Verlauf

bilmemek

Bedeutungen von dem Begriff "bilmemek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 8 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bilmemek	not know v.
2	General	bilmemek	be unfamiliar with v.
3	General	bilmemek	unknow v.
Phrasals
4	Phrasals	bilmemek	blind to v.
Idioms
5	Idioms	bilmemek	not be (any) the wiser v.
6	Idioms	bilmemek	be in the dark about v.
7	Idioms	bilmemek	be none the wiser v.
8	Idioms	bilmemek	be not any the wiser v.

Bedeutungen, die der Begriff "bilmemek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 177 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	ne yapacağını bilmemek	not know what to do v.
General
2	General	bitmek bilmemek	drag on v.
3	General	ayarını bilmemek	know no bounds v.
4	General	bitmek bilmemek	drag v.
5	General	geçmek bilmemek	drag v.
6	General	haddini bilmemek	go too far v.
7	General	yorulmak nedir bilmemek	be untiring v.
8	General	haddini bilmemek	presume v.
9	General	geçmek bilmemek	drag on v.
10	General	geçmek bilmemek	drag behind v.
11	General	geçmek bilmemek	wear on v.
12	General	ne yapacağını bilmemek	be at a loss v.
13	General	yol yordam bilmemek	not to know any better v.
14	General	geçmek bilmemek	wear away v.
15	General	geçmek bilmemek	linger v.
16	General	tam olarak bilmemek	not to be sure v.
17	General	haddini bilmemek	be in over one's head v.
18	General	haddini bilmemek	be uppity v.
19	General	haddini bilmemek	be impertinent v.
20	General	hatır gönül bilmemek	not consider the feelings of others v.
21	General	haddini bilmemek	be presumptuous v.
22	General	haddini bilmemek	exceed one's authority v.
23	General	değer bilmemek	not to recognize the value of (someone/something) v.
24	General	değerini bilmemek	not to recognize the value of (someone/something) v.
25	General	değerini bilmemek	not to appreciate v.
26	General	değer bilmemek	not to appreciate v.
27	General	bir işi pek iyi bilmemek	be bad of something v.
28	General	tam bilmemek	not know exactly v.
29	General	bitmek bilmemek	wear on v.
30	General	hakkında hiçbir şey bilmemek	have no idea v.
31	General	ağzının tadını bilmemek	have no taste v.
32	General	okuma yazma bilmemek	be illiterate v.
33	General	(telefon) bütün hafta sonu susmak bilmemek	not stop ringing all weekend v.
34	General	ne dediğini bilmemek	not know what one is saying v.
35	General	dur durak bilmemek	know no boundaries v.
36	General	dur durak bilmemek	know no limit v.
37	General	tam bilmemek	not know for sure v.
38	General	kaynağını bilmemek	not know its source v.
39	General	kaynağını bilmemek	not know the source of v.
40	General	kıymet bilmemek	show no appreciation v.
41	General	kıymet bilmemek	be not appreciative v.
42	General	kıymet bilmemek	not know somebody’s value v.
43	General	kıymet bilmemek	take for granted v.
44	General	değerini bilmemek	dispraise v.
Phrasals
45	Phrasals	bitmek bilmemek	grind on v.
Proverb
46	Proverb	yanlış bilmektense hiç bilmemek iyidir	better untaught than ill taught
47	Proverb	yanlış bilmektense hiç bilmemek daha iyidir	better untaught than ill taught
48	Proverb	bilmemek değil öğrenmemek ayıp	there is no shame in not knowing; the shame lies in not finding out
49	Proverb	bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp	there is no shame in not knowing; the shame lies in not finding out
50	Proverb	bir şey seni mutsuz kılıyorsa en iyisi onu hiç bilmemek gerekir	where ignorance is bliss, 'tis folly to be wise
Colloquial
51	Colloquial	ne yaptığını bilmemek	bum out v.
52	Colloquial	neler/ne kaçırdığını bilmemek	not know what (one is) missing v.
53	Colloquial	nasıl bir şey kaçırdığını bilmemek	not know what (one is) missing v.
54	Colloquial	nasıl oyalanacağını bilmemek	not know what to do with (oneself) v.
55	Colloquial	bitmek bilmemek	go on and on v.
56	Colloquial	nedenini bilmemek	be beyond (one) v.
Idioms
57	Idioms	ne şanslı olduğunu bilmemek/anlamamak	not know (one is) born v.
58	Idioms	ne şanslı olduğunu bilmemek/anlamamak	not know you are born v.
59	Idioms	nedenini bilmemek	be beyond (someone or something) v.
60	Idioms	ne kadar şanslı olduğunu görmemek/bilmemek/anlamamak	not know (one is) born v.
61	Idioms	ne kadar şanslı olduğunu görmemek/bilmemek/anlamamak	not know you are born v.
62	Idioms	dur durak bilmemek	not let the grass grow beneath (one's) feet v.
63	Idioms	korku nedir bilmemek	fear no colors v.
64	Idioms	yol iz bilmemek	fall off the cabbage truck v.
65	Idioms	hiçbir şey bilmemek ve bilmek de istememek	know nothing and care less (about someone or something) v.
66	Idioms	hiçbir şey bilmemek ve bilmek de istememek	know little (or nothing) and care less v.
67	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	not be able to tell one end (of something) from the other v.
68	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	not know one end of something from the other v.
69	Idioms	ağzının tadını bilmemek	have no taste buds v.
70	Idioms	ağzının tadını bilmemek	be not a person of taste v.
71	Idioms	ağzının tadını bilmemek	have no taste v.
72	Idioms	dur durak bilmemek	stop at nothing v.
73	Idioms	değerini, kıymetini bilmemek	take it for granted v.
74	Idioms	hiçbir şey bilmemek	not know the first thing about v.
75	Idioms	hiç bilmemek	not know (someone) from a bar of soap v.
76	Idioms	hiçbir şey bilmemek	not know beans about v.
77	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know if you are coming or going v.
78	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know whether you are coming or going v.
79	Idioms	ne zaman duracağını bilmemek	not know when to stop v.
80	Idioms	ne zaman duracağını bilmemek	not know when to give up v.
81	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know if one is coming or going v.
82	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know which way to turn v.
83	Idioms	kıymetini bilmemek	take for granted v.
84	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know whether one is coming or going v.
85	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know where to turn v.
86	Idioms	ne olup bittiğini bilmemek	not know which end is up v.
87	Idioms	ne yapacağını bilmemek	be at one's wit's end v.
88	Idioms	korku nedir bilmemek	not know the meaning of the word fear v.
89	Idioms	kendi gücünü bilmemek	not know one's own strength v.
90	Idioms	ne zaman duracağını bilmemek	not know when to quit v.
91	Idioms	susmak bilmemek	bang on about v.
92	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	know as much about something as a hog knows about sunday v.
93	Idioms	zaman geçmek bilmemek	time hangs heavy on someone's hands v.
94	Idioms	zaman geçmek bilmemek	time lies heavy on somebody's hands v.
95	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	know no more about than a frog knows about bedsheets v.
96	Idioms	ne yapacağını bilmemek	grasp in the dark v.
97	Idioms	ne yapacağını bilmemek	grope in the dark v.
98	Idioms	sağını solunu bile bilmemek	not know the time of day v.
99	Idioms	ne kadar şanslı olduğunu bilmemek	not know you are born [uk] v.
100	Idioms	ne kadar şanslı olduğunu bilmemek	not know you’re born [uk] v.
101	Idioms	hiç bilmemek	not have the faintest (notion) v.
102	Idioms	şehir hayatını bilmemek	fall off the cabbage truck v.
103	Idioms	yol iz bilmemek	fall off the turnip truck v.
104	Idioms	şehir hayatını bilmemek	fall off the turnip truck v.
105	Idioms	korku nedir bilmemek	fear no colors v.
106	Idioms	bir konu hakkında hiçbir şey bilmemek	not have the first idea v.
107	Idioms	daha iyisini bilmemek	not know (any) better v.
108	Idioms	nasıl davranacağını bilmemek	not know (any) better v.
109	Idioms	neyin iyi neyin kötü olduğunu bilmemek	not know (any) better v.
110	Idioms	bir şey bilmemek	not know (any) better v.
111	Idioms	(bir şey) hakkında hiçbir şey bilmemek	know as much about (something) as a pig knows about Sunday v.
112	Idioms	(bir şeyi) zerre kadar bilmemek	know as much about (something) as a pig knows about Sunday v.
113	Idioms	bir şey nedir bilmemek	not know the meaning of the word v.
114	Idioms	bir şeyin anlamı nedir bilmemek, bir şey (özellik, karakter) birinde olmamak	not know the meaning of the word v.
115	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	know no more about (something) than a pig knows about sunday v.
116	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	know no more about (something) than a pig knows about sunday v.
117	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] v.
118	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] v.
119	Idioms	her şeyin fiyatını bilip hiçbir şeyin değerini bilmemek	know the price of everything and the value of nothing v.
120	Idioms	her şeyin fiyatını bilmek ama değerini bilmemek	know the price of everything and the value of nothing v.
121	Idioms	fiyat bilip değer bilmemek	know the price of everything and the value of nothing v.
122	Idioms	ne yaptığını bilmemek	not know if (one) is afoot or on horseback v.
123	Idioms	(birinin) ihtiyaçlarını, kaygılarını takip etmemek/bilmemek	be out of touch with (someone) v.
124	Idioms	hiçbir şey bilmemek ve bilmek de istememek	know little (or nothing) and care less v.
125	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] v.
126	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] v.
127	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] v.
128	Idioms	(bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek	know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] v.
129	Idioms	(birinin) kim olduğunu bilmemek	not know (one) from adam v.
130	Idioms	(bir konu) hakkında hiçbir şey bilmemek	not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] v.
131	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] v.
132	Idioms	(bir konu) hakkında hiçbir şey bilmemek	not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] v.
133	Idioms	(bir konuyu) hiç bilmemek	not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] v.
134	Idioms	hiçbir şey bilmemek	not know beans v.
135	Idioms	(bir konuda) hiçbir şey bilmemek	not know beans (about something) v.
136	Idioms	kim olduğunu bilmemek	not know from adam v.
137	Idioms	kendi gücünü bilmemek	not know own strength v.
138	Idioms	(biri/bir şey) hakkında hiçbir şey bilmemek	not know the first thing about (someone or something) v.
139	Idioms	nasıl oyalanacağını bilmemek	not know what to do with yourself v.
140	Idioms	neler kaçırdığını bilmemek	not know what you're missing v.
141	Idioms	ne yapacağını bilmemek	not know whether you're coming or going v.
142	Idioms	ne yaptığını bilmemek	not know whether you're coming or going v.
143	Idioms	ne şanslı olduğunu bilmemek/anlamamak	not know you're born [uk] v.
144	Idioms	ne kadar şanslı olduğunu görmemek/bilmemek/anlamamak	not know you're born [uk] v.
145	Idioms	(birinin/bir şeyin) kıymetini bilmemek	take (someone or something) for granted v.
146	Idioms	(birinin/bir şeyin) kıymetini bilmemek	take (someone or something) for granted v.
147	Idioms	zaman geçmek bilmemek	time hangs heavy (on your hands) v.
148	Idioms	zaman geçmek bilmemek	time lies heavy (on your hands) v.
149	Idioms	zaman geçmek bilmemek	time hangs heavy on hands expr.
Trade/Economic
150	Trade/Economic	yasayı bilmemek	ignorance of law v.
Law
151	Law	kanunu bilmemek mazeret sayılmaz	ignorance of the law excuses no one expr.
152	Law	kanunu bilmemek mazeret sayılmaz	ignorance of the law excuses no man expr.
153	Law	kanunu bilmemek mazeret sayılmaz	ignorance of the law does not excuse expr.
154	Law	kanunu bilmemek mazeret değildir	ignorance of the law does not excuse expr.
155	Law	kanunu bilmemek mazeret değildir	ignorance of the law excuses no one expr.
Mental Health
156	Mental Health	hastalığını bilmemek	anosognosia v.
Latin
157	Latin	doğmadan önce olanları bilmemek sürekli çocuk kalmaktır	nescire autem antequam natus sis quid acciderit, id est semper esse puerum expr.
158	Latin	kanunu bilmemek bir mazeret değildir	ignorantia legis neminem excusat expr.
159	Latin	kanunu bilmemek mazeret sayılmaz	ignorantia juris non excusat expr.
160	Latin	kanunu bilmemek mazeret sayılmaz	ignorantia legis neminem excusat expr.
161	Latin	kanunu bilmemek mazeret değildir	ignorantia legis neminem excusat expr.
162	Latin	kanunu bilmemek mazeret değildir	ignorantia juris non excusat expr.
Slang
163	Slang	susmak bilmemek	talk one's head off v.
164	Slang	bir bok bilmemek	not know shit from shinola v.
165	Slang	neyin ne olduğunu bilmemek	not know shit from shinola v.
166	Slang	(bir şey hakkında) bir bok bilmemek	not know shit (about something) v.
167	Slang	bir bok bilmemek	not know (one's) ass from a hole in the ground v.
168	Slang	hiçbir şey bilmemek	not know (one's) ass from a hole in the ground v.
169	Slang	hiçbir bok bilmemek	not know shit from apple butter v.
170	Slang	neyin ne olduğunu bilmemek	not know shit from apple butter v.
171	Slang	(birinin/bir şeyin) değerini bilmemek	be sleeping on (someone or something) v.
British Slang
172	British Slang	susmak bilmemek	twine on v.
173	British Slang	susmak bilmemek	chunner v.
174	British Slang	susmak bilmemek	chunter v.
175	British Slang	susmak bilmemek	talk the hind leg off a donkey v.
176	British Slang	susmak bilmemek	waffle v.
Modern Slang
177	Modern Slang	ne yaptığını bilmemek	be acting demickey [ireland] v.