|
Kategorie |
Türkisch |
Englisch |
|
General |
|
1 |
General |
belirli aralıklarla çıkan gazete |
newsletter n.
|
|
2 |
General |
sık aralıklarla az miktarda gıda alma |
nibbling n.
|
|
3 |
General |
belirli bir tarifeye uymak yerine düzenli aralıklarla çalışan sefer |
shuttle service n.
|
|
4 |
General |
sık aralıklarla çıkan duman veya buhar kümelerinden biri |
puff n.
|
|
5 |
General |
belli aralıklarla gerçekleşme |
periodicity n.
|
|
6 |
General |
birkaç sesin belirli aralıklarla birbirini izleyerek söylediği şarkı |
round n.
|
|
7 |
General |
belirli aralıklarla gönderilen sipariş |
standing order n.
|
|
8 |
General |
belirli aralıklarla çıkan haber gazetesi |
newsletters n.
|
|
9 |
General |
belirli aralıklarla gönderilen haber e-postası |
newsletters n.
|
|
10 |
General |
düzensiz aralıklarla olma |
unregularity n.
|
|
11 |
General |
düzenli aralıklarla meydana gelme |
cyclicity n.
|
|
12 |
General |
(hipodromun iç korkuluklarında sekizde birlik mil aralıklarla) mesafe işareti |
pole n.
|
|
13 |
General |
edebi eserin belirli aralıklarla satılan bölümleri |
part n.
|
|
14 |
General |
-den sık aralıklarla çıkmak (duman vb) |
puff from v.
|
|
15 |
General |
düzenli aralıklarla ekokardiyografik incelemeye tabi tutulmak |
be assessed by echocardiography at regular intervals v.
|
|
16 |
General |
(içecek veya yiyecekleri) kısa aralıklarla tüketmek |
mix v.
|
|
|
17 |
General |
(deniz feneri ışığı) düzenli aralıklarla kesilmek |
occult v.
|
|
18 |
General |
çok sık aralıklarla hesaplamak |
overassess v.
|
|
19 |
General |
(bir şeyi) aralıklarla (başka şeyin) içine eklemek |
interleave v.
|
|
20 |
General |
(bir şeyi) aralıklarla (başka şeyin) içine sokmak |
interleave v.
|
|
21 |
General |
belli aralıklarla gerçekleşen |
periodical adj.
|
|
22 |
General |
kısa aralıklarla bölünen |
fitful adj.
|
|
23 |
General |
sık aralıklarla yerleştirilmiş |
thick-sown adj.
|
|
24 |
General |
kısa ve düzensiz aralıklarla olan |
spasmodic adj.
|
|
25 |
General |
düzensiz aralıklarla kesilip devam eden |
on-again, off-again [us] adj.
|
|
26 |
General |
düzensiz aralıklarla olan |
scattering adj.
|
|
27 |
General |
bir yıldan uzun aralıklarla tekrarlayan |
secular adj.
|
|
28 |
General |
belirli aralıklarla |
periodically adv.
|
|
29 |
General |
düzensiz aralıklarla kesilen ve devam eden |
on again and off again adv.
|
|
30 |
General |
düzenli aralıklarla |
regularly adv.
|
|
31 |
General |
belirli aralıklarla |
at certain intervals adv.
|
|
32 |
General |
belli aralıklarla |
at certain intervals adv.
|
|
33 |
General |
düzenli aralıklarla |
at regular intervals adv.
|
|
34 |
General |
düzenli aralıklarla |
in regular intervals adv.
|
|
35 |
General |
altı saatlik aralıklarla |
at intervals of 6 hours adv.
|
|
36 |
General |
altı saat aralıklarla |
at intervals of 6 hours adv.
|
|
|
37 |
General |
belli aralıklarla |
at regular intervals adv.
|
|
38 |
General |
belirli aralıklarla |
at certain intervals adv.
|
|
39 |
General |
belirli aralıklarla |
at regular intervals adv.
|
|
40 |
General |
düzenli aralıklarla |
on a regular basis adv.
|
|
41 |
General |
düzensiz aralıklarla |
scatteringly adv.
|
|
42 |
General |
düzenli aralıklarla anlamı veren son ek |
-ly suf.
|
|
Phrases |
|
43 |
Phrases |
düzenli aralıklarla |
in regular basis expr.
|
|
44 |
Phrases |
düzenli aralıklarla |
in regular intervals expr.
|
|
45 |
Phrases |
hangi aralıklarla? |
at what intervals? expr.
|
|
46 |
Phrases |
ne aralıklarla? |
at what intervals? expr.
|
|
47 |
Phrases |
(…) aralıklarla |
at (...) intervals expr.
|
|
Colloquial |
|
48 |
Colloquial |
düzensiz aralıklarla |
on and off expr.
|
|
Idioms |
|
49 |
Idioms |
kısa aralıklarla |
in snatches adv.
|
|
50 |
Idioms |
düzensiz aralıklarla |
fits and starts expr.
|
|
Trade/Economic |
|
51 |
Trade/Economic |
belirli aralıklarla yapılan ödeme |
periodic payment n.
|
|
52 |
Trade/Economic |
çalışanlara belirli aralıklarla ödenen ve çalışılan saat sayısına bağlı olmayan ödeme |
salary n.
|
|
53 |
Trade/Economic |
patentin düzenli aralıklarla ufak tefek değişiklikler yapılarak yenilenmesi |
patent evergreening n.
|
|
54 |
Trade/Economic |
piyasadaki oranlara göre periyodik aralıklarla artırılan veya düşürülen faiz oranı |
adjustable-rate mortgage n.
|
|
55 |
Trade/Economic |
piyasadaki oranlara göre periyodik aralıklarla artırılan veya düşürülen faiz oranı |
variable-rate mortgage n.
|
|
56 |
Trade/Economic |
her alım için aynı miktarda nakit ile düzenli aralıklarla menkul kıymet satın alınan bir sistem |
dollar day n.
|
|
57 |
Trade/Economic |
düzenli veya belirli aralıklarla mevcut olan miktar |
draw n.
|
|
58 |
Trade/Economic |
belirli bir varlığa düzenli aralıklarla belirli miktar yatırım yaparak gerçekleştirilen sermaye birikimi |
pound cost averaging n.
|
|
59 |
Trade/Economic |
belirli aralıklarla |
periodically adv.
|
|
60 |
Trade/Economic |
belirli aralıklarla |
sporadically adv.
|
|
Politics |
|
61 |
Politics |
(abd'de) 6 mil aralıklarla doğu ve batı yönünde uzanan hayali çizgiler |
township line n.
|
|
62 |
Politics |
belirli aralıklarla kayıt olma |
periodic registration n.
|
|
63 |
Politics |
düzenli aralıklarla yapılan seçim |
regular election n.
|
|
64 |
Politics |
görece olarak düzenli aralıklarla başa gelebilecek güce sahip siyasi parti |
major party n.
|
|
Industry |
|
65 |
Industry |
makinedeki işin düzenli aralıklarla tekrarı için (makine üstündeki parçayı) hareket ettirmek |
index v.
|
|
Technical |
|
66 |
Technical |
kimyasal bir maddenin var olup olmadığının devamlı ya da periyodik aralıklarla gözlenmesi |
chemical monitoring n.
|
|
67 |
Technical |
belini aralıklarla kesilen fakat daima aynı yönde akan bir elektrik akımı |
intermittent current n.
|
|
68 |
Technical |
tel elemanlarının kablo boyunca belirli aralıklarla birbirinden ayrılarak ve nodal noktalarda birleştirilerek oluşturulduğu kafes sistemi |
bird-caging system n.
|
|
69 |
Technical |
tel elemanlarının kablo boyunca belirli aralıklarla birbirinden ayrılarak ve nodal noktalarda birleştirilerek oluşturulduğu kafes sistemi |
birdcaging system n.
|
|
70 |
Technical |
ağın tabanını su altında tutmak için aralıklarla ağırlık yerleştirilmiş bir galsama ağı alt sırası |
blue line n.
|
|
71 |
Technical |
zamanı yarım saatlik aralıklarla ölçen bir cihaz |
glass n.
|
|
72 |
Technical |
belirli aralıklarla yinelenmek |
revolve v.
|
|
73 |
Technical |
düzenli çapraz aralıklarla çentikli (arma) |
raguled adj.
|
|
74 |
Technical |
düzenli aralıklarla tekrar etmeyen |
nonperiodic adj.
|
|
75 |
Technical |
belirli aralıklarla tekrarlayan |
periodic adj.
|
|
76 |
Technical |
sürekli veya düzenli aralıklarla ışık yayan |
emitting a continuous or regular intermittent light adj.
|
|
|
77 |
Technical |
eşit aralıklarla yerleştirilmiş sekiz bağlantı pimi bulunan (elektronik tüp tabanı veya soketi) |
octal adj.
|
|
78 |
Technical |
düzenli aralıklarla |
at regular intervals adv.
|
|
79 |
Technical |
düzenli aralıklarla |
periodically adv.
|
|
Computer |
|
80 |
Computer |
aralıklarla meydana gelen program hatalarından muzdarip olan |
wonky adj.
|
|
81 |
Computer |
veriyi tutması için yüklemenin belirli aralıklarla yenilenmesi gereken (rastgele erişimli bellek) |
dynamic adj.
|
|
82 |
Computer |
belirli aralıklarla güncelleştir |
periodic update expr.
|
|
Telecom |
|
83 |
Telecom |
komşu kablolardan kaynaklanan indüksiyon etkisini veya paraziti ortadan kaldırmak için (telleri) aralıklarla kesmek |
transpose v.
|
|
Electric |
|
84 |
Electric |
tel elemanlarının kablo boyunca belirli aralıklarla birbirinden ayrılarak ve nodal noktalarda birleştirilerek oluşturulduğu kafes sistemi |
bird-caging n.
|
|
85 |
Electric |
tel elemanlarının kablo boyunca belirli aralıklarla birbirinden ayrılarak ve nodal noktalarda birleştirilerek oluşturulduğu kafes sistemi |
birdcaging n.
|
|
86 |
Electric |
düzenli aralıklarla yön değiştirmek |
alternate v.
|
|
Architecture |
|
87 |
Architecture |
norman mimarisinde düzenli aralıklarla yerleştirilmiş kütük şeklindeki süsleme |
billet n.
|
|
Lighting |
|
88 |
Lighting |
tavan veya duvardaki bir çubuk boyunca aralıklarla asılmış ışıklar |
track lights [us] n.
|
|
Aeronautic |
|
89 |
Aeronautic |
rotor disklerinin çevresine eşit aralıklarla takılan kanatçıklar |
blade n.
|
|
Marine |
|
90 |
Marine |
suyun derinliğini belirtmek için ölçüm kordonuna çeşitli aralıklarla yerleştirilmiş düğüm veya parça |
mark n.
|
|
Medical |
|
91 |
Medical |
belirli aralıklarla meydana gelen ateş |
intermittent fever n.
|
|
92 |
Medical |
belirli aralıklarla gelen ateş |
intermittent fever n.
|
|
93 |
Medical |
ilacı ayarlanan aralıklarla otomatik olarak vermesi için derinin altına yerleştirilen küçük pompa |
micropump n.
|
|
94 |
Medical |
aralıklarla meydana gelen |
intermittent adj.
|
|
95 |
Medical |
belirli aralıklarla vuku bulan |
periodic adj.
|
|
Anatomy |
|
96 |
Anatomy |
sinir lifi boyunca miyelin kılıfında değişen aralıklarla oluşan daralma |
node of ranvier n.
|
|
Pathology |
|
97 |
Pathology |
semptomların düzenli aralıklarla geçici olarak azaldığı, ancak tamamen durmadığı bir ateş |
remittent fever n.
|
|
98 |
Pathology |
atlarda belirli aralıklarla gelen ateş, depresyon, halsizlik, ödem ve kansızlık şeklinde ortaya çıkan bir hastalık |
malarial fever n.
|
|
99 |
Pathology |
özellikle yaylak sığırlarında belirli aralıklarla görülen, birtakım iltihap oluşturan bakterilerden kaynaklanan ve ölümcül olabilen kronik ve ilerleyici bir mastitis |
summer mastitis n.
|
|
100 |
Pathology |
aralıklarla ortaya çıkan hastalık |
intermittent [dated] n.
|
|
101 |
Pathology |
yaklaşık 48 saatlik aralıklarla tekrarlayan (sıtma nöbeti) |
tertian adj.
|
|
Pharmaceutics |
|
102 |
Pharmaceutics |
uzun bir süre boyunca düzenli aralıklarla düşük dozlarda kullanılan (ilaç, reçete) |
metronomic adj.
|
|
103 |
Pharmaceutics |
uzun bir süre boyunca düzenli aralıklarla düşük dozlarda kullanılan (ilaç, reçete) |
metronomical adj.
|
|
Math |
|
104 |
Math |
elemanlarının eşit aralıklarla arttığı veya azaldığı dizi |
arithmetical progression n.
|
|
Astronomy |
|
105 |
Astronomy |
iki astronomik cismi düzenli aralıklarla birbirine yaklaştıran yörünge |
cycler n.
|
|
Botanic |
|
106 |
Botanic |
düzenli aralıklarla büzülmüş |
constricted adj.
|
|
Agriculture |
|
107 |
Agriculture |
tohum valfinin açılıp ekim işleminin yapılmasını sağlayan tel üzerine 30-40 inç aralıklarla yerleştirilmiş küçük yumrular |
check wire button n.
|
|
108 |
Agriculture |
araziyi birkaç yıllık aralıklarla dönüşümlü olarak tarım toprağı ve mera olarak kullanma |
ley farming n.
|
|
109 |
Agriculture |
(tarlayı) aralıklarla sürmek |
bout v.
|
|
History |
|
110 |
History |
hindistan'a belli aralıklarla baskınlar yapan, (1519-1524) delhi ve agra'yı ele geçirerek babür hanedanlığını kuran moğol fatih |
babar n.
|
|
111 |
History |
hindistan'a belli aralıklarla baskınlar yapan, (1519-1524) delhi ve agra'yı ele geçirerek babür hanedanlığını kuran moğol fatih |
baber n.
|
|
Environment |
|
112 |
Environment |
belirli aralıklarla su altında kalan iki yamaç arasındaki otlarla kaplı bataklık |
glade [dialect] n.
|
|
Meteorology |
|
113 |
Meteorology |
aralıklarla sağnak yağış |
scattered showers n.
|
|
114 |
Meteorology |
aralıklarla sağanak yağış |
scattered showers n.
|
|
Military |
|
115 |
Military |
hedefi denk getirmeye uygun menzili belirlemek üzere eşit aralıklarla açılan ateş |
ladder n.
|
|
116 |
Military |
silahların soldan veya sağdan beş saniye aralıklarla atıldığı bir ateşleme yöntemi |
battery (troop) left (right) n.
|
|
117 |
Military |
silahların soldan veya sağdan beş saniye aralıklarla atıldığı bir ateşleme yöntemi |
battery left (or right) n.
|
|
118 |
Military |
birliklerin normalden daha sık aralıklarla sıralandığı bir askeri düzen |
mass n.
|
|
119 |
Military |
askerlerin geniş aralıklarla sıralandıkları tertip türü |
loose order n.
|
|
Sport |
|
120 |
Sport |
tırmanıcının düşüşünü yavaşlatmak için kullanılan ip boyunca aralıklarla dikilmiş büyük bir naylon ilmek |
daisy-chain n.
|
|
121 |
Sport |
takım oyuncuları oldukça geniş aralıklarla konumlanmış olan |
loose adj.
|
|
Cinema |
|
122 |
Cinema |
her bölümde olmayan ve aralıklarla geri dönen karakter |
recurring character n.
|
|
Photography |
|
123 |
Photography |
fotoğrafik emülsiyonun beyaz kağıda küçük aralıklarla pozlanması |
flashing n.
|
|
Printery |
|
124 |
Printery |
(derginin, gazetenin) aralıklarla yayınlanan birkaç bölümünden her biri |
installment n.
|
|
125 |
Printery |
(derginin, gazetenin) aralıklarla yayınlanan birkaç bölümünden her biri |
instalment n.
|
|