Geçmiş

dolmak

"dolmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	dolmak	expire f.
2	Genel	dolmak	fill f.
3	Genel	dolmak	get full f.
4	Genel	dolmak	fill up f.
5	Genel	dolmak	be full f.
6	Genel	dolmak	flow f.
7	Genel	dolmak	congest f.
8	Genel	dolmak	be packed f.
9	Genel	dolmak	be over f.
10	Genel	dolmak	swim f.
11	Genel	dolmak	clog f.
12	Genel	dolmak	lapse f.
13	Genel	dolmak	swell f.
14	Genel	dolmak	brim f.
15	Genel	dolmak	bathe f.
16	Genel	dolmak	upwell f.
17	Genel	dolmak	honeycomb f.
18	Genel	dolmak	close f.
19	Genel	dolmak	drop f.
20	Genel	dolmak	pour f.

"dolmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 142 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	süresi dolmak	expire f.
General
2	Genel	vadesi dolmak	fall due f.
3	Genel	suyla dolmak	founder f.
4	Genel	süresi dolmak	be out of date f.
5	Genel	dolmak (süre)	expire f.
6	Genel	ile dolmak (gözyaşı/bir duygu)	well up f.
7	Genel	ile dolmak (gözyaşı/bir duygu)	well in f.
8	Genel	kum ve çamurla dolmak	silt up f.
9	Genel	alüvyon ile dolmak	silt up f.
10	Genel	birlikte içeriye dolmak	crowd together f.
11	Genel	çilesi dolmak	for one's period of suffering to end f.
12	Genel	vadesi dolmak	come to maturity f.
13	Genel	dolmak (yelken rüzgarla)	swell f.
14	Genel	ile dolmak (gözyaşı/bir duygu)	well within f.
15	Genel	süresi dolmak	expire f.
16	Genel	garantisi dolmak	(guarantee) expire f.
17	Genel	süre dolmak	(time) run out f.
18	Genel	süre dolmak	(time) be up f.
19	Genel	gözleri yaşlarla dolmak	(one's eyes) fill with tears f.
20	Genel	gözleri dolmak	(one's eyes) to brim with tears f.
21	Genel	gözü dolmak	(one's eyes) to fill with tears f.
22	Genel	gözleri dolmak	(one's eyes) to fill with tears f.
23	Genel	gözü dolmak	(one's eyes) to brim with tears f.
24	Genel	ağzına kadar dolmak	brim f.
25	Genel	süresi dolmak	run out f.
26	Genel	sevinçle dolmak	be filled with joy f.
27	Genel	sevinçle dolmak	be full of joy f.
28	Genel	zamanı dolmak	one's time to be up f.
29	Genel	vize süresi dolmak	one's visa to expire f.
30	Genel	geçici bir süre dolmak	stop/halt temporarily f.
31	Genel	geçici bir süre dolmak	stop/halt for a short time f.
32	Genel	tıka basa/ağzına kadar dolmak	engorge f.
33	Genel	zaman dolmak	the time is over f.
34	Genel	kaygı ile dolmak	be filled with anxiety f.
35	Genel	yeniden (enerji, istek, umut vb.) ile dolmak	recharge f.
36	Genel	yeniden dolmak	refill f.
37	Genel	süresi dolmak	terminate f.
38	Genel	zevkle dolmak	joy f.
39	Genel	buharla dolmak	vapor f.
40	Genel	buharla dolmak	vapour f.
41	Genel	çizgilerle dolmak	line f.
42	Genel	kibir dolmak	bloat f.
43	Genel	tıka basa dolmak	bulge f.
44	Genel	ağzına kadar dolmak	choke f.
45	Genel	tıka basa dolmak	choke f.
46	Genel	boş yer kalmayacak şekilde dolmak	choke f.
47	Genel	süresi dolmak	determine f.
48	Genel	aşırı büyük kalabalıkla birlikte içeriye dolmak	overcrowd f.
49	Genel	ağzına kadar dolmak	overswell f.
50	Genel	aşırı dolmak	overswell f.
51	Genel	süresi dolmak	run out f.
52	Genel	kurtlar dolmak/basmak	beworm f.
53	Genel	(şeffaf yüzey) leke veya çizgi ile dolmak	cloud f.
54	Genel	çatlaklarla dolmak	cranny f.
55	Genel	ağzına kadar dolmak	pack f.
56	Genel	tamamen dolmak	pack f.
57	Genel	sonuna kadar dolmak	pack f.
58	Genel	yaşam enerjisi ile dolmak	pulsate f.
59	Genel	enerji dolmak	prevail [obsolete] f.
60	Genel	irinle dolmak	putrefy f.
61	Genel	safrayla dolmak	putrify f.
62	Genel	yavaş yavaş dolmak	stand f.
63	Genel	(ışık) ortama dolmak	flood f.
Phrasals
64	Öbek Fiiller	gözleri dolmak	tear up f.
65	Öbek Fiiller	katılım süresi dolmak	close out f.
66	Öbek Fiiller	katılım süresi dolmak	close something out f.
67	Öbek Fiiller	bir şey ile tıka basa dolmak/şişmek	bulge with something f.
68	Öbek Fiiller	ile dolmak	inundate with f.
69	Öbek Fiiller	gırtlağına kadar bir şeyle dolmak	cram someone or something with someone or something f.
70	Öbek Fiiller	pozitif enerji dolmak	jump for (something) f.
71	Öbek Fiiller	süresi dolmak (yiyecek, içecek)	go off f.
72	Öbek Fiiller	(birinin/bir şeyin) her tarafına (bir şey) dolmak	swamp (someone or something) with (something) f.
73	Öbek Fiiller	(bir şeye/yere) dolmak	stream into (something or some place) f.
74	Öbek Fiiller	küçük kesiklerle/sıyırıklarla dolmak	scrape up f.
75	Öbek Fiiller	ile dolmak	bulge with f.
76	Öbek Fiiller	(bir şeyle) dolmak	bulge with (something) f.
77	Öbek Fiiller	ile dolmak	burst with f.
78	Öbek Fiiller	(bir duyguyla) dolmak	burst with (an emotion) f.
79	Öbek Fiiller	gözleri yaşla dolmak	mist over f.
80	Öbek Fiiller	(bir şeyle) dolmak	explode with (something) f.
81	Öbek Fiiller	(bir şeye) dolmak/doluvermek	flood into (something) f.
82	Öbek Fiiller	(bir şeye) dolmak/doluvermek	flood in (something) f.
83	Öbek Fiiller	(birinin) içi bir hisle dolmak	flow over (someone) f.
84	Öbek Fiiller	akan bir şeyle dolmak	flow with f.
85	Öbek Fiiller	akan (bir şeyle) dolmak	flow with (something) f.
86	Öbek Fiiller	süresi dolmak	go out f.
87	Öbek Fiiller	tıka basa dolmak	chock up f.
88	Öbek Fiiller	tamamen dolmak	chock up f.
89	Öbek Fiiller	meyveyle dolmak	fruit up f.
90	Öbek Fiiller	gözleri dolmak	glaze up f.
91	Öbek Fiiller	(bir şeyin) içine dolmak	infiltrate into (something) f.
92	Öbek Fiiller	(bir sıvıyla) dolmak	inundate with (something) f.
93	Öbek Fiiller	(bir şeyden dolayı) pozitif enerji dolmak	jump from (something) f.
94	Öbek Fiiller	ile dolmak	overflow with f.
95	Öbek Fiiller	(bir şeyle) dolmak	resound with (something) f.
96	Öbek Fiiller	(ses) (bir şeyin/bir yerin) her tarafına dolmak	reverberate throughout (something or some place) f.
97	Öbek Fiiller	içeri dolmak/doluşmak	stream in f.
98	Öbek Fiiller	(bir şeyin) içine hızla dolmak/girmek	surge into (something) f.
99	Öbek Fiiller	ile dolmak	swell with f.
100	Öbek Fiiller	bir duyguyla dolmak	swell with f.
101	Öbek Fiiller	(bir şeyle) dolmak	well up with (something) f.
102	Öbek Fiiller	(bir hisle) dolmak	wipe over f.
Colloquial
103	Konuşma Dili	miadı dolmak üzere olmak	be done for f.
104	Konuşma Dili	limiti dolmak	be maxed out f.
Idioms
105	Deyim	(birinin) kullanım tarihi dolmak/geçmek	pass (one's) sell-by date f.
106	Deyim	(birinin) kullanım tarihi dolmak/geçmek	pass your sell-by date f.
107	Deyim	heyecanla dolmak	burst with excitement f.
108	Deyim	gözleri dolmak	be moved to tears f.
109	Deyim	içi neşeyle dolmak	feel a glow of contentment f.
110	Deyim	içi neşeyle dolmak	feel a glow of satisfaction f.
111	Deyim	içi neşeyle dolmak	feel a glow of peacefulness f.
112	Deyim	içi huzurla dolmak	feel a glow of contentment f.
113	Deyim	içi huzurla dolmak	feel a glow of satisfaction f.
114	Deyim	içi huzurla dolmak	feel a glow of peacefulness f.
115	Deyim	içi neşeyle dolmak	feel a glow of happiness f.
116	Deyim	içi huzurla dolmak	feel a glow of happiness f.
117	Deyim	nefretle dolmak	bristle with anger f.
118	Deyim	miyadı dolmak	go the way of the dodo f.
119	Deyim	miadı dolmak	go the way of the horse and buggy f.
120	Deyim	nefretle dolmak	bristle with indignation f.
121	Deyim	nefretle dolmak	bristle with rage f.
122	Deyim	tıka basa dolmak	be packed like sardines f.
123	Deyim	miyadı dolmak	go the way of the dinosaur f.
124	Deyim	miyadı dolmak	go the way of the dinosaurs f.
125	Deyim	miadı dolmak	have seen (one's) day f.
126	Deyim	tıka basa dolmak	be squashed (in) like sardines f.
127	Deyim	gözleri dolmak	be (all) choked up f.
128	Deyim	(bir şey, duygu) dolmak	brim with (something) f.
129	Deyim	(bir şeyle, duyguyla) dolmak	brim with (something) f.
130	Deyim	mutlulukla/sevinçle dolmak	burst with joy f.
131	Deyim	vadesi dolmak/geçmek	get in arrears f.
132	Deyim	(kabarcık, çıban) olgunlaşıp irinle dolmak	come to a head f.
Trade/Economic
133	Ticaret/Ekonomi	tekrar dolmak	replenish f.
Computer
134	Bilgisayar	kendi kendine dolmak	self populate f.
Marine
135	Denizcilik	(dalga) kıç kasarasına dolmak	poop f.
Physiology
136	Fizyoloji	kanla dolmak	engorge f.
Pathology
137	Patoloji	şişerek irin dolmak	apostemate f.
Archaic
138	Eski Kullanım	birlikte içeriye dolmak	huggle f.
Slang
139	Argo	kafası dolmak	be brain dead f.
140	Argo	miadı dolmak	tap out f.
141	Argo	mutlulukla dolmak	bliss out f.
142	Argo	huzurla dolmak	bliss out f.