öğütme - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

öğütme



Bedeutungen von dem Begriff "öğütme" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
öğütme grind n.
öğütme trituration n.
öğütme milling n.
öğütme granulation n.
öğütme tripsis n.
öğütme grinding n.
öğütme triture [obsolete] n.
öğütme grinting n.
öğütme grist [obsolete] n.
öğütme contrition [obsolete] n.
öğütme friation n.
Technical
öğütme milling n.
öğütme fine grinding n.
Construction
öğütme grinding n.
Medical
öğütme milling n.
Food Engineering
öğütme milling n.
Environment
öğütme disposal n.
Geology
öğütme eating away n.

Bedeutungen, die der Begriff "öğütme" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 137 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
öğütme makinesi grinder n.
çöp öğütme aygıtı garbage disposer n.
öğütme fabrikası grinding plant n.
çöp öğütme makinesi garbage disposer n.
öğütme makinesi disintegrator n.
şeker öğütme sugar grinding n.
öğütme değirmeni grinding mill n.
çöp öğütme makinesi waste disposal unit n.
çöp öğütme makinesi garbage disposal unit n.
çöp öğütme makinesi garburator n.
öğütme makinesi chaw tooth n.
öğütme makinesi chaw tooth n.
göz büyüklüğü 200 olan bir elekten geçecek kadar ince öğütme all-sliming n.
öğütme için kullanılan, taş kaplamalı delikli bir tür çark martin n.
öğütme işlemiyle elde edilen yağ tortusu millcake n.
öğütme taşının üst kısmında yer alan deliğe sabitlenmiş demir destek millrind n.
öğütme taşının üst kısmında yer alan deliğe sabitlenmiş demir destek millrynd n.
küçük öğütme değirmeni molinet [obsolete] n.
öğütme için değirmene getirilen tahıl yığını grist n.
tahıl öğütme cihazı grister n.
bir taşı öğütme veya keskinleştirmeye uygun hale getiren yapısı grit n.
öğütme maddesinin tutuşu grit n.
tahıl öğütme makinesi pearler n.
hububat öğütme makinesi pearler n.
mısır öğütme değirmeni cornmill n.
öğütme işleminde elekten geçmeyen malzeme over n.
öğütme veya kabuk soyma işleminden geçmek mill v.
tahıllarını belirli bir arazideki değirmende öğütme zorunluluğu bulunan kiracıya ait sucken [scotland] adj.
(kiracı) tahıllarını belirli bir arazideki değirmende öğütme zorunluluğu olan sucken [scotland] adj.
Law
arazi kiracısının tahılını belirli bir değirmende öğütme mecburiyeti thirl [scottish] n.
öğütülmüş tahılın öğütme işini yapan kimseye pay olarak verilen kısmı knaveship [scotland] [obsolete] n.
arazi kiracılarının mahsullerini öğütme yükümlülüğü soke n.
tahıllarını belirli bir arazideki değirmende öğütme zorunluluğu olan kiracı suckener n.
Industry
karbon elektrotlarının imalatında kullanılan hatve öğütme makinesi operatörü pitchman n.
(buğday öğütme işleminde) ikincil işlem görmüş ürün shorts n.
öğütme esnasında makinelerden geçen hububat akışından sorumlu kimse spouter n.
Technical
tekrar öğütme regrind n.
beslemeli öğütme infeed grinding n.
bir maddeyi toz kıvamında öğütme pulverising n.
bilyeli öğütme ball milling n.
bilyalı değirmende öğütme ball milling n.
bir maddeyi toz kıvamında öğütme pulverizing n.
birlikte ve ayrı öğütme intergrinding and separate grinding n.
çarpmalı öğütme impact grinding n.
çimentonun öğütme inceliği fineness of grinding of cement n.
ince öğütme fine grinding n.
ince öğütme değirmeni regrinding mill n.
kapalı devre öğütme closed-circuit grinding n.
kaba öğütme coarse grinding n.
kil öğütme clay grinding n.
kurutma ve öğütme işlemi combined drying and pulverizing n.
kömür öğütme coal grinding n.
kuru öğütme dry crushing n.
kömür öğütme tesisi coal griding plant n.
kuru öğütme dry grinding n.
mekanik öğütme mechanical milling n.
laboratuvar ölçekli öğütme testi laboratory scale grinding test n.
merkezi öğütme tesisi central pulverizer unit n.
öğütme macunu grinding paste n.
öğütme tesisi grinding plant n.
öğütme döküntüsü grinding waste n.
öğütme makinesi grinding mill n.
öğütme artığı grinding residue n.
öğütme tamburu grinding drum n.
öğütme inceliğindeki değişiklikten değerlendirme assessment from the change in fineness of grind n.
öğütme makinesi grinding machine n.
öğütme elemanları grinding media n.
öğütme-klasifikasyon devresi grinding-classification circuit n.
öğütme beslemesi grinding feed n.
öğütme inceliği fineness n.
öğütme duyarlılığı grinding susceptibility n.
öğütme süreci grinding process n.
öğütme yöntemi mill method n.
öğütme makinesi disintegrator n.
öğütme basıncı grinding pressure n.
öğütme yöntemi grinding method n.
öğütme tablası grinding ring n.
öğütme merdanesi grinding roll n.
öğütme taşı grit n.
öğütme haznesi mill chamber n.
öğütme değirmeni grinding mill n.
öğütme halkası grinding ring n.
öğütme oranı grinding ratio n.
öğütme sığası grinding capacity n.
sesüstü çarpmalı öğütme ultrasonic impact grinding n.
son öğütme final grinding n.
son öğütme finish grinding n.
sulu öğütme wet grinding n.
susam öğütme değirmeni sesame grinding mill n.
taş öğütme makinesi stone grinding machine n.
valley öğütme/dövme metodu valley beater method n.
yeniden öğütme regrinding n.
yaş öğütme wet grinding n.
yiyecek atığı öğütme makinesi food waste disposer n.
yuvarlak yatağında dönen taşların olduğu ezme ya da öğütme değirmeni edge mill n.
suyla çok küçük tanecikler halinde öğütme levigation n.
öğütme aleti devil n.
öğütme değirmeni milinin ucu cockhead n.
cila veya öğütme işleminde kullanılan bir alet polissoir n.
yatay çubuklar şeklinde yerleştirilmiş düz çelik dişli bir öğütme ve düzleştirme tırmığı spike-tooth harrow n.
(öğütme sürecinde oluşan) un tozu stive n.
(cevheri) maden öğütme değirmeninde ezmek stamp v.
öğütme değirmenindeki taşların arasındaki mesafeyi ayarlayan vida lighter screw adj.
Construction
aşındırmalı öğütme milling n.
çimento öğütme cement grinding n.
Woodworking
ağaç kabuğu öğütme değirmeni bark mill n.
Mining
aşırı öğütme over grinding n.
çok ince öğütme ultra fine grinding n.
çok ince öğütme teknolojisi ultrafine grinding technology n.
çarpmalı öğütme impact grinding n.
kömür öğütme coal grinding n.
öğütme süresinin optimizasyonu grinding time optimization n.
öğütme bölümü vinci grinding crane n.
öğütme iş indeksi grinding work index n.
öğütme süresi grinding time n.
öğütme değirmeninde soketi destekleyen kiriş bridgetree n.
Medical
öğütme işlemi milling operation n.
Dentistry
azı dişinin öğütme yüzeyi face n.
öğütme için uyarlanmış tritural adj.
Food Engineering
öğütme işlemi milling process n.
yaş öğütme wet milling n.
bira mayalama işleminde maltın öğütme değirmenine geçtiği ters bir piramit veya koni hopper n.
az öğütme low milling n.
tek bir öğütme ardından eleme yöntemi ile un elde etme işlemi low milling n.
hayvan yemi olarak kullanılan yan öğütme ürünleri (arpa, buğday) offal n.
Gastronomy
baharat öğütme değirmeni spicemill n.
Agriculture
değirmene öğütme için tek seferde alınan mısır miktarı turn [dialect] n.
hububat öğütme grain milling n.
kahve öğütme değirmenleri coffee milling machine n.
toprak öğütme soil crushing n.
tahıl öğütme tesisleri grain milling facilities n.
tahıl öğütme grain milling n.
harman dövme aletinde öğütme işlevi gören kısım beater n.
öğütme sırasında tahıl tanelerini un ve kepek olarak ayırmak break v.
Tobacco
tütün öğütme aparatı olan enfiye kutusu mill [scotland] n.
History
değirmende öğütme ücreti olarak alınan mısır toll corn n.
Archaeology
öğütme taşı ground stone n.