demonstrate - Türkisch Englisch Wörterbuch

demonstrate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "demonstrate" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 26 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
demonstrate v. göstermek
The dance instructor will demonstrate the correct movement for the young dancers.
Dans eğitmeni genç dansçılar için doğru hareketleri gösterecektir.

More Sentences
demonstrate v. kanıtlamak
Turkey has demonstrated its ability to apply the Community commercial policy in full.
Türkiye, Topluluk ticaret politikasını tam olarak uygulama yeteneğini kanıtlamıştır.

More Sentences
demonstrate v. gösteri yapmak
The supporters who were against the government's policies demonstrated outside the government offices.
Hükümetin politikalarına karşı çıkan destekçiler devlet binalarının dışında gösteri yaptı.

More Sentences
demonstrate v. ispat etmek
General
demonstrate v. ispatlamak
She demonstrated her ability to teach in the classroom.
Sınıfta öğretme yeteneğini ispatladı.

More Sentences
demonstrate v. gösteri yapmak
Finally, there is a very small group which demonstrates and throws stones.
Son olarak, gösteri yapan ve taş atan çok küçük bir grup var.

More Sentences
demonstrate v. açıklamak
I'll demonstrate how this machine works.
Bu makinenin nasıl çalıştığını açıklayacağım.

More Sentences
demonstrate v. gösteri düzenlemek
More and more people in Europe and America are demonstrating under the slogan 'No blood for oil'.
Avrupa ve Amerika'da giderek daha fazla sayıda insan 'Petrol için Kan Dökülmesin' sloganı altında gösteriler düzenliyor.

More Sentences
demonstrate v. ortaya koymak
This research study will demonstrate the connection between health and happiness.
Bu araştırma, sağlık ve mutluluk arasındaki bağlantıyı ortaya koyacaktır.

More Sentences
Technical
demonstrate v. kanıtlamak
As if free competition had demonstrated that it was up to dealing with these risks!
Sanki serbest rekabet bu risklerle başa çıkabileceğini kanıtlamış gibi!

More Sentences
General
demonstrate v. tanıtlamak
demonstrate v. göstererek tanıtmak
demonstrate v. açımlamak
demonstrate v. açıklayarak tanıtmak
demonstrate v. örnekle açıklamak
demonstrate v. tanıtmak
demonstrate v. müşteri adayına ürünün üstün özelliklerini genellikle tatbik ederek göstermek
demonstrate v. bir kimse veya dava lehindeki veya aleyhindeki bir düşünceyi halka arz etmek
demonstrate v. kanıtlarla öğretmek
demonstrate v. kanıtlarla açıklamak
demonstrate v. fikrin halka arz edilmesine iştirak etmek
demonstrate v. makine veya düzeneği açıklayarak tanıtma işinde çalışmak
Politics
demonstrate v. gösterilerle desteklemek
demonstrate v. mitinglerle protesto etmek
Military
demonstrate v. düşmanı aldatmak için saldırmak
demonstrate v. düşmanı aldatmak için gövde gösterisi yapmak

Bedeutungen, die der Begriff "demonstrate" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 25 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
demonstrate against v. protesto etmek
demonstrate skill v. beceri göstermek
demonstrate skill v. maharet göstermek
demonstrate oneself v. kendini kanıtlamak
demonstrate ability v. yetenek göstermek
demonstrate usefulness v. yararlılık göstermek
demonstrate a will v. irade ortaya koymak
demonstrate a will v. irade göstermek
demonstrate [obsolete] v. işaret etmek
demonstrate [obsolete] v. göstergesi olmak
demonstrate [obsolete] v. ifade etmek
demonstrate virtue v. erdem göstermek
Phrasals
demonstrate for v. için gösteri düzenlemek
demonstrate something to someone v. birine bir şey(in nasıl çalıştığını) göstermek
demonstrate against v. -e karşı gösteri düzenlemek
demonstrate to v. -e göstererek açıklamak
demonstrate (something) to (one) v. (birine bir şeyin) nasıl çalıştığını göstermek
demonstrate for (someone or something) v. (biri/bir şey) için gösteri düzenlemek
demonstrate against (someone or something) v. (birine/bir şeye) karşı gösteri düzenlemek
demonstrate (something) to (one) v. (birine bir şeyi) göstererek açıklamak
demonstrate (something) to (one) v. (birine bir şeyin) nasıl yapıldığını göstermek
demonstrate against (someone or something) v. (birini/bir şeyi) protesto etmek
demonstrate to v. -e göstermek
demonstrate for (someone or something) v. (biri/bir şey) için gösteri yapmak
Politics
right to congregate and demonstrate n. toplantı ve gösteri yapma hakkı