Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
olağanüstü!
"olağanüstü!"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Slang
1
Argo
olağanüstü!
awesome!
exclam.
British Slang
2
İngiliz Argosu
olağanüstü!
fannytastic!
ünl.
"olağanüstü!"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
olağanüstü çaba
spurt
i.
2
Yaygın Kullanım
olağanüstü hal
state of emergency
i.
3
Yaygın Kullanım
olağanüstü
splendid
s.
4
Yaygın Kullanım
olağanüstü
extraordinary
s.
General
5
Genel
olağanüstü hal bölge valisi
emergency rule governor
i.
6
Genel
olağanüstü şey
phenomenon
i.
7
Genel
olağanüstü kızarma
erythrism
i.
8
Genel
savaş ve olağanüstü hal mevzuatı
war and emergency legislation
i.
9
Genel
olağanüstü şey
prodigy
i.
10
Genel
olağanüstü durum
emergency
i.
11
Genel
olağanüstü şey
humdinger
i.
12
Genel
olağanüstü olma
marvelousness
i.
13
Genel
olağanüstü
lulu
i.
14
Genel
olağanüstü durum yönetimi
emergency management
i.
15
Genel
olağanüstü şey/kimse
humdinger
i.
16
Genel
olağanüstü olma
fantasticalness
i.
17
Genel
olağanüstü bir örnek
extreme case
i.
18
Genel
olağanüstü manzara
spectacular
i.
19
Genel
olağanüstü hal bölgesi
emergency region
i.
20
Genel
olağanüstü büyüklükte şey
whapper
i.
21
Genel
olağanüstü şey
corker
i.
22
Genel
olağanüstü
doozy
i.
23
Genel
olağanüstü bölgeyi tahliye eden kimse
evacuee
i.
24
Genel
olağanüstü şey
lulu
i.
25
Genel
olağanüstü şey
marvel
i.
26
Genel
olağanüstü derinlikte bir yerkabuğu yarığı
abyss
i.
27
Genel
olağanüstü iş
wonderwork
i.
28
Genel
olağanüstü toplantı
extraordinary meeting
i.
29
Genel
olağanüstü durum
disaster
i.
30
Genel
olağanüstü su seviyesi
exceptional water level
i.
31
Genel
olağanüstü başarı
exploit
i.
32
Genel
olağanüstü büyüme
phenomenal growth
i.
33
Genel
olağanüstü önlemler
extraordinary remedies
i.
34
Genel
olağanüstü ihtimam
extraordinary diligence
i.
35
Genel
olağanüstü dikkat
extraordinary diligence
i.
36
Genel
olağanüstü başarı
extraordinary success
i.
37
Genel
olağanüstü yazar
author extraordinaire
i.
38
Genel
olağanüstü yetenekleri olan insanlar
people with extraordinary abilities
i.
39
Genel
olağanüstü yetenekler
extraordinary abilities
i.
40
Genel
olağanüstü deneyim
extraordinary experience
i.
41
Genel
olağanüstü olma
marvellousness
i.
42
Genel
olağanüstü uğraşlar
extraordinary exertions
i.
43
Genel
olağanüstü uğraşlar
extraordinary efforts
i.
44
Genel
olağanüstü şey
admiration [obsolete]
i.
45
Genel
olağanüstü veya sıradışı şey
lalapalooza
i.
46
Genel
olağanüstü durum
the marvelous
i.
47
Genel
olağanüstü kimse
all-timer [us]
i.
48
Genel
annelik konusunda olağanüstü kadın
alpha mummy
i.
49
Genel
olağanüstü performans
éclat
i.
50
Genel
olağanüstü eşitsizlik
prodigious inequality
i.
51
Genel
olağanüstü bölgeden tahliye edilen kimseler
evacuees
i.
52
Genel
olağanüstü şey
eye opener
i.
53
Genel
olağanüstü şey
eyeopener
i.
54
Genel
olağanüstü şey
eye-opener
i.
55
Genel
olağanüstü etki
magic
i.
56
Genel
olağanüstü güç
magic
i.
57
Genel
olağanüstü müzik yeteneği olan kadın
virtuosa
i.
58
Genel
olağanüstü öneme veya güce sahip kimse
big
i.
59
Genel
olağanüstü öneme veya güce sahip kurum
big
i.
60
Genel
olağanüstü şey
marl [dialect]
i.
61
Genel
olağanüstü arzu veya hevese sahip kimse
whale
i.
62
Genel
olağanüstü başarı
whow
i.
63
Genel
olağanüstü güçleri olan kadın
wonder woman
i.
64
Genel
olağanüstü olma
wonderment
i.
65
Genel
olağanüstü başarı
wow
i.
66
Genel
olağanüstü yetenek
brilliance
i.
67
Genel
olağanüstü yetenek
brilliancy
i.
68
Genel
olağanüstü şey
broth
i.
69
Genel
olağanüstü kimse
broth
i.
70
Genel
olağanüstü savaşçı
hero
i.
71
Genel
olağanüstü asker
hero
i.
72
Genel
olağanüstü yetenekli binici
horseman
i.
73
Genel
olağanüstü yetenekli kadın binici
horsewoman
i.
74
Genel
olağanüstü şey
hummer
i.
75
Genel
olağanüstü şey
monster
i.
76
Genel
(cüsse, enerji veya yetenek bakımından) olağanüstü kimse
buster
i.
77
Genel
olağanüstü kimse
buster [dialect]
i.
78
Genel
olağanüstü şey
buster [dialect]
i.
79
Genel
olağanüstü başarılı genç kadın
girl wonder
i.
80
Genel
olağanüstü şey
darb
i.
81
Genel
olağanüstü güçleri olan kimse
giant
i.
82
Genel
önemli veya olağanüstü bir deneyimden geçen kimse
graduate
i.
83
Genel
olağanüstü şey
one for the book
i.
84
Genel
olağanüstü yeteneklere sahip kimse
roarer
i.
85
Genel
olağanüstü şey
rouser
i.
86
Genel
olağanüstü gücü olan kimse
dynamo
i.
87
Genel
olağanüstü hale getirme
fantastication
i.
88
Genel
olağanüstü kimse
piece of work
i.
89
Genel
olağanüstü becerileri olan kimse
sensitive
i.
90
Genel
olağanüstü becerileri olduğu söylenen kimse
sensitive
i.
91
Genel
olağanüstü, şaşalı parıldama
glossy shine
i.
92
Genel
olağanüstü olma
preternaturalism
i.
93
Genel
olağanüstü şey
preternaturalism
i.
94
Genel
kendi türünde olağanüstü olan şey
smasher
i.
95
Genel
olağanüstü örnek
beauty
i.
96
Genel
olağanüstü
snorter
i.
97
Genel
olağanüstü şey
snorter
i.
98
Genel
olağanüstü kimse
stickout [us]
i.
99
Genel
olağanüstü hünerli kadın
superheroine
i.
100
Genel
olağanüstü edinim
superlucration [obsolete]
i.
101
Genel
olağanüstü zihin
supermind
i.
102
Genel
olağanüstü akla sahip kimse
supermind
i.
103
Genel
olağanüstü güvenlik
supersafety
i.
104
Genel
olağanüstü şey
superspectacle
i.
105
Genel
olağanüstü koşullarda hayatta kalacak şekilde önlemler alan kimse
survivalist
i.
106
Genel
olağanüstü çaba göstermek
spurt
f.
107
Genel
olağanüstü bir şey olmak
be quite something
f.
108
Genel
olağanüstü hal ilan etmek
declare a state of emergency
f.
109
Genel
olağanüstü yetkiler verilmek
be given exceptional powers
f.
110
Genel
olağanüstü yetkilerle görevlendirilmek
be given exceptional powers
f.
111
Genel
olağanüstü şeyler yapmak
do extraordinary things
f.
112
Genel
olağanüstü görünmek
monster
f.
113
Genel
olağanüstü hale getirmek
fantasticate
f.
114
Genel
olağanüstü hale getirmek
stew
f.
115
Genel
olağanüstü
spectacular
s.
116
Genel
olağanüstü
dreamy
s.
117
Genel
olağanüstü
uncanny
s.
118
Genel
olağanüstü
huge
s.
119
Genel
olağanüstü
preternatural
s.
120
Genel
olağanüstü
phenomenal
s.
121
Genel
olağanüstü
rare
s.
122
Genel
olağanüstü
incredible
s.
123
Genel
olağanüstü
sublime
s.
124
Genel
olağanüstü
extraordinary
s.
125
Genel
olağanüstü
special
s.
126
Genel
olağanüstü
breathtaking
s.
127
Genel
olağanüstü
magnificent
s.
128
Genel
olağanüstü
marvelous
s.
129
Genel
olağanüstü
necromantic
s.
130
Genel
olağanüstü
supernatural
s.
131
Genel
olağanüstü
unaccountable
s.
132
Genel
olağanüstü
fantastical
s.
133
Genel
olağanüstü
terrific
s.
134
Genel
olağanüstü
fabulous
s.
135
Genel
olağanüstü
above the ordinary
s.
136
Genel
olağanüstü
glorious
s.
137
Genel
olağanüstü
extreme
s.
138
Genel
olağanüstü
remarkable
s.
139
Genel
olağanüstü kızarma özelliğine sahip olan
erythristic
s.
140
Genel
olağanüstü
raving
s.
141
Genel
olağanüstü
abnormal
s.
142
Genel
olağanüstü
paramount
s.
143
Genel
olağanüstü
marvellous
s.
144
Genel
olağanüstü
supernormal
s.
145
Genel
olağanüstü
portentous
s.
146
Genel
olağanüstü
exceeding
s.
147
Genel
olağanüstü
classical
s.
148
Genel
olağanüstü algılama olan
extrasensory
s.
149
Genel
olağanüstü
exceptional
s.
150
Genel
olağanüstü
shining
s.
151
Genel
olağanüstü
extra
s.
152
Genel
olağanüstü
superior
s.
153
Genel
olağanüstü
unearthly
s.
154
Genel
olağanüstü
out of the ordinary
s.
155
Genel
olağanüstü
unusual
s.
156
Genel
olağanüstü
prodigious
s.
157
Genel
olağanüstü
miraculous
s.
158
Genel
olağanüstü
smashing
s.
159
Genel
olağanüstü
uncommon
s.
160
Genel
olağanüstü
fantastic
s.
161
Genel
olağanüstü
sheenful
s.
162
Genel
olağanüstü
outstanding
s.
163
Genel
olağanüstü
wonderful
s.
164
Genel
olağanüstü
teratical [obsolete]
s.
165
Genel
olağanüstü
transphenomenal
s.
166
Genel
olağanüstü
uncouth [obsolete]
s.
167
Genel
olağanüstü
eminent
s.
168
Genel
olağanüstü
unearthly
s.
169
Genel
olağanüstü olmayan
unmiraculous
s.
170
Genel
olağanüstü
larger-than-life
s.
171
Genel
olağanüstü
larger than life
s.
172
Genel
olağanüstü
lash [ireland]
s.
173
Genel
olağanüstü büyük
gigundous
s.
174
Genel
olağanüstü
wild
s.
175
Genel
olağanüstü
wizardly
s.
176
Genel
olağanüstü
wonder
s.
177
Genel
olağanüstü
wondered [obsolete]
s.
178
Genel
olağanüstü
meridian [obsolete]
s.
179
Genel
olağanüstü
hella
s.
180
Genel
olağanüstü
high
s.
181
Genel
olağanüstü derecede canlı
hyperreal
s.
182
Genel
olağanüstü
mirific
s.
183
Genel
olağanüstü
mirifical
s.
184
Genel
olağanüstü
mythologic
s.
185
Genel
olağanüstü
mythological
s.
186
Genel
olağanüstü entelektüel olan
gigantic
s.
187
Genel
olağanüstü değerde
gold
s.
188
Genel
olağanüstü kalitede
gold
s.
189
Genel
olağanüstü mükemmellikte
gold
s.
190
Genel
olağanüstü dehası olan
demonic
s.
191
Genel
olağanüstü dehası olan
daemonic
s.
192
Genel
olağanüstü
deuced
s.
193
Genel
olağanüstü
devilish
s.
194
Genel
ilahi etkiyi düşündürecek kadar olağanüstü
inspired
s.
195
Genel
olağanüstü
famous
s.
196
Genel
olağanüstü
doggone
s.
197
Genel
olağanüstü
first-class
s.
198
Genel
olağanüstü
gaudish [obsolete]
s.
199
Genel
olağanüstü
phantastic
s.
200
Genel
olağanüstü
phantastical
s.
201
Genel
olağanüstü
precellent [obsolete]
s.
202
Genel
olağanüstü
sick-dog
s.
203
Genel
olağanüstü
smacking
s.
204
Genel
olağanüstü
smash
s.
205
Genel
olağanüstü
standout
s.
206
Genel
olağanüstü
star
s.
207
Genel
olağanüstü
super
s.
208
Genel
olağanüstü
superbad
s.
209
Genel
olağanüstü
superordinary
s.
210
Genel
olağanüstü güvenli
supersafe
s.
211
Genel
olağanüstü
supersonic
s.
212
Genel
olağanüstü bir biçimde
breathtakingly
zf.
213
Genel
olağanüstü bir şekilde
superiorily
zf.
214
Genel
olağanüstü
extraordinarily
zf.
215
Genel
olağanüstü bir şekilde
portentously
zf.
216
Genel
olağanüstü şekilde iyi
wondrously
zf.
217
Genel
olağanüstü bir şekilde
shiningly
zf.
218
Genel
olağanüstü olarak
fantastically
zf.
219
Genel
olağanüstü düzeyde
tremendously
zf.
220
Genel
olağanüstü bir şekilde
uncommonly
zf.
221
Genel
olağanüstü
exceptionally
zf.
222
Genel
olağanüstü bir biçimde
phenomenally
zf.
223
Genel
olağanüstü
prodigiously
zf.
224
Genel
olağanüstü bir biçimde
extraordinarily
zf.
225
Genel
olağanüstü bir durumda
in cases of emergency
zf.
226
Genel
olağanüstü biçimde
rarely [obsolete]
zf.
227
Genel
olağanüstü bir biçimde
exceedingly
zf.
228
Genel
olağanüstü biçimde
mirifically
zf.
229
Genel
olağanüstü olarak
fantasticly [obsolete]
zf.
230
Genel
olağanüstü biçimde
inordinately
zf.
231
Genel
olağanüstü halde
first-rate
zf.
232
Genel
olağanüstü biçimde
preternaturally
zf.
233
Genel
olağanüstü bir şekilde
outstandingly
zf.
234
Genel
olağanüstü güçlü anlamını veren bir ön ek
din-
ök.
235
Genel
olağanüstü güçlü anlamını veren bir ön ek
dino-
ök.
236
Genel
dikkat çekici ve olağanüstü olay anlamı veren son ek
-a'-rama
snk.
237
Genel
dikkat çekici ve olağanüstü olay anlamı veren son ek
-o'-rama
snk.
238
Genel
olağanüstü durum anlamı veren son ek
-o-rama
snk.
Phrasals
239
Öbek Fiiller
(bir şeyde) olağanüstü başarılı olmak
excel at (something)
f.
240
Öbek Fiiller
(bir şeyde) olağanüstü başarılı olmak
excel in (something)
f.
Phrases
241
İfadeler
olağanüstü
the berries
expr.
242
İfadeler
olağanüstü
it's the berries
expr.
243
İfadeler
olağanüstü
something else
expr.
244
İfadeler
olağanüstü bir şey/biri
he/she/it is something else
expr.
Colloquial
245
Konuşma Dili
olağanüstü biri
a piece of work [us]
i.
246
Konuşma Dili
olağanüstü zeki davranış
wise move
i.
247
Konuşma Dili
olağanüstü yetenekler
extraordinary skills
i.
248
Konuşma Dili
olağanüstü zeki davranış
masterly move
i.
249
Konuşma Dili
olağanüstü biri/bir şey
a real dilly
i.
250
Konuşma Dili
bir şeyin en olağanüstü olanı
honey of a something
i.
251
Konuşma Dili
olağanüstü sonuçlar elde eden kimse
zinger
i.
252
Konuşma Dili
olağanüstü/sıra dışı şey
lollapalooza
i.
253
Konuşma Dili
olağanüstü bir şey
a doozy
i.
254
Konuşma Dili
olağanüstü örnek
hell
i.
255
Konuşma Dili
bir amaç veya organizasyon için olağanüstü heyecan gösteren kimse
moonie
i.
256
Konuşma Dili
olağanüstü (bir şey)
helluva (something)
i.
257
Konuşma Dili
olağanüstü biri/bir şey
helluva someone/something
i.
258
Konuşma Dili
olağanüstü kimse
stand-out
i.
259
Konuşma Dili
olağanüstü
fandabidozi
i.
260
Konuşma Dili
olağanüstü güçlü erkek
iron man
i.
261
Konuşma Dili
olağanüstü hızda ilerleyen durum
fast lane
i.
262
Konuşma Dili
çok büyük ya da olağanüstü başarı yakalamak
hit big
f.
263
Konuşma Dili
çok büyük ya da olağanüstü başarı yakalamak
hit it big
f.
264
Konuşma Dili
çok iyi/olağanüstü bir performans sergilemek
be on
f.
265
Konuşma Dili
çok iyi/olağanüstü oynamak
be on
f.
266
Konuşma Dili
olağanüstü başarı göstermek
come up aces [us]
f.
267
Konuşma Dili
olağanüstü
rattling
s.
268
Konuşma Dili
olağanüstü zeki davranış
master-stroke
s.
269
Konuşma Dili
olağanüstü
far-out
s.
270
Konuşma Dili
olağanüstü
uber
s.
271
Konuşma Dili
olağanüstü
far out
s.
272
Konuşma Dili
olağanüstü
narly
s.
273
Konuşma Dili
olağanüstü zevkli
high old time [old-fashioned]
s.
274
Konuşma Dili
olağanüstü güçte
magnum
s.
275
Konuşma Dili
olağanüstü boyutta
magnum
s.
276
Konuşma Dili
olağanüstü
primo
s.
277
Konuşma Dili
olağanüstü
helluva
s.
278
Konuşma Dili
olağanüstü
bold
s.
279
Konuşma Dili
olağanüstü
chill
s.
280
Konuşma Dili
olağanüstü
goddam
s.
281
Konuşma Dili
olağanüstü
heckuva
s.
282
Konuşma Dili
olağanüstü
stand-out
s.
283
Konuşma Dili
olağanüstü
pearler [australia]
s.
284
Konuşma Dili
olağanüstü
gaudy
s.
285
Konuşma Dili
olağanüstü
snazzy
s.
286
Konuşma Dili
olağanüstü
superterrific
s.
287
Konuşma Dili
olağanüstü (bir şey veya kişi)
a hell of a someone or something
zf.
288
Konuşma Dili
olağanüstü (bir şey veya kişi)
a helluva someone or something
zf.
289
Konuşma Dili
olağanüstü hal
extraordinary situation
expr.
290
Konuşma Dili
olağanüstü
way-cool
expr.
291
Konuşma Dili
olağanüstü
the glassy [australia]
expr.
292
Konuşma Dili
olağanüstü
just the glassy
expr.
293
Konuşma Dili
olağanüstü bir şey/biri
he/she/it is something else
expr.
294
Konuşma Dili
olağanüstü
the glassy [australia]
expr.
Idioms
295
Deyim
olağanüstü/fevkalade/kayda değer bir şey
something to shout about
i.
296
Deyim
olağanüstü nüfuzlu kişi
hot shot
i.
297
Deyim
olağanüstü güzel kadın (ironik kullanımda hiç güzel olmayan kadın)
the face that launched a thousand ships
i.
298
Deyim
olağanüstü çok miktarda para
silly money
i.
299
Deyim
olağanüstü kabiliyetli kimse
a whole team and the dog under the wagon
i.
300
Deyim
olağanüstü bir görüntü/manzara
a marvel to behold
i.
301
Deyim
olağanüstü bir şey
a real doozy
i.
302
Deyim
olağanüstü kimse
broth of a man
i.
303
Deyim
olağanüstü şey
one for the books
i.
304
Deyim
sağlık için olağanüstü derecede faydalı bir sıvı
wonder water
i.
305
Deyim
harika/olağanüstü olmak
be (the) bomb
f.
306
Deyim
harika/olağanüstü olmak
be the bomb [us]
f.
307
Deyim
inanılmayacak kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar belief
f.
308
Deyim
anlatılamayacak kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar belief
f.
309
Deyim
tarif edilemeyecek kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar belief
f.
310
Deyim
inanılmayacak kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar description
f.
311
Deyim
anlatılamayacak kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar description
f.
312
Deyim
tarif edilemeyecek kadar güzel/olağanüstü/sıra dışı olmak
beggar description
f.
313
Deyim
olağanüstü olmak
be a revelation
f.
314
Deyim
olağanüstü olmak
come as a revelation (to somebody)
f.
315
Deyim
fevkalade/olağanüstü/istisnai bulmak
write home about
f.
316
Deyim
işini olağanüstü yapmak
excel at
f.
317
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world on fire
f.
318
Deyim
(sporda vb) olağanüstü başarılı olmak
excel at
f.
319
Deyim
olağanüstü başarı kazanmak
curl the mo [australia]
f.
320
Deyim
çok/olağanüstü çaba sarf etmek
bend (one's) efforts
f.
321
Deyim
olağanüstü bir matematik zekasına sahip olmak
have a head for figures
f.
322
Deyim
olağanüstü olmak
be out of this world
f.
323
Deyim
olağanüstü bir başarı elde etmek
knock (something) out of the ballpark
f.
324
Deyim
olağanüstü bir başarı elde etmek
knock (something) out of the park
f.
325
Deyim
olağanüstü bir olay yaratmak
walk on water
f.
326
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world on fire
f.
327
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world alight
f.
328
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world on fire
f.
329
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world alight
f.
330
Deyim
olağanüstü olmak
come as a revelation (to somebody)
f.
331
Deyim
olağanüstü olmak
be a revelation (to somebody)
f.
332
Deyim
olağanüstü olmak
be larger than life
f.
333
Deyim
sıra dışı/olağanüstü bir başarı elde etmek
hit (something) out of the ballpark
f.
334
Deyim
sıra dışı/olağanüstü bir başarı elde etmek
hit (something) out of the park
f.
335
Deyim
olağanüstü bir şey olmamak
not set the thames on fire
f.
336
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
not set the world on fire
f.
337
Deyim
olağanüstü bir şey becerememek
never set the world on fire
f.
338
Deyim
olağanüstü/harika bir performans sergilemek
stop the show
f.
339
Deyim
olağanüstü bir
a peach of a (something)
s.
340
Deyim
olağanüstü soğuk
(as) cold as any stone
s.
341
Deyim
olağanüstü
far out
s.
342
Deyim
olağanüstü
out of this world
s.
343
Deyim
olağanüstü bir …
a peach of a …
expr.
344
Deyim
saçma bir şeyden olağanüstü bir şeye
from the ridiculous to the sublime
expr.
345
Deyim
olağanüstü
it's boss
expr.
346
Deyim
olağanüstü
that's boss
expr.
347
Deyim
olağanüstü bir şeyden saçma bir şeye
sublime to the ridiculous
expr.
Speaking
348
Konuşma
olağanüstü
it is incredible
expr.
Trade/Economic
349
Ticaret/Ekonomi
diğer olağanüstü gelirler
other extraordinary income
i.
350
Ticaret/Ekonomi
diğer olağanüstü giderler
other extraordinary charges
i.
351
Ticaret/Ekonomi
düşülen olağanüstü amortisman ve olağanüstü miktarlar
extraordinary depreciation and extraordinary amounts written off
i.
352
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kar
extra dividend
i.
353
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü giderler
extraordinary expenses
i.
354
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü amortisman
accelerated depreciation
i.
355
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü hal kanunları
emergency laws
i.
356
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü durum
emergency
i.
357
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü haller
exceptional circumstances
i.
358
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü zarar
casualty losses
i.
359
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü büyük jüri
extraordinary grand jury
i.
360
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedekler
extra reserve
i.
361
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü giderler
extraordinary charges
i.
362
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kazanç ve kayıplar
extraordinary gains and losses
i.
363
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedek akçe
excess reserve
i.
364
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kazançlar vergisi
excess profits duty
i.
365
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü ihtiyatlar
excess reserves
i.
366
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedek
excess reserve
i.
367
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü zarar
extraordinary loss
i.
368
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü tehlikeli durum
state of emergency
i.
369
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü amortisman
emergency amortization
i.
370
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü toplantı
emergency meeting
i.
371
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü toplantı
special meeting
i.
372
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü bütçe gelirleri
exceptional budget receipts
i.
373
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kardan sağlanan kaynak
sources from extraordinary operations
i.
374
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü vergi
emergency tax
i.
375
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedekleri
extraordinary reserves
i.
376
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü temettü
surplus dividend
i.
377
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü rasyon
emergency ration
i.
378
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü gelir
extraordinary income
i.
379
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü işçi ücreti
callback pay
i.
380
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kar ve zarar
extraordinary gains and losses
i.
381
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü giderler
extraordinary expense
i.
382
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü ihtiyat
extraordinary reserve
i.
383
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü olan şey
phenomenon
i.
384
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü tehlike
extraordinary danger
i.
385
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kazançlar vergisi
tax on extra revenues
i.
386
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü karar
extraordinary resolution
i.
387
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü tahsisat
extraordinary appropriation
i.
388
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü tamirler
extraordinary repairs
i.
389
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kazanç vergisi
excess profit duty
i.
390
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü ihtiyat
extra reserve
i.
391
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kamu harcamaları
extraordinary expenditures
i.
392
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü genel kurul
extraordinary general meeting
i.
393
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedek
reserve for contingencies
i.
394
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü bütçe
emergency budget
i.
395
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü gelirler
extraordinary income
i.
396
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü ödenek
extraordinary appropriation
i.
397
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü teminatlı senet
first class paper
i.
398
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedekler
general reserve
i.
399
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü genel kurul
extraordinary general assembly
i.
400
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedek akçeler
extraordinary reserves
i.
401
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü ihtiyat
excess reserve
i.
402
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü hal
state of emergency
i.
403
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü yedekler
hxira reserve
i.
404
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü bütçe
extra ordinary budget
i.
405
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü fon
extra fund
i.
406
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü bütçe
extraordinary budget
i.
407
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kar
extraordinary profit
i.
408
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü amortisman
exceptional depreciation
i.
409
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü durumlar
exceptional circumstances
i.
410
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü zarardan dolayı kaynak kullanımı
fund usage due to extraordinary operations
i.
411
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü tehlikeli mal
extremely dangerous goods
i.
412
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü borçlar ve giderlere ilişkin karşılıklar
provisions for extraordinary liabilities and charges
i.
413
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü iyi kalite
prime quality
i.
414
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü gelirler
extraordinary incomes
i.
415
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü temettü
extra dividend
i.
416
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü amortisman
extraordinary depreciation
i.
417
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü riskler karşılığı
reserve for extraordinary risks
i.
418
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü masraflar
extraordinary expenses
i.
419
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü borç ve giderlerin karşılıklarının yeniden girişi
write-back of provisions for extraordinary liabilities and charges
i.
420
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü genel kurul toplantısı
extraordinary general meeting
i.
421
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü bütçe gelirleri
extraordinary budget receipts
i.
422
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü kolaylıklar
emergency facilities
i.
423
Ticaret/Ekonomi
reorganizasyon maliyetleri olarak sermayeye eklenen olağanüstü giderler
extraordinary charges capitalized as reorganization costs
i.
424
Ticaret/Ekonomi
yasak ve olağanüstü ihtiyatlar
reserve fund
i.
425
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü genel kurul
egm (extraordinary general meeting)
i.
426
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü genel kurul toplantısı
egm (extraordinary general meeting)
i.
427
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü toplanmak
hold an emergency meeting
f.
428
Ticaret/Ekonomi
olağanüstü toplanmak
hold an extraordinary meeting
f.
Law
429
Hukuk
olağanüstü hal
state of emergency
i.
430
Hukuk
olağanüstü toplantı
extraordinary meeting
i.
431
Hukuk
olağanüstü toplantı
special session
i.
432
Hukuk
olağanüstü hal
state of emergency
i.
433
Hukuk
olağanüstü zamanaşımı
extraordinary prescription
i.
434
Hukuk
olağanüstü hakim emri
prerogative writ
i.
435
Hukuk
olağanüstü hal
public emergency
i.
436
Hukuk
olağanüstü gelirler
abnegation budget receipts
i.
437
Hukuk
savaş ve olağanüstü hal mevzuatı
war and emergency legislation
i.
438
Hukuk
sivil olağanüstü hal planlama yüksek komitesi
the supreme civil emergency planning committee
i.
439
Hukuk
sıkıyönetim ve olağanüstü hal kanun hükmünde kararname
emergency decree having the force of law
i.
440
Hukuk
(birini) olağanüstü iadeye tabi tutmak
rendition
f.
441
Hukuk
olağanüstü
abnormal
s.
Politics
442
Siyasal
afet yönetimi ve olağanüstü hallerde müdahale amaçlı uzay kaynaklı bilgi için bm platformu
united nations platform for space-based information for disaster management and emergency response
i.
443
Siyasal
olağanüstü kongre
extraordinary congress
i.
444
Siyasal
olağanüstü hal bölgesi
state of emergency region
i.
445
Siyasal
olağanüstü hal mahkemesi
emergency court
i.
446
Siyasal
olağanüstü hal ilanı
a state of emergency declaration
i.
447
Siyasal
olağanüstü toplantı
extraordinary session
i.
448
Siyasal
olağanüstü hal
state of emergency
i.
449
Siyasal
olağanüstü durum
case of emergency
i.
450
Siyasal
olağanüstü kurultay
extraordinary meeting
i.
451
Siyasal
olağanüstü zirve
extraordinary summit
i.
452
Siyasal
olağanüstü ve tam yetkili büyükelçi
ambassador extraordinary and plenipotentiary
i.
453
Siyasal
olağanüstü hal bölge valisi
regional governor of the state of emergency
i.
454
Siyasal
olağanüstü yetkilerin toplanmış olduğu makam
vested with extraordinary powers
i.
455
Siyasal
olağanüstü iç durumlar
domestic emergencies
i.
456
Siyasal
olağanüstü hal ilanı
declaration of state of emergency
i.
457
Siyasal
olağanüstü savaş tedbirleri
exceptional war measures
i.
458
Siyasal
olağanüstü savaş önlemleri
exceptional war measures
i.
459
Siyasal
olağanüstü oturum
extraordinary session
i.
460
Siyasal
nato sivil olağanüstü hal planlaması
nato civil emergency planning
i.
461
Siyasal
olağanüstü giderler
extraordinary charges
i.
462
Siyasal
olağanüstü hal yetkileri
emergency powers
i.
463
Siyasal
olağanüstü hal/durum
state of exception
i.
464
Siyasal
olağanüstü durum
urgent case
i.
465
Siyasal
sivil olağanüstü hal planlaması kıdemli komitesi
senior civil emergency planning committee (scepc)
i.
466
Siyasal
seçilmiş olan hükümetin yasaları çiğneyerek kendisine olağanüstü yetkiler vermek suretiyle mevcut anayasal düzenin dışında hareket etmesi
autocoup
i.
467
Siyasal
seçilmiş olan hükümetin yasaları çiğneyerek kendisine olağanüstü yetkiler vermek suretiyle mevcut anayasal düzenin dışında hareket etmesi
self-coup
i.
468
Siyasal
olağanüstü hal ilan etmek
declare emergency rule
f.
Institutes
469
Kurum/Kuruluş
kamboçya mahkemeleri olağanüstü duruşmaları
extraordinary chambers in the court of cambodia
i.
470
Kurum/Kuruluş
olağanüstü hal inceleme işlemleri komisyonu
the commission on examination of the state of emergency procedures
i.
471
Kurum/Kuruluş
olağanüstü hal i̇şlemleri i̇nceleme komisyonu
commission for the examination of proceedings under the state of emergency
i.
472
Kurum/Kuruluş
olağanüstü hal bölge valiliği
governorship of the state of emergency of region
i.
473
Kurum/Kuruluş
olağanüstü ve tartışmalı iddiaları araştıran bir kuruluş
csi (committee for skeptical inquiry)
i.
Technical
474
Teknik
maksimum olağanüstü su seviyesi
maximum exceptional level
i.
475
Teknik
olağanüstü su düzeyi
abnormal water level
i.
476
Teknik
olağanüstü durumlar
aberrations
i.
477
Teknik
olağanüstü su seviyesi
level-abnormal water
i.
478
Teknik
olağanüstü su seviyesi
exceptional water level
i.
479
Teknik
olağanüstü yedekler
extraordinary reserves
i.
480
Teknik
olağanüstü haller
aberrations
i.
481
Teknik
olağanüstü ışın
extraordinary ray
i.
482
Teknik
olağanüstü su seviyesi
abnormal water level
i.
483
Teknik
suverilmiş ve menevişlenmiş olağanüstü uygulama çelikleri
quenched-and-tempered ultraservice steels
i.
Computer
484
Bilgisayar
olağanüstü durum
disaster
i.
Automotive
485
Otomotiv
olağanüstü otomobil
doozie
i.
Psychology
486
Psikoloji
denize karşı olağanüstü sevgi
thalassomania
i.
487
Psikoloji
olağanüstü hafızaya sahip kimse
mnemonist
i.
488
Psikoloji
olağanüstü hafızaya sahip kimse
mnemotechnist
i.
Chemistry
489
Kimya
olağanüstü beyaz renkli kristalli bir madde
ammonium cyanate
i.
Biology
490
Biyoloji
olağanüstü çevre koşullarında (sıcak su kaynakları vb) yaşayabilen organizma
extremophile
i.
Archaeology
491
Arkeoloji
hindistan maharashtra'da budist sanatının olağanüstü örneklerinin bulunduğu mağaralar
ajanta caves
i.
Religious
492
Dini
kutsal ruh tarafından verilen olağanüstü güç
charism
i.
493
Dini
kutsal ruh tarafından verilen olağanüstü güç
charisma
i.
494
Dini
hastaları iyileştirme, kehanette bulunma, günahkarları cezalandırma gibi olağanüstü güçlere sahip olan vodouna benzer, santeria dinine mensup rahip
babalawo
i.
495
Dini
hayvanların olağanüstü güçlere sahip olduğu inancı
zoism
i.
Environment
496
Çevre
olağanüstü doğal güzellik bölgesi
area of outstanding natural beauty
i.
Meteorology
497
Meteoroloji
olağanüstü hava
anamalous weather
i.
Military
498
Askeri
olağanüstü rasyon
emergency ration
i.
499
Askeri
olağanüstü sivil savunma
civil defence emergency
i.
500
Askeri
olağanüstü hal veya savaş durumunda görevlendirilmeye uygun personel sayısı
selected reserve strength
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of olağanüstü!
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy