dayanılmaz

Bedeutungen von dem Begriff "dayanılmaz" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 26 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	dayanılmaz	intolerable adj.
We have been put under an intolerable amount of pressure. Dayanılmaz bir baskı altında kaldık. More Sentences
2	General	dayanılmaz	irresistible adj.
As soon as we sat down and relaxed again, that irresistible urge returned. Oturup tekrar rahatladığımızda, o dayanılmaz dürtü geri döndü. More Sentences
3	General	dayanılmaz	unbearable adj.
Noise in the areas close to airports often reaches a level that is unbearable for millions of our fellow citizens. Havaalanlarına yakın bölgelerdeki gürültü, milyonlarca yurttaşımız için çoğu zaman dayanılmaz bir seviyeye ulaşmaktadır. More Sentences
4	General	dayanılmaz	excruciating adj.
The pain is excruciating. Acı dayanılmaz. More Sentences
Archaic
5	Archaic	dayanılmaz	intolerable adj.
Do not wait for the pain to become intolerable. Acının dayanılmaz hale gelmesini beklemeyin. More Sentences
General
6	General	dayanılmaz	beyond endurance adj.
7	General	dayanılmaz	unendurable adj.
8	General	dayanılmaz	past endurance adj.
9	General	dayanılmaz	beyond all bear adj.
10	General	dayanılmaz	beyond bearing adj.
11	General	dayanılmaz	opposeless adj.
12	General	dayanılmaz	beyond all bearing adj.
13	General	dayanılmaz	insufferable adj.
14	General	dayanılmaz	cruel adj.
15	General	dayanılmaz	insupportable adj.
16	General	dayanılmaz	resistless adj.
17	General	dayanılmaz	unsufferable adj.
18	General	dayanılmaz	agonising adj.
19	General	dayanılmaz	untolerable adj.
20	General	dayanılmaz	impatient [obsolete] adj.
21	General	dayanılmaz	importable [obsolete] adj.
22	General	dayanılmaz	painful adj.
23	General	dayanılmaz	spleeny adj.
Colloquial
24	Colloquial	dayanılmaz	more than flesh and blood can stand expr.
Idioms
25	Idioms	dayanılmaz	more than flesh and blood can endure expr.
Slang
26	Slang	dayanılmaz	hellacious adj.

Bedeutungen, die der Begriff "dayanılmaz" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 42 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	dayanılmaz derecede acı veren	excruciating adj.
The tablets can't relieve excruciating pain. İlaçlar dayanılmaz derecede acı veren bu sancıyı dindiremiyor. More Sentences
2	General	varolmanın dayanılmaz hafifliği	unbearable lightness of being n.
3	General	dayanılmaz yıkıcı güç	juggernaut n.
4	General	dayanılmaz cazibe	irresistible attraction n.
5	General	dayanılmaz olma	unendurableness n.
6	General	dayanılmaz kimse	disagreeable person n.
7	General	dayanılmaz kadın	unpleasant woman n.
8	General	dayanılmaz kadın	disagreeable woman n.
9	General	dayanılmaz kimse	unpleasant person n.
10	General	dayanılmaz olma	intolerability n.
11	General	dayanılmaz (kimse)	disagreeable adj.
12	General	dayanılmaz derecede acı veren	agonising adj.
13	General	(acı) dayanılmaz	grinding adj.
14	General	dayanılmaz bir şekilde	intolerably adv.
15	General	dayanılmaz bir şekilde	insufferably adv.
16	General	dayanılmaz bir şekilde	unbearably adv.
17	General	dayanılmaz ağrılar çekecek şekilde	excruciatingly adv.
18	General	dayanılmaz bir şekilde	insupportably adv.
19	General	dayanılmaz ağrılar çekecek şekilde	agonizingly adv.
20	General	dayanılmaz bir şekilde	unendurably adv.
21	General	dayanılmaz bir şekilde	overpoweringly adv.
22	General	dayanılmaz bir şekilde	intolerable adv.
23	General	dayanılmaz bir şekilde	crushingly adv.
Colloquial
24	Colloquial	dayanılmaz cazibe	irresistible lure n.
25	Colloquial	dayanılmaz/katlanılmaz kişi/şey	someone or something from hell n.
26	Colloquial	dayanılmaz olmak	be beyond endurance v.
27	Colloquial	dayanılmaz/çekilmez biri/bir şey olmak	be the (absolute) limit [old-fashioned] v.
28	Colloquial	(biri için) dayanılmaz/katlanılmaz olmak	be too much (for somebody) v.
29	Colloquial	zararlı ama çok güzel/dayanılmaz/lezzetli	naughty but nice adj.
30	Colloquial	işler dayanılmaz/çekilmez hale geldi	enough is too much expr.
31	Colloquial	durum dayanılmaz/çekilmez hale geldi	enough is too much expr.
Idioms
32	Idioms	dayanılmaz ses çıkartmak	grate on v.
33	Idioms	dayanılmaz/çekilmez noktada olmak	be the (absolute) limit v.
34	Idioms	dayanılmaz olmak	be the end v.
35	Idioms	dayanılmaz şekilde istemek/ihtiyaç duymak	want so bad (that) (one) can taste it v.
36	Idioms	(bir şeye) dayanılmaz şekilde ihtiyaç duymak	want (something) so bad (that) (one) can taste it v.
37	Idioms	(bir şeyi) dayanılmaz şekilde istemek	want (something) so bad (that) (one) can taste it v.
38	Idioms	biri için dayanılmaz	too hot for somebody adj.
39	Idioms	dayanılmaz/çekilmez noktada olan	the (absolute) limit expr.
40	Idioms	dayanılmaz şekilde (istemek, ihtiyaç duymak)	so bad one can taste it expr.
Psychology
41	Psychology	dayanılmaz bir istek	compulsion n.
Pathology
42	Pathology	(baş ağrısı) dayanılmaz	splitting adj.