Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
tow
tow
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"tow"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 40 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
tow
n.
çekme halatı
We could use a
tow.
Bir
çekme halatı
kullanabiliriz.
More Sentences
2
General
tow
n.
çekme
I can give you a
tow
if you want.
İstersen seni
çekebilirim.
More Sentences
3
General
tow
v.
çekmek
We
towed
the car to the garage.
Arabayı garaja
çektik.
More Sentences
4
General
tow
n.
çekme zinciri
5
General
tow
n.
yedekte çekme
6
General
tow
n.
kıtık
7
General
tow
n.
yedekleme halatı
8
General
tow
n.
zincirle çekilen şey
9
General
tow
n.
itilen birkaç mavna
10
General
tow
n.
yedekte çekilme
11
General
tow
v.
çekmek (halatla/zincirle)
12
General
tow
v.
itmek (gemi bir veya birkaç mavnayı)
13
General
tow
v.
römork yapmak
14
General
tow
v.
yedmek
15
General
tow
v.
yedeğe almak
16
General
tow
v.
çekici ile çekmek
17
General
tow
v.
yedeklemek
18
General
tow
v.
yedekte çekmek
19
General
tow
v.
halatla çekilerek ilerlemek
Colloquial
20
Colloquial
tow
n.
araba yarışında başka bir arabanın kaymasından yararlanma
Technical
21
Technical
tow
n.
kıtık
22
Technical
tow
n.
kısa yün
23
Technical
tow
n.
üstüpü
24
Technical
tow
n.
yedekte çekme
25
Technical
tow
v.
zincir ile çekmek
26
Technical
tow
v.
yedekte çekmek
27
Technical
tow
v.
uçağı çekmek
Textile
28
Textile
tow
n.
keten veya kenevirin ayrıldıktan sonra liflere yapışan kaba kısımları
29
Textile
tow
n.
özellikle iplik, kınnap veya salmastra olarak kullanılan (keten, kenevir veya sentetik malzemeden yapılan) kısa veya kırık elyaf
30
Textile
tow
n.
kısa veya kırık elyaftan yapılan kumaş
31
Textile
tow
n.
gevşek ve sentetik lif
Marine
32
Marine
tow
n.
yedeklenen gemi
33
Marine
tow
v.
yedeğe alıp çekmek
Environment
34
Environment
tow
n.
konik şekilli ince ağ ile sudan alınan örnek
Military
35
Military
tow
n.
bir tür tanksavar füzesi
36
Military
tow
n.
sürüklenerek çekilen mavna
37
Military
tow
n.
tow tanksavar füzesi
38
Military
tow
v.
diğer gemiyi kıça bağlayıp çekmek
Sport
39
Sport
tow
n.
kayakçıların bir arabanın arkasından iple çekilmeleri
Archaic
40
Archaic
tow
n.
pulluk sürmeye yarayan demir zincir
Bedeutungen, die der Begriff
"tow"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 167 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
tow truck
n.
çekici
We need a
tow truck.
Bir
çekiciye
ihtiyacımız var.
More Sentences
General
2
General
tow truck
n.
çekici kamyon
I've already called for a
tow truck.
Zaten bir
çekici kamyon
çağırdım.
More Sentences
3
General
tow away
v.
çekmek
Your car has been
towed away.
Araban
çekildi.
More Sentences
Phrasals
4
Phrasals
tow (something) into (something or some place)
v.
(bir aracı bir şeye/bir yere) çekmek
They are nothing more than environmental criminals who allow leaking tankers to be
towed into
the high seas.
Bunlar, sızıntı yapan tankerlerin açık denizlere
çekilmesine
izin veren çevre suçlularından başka bir şey değildir.
More Sentences
Traffic
5
Traffic
tow truck
n.
çekici
I've already called for a
tow truck.
Çekici
çağırdım bile.
More Sentences
General
6
General
tow rope
n.
yedek ip
7
General
tow path
n.
kanal veya su taşımacılığına uygun ırmağa paralel ve mavnaları halatla çeken atların kullandığı yol
8
General
tow rope
n.
permeçe
9
General
tow fee
n.
araba çekme ücreti
10
General
tow [dialect]
n.
halat
11
General
tow [dialect]
n.
idam ipine sekiz ya da dokuz tur dolayarak atılan düğüm
12
General
tow bag [dialect]
n.
çuval
13
General
tow sack [dialect]
n.
çuval
14
General
tow-row
n.
patırtı
15
General
tow-row
n.
gürültü
16
General
ski tow
n.
telesiyej
17
General
ski tow
n.
teleski
18
General
ski tow
n.
kayakçıları zirveye çıkaran asansör
19
General
take in tow
v.
yedeğe almak
20
General
take tow
v.
sürüklenmek
21
General
tow away
v.
(taşıtı) çekerek götürmek
22
General
keep in tow
v.
yedekte bulundurmak
23
General
have in tow
v.
yedeğe almak
24
General
have in tow
v.
yedekte bulundurmak
25
General
tow the car to the impound lot
v.
(polis vb) arabayı bağlamak
26
General
call for a tow truck
v.
çekici çağırmak
27
General
tow-row
v.
gürültü yapmak
28
General
tow-row
v.
patırtı çıkarmak
29
General
tow-coloured
adj.
açık sarı (saç)
30
General
tow-colored
adj.
açık sarı (saç)
31
General
tow-haired
adj.
sarı ve darmadağınık saçları olan
32
General
in tow
adv.
peşinde
33
General
in tow
adv.
yanında
34
General
in tow
adv.
beraberinde
35
General
in tow
adv.
etkisi altında
36
General
in tow
adv.
koruması altında
Phrasals
37
Phrasals
tow something into something
v.
bir aracı bir yere çekmek
38
Phrasals
tow something away
v.
bir aracı çekerek götürmek
39
Phrasals
tow something in
v.
bir aracı bir yere çekmek
40
Phrasals
tow (something) into (something or some place)
v.
(bir aracı) çekiciyle veya başka bir araçla (bir şeye/bir yere) çekmek/getirmek
41
Phrasals
tow (something) out of (something or some place)
v.
(bir aracı bir şeyden/bir yerden) çekmek
42
Phrasals
tow (something) out of (something or some place)
v.
(bir aracı) çekiciyle veya başka bir araçla (bir şeyden/bir yerden) çekip çıkarmak
43
Phrasals
tow in
v.
-e çekmek (bir aracı)
44
Phrasals
tow into
v.
-e çekmek (bir aracı)
45
Phrasals
tow out
v.
-e çekmek (bir aracı)
46
Phrasals
tow out
v.
'-e bir araçla çekip çıkarmak (bir aracı)
47
Phrasals
tow out
v.
-den çekmek (bir aracı)
48
Phrasals
tow out
v.
'-den bir araçla çekip çıkarmak (bir aracı)
Colloquial
49
Colloquial
get a tow
v.
araba yarışında başka bir arabanın kaymasından yararlanmak
Idioms
50
Idioms
tow the line
v.
hizaya gelmek
51
Idioms
tow the line
v.
kurallara uymak
52
Idioms
have someone or something in tow
v.
birini/bir şeyi gezdirmek
53
Idioms
have someone or something in tow
v.
birini/bir şeyi etrafta dolaştırmak
54
Idioms
have someone or something in tow
v.
biri/bir şey tarafından eşlik edilmek
55
Idioms
have something in tow
v.
bir şeyi çekmek
56
Idioms
have something in tow
v.
bir şeyi çekiciyle çekmek
57
Idioms
have something in tow
v.
bir şeyi çekme halatıyla çekmek
58
Idioms
have something in tow
v.
bir şeyi yedekte çekmek
59
Idioms
have something in tow
v.
bir şeyi sürüklemek
60
Idioms
take (one) in tow
v.
(birine) yardım etmek
61
Idioms
take (one) in tow
v.
(birine) yol göstermek
62
Idioms
take (one) in tow
v.
(birine) rehberlik etmek
63
Idioms
take (something) in tow
v.
(bir şeyi) çekmek
64
Idioms
take (something) in tow
v.
(bir şeyi) sürüklemek
65
Idioms
under tow
adj.
arkada sürüklenen
66
Idioms
under tow
adj.
yedekte
67
Idioms
under tow
adj.
beraberinde
68
Idioms
under tow
adj.
etki altında
69
Idioms
under tow
adj.
kontrol altında
70
Idioms
in tow
expr.
hazırda
71
Idioms
in tow
expr.
yedekte
Technical
72
Technical
tow hitch
n.
çekme aksamı
73
Technical
tow-path
n.
çekme yolu
74
Technical
tow bar
n.
çeki demiri
75
Technical
tow path
n.
çekme yolu
76
Technical
tow rope
n.
çekme ipi
77
Technical
tow hook
n.
çekme kancası
78
Technical
tow line
n.
çekme halatı
79
Technical
tow rope
n.
çekme halatı
80
Technical
tow winch
n.
çekme vinci
81
Technical
tow-to-yarn spinning
n.
doğrudan büküm
82
Technical
tow bar
n.
iten traktörle uçak arasındaki bağlantıyı sağlayan alet
83
Technical
tow cloth
n.
kıtıktan yapılmış bez
84
Technical
tow hitch
n.
taşıma aksamı
85
Technical
tow bar
n.
uçağı çeken
Textile
86
Textile
tow linen
n.
kıtıktan yapılmış bez
87
Textile
tow wheel
n.
kınnap yapmakta kullanılan çıkrık
Automotive
88
Automotive
tow away zone
n.
araç çekme bölgesi
89
Automotive
rear tow hook
n.
arka çeki kancası
90
Automotive
tow truck
n.
araç çekici
91
Automotive
tow rating
n.
azami çekme ağırlığı
92
Automotive
tow bar
n.
çeki demiri
93
Automotive
tow start
n.
çekerek çalıştırma
94
Automotive
tow car
n.
çekici kamyon
95
Automotive
tow & exterior carry
n.
çekme kancası ve harici taşıma
96
Automotive
tow truck
n.
çekici kamyon
97
Automotive
tow strap
n.
çekme halatı/kayışı
98
Automotive
tow car
n.
çekici araç
99
Automotive
tow truck
n.
çekici araç
100
Automotive
tow car
n.
çekici
101
Automotive
tow hook
n.
çeki kancası
102
Automotive
tow hook
n.
çeki kancası
103
Automotive
tow strap
n.
çekme kayışı
104
Automotive
four-wheel-drive tow tractor
n.
dört tekerlekten tahrikli çekici
105
Automotive
snatch tow
n.
esnek halatla çekme
106
Automotive
tow truck
n.
kurtarıcı
107
Automotive
tow car
n.
kurtarıcı
108
Automotive
trailer tow hook
n.
römork çekme kancası
109
Automotive
tow line
n.
römork kablosu
110
Automotive
aircraft tow tractor
n.
uçak çekme aracı
111
Automotive
tow-start
v.
arabayı başka bir araba ile çekerek motoru çalıştırmak
112
Automotive
tow away a car
v.
araba çekmek
113
Automotive
tow away the car
v.
arabayı çekmek
114
Automotive
tow away the vehicle
v.
aracı çekmek
115
Automotive
tow away a vehicle
v.
araç çekmek
116
Automotive
flat tow
v.
çekerek götürmek
117
Automotive
on tow
expr.
çekilme durumunda
Traffic
118
Traffic
tow fee
n.
çekici ücreti
119
Traffic
tow truck
n.
çekici (araç)
120
Traffic
tow truck
n.
çekici araç
121
Traffic
tow–away zone
n.
park etmenin yasak olduğu ve park eden araçların çekildiği yer
Aeronautic
122
Aeronautic
tow tug
n.
çekme aracı
123
Aeronautic
tow tug
n.
çekici
124
Aeronautic
tow-bar
n.
çeki demiri
125
Aeronautic
tow bar
n.
çekme halatı
126
Aeronautic
aero-tow flight
n.
havada yedekte çekme
127
Aeronautic
aircraft-tow bar attachment fittings
n.
uçak-çekme kolu bağlantı elemanları
128
Aeronautic
tow-car
n.
uçak itme/çekme aracı
Marine
129
Marine
tow tank
n.
çekme tankı
130
Marine
tow tank
n.
gemilerin hidrodinamik özelliklerini test etmek üzere gemi modellerinin çekildiği suyla dolu bir havuz
131
Marine
tow iron
n.
çekme halatına bağlanan zıpkın
132
Marine
push-tow
n.
çekme-yedekleme
133
Marine
tow rope
n.
çekme halatı
134
Marine
tow pin
n.
çekme pimi
135
Marine
tow boat
n.
itici römorkör
136
Marine
tow rope
n.
permeçe
137
Marine
tow boat
n.
römorkör
138
Marine
tow rope
n.
yedekte çekme halatı
139
Marine
tow rope
n.
yedek halatı
140
Marine
tow astern
v.
kıça bağlanıp çekilmek
Marine Biology
141
Marine Biology
stratified mean catch per tow
n.
ağ atımı başına tabakalandırılmış ortlama av
Zoology
142
Zoology
tow-head
n.
beyazımsı tüyleri olan kirpi
Breeding
143
Breeding
tow team
n.
çekme işlerinde çalışan yedek hayvan (at, öküz, katır)
Geography
144
Geography
tow-head [dialect]
n.
nehirde bulunan düşük alüvyonlu ada
145
Geography
tow-head [dialect]
n.
kıyı kordonu
146
Geography
tow-head [dialect]
n.
üzerinde kavaklar olan sığlık
147
Geography
tow law
n.
ingiltere'de yerleşim yeri
Military
148
Military
tow attachment
n.
çekme tertibatı
149
Military
tow target
n.
çekilen hedef
150
Military
tow bar
n.
çeki demiri
151
Military
tow plane
n.
çekici uçak
152
Military
tow bar
n.
çekme kolu
153
Military
tow target
n.
manş
154
Military
glider tow rope
n.
planör çekme halatı
155
Military
tow vehicle
n.
tow aracı
156
Military
tow-bar for aircraft
n.
uçak çeki demiri
157
Military
tow motor
n.
yedek halatı ayar motoru
158
Military
armoured tow vehicle
n.
zırhlı çekme aracı
Sport
159
Sport
ski tow
n.
kayakçıların bir arabanın arkasından iple çekilmeleri
160
Sport
handle tow
n.
kayakçıların döner bir halattan tutunarak hareket ettikleri basit bir kayak teleferiği
161
Sport
handle tow
n.
kulplu halat
162
Sport
button tow
n.
tabanında yuvarlak plaka bulunan tek kişilik bir kayak teleferiği türü
163
Sport
rope tow
n.
kayakçıları yokuş yukarı çekmede kullanılan halat konveyörü
Ornithology
164
Ornithology
tow-head (lophodytes cucullatus)
n.
başlıklı ördek
Reptiles
165
Reptiles
tow-headed snake
n.
kuzey amerika'nın batısındaki otlaklar ve ormanlık alanlarda görülen, kuyruğu ve kafası lastiğe benzeyen bir boa yılanı
166
Reptiles
tow-headed snake (charina bottae)
n.
kuzey amerika'daki otlak ve ormanlıklarda yetişen bir boa yılanı
Entomology
167
Entomology
tow bug (lasioderma serricorne)
n.
sigara böceği
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of tow
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy