bulandırmak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

bulandırmak



Bedeutungen von dem Begriff "bulandırmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 20 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
bulandırmak muddy v.
bulandırmak blur v.
General
bulandırmak turn v.
bulandırmak thicken v.
bulandırmak opacify v.
bulandırmak darken v.
bulandırmak dim v.
bulandırmak muddy v.
bulandırmak cloud v.
bulandırmak trouble v.
bulandırmak blur v.
bulandırmak mud v.
bulandırmak opacate v.
bulandırmak overcloud v.
bulandırmak puddle v.
bulandırmak smudge v.
bulandırmak upset v.
Phrasals
bulandırmak muddy something up v.
bulandırmak muddy up v.
Technical
bulandırmak roil v.

Bedeutungen, die der Begriff "bulandırmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 59 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bulandırmak (mide) turn v.
birinin midesini bulandırmak make someone sick v.
mide bulandırmak nauseate v.
zihnini bulandırmak make one suspicious v.
kafasını bulandırmak perplex v.
mide bulandırmak turn one's stomach v.
midesini bulandırmak turn one's stomach v.
midesini bulandırmak sicken v.
midesini bulandırmak nauseate v.
gönül bulandırmak nauseate v.
kafasını bulandırmak mystify v.
mide bulandırmak make sick v.
mide bulandırmak sicken v.
bulandırmak (görüntü vb) blur v.
birinin midesini bulandırmak turn someone's stomach v.
midesini bulandırmak churn up v.
midesini bulandırmak make someone sick v.
(midesini) bulandırmak upset v.
(renkleri) bulandırmak muddle v.
birinin aklını bulandırmak muddle v.
(suyu) bulandırmak muddle v.
rengini bulandırmak muddy v.
zihni bulandırmak obnubilate v.
zihnini bulandırmak hobble v.
kafasını bulandırmak ruffle [obsolete] v.
belirsizlikle bulandırmak cobweb v.
kafasını bulandırmak doit [scotland] v.
kafasını bulandırmak dazzle v.
midesini bulandırmak scunner [dialect] [scotland] v.
aklını bulandırmak stick v.
kafasını bulandırmak lose v.
Phrasals
midesini bulandırmak not agree with (someone or something) v.
(bir şeyi bir şeyle) bulandırmak lace (something) with (something) v.
(bir şeyi bir şey) katarak bulandırmak lace (something) with (something) v.
ile bulandırmak lace with v.
Idioms
düşüncesi bile hasta etmek/midesini bulandırmak can't bear to think about (something) v.
görüntüsü midesini bulandırmak not bear the sight of (someone or something) v.
birinin midesini bulandırmak nause someone out v.
birinin kafasını bulandırmak make someone's head swim v.
birinin kafasını bulandırmak make someone's head spin v.
midesini bulandırmak turn up v.
suyu bulandırmak muddy the water v.
suyu bulandırmak muddy the waters v.
mide bulandırmak leave a bad taste in the/your mouth v.
mide bulandırmak leave a nasty taste in the/your mouth v.
(birinin/kendi) zihnini bulandırmak tie (someone or oneself) (up) in(to) a knot v.
(birinin) midesini bulandırmak make (one) sick v.
(birinin) kafasını bulandırmak make (one's) head spin v.
(birinin) kafasını bulandırmak make (one's) head swim v.
kafasını bulandırmak make head swim v.
mideyi bulandırmak turn stomach v.
midesini bulandırmak turn your stomach v.
midesini bulandırmak make your stomach turn v.
beynini bulandırmak cloud someone's judgment v.
Slang
midesini bulandırmak squick (someone) out v.
midesini bulandırmak scuzz someone out v.
(birinin) midesini bulandırmak nause (one) out [us] v.
midesini bulandırmak nause out v.
midesini bulandırmak scuzz out v.