something
f.
Marine
42
Denizcilik
dolanmak
fall foul of
f.
"dolanmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 193 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kontrolsüzce dolanmak
welter
f.
2
Genel
bir şeyin etrafına dolanmak
entwine itself around
f.
3
Genel
birbirine dolanmak
interlace
f.
4
Genel
hırsız gibi dolanmak
skulk
f.
5
Genel
diline dolanmak
keep on saying (the same thing)
f.
6
Genel
amaçsızca dolanmak
roam with no purpose
f.
7
Genel
amaçsızca dolanmak
wander around
f.
8
Genel
aylak aylak dolanmak
roam around
f.
9
Genel
aylak aylak dolanmak
gad about around
f.
10
Genel
amaçsızca dolanmak
mope around
f.
11
Genel
eli ayağına dolanmak
dither
f.
12
Genel
(bir şeylerin arasında) sevinç ya da şaşkınlıkla dolanmak
gaze around
f.
13
Genel
(bir şeylerin arasında) sevinç ya da şaşkınlıkla dolanmak
gaze round
f.
14
Genel
çevresinden dolanmak
get round
f.
15
Genel
amaçsızca dolanmak
walk around
f.
16
Genel
amaçsızca dolanmak
obambulate
f.
17
Genel
amaçsızca dolanmak
walk about
f.
18
Genel
amaçsızca dolanmak
perambulate
f.
19
Genel
etrafta dolanmak
walk about
f.
20
Genel
etrafta dolanmak
walk around
f.
21
Genel
aylak aylak dolanmak
muck around
f.
22
Genel
aylak aylak dolanmak
wander aimlessly
f.
23
Genel
aylak aylak dolanmak
muck about
f.
24
Genel
ayağına dolanmak
get in the way
f.
25
Genel
amaçsızca dolanmak
drift around aimlessly
f.
26
Genel
etrafından dolanmak
make a circuit
f.
27
Genel
başıboş dolanmak
trounce [dialect]
f.
28
Genel
(bir şeyin) etrafına dolanmak
twirl
f.
29
Genel
labirentte dolanmak
maze
f.
30
Genel
labirentteymişçesine dolanmak
maze
f.
31
Genel
saçma sapan dolanmak
hawm
f.
32
Genel
başıboş dolanmak
moon around
f.
33
Genel
başıboş dolanmak
moon on
f.
34
Genel
amaçsızca dolanmak
mouch [uk]
f.
35
Genel
amaçsızca dolanmak
mucker
f.
36
Genel
etrafından dolanmak
girdle
f.
37
Genel
objenin çevresinde dolanmak
deke [canada]
f.
38
Genel
(düz veya dolambaçsız şekilde) dolanmak
depart
f.
39
Genel
sessizce dolanmak
ghost
f.
40
Genel
arapsaçı gibi dolanmak
complicate [obsolete]
f.
41
Genel
boş boş dolanmak
fangle [obsolete]
f.
42
Genel
boş boş dolanmak
palmer [dialect] [scotland]
f.
43
Genel
yürüyerek dolanmak
pad
f.
44
Genel
birbirine dolanmak
intertwist
f.
45
Genel
keyifsizce dolanmak
peak [obsolete]
f.
46
Genel
sessizce dolanmak
peak [obsolete]
f.
47
Genel
yılan gibi dolanmak
serpent
f.
48
Genel
yılan gibi dolanmak
serpentine
f.
49
Genel
aylak aylak dolanmak
shool
f.
50
Genel
aylak aylak dolanmak
soldier
f.
51
Genel
boş boş dolanmak
putter
f.
52
Genel
boş boş dolanmak
putter around
f.
53
Genel
boş boş dolanmak
strayve [dialect] [uk]
f.
Phrasals
54
Öbek Fiiller
(kafada, zihinde) ha bire dolanmak
rattle around
f.
55
Öbek Fiiller
(konunun) etrafından dolanmak
tiptoe around
f.
56
Öbek Fiiller
çömelerek dolanmak
crouch around
f.
57
Öbek Fiiller
boş boş/başıboş dolanmak/dolaşmak
rat around
f.
58
Öbek Fiiller
dans eder gibi yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around
f.
59
Öbek Fiiller
dans eder gibi yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around something
f.
60
Öbek Fiiller
arkaya dolanmak
slip around
f.
61
Öbek Fiiller
ayakları yere değmeden yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around
f.
62
Öbek Fiiller
ayakları yere değmeden yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around something
f.
63
Öbek Fiiller
ayakları yerden kesilerek yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around
f.
64
Öbek Fiiller
ayakları yerden kesilerek yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around something
f.
65
Öbek Fiiller
sevinçten havalara uçarak yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around
f.
66
Öbek Fiiller
sevinçten havalara uçarak yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around something
f.
67
Öbek Fiiller
ağzı kulaklarında yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around
f.
68
Öbek Fiiller
ağzı kulaklarında yürümek/dolanmak/dolaşmak
waltz around something
f.
69
Öbek Fiiller
(birinin ya da bir şeyin etrafını) dolanmak
coil around (someone or something)
f.
70
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
mooch about (somewhere)
f.
71
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
muddle about
f.
72
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
muddle about
f.
73
Öbek Fiiller
miskin miskin dolanmak/takılmak
muddle about
f.
74
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
muddle around
f.
75
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
muddle around
f.
76
Öbek Fiiller
miskin miskin dolanmak/takılmak
muddle around
f.
77
Öbek Fiiller
amaçsızca dolanmak
linger around
f.
78
Öbek Fiiller
amaçsızca ortalarda dolanmak
hang around
f.
79
Öbek Fiiller
amaçsızca ortalarda dolanmak
hang about
f.
80
Öbek Fiiller
avare avare dolanmak
ramble on
f.
81
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
linger around
f.
82
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak/oyalanmak
mill around
f.
83
Öbek Fiiller
birinin etrafından dolanmak/bahsetmekten kaçınmak
skirt around someone
f.
84
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak/oyalanmak
mill about
f.
85
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
lollygag around
f.
86
Öbek Fiiller
çevresinde dolanmak
entwine around
f.
87
Öbek Fiiller
etrafta gezmek/dolanmak/dolaşmak
float around
f.
88
Öbek Fiiller
etrafta aceleyle dolanmak
race around
f.
89
Öbek Fiiller
paytak paytak dolanmak
waddle around
f.
90
Öbek Fiiller
sessiz sessiz/sinsice dolanmak
prowl around
f.
91
Öbek Fiiller
sessiz sessiz/sinsice dolanmak
sneak around
f.
92
Öbek Fiiller
sessiz sessiz/sinsice dolanmak
prowl about
f.
93
Öbek Fiiller
(bir araçla/hayvanla) boş boş dolanmak
ride about (something)
f.
94
Öbek Fiiller
(araçla/bir hayvanın üstünde) dolanmak
ride about (something)
f.
95
Öbek Fiiller
(araçla/bir hayvanla) etrafta dolanmak
ride about (something)
f.
96
Öbek Fiiller
(bir şeyle/şeylerle) birbirine dolanmak
intertwine with (something)
f.
97
Öbek Fiiller
çılgınca oradan oraya dolanmak
jump about
f.
98
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
kick about
f.
99
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) peşinde dolanmak
chase (someone or something) around
f.
100
Öbek Fiiller
peşinde dolanmak
chase around
f.
101
Öbek Fiiller
etrafını dolanmak
coil around
f.
102
Öbek Fiiller
etrafına dolanmak
coil around
f.
103
Öbek Fiiller
etrafından dolanmak
come around
f.
104
Öbek Fiiller
etrafından dolanmak
come round
f.
105
Öbek Fiiller
arabayla/araçla bir şeyin etrafında dolanmak/dolaşmak
drive something around something
f.
106
Öbek Fiiller
(bir şeyin) kenarından dolanmak
edge around (something)
f.
107
Öbek Fiiller
biriyle/bir şeyle birinin/bir şeyin ayağına dolanmak
encumber someone or something with someone or something
f.
108
Öbek Fiiller
(bir şeyle birinin/bir şeyin) ayağına dolanmak
encumber (someone or something) with (something)
f.
109
Öbek Fiiller
ile ayağına dolanmak
encumber with
f.
110
Öbek Fiiller
(bir şeye) dolanmak
enmesh in (something)
f.
111
Öbek Fiiller
birinin etrafından dolanmak/dolaşmak
go around someone
f.
112
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) etrafında dönmek/dolanmak
hover around (someone or something)
f.
113
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) etrafında dönmek/dolanmak
hover over (someone or something)
f.
114
Öbek Fiiller
etrafında dolanmak
jockey around
f.
115
Öbek Fiiller
birbirine dolanmak/dolaşmak
knot together
f.
116
Öbek Fiiller
(bir yerde) üzüntülü üzüntülü dolanmak
mope about (somewhere) [uk]
f.
117
Öbek Fiiller
(bir yerde) mutsuz mutsuz dolanmak
mope about (somewhere) [uk]
f.
118
Öbek Fiiller
(bir yerde) keyifsizce dolanmak
mope about (somewhere) [uk]
f.
119
Öbek Fiiller
(bir şeyi çözmek/bir şeyle baş etmek) için etrafta gezinmek/dolanmak/volta atmak
pace (something) out
f.
120
Öbek Fiiller
(araçla) boş boş dolanmak
ride about
f.
121
Öbek Fiiller
(araçla) etrafta dolanmak
ride about
f.
122
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) etrafından dolanmak
skirt around (someone or something)
f.
123
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) etrafından dolanmak
tiptoe around (someone or something)
f.
124
Öbek Fiiller
etrafından dolanmak
work around
f.
125
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) etrafına dolanmak
wrap around (someone or something)
f.
126
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
slop around
f.
127
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
slop around
f.
128
Öbek Fiiller
aylak aylak dolanmak
slop about
f.
129
Öbek Fiiller
boş boş dolanmak
slop about
f.
Colloquial
130
Konuşma Dili
sakar bir şekilde etrafta dolanmak
klutz around
f.
131
Konuşma Dili
beceriksizce etrafta dolanmak
klutz around
f.
Idioms
132
Deyim
deli dana gibi dolanmak
run about like a headless chicken
f.
133
Deyim
deli dana gibi dolanmak
be running about like a headless chicken
f.
134
Deyim
deli dana gibi dolanmak
be rushing about like a headless chicken
f.
135
Deyim
ayağının altında dolanmak
be under one's feet
f.
136
Deyim
birinin (ya da bir sorunun/engelin) etrafından/ardından dolanmak
find a way around someone or something
f.
137
Deyim
başı kesik tavuk gibi etrafta dolanmak
run around like a chicken with its head cut off
f.
138
Deyim
deli dana gibi dolanmak
run around like a chicken with its head cut off
f.
139
Deyim
deli dana gibi dolanmak
run (around) in circles
f.
140
Deyim
çıldırmış gibi ortalarda dolanmak
be running around like a headless chicken
f.
141
Deyim
ne yapacağını bilmez şekilde dolanmak
run around like a chicken with its head cut off
f.
142
Deyim
telaşla ortalıkta dolanmak
rush around like a blue arsed fly
f.
143
Deyim
telaşla ortalıkta dolanmak
run around like a blue arsed fly
f.
144
Deyim
boş boş dolanmak
play the (giddy) goat
f.
145
Deyim
boş boş dolanmak
act the (giddy) goat
f.
146
Deyim
herkesin dilinde olmak/dolanmak
be public property
f.
147
Deyim
çıldırmış gibi ortalarda dolanmak
be running around like a headless chicken [uk]
f.
148
Deyim
çıldırmış gibi ortalarda dolanmak
be running around like a chicken with its head cut off [us]
f.
149
Deyim
birinin/bir şeyin etrafına dolanmak
coil (itself) around someone or something
f.
150
Deyim
(belli bir şekilde) dolanmak/sarılmak
coil (itself) up into something
f.
151
Deyim
etrafından/ardından dolanmak
find a way around
f.
152
Deyim
etrafından/ardından dolanmak
find way around
f.
153
Deyim
(birinin) ayağına dolanmak
get in (one's) hair
f.
154
Deyim
eli ayağına dolanmak
get in a tizzle
f.
155
Deyim
(birinin) ayağına dolanmak
get into (one's) hair
f.
156
Deyim
eli ayağına dolanmak
get into a tizzle
f.
157
Deyim
(bir şeye) dolanmak
run afoul of (something)
f.
158
Deyim
çıldırmış gibi ortalarda dolanmak
run around like a headless chicken
f.
159
Deyim
evsiz barksız/parasız pulsuz/işsiz güçsüz dolanmak
waltz matilda [australia]
f.
160
Deyim
elinde bohçasıyla kalmak/dolanmak
waltz matilda [australia]
f.
161
Deyim
yürüyerek dolanmak
pad the hoof [uk]
f.
162
Deyim
kibirlice dolanmak
shoot one's linen
f.
Technical
163
Teknik
makaraya dolanmak
spool
f.
164
Teknik
dolanmak, çevrilmek
spool
f.
Marine
165
Denizcilik
etrafından dolanmak
fetch a compass
f.
Military
166
Askeri
düşmanın arkasından dolanmak
turn
f.
Sport
167
Spor
rakibin arkasına dolanmak
go behind
f.
Archaic
168
Eski Kullanım
ayağına dolanmak
mar
f.
169
Eski Kullanım
ileri geri dolanmak
dodge
f.
Slang
170
Argo
boş boş dolanmak/dolaşmak
crap around
f.
171
Argo
boş boş dolanmak
futz around
f.
172
Argo
boş boş dolanmak
phutz around
f.
173
Argo
(eşcinsel) partner arayışıyla ortamlarda dolanmak
troll
f.
174
Argo
aylak aylak dolaşmak/dolanmak
sit on (one's) butt
f.
175
Argo
işsiz güçsüz dolanmak
sit on (one's) butt
f.
176
Argo
aylak aylak dolanmak
bugger about
f.
177
Argo
aylak aylak dolanmak
screw off
f.
178
Argo
boş boş dolanmak
wank off [uk]
f.
179
Argo
boş boş dolanmak
futz
f.
180
Argo
boş boş dolanmak
putz
f.
British Slang
181
İngiliz Argosu
amaçsızca dolanmak
womble off
f.
182
İngiliz Argosu
amaçsızca dolanmak
bimble
f.
183
İngiliz Argosu
avare avare dolanmak
piss-ball around
f.
184
İngiliz Argosu
avare avare dolanmak
piss-arse around
f.
185
İngiliz Argosu
avare avare dolanmak
piss-arse about
f.
186
İngiliz Argosu
aylak aylak dolanmak
bugger about/around
f.
187
İngiliz Argosu
aylak aylak dolanmak
dick around
f.
188
İngiliz Argosu
aylak aylak dolanmak
dick about
f.
189
İngiliz Argosu
aylak aylak dolanmak
dilly-dally
f.
190
İngiliz Argosu
boş boş dolanmak
muck around
f.
191
İngiliz Argosu
boş boş dolanmak
play silly beggars
f.
192
İngiliz Argosu
boş boş dolanmak
muck about
f.
193
İngiliz Argosu
boş boş dolanmak
play silly buggers
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dolanmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy