boon - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

boon

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "boon" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 17 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
boon n. iyilik
boon n. nimet
boon n. rahatlık
boon n. lütuf
boon n. bağış
boon n. ihsan
boon adj. neşeli
boon adj. yakın
boon adj. özel
Colloquial
boon v. taşrada gezmek için arabayla yoldan ayrılmak
boon v. ana yoldan sapıp kırsalda gezmek
Botanic
boon n. keten veya kenevir sapının liflerin çıkarılması sonrası kalan odunsu kısmı
Archaic
boon n. iyilik
boon n. istek
boon adj. elverişli
boon adj. nazik
boon adj. kibar

Bedeutungen, die der Begriff "boon" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 23 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
boon companion n. yakın arkadaş
prove a boon v. yararını/yararlı olduğunu kanıtlamak
Colloquial
a boon or a bane expr. ya iyi ya kötü
a boon or a bane expr. iyi ya da kötü
a boon or a bane expr. iyi veya kötü
a boon or a bane expr. iyi de olabilir kötü de
Idioms
ace boon-coon n. kanka
ace boon-coon n. canciğer dost
boon or bane n. ya iyi ya kötü
boon or bane n. iyi ya da kötü
boon or bane n. iyi veya kötü
boon or bane n. iyi de olabilir kötü de
a boon and a bane n. hem iyi hem kötü
a boon and a bane n. bir yandan iyi bir yandan kötü
a boon and a bane n. bir bakımdan/açıdan iyi bir bakımdan/açıdan kötü
boon companion n. en yakın arkadaş
boon companion n. birlikte vakit geçirmekten hoşlanılan arkadaş
boon companion n. birlikte çok iyi vakit geçirilen kimse
Trade/Economic
economic boon n. ekonomik rahatlık/rahatlama
Literature
rash boon n. boş söz/vaat
Slang
ace boon coon n. en iyi arkadaş
ace boon coon n. yakın arkadaş
boon [australia] n. işçi sınıfına mensup canberra'lı genç