Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
alanlar
Bedeutungen von dem Begriff
"alanlar"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
alanlar
haws
n.
Computer
2
Computer
alanlar
zones
n.
3
Computer
alanlar
realms
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"alanlar"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 144 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
özellikle ingiltere'nin kuzeyinde engebeli kırlık alanlar
fell
n.
2
General
alanlar (bitki veya hayvanın doğal olarak yetiştiği)
range
n.
3
General
metropoliten alanlar
metropolitan areas
n.
4
General
cebirsel alanlar
algebraic fields
n.
5
General
avrupa dillerinin konuşuldugu alanlar
eurospeak
n.
6
General
elektromanyetik alanlar
electromagnetic fields
n.
7
General
eşit alanlar kanunu
law of equal areas
n.
8
General
rol alanlar
cast
n.
9
General
gerekli alanlar
required fields
n.
10
General
konveks alanlar
convex domains
n.
11
General
aşağıdaki alanlar
following fields
n.
12
General
ulusal parklar ve alanlar
national parks and reserves
n.
13
General
sulak alanlar
wetlands
n.
14
General
topolojik alanlar
topological fields
n.
15
General
ortak alanlar
collective spaces
n.
16
General
oyunda rol alanlar
dramatis personae
n.
17
General
borç alanlar
borrowers
n.
18
General
daha az gelişmiş alanlar
less developed areas
n.
19
General
kentsel alanlar
urban areas
n.
20
General
kentsel ve kırsal alanlar
urban and rural areas
n.
21
General
kültürel alanlar
cultural sites
n.
22
General
şehrin çevresindeki alanlar (yerleşim yerleri)
peri-urban areas
n.
23
General
ortak alanlar
common spaces
n.
24
General
ortak alanlar
common areas
n.
25
General
kapalı alanlar
closed spaces
n.
26
General
kapalı alanlar
closed areas
n.
27
General
diğer alanlar
other areas
n.
28
General
değerli alanlar
valuable areas
n.
29
General
geniş alanlar
swathes of
n.
30
General
büyük su kütlesinin sığ alanlar içeren kısmı
shallows
n.
31
General
çift sürerken karıklar arasında bozulmamış alanlar bırakmak
rib land
v.
32
General
daha yüksek maaş alanlar
higher-paid
adj.
33
General
geniş alanlar veya enginliklere dair
main [obsolete]
adj.
34
General
geniş alanlar veya enginliklerle ilişkili
main [obsolete]
adj.
Idioms
35
Idioms
kadınların geri planda bırakıldığı siyasi ya da akademik alanlar veya müesseseler için kullanılan tabir
chilly climate
n.
Trade/Economic
36
Trade/Economic
az gelişmiş ülkelerin en alt grubunda yer alanlar
least developed country
n.
37
Trade/Economic
iki ticari şirketin (borsa veya yasal alanlar hariç) belli bir alanda tek bir şirketmiş gibi faaliyet göstermesi
dual-listed company
n.
38
Trade/Economic
kredi alanlar
debtors
n.
39
Trade/Economic
yaratıcı alanlar
creative fields
n.
Law
40
Law
aynı oranda oy alanlar arasındaki ikinci kura
ballotage
n.
Politics
41
Politics
avrupa müşterek öncelikli alanlar
common european priority areas
n.
42
Politics
çevresel duyarlı alanlar programı
environmentally sensitive areas programme esa programme
n.
43
Politics
özellikle su kuşları yaşama ortamı olarak uluslararası öneme sahip sulak alanlar hakkında sözleşme
convention on wetlands of international importance, especially as waterfowl habitat
n.
44
Politics
tematik alanlar
thematic areas
n.
45
Politics
uluslararası kurak alanlar tarımsal araştırma merkezi
international center for agricultural research in the dry areas
n.
Tourism
46
Tourism
sigara içmenin yasak olduğu alanlar
nonsmoking areas
n.
47
Tourism
sigara içmenin yasak olduğu alanlar
non-smoking areas
n.
48
Tourism
tarihi alanlar
historic areas
n.
Media
49
Media
gazete kapağında üst köşelerdeki küçük kutu ya da alanlar
ear
n.
Technical
50
Technical
alanlar ve hacimler
areas and volumes
n.
51
Technical
arktik ve antarktik daireleri ve kutuplar arasındaki alanlar
frigid zone
n.
52
Technical
değişik şiddetteki manyetik alanlar
different magnetic field intensities
n.
53
Technical
küçük nokta benzeri alanlar
small dot-like areas
n.
54
Technical
küçük alanlar
small areas
n.
55
Technical
mimari olarak tasarlanmış alanlar
architectural area
n.
56
Technical
örtüşen alanlar
overlapping fields
n.
57
Technical
taşıt ve yaya trafiğine maruz alanlar
vehicular and pedestrian areas
n.
58
Technical
tanımlı fonksiyonel alanlar
defined functional areas
n.
59
Technical
(eriyik metal) malzeme veya sertlik derecesinde katman veya heterojen alanlar oluşturmak
bridge
v.
Computer
60
Computer
alt alanlar
child fields
n.
61
Computer
birleştirilecek alanlar
fields to merge
n.
62
Computer
gizli alanlar
hidden fields
n.
63
Computer
haritadaki alanlar
fields to display in map
n.
64
Computer
kişisel alanlar
personal fields
n.
65
Computer
kaydedilen alanlar
saved fields
n.
66
Computer
otomatik numaralandırılmış alanlar
autonumbered fields
n.
67
Computer
örnek alanlar
sample fields
n.
68
Computer
örtüşen alanlar
overlapping fields
n.
69
Computer
seçilmiş alanlar
selected fields
n.
70
Computer
sorgudaki alanlar
fields in query
n.
71
Computer
tablodaki alanlar
fields in table
n.
72
Computer
tüm alanlar
all fields
n.
73
Computer
üst alanlar
master fields
n.
74
Computer
veri kaynağındaki alanlar
fields in data source
n.
75
Computer
yerel dizili alanlar
local indexed fields
n.
76
Computer
word nesnelerindeki alanlar
fields in word objects
n.
77
Computer
yerel dizili olmayan alanlar
local non-indexed fields
n.
78
Computer
(çevrimiçi oyunlarda) her oyuncu veya gruba özel olarak birbirinin kopyası alanlar yaratmak
instance
v.
79
Computer
alanlar yeniden adlandırılıyor
renaming fields
expr.
80
Computer
tüm alanlar doldurulmalıdır
all fields are required
expr.
Informatics
81
Informatics
komşu alanlar
adjacent domains
n.
Telecom
82
Telecom
komşu alanlar
adjacent domains
n.
83
Telecom
öncelikli alanlar
priority areas
n.
84
Telecom
sayısal radyo telefonlarından yayılan elektromanyetik alanlar
radiated electromagnetic field from digital radio telephones
n.
Electric
85
Electric
elektromanyetik alanlar
electromagnetic fields
n.
Textile
86
Textile
dar alanlar için ütü tahtası
point presser
n.
Architecture
87
Architecture
mimari olarak tasarlanmış alanlar
architectural area of building
n.
88
Architecture
çimenlik alanlar için yetiştirilen kısa çim
bottom house
n.
Traffic
89
Traffic
endüstriyel alanlar
industrial areas
n.
90
Traffic
trafikten uzak alanlar
nontraffic areas
n.
91
Traffic
yaya ve araç trafiğine açık alanlar
vehicular and pedestrian areas
n.
Aeronautic
92
Aeronautic
dikine ve kısa mesafede iniş veya kalkış yapabilen hava aracının denize indirilmesi ve/veya kurtarılması için yük ve çıkarma gemilerinin üzerindeki alanlar
vertical takeoff and landing aircraft transport area
n.
Petrol
93
Petrol
setle çevrelenmiş alanlar
bunded areas
n.
Medical
94
Medical
benign görünümlü skuamöz alanlar içerentümör
adenoacanthoma
n.
95
Medical
elektromanyetik alanlar
electromagnetic fields
n.
96
Medical
güneş gören alanlar
sun-exposed areas
n.
97
Medical
mukokutanöz alanlar bölgeler
mucocutaneous sites
n.
98
Medical
merkezi yerleşimli halka şekilli alanlar
centrally-localized ring shaped areas
n.
99
Medical
mukokutanöz alanlar
mucocutaneous sites
n.
100
Medical
noniyonizan elektromanyetik alanlar
non-ionizing electromagnetic fields
n.
101
Medical
pembe-kırmızı renkte yama tarzında submukozal alanlar
purplish-red submucosal patches
n.
102
Medical
subplevral milimetrik kistik alanlar
subpleural milimetric cystic spaces
n.
Psychology
103
Psychology
sessiz alanlar
silent areas
n.
Math
104
Math
sonlu alanlar
finite fields
n.
Physics
105
Physics
eşit alanlar kanunu
law of areas
n.
Biology
106
Biology
(molekül seti) bir türün tamamını temsil eden büyük miktarda verinin analizi yöntemini kullanan alanlar
omics
n.
Astronomy
107
Astronomy
alanlar yasası
kepler's second law
n.
108
Astronomy
eşit alanlar kanunu
kepler's second law
n.
109
Astronomy
alanlar yasası
law of areas
n.
110
Astronomy
eşit alanlar kanunu
law of areas
n.
Botanic
111
Botanic
çimenlik alanlar için yetiştirilen kısa çim
bottom grass
n.
Agriculture
112
Agriculture
açık yeşil alanlar
open-green areas
n.
113
Agriculture
ekili alanlar
planted areas
n.
114
Agriculture
tahıl, yağlı tohumlar ve protein bitkileri ekilen alanlar
area under cereals, oilseeds and protein crops
n.
115
Agriculture
yarı kurak alanlar
semi-arid areas
n.
Breeding
116
Breeding
ekili alanlar arasında sığırların geçtiği ve bazen sağıldığı boş alan
loanin
n.
Forestry
117
Forestry
karasal sulak alanlar
inland water bodies
n.
118
Forestry
korunan alanlar içinde orman alanı
forest area within protected areas
n.
Education
119
Education
üniversite onur derecesi alanlar grubu
class [uk]
n.
Environment
120
Environment
denizi doldurarak kazanılan alanlar
land reclaimation
n.
121
Environment
kritik alanlar
critical areas
n.
122
Environment
özellikle su kuşlarının yaşama ortamı olarak uluslararası öneme sahip sulak alanlar sözleşmesi (ramsar sözleşmesi)
especially as waterfowl habitat
n.
123
Environment
özellikle su kuşlarının yaşama ortamı olarak uluslararası öneme sahip sulak alanlar sözleşmesi (ramsar sözleşmesi)
the convention on wetlands of international importance
n.
124
Environment
sulak alanlar
wetlands
n.
125
Environment
yeşil alanlar
green zones
n.
126
Environment
uluslararası düzeyde öneme sahip olduğunu belirlenmiş doğal ve kültürel alanlar
world heritage sites
n.
127
Environment
yutak alanlar
sinks
n.
128
Environment
gelgit olmayan (nehir, dere, sulak alanlar, vb.)
nontidal
adj.
129
Environment
gelgitsiz su ile ilgili, ağaç, çalı gibi bitki örtüsünün yokluğu ile karakterize olan iç sulak alanlar ve derin su habitatlarıyla ilgili
riverine
adj.
Geography
130
Geography
alp dağları eteklerindeki ormanlık alanlar
subalpine woodland
n.
131
Geography
deniz seviyesine yakın çayır ve su yolu boyunca görülen alanlar
interval [dialect]
n.
Military
132
Military
yerel alanlar için bilgi ve gözetim sistemi
supervisory and information system for local areas
n.
133
Military
arazi kısıtlamaları nedeniyle bir kuvvetin yönlendirildiği alanlar
mobility corridor
n.
Sport
134
Sport
yeşil alanlar
green areas
n.
Basketball
135
Basketball
potanın iki yanındaki alanlar
low post
n.
Football
136
Football
savunma ve hücum çizgileri arasındaki orta alanlar
pit
n.
Baseball
137
Baseball
farklı takım üyeleri için ayrılmış alanlar
box
n.
Theatre
138
Theatre
oyunda rol alanlar
cast
n.
139
Theatre
oyunda rol alanlar
cast of characters
n.
Cinema
140
Cinema
rol alanlar
cast
n.
Photography
141
Photography
resimdeki en parlak alanlar
highlights
n.
Ornithology
142
Ornithology
kuşların tüyleri arasındaki çıplak (tüysüz) alanlar
apteria
n.
Star Wars
143
Star Wars
yozlaştırılmış alanlar
corrupted fields
n.
144
Star Wars
otlu alanlar
grassy fields
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of alanlar
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy