nest - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

nest

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"nest" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
nest i. yuva
General
nest i. kuluçka
nest i. tutam
nest i. küme
nest i. iç içe geçen şeyler
nest i. ev
nest i. barınak
nest i. sığınak
nest i. mesken
nest i. in
nest i. uğrak yer
nest i. hırsız uğursuz kimselerin mesken tuttuğu yer
nest i. bir yerde veya yuvada yaşayanlar
nest i. bir yuva dolusu kuş, böcek vb.
nest i. belirli bir uygulama veya düşüncenin merkezi olan yer
nest i. birbirine yakın olacak veya birbiri içine sığacak şekilde yerleştirilmiş bir grup nesne
nest i. bir şeyi tutacak biçimde şekillendirilmiş hazne
nest f. yuvalanmak
nest f. yuva yapmak
nest f. yuvaya yerleşmek
nest f. iç içe yerleştirmek
nest f. iç içe düzenlemek
nest f. yuvalamak
nest f. iç içe koymak
nest f. iç içe girmek
nest f. iç içe koymak
nest f. içice düzenlemek
nest f. yuva toplamak
nest f. yuvaya yerleştirmek
Technical
nest i. (kasnaklar, dişliler, yaylar vb.) birlikte çalışan kompakt cihaz grubu
nest i. delme kalıbı üzerindeki bir grup delik veya pim
Computer
nest i. yuvalamak yuva
nest f. yuvalama
Mining
nest i. başka bir oluşum içinde yuvalanmış küçük cevher veya mineral kütlesi
Biology
nest i. doku üzerinde bulunan izole hücre kümesi
Tobacco
nest f. depoda daha iyi paketlerin görünür hale gelmesi için (tütünleri) düzenleme
Military
nest i. belirli bir yere mevzilendirilmiş silah grubu
nest i. tüfek yuvası

"nest" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 276 sonuç

İngilizce Türkçe
General
bird's nest i. kuş yuvası
mouse nest i. fare deliği
mouse's nest i. fare deliği
eagle's nest i. kartal yuvası
a love nest i. aşk yuvası
bird nest i. aşiyan
mare's nest i. boşa çıkma
mare's nest i. asılsız haber
ant nest i. karınca yuvası
nest egg i. fol
mare's nest i. havayı alma
mare's nest i. görünüşte önemli değersiz buluş
ant's nest i. karınca yuvası
empty nest syndrome i. boş yuva sendromu
rat nest i. fare yuvası
eagle nest i. kartal yuvası
bird nest i. kuş yuvası
duck nest i. ördek yuvası
children's nest i. çocuk barınağı
nest egg i. daha fazla büyüme veya gelişmeyi teşvik eden çekirdek veya başlangıç birikimi
bird's nest i. dolaşık saç
mare’s-nest i. görünüşte önemli değersiz buluş
mare’s-nest i. içinden çıkılmaz durum
mare’s-nest i. arapsaçı
mare's nest i. içinden çıkılmaz durum
mare's nest i. arapsaçı
mare's nest i. büyük bir kaos veya karışıklık durumu
mares-nest i. görünüşte önemli değersiz buluş
mares-nest i. içinden çıkılmaz durum
mares-nest i. arapsaçı
mare's-nest i. harika görünüp aslında aldananları gülünç duruma düşüren şaka
hornets nest i. yoğun aktivite
hornet's nest i. zor durum
hornet's nest i. sıkıntılı durum
hornet's nest i. belalı durum
hornet's nest i. sinirli reaksiyon
hornet's nest i. kızgın tepki
hornet's nest i. yoğun aktivite
crows-nest i. gemi direğinin üstündeki gözetleme yapısı
crows-nest i. gözetleme platformu
crow's-nest i. gemide bulunan ufak gözetleme platformu
crow's-nest i. karada olup gemininkine benzeyen gözetleme yapısı
feather one's own nest f. köşeyi dönmek
feather one's nest f. avantadan para kazanmak
feather one's own nest f. avantadan para kazanmak
feather one's own nest f. küpünü doldurmak
build a nest f. yuva kurmak
feather one's nest f. yükünü tutmak
feather one's nest f. köşeyi dönmek
feather one's nest f. küpünü doldurmak
stir up a hornet's nest f. arı kovanına çomak sokmak
nest along the river f. nehir boyunca yuva yapmak
make a nest f. yuva yapmak
build a nest f. yuva yapmak
bird-nest f. kuş yuvası toplamak
bird's–nest f. kuş yuvası avcılığı yapmak
bird's-nest f. yumurta toplamak için kuş yuvası aramak
feather one's nest f. birinin üstünden para kazanmak
feather one's nest f. birinden faydalanarak zenginleşmek
feather one's nest f. birinin konumunu kullanarak zenginleşmek
Phrasals
nest in something f. (bir şeyin içine) yuva yapmak
nest together f. iç içe geçmek
nest together f. birbirinin içine geçmek
nest together f. içi içe yerleşmek
nest together f. iç içe girmek
nest together f. iç içe geçebilmek
nest in f. -e yuva yapmak
nest in f. içine yuva yapmak
nest in f. -e sokulmak
nest in f. içine sokulmak
nest in f. '-e yerleşmek
nest in f. içine yerleşmek
nest in f. '-e sığınmak
nest in f. içine sığınmak
nest in f. güvenli bir şekilde içine sokulmak/sığınmak
nest in f. -e yerleştirmek
nest in f. içine yerleştirmek
nest in f. güvenli bir şekilde içine yerleştirmek/oturtmak
nest in f. içine oturtmak
nest in f. '-e sıkıca sarmak
nest in f. içine sıkıca sarmak
nest in f. -de yuvalandırmak
nest in f. içine/içinde yuvalandırmak
nest in f. '-e yuva yapmasına yadım etmek
nest in f. içinde yuva yapmasına yadım etmek
Proverb
god builds a nest-for the homeless bird garip kuşun yuvasını allah yapar
it's an ill bird that fouls its own nest sadece aptal bir insan yaşadığı yeri çöplüğe çevirip berbat eder
Colloquial
rat's nest i. büyük karmaşa veya hengame yeri
a love nest i. aşk yuvası
hornets' nest i. bela
a hornet's nest i. bela
a mare's nest i. değersiz şey
a hornet's nest i. içinden çıkılamayan sorun
hornets' nest i. içinden çıkılamayan sorun
a hornet's nest i. kötü durum
hornets' nest i. kötü durum
a mare's nest i. saçmalık
a hornet's nest i. sorun
hornets' nest i. sorun
hurrah's nest i. darmadağın
hurrah's nest i. karma karışık
hurrah's nest i. çarşamba pazarı
hurrah's nest i. düzensiz yığın
sleeper nest i. örgüt evi
sleeper nest i. terörist yuvası
Idioms
a mare's nest i. fos çıkan keşif
a mare's nest i. görünüşte önemli değersiz buluş
a mare's nest i. arapsaçı
cuckoo in the nest i. başkasının işine burnunu sokan kimse
a mare's nest i. içinden çıkılmaz/karışık durum
viper's nest i. kötülüğün kaynağı
viper's nest i. şer yuvası
a turkey's nest i. toz yumağı
a cuckoo in the nest i. zurnanın son deliği/dış kapının mandalı/evdeki yabancı
a cuckoo in the nest i. yuvadaki yabancı
someone's nest egg i. zor günler için biriktirilen para
a hornets' nest i. belalı durum
a hornets' nest i. içinden çıkılamayan sorun
a hornets' nest i. kötü durum
a hornets' nest i. sorun
a hornets' nest i. dert
a hornets' nest i. bir sürü bela/sorun
a hornet’s nest i. dert
a hornet’s nest i. bir sürü sorun
a nest egg i. birikim
a nest egg i. biriktirilen para
a nest egg i. kenara koyulan para
a nest egg i. tasarruf
a nest egg i. gelecek için yapılan birikim
a nest egg i. gelecek için biriktirilen para
feather one's own nest f. açıktan kazanmak
poke the hornet's nest f. arı kovanına çomak sokmak
stir up a hornet's nest f. arının yuvasına çöp dürtmek
build a nest egg f. birikim yapmak/para biriktirmek/köşeye üç beş kuruş atmak
bring a hornet's nest about one's ears f. başına dert açmak
bring a hornet's nest about one's ears f. başını belaya sokmak
feather one's own nest f. cebini doldurmak
feather one's nest f. cebini doldurmak
leave the nest f. evden ayrılmak
stir up a hornet's nest f. fincancı katırlarını ürkütmek
fly the nest f. evden ayrılmak
feather one's nest f. kesesini doldurmak
feather one's own nest f. kesesini doldurmak
feather one's nest f. küpünü doldurmak
feather one's nest f. kendi karını düşünmek
foul one's own nest f. kendi kendinize zarar vermek
foul one's own nest f. kendi kuyusunu kendi kazmak
feather one's own nest f. küpünü doldurmak
leave the nest f. yuvadan uçmak
fly the nest f. yuvadan uçmak
feather one's nest f. yükünü tutmak
stir up a hornet's nest f. yıldırımları üstüne çekmek
stir up a hornet's nest f. yıldırımları üstüne çekmek
feather one's own nest f. yükünü tutmak
feather nest f. yükünü tutmak
feather nest f. küpünü doldurmak
feather nest f. köşeyi dönmek
feather nest f. avantadan para kazanmak
feather nest f. cebini doldurmak
feather nest f. keseyi doldurmak
feather nest f. evini/yuvasını döşemek
feather nest f. evini/yuvasını güzelleştirmek
feather nest f. evini/yuvasını dayayıp döşemek
feather nest f. evini/yuvasını dekore etmek
feather (one's) nest f. evini/yuvasını döşemek
feather (one's) nest f. evini/yuvasını güzelleştirmek
feather (one's) nest f. evini/yuvasını dayayıp döşemek
feather (one's) nest f. evini/yuvasını dekore etmek
feather your nest f. yükünü tutmak
feather your nest f. küpünü doldurmak
feather your nest f. köşeyi dönmek
feather your nest f. avantadan para kazanmak
feather your nest f. cebini doldurmak
feather your nest f. keseyi doldurmak
feather your nest f. açıktan kazanmak
feather your (own) nest f. yükünü tutmak
feather your (own) nest f. küpünü doldurmak
feather your (own) nest f. köşeyi dönmek
feather your (own) nest f. avantadan para kazanmak
feather your (own) nest f. cebini doldurmak
feather your (own) nest f. keseyi doldurmak
feather your (own) nest f. açıktan kazanmak
foul one's nest f. kendi kendine zarar vermek
foul one's nest f. kendi kuyusunu kazmak
foul one's nest f. kendi yuvasını yıkmak
foul one's own nest f. kendi kendine zarar vermek
foul one's own nest f. kendi kuyusunu kazmak
foul one's own nest f. kendi yuvasını yıkmak
foul own nest f. kendi kendine zarar vermek
foul own nest f. kendi kuyusunu kazmak
foul own nest f. kendi yuvasını yıkmak
foul your own nest f. kendi kendine zarar vermek
foul your own nest f. kendi kuyusunu kazmak
foul your own nest f. kendi yuvasını yıkmak
stir up a hornets' nest f. arı kovanına çomak sokmak
stir up a hornets' nest f. arının yuvasına çöp dürtmek
stir up a hornets' nest f. fincancı katırlarını ürkütmek
stir up a hornets' nest f. yıldırımları üstüne çekmek
empty nest, empty nester expr. kuş yuvadan uçtu
empty nest, empty nester expr. çocukların evden ayrılmasıyla odaları boş kalmış/neşesi kaçmış ev
empty nest, empty nester expr. çocukların evden ayrılmasıyla ebeveynlerin yalnız kaldığı ev
Trade/Economic
nest egg i. emeklilik gibi özel bir amaç için ayırılan ödenek
nest-egg i. emeklilik gibi özel bir amaç için ayırılan ödenek
nest egg i. kara gün akçesi
Technical
nest of tubes i. boru demeti
crow's nest i. çanaklık
crow's nest i. karga yuvası
Marine
crow's nest i. çanaklık
crow's nest i. geminin ana direğinin tepesine yakın gözetleme yeri
crow's nest i. gözcü yeri
bird's nest i. çanaklık
bird's nest i. olta ipinin dolaşması
Psychology
empty nest i. boş yuva
empty nest syndrome i. çocukların evi terk etmesi sendromu
empty-nest syndrome i. çocuklar evden ayrıldığında ebeveynlerin hissettiği depresyon, yalnızlık durumu
Gastronomy
bird nest shaped pastry with nuts in thick syrup i. bülbül yuvası
nightingale's nest i. bülbül yuvası
pastry shaped like a bird’s nest i. kuş yuvası
bird's–nest i. yenilebilir kuş yuvası
edible bird's nest i. yenilebilir kuş yuvası
bird's nest i. kuruyemiş veya meyve içeren çeşitli yemeklere verilen ad
bird's-nest pudding i. bir tür elmalı puding
bird's-nest soup i. kuş yuvası çorbası
bird's nest soup i. kuş yuvası çorbası
Biology
bird's-nest fungus i. kuş yuvası mantarı
bird's nest fungus i. kuş yuvası mantarı
Marine Biology
bubble nest i. kabaracık yuvası
bubble nest i. köpük yuva
Botanic
bird's nest fern (asplenium nidus) i. kuş yuvası eğreltiotu
bird's nest fern (asplenium nidus) i. eski dünya'nın tropikal bölgelerinde veya avustralya'da ağaç köklerinde sıkça yetişen bir eğrelti otu
nest fern i. kuş yuvası eğreltiotu
nest fern i. eski dünya'nın tropikal bölgelerinde veya avustralya'da ağaç köklerinde sıkça yetişen bir eğrelti otu
yellow bird's nest (monotropa hypopitys) i. sarı kuş yuvası
bird's nest i. kuş yuvasına benzeyen çeşitli bitkilere verilen ad
bird's nest i. yabani havucun atası olduğu düşünülen bir avrasya bitkisi
crow's nest i. yabani havucun atası olduğu düşünülen bir avrasya bitkisi
bird's–nest fern (asplenium nidus) i. doradil
bird's–nest fern (pycnodoria vittata) i. güney abd'ye özgü bir eğrelti otu
bird's-nest orchid (monotropa hypopitys) i. monotropaeceae familyasına ait, kökleri kuş yuvasına benzeyen parazit bir avrasya bitkisi
bird's–nest orchid i. asalak salep
bird's-nest orchid i. asalak salep
bird's–nest orchis i. asalak salep
climbing bird's nest fern (microsorium punctatum) i. afrika'da, güneydoğu asya adaları'nda ve polinezya'da yetişen tropik bir eğreltiotu
Agriculture
turkey nest [australia] i. küçük topraktan yapılmış su barajı
egg-nest i. folluk
laying nest i. folluk
Apiculture
expand brood nest i. kuluçkalık genişlemesi
Forestry
artificial bird nest i. suni kuş yuvası
Geography
crows nest i. indiana eyaletinde yerleşim yeri
north crows nest i. indiana eyaletinde yerleşim yeri
eagle nest i. new mexico eyaletinde yerleşim yeri
Military
machine gun nest i. makineli tüfek yuvası
Archaic
nest egg i. birini kandırmak için rüşvet veya yem olarak kullanılan şey
Ornithology
nest box i. folluk
nest box i. evcil tavukların yumurta bıraktığı, kümese yerleştirilen kutu
nest box i. yabani kuşlar için yuvalanma yeri olarak tasarlanmış ve onların orada üremelerini teşvik etmek için bir bahçeye, parka veya tabiatı koruma alanına yerleştirilmiş kutu
nest box i. evcil hayvanların üremesi için hazırlanan kutu
Entomology
hornets' nest i. eşek arısı kovanı
hornets' nest i. yaban arısı kovanı
hornet's nest i. eşek arısı kovanı
hornet's nest i. yaban arısı kovanı
Slang
cuckoo's nest i. tımarhane
love nest [dated] i. aşk kutusu
love nest [dated] i. vajina
Star Wars
carrandar secundus slaver's nest i. carrandar secundus köle tacirleri yuvası
colicoid creation nest i. colicoid icat yuvası
dark nest crisis i. kara yuva krizi
eagle's nest i. kartal'ın yuvası
ghostling nest of the assembler i. derleyicinin hayaletimsi yuvası
grand nest i. büyük yuva
hawk's nest i. şahin'in yuvası
kag'areth queen's nest i. ka'areth kraliçesi'nin yuvası
nest ship i. yuva gemisi
the smuggler's nest i. kaçakçı'nın yuvası
ukunuku killik nest i. ukunuku killik yuvası
viper's nest i. engereğin yuvası