göz atmak

Bedeutungen von dem Begriff "göz atmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 71 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	göz atmak	glance v.
Glancing through a scientific report on the status of fish stocks makes for very depressing reading these days. Balık stoklarının durumuna ilişkin bilimsel bir rapora göz atmak bugünlerde çok iç karartıcı bir okuma haline geliyor. More Sentences
General
2	General	göz atmak	scan v.
I scanned the land but couldn't see the cow. Araziye göz attım ama ineği göremedim. More Sentences
3	General	göz atmak	glance at v.
Take a quick glance at the world around you today. Bugün etrafınızdaki dünyaya hızlıca bir göz atın. More Sentences
4	General	göz atmak	take a gander v.
Let me take a gander. Göz atmama izin ver. More Sentences
5	General	göz atmak	review v.
Students should review their notes before an exam. Öğrenciler sınavdan önce notlarına göz atmalıdır. More Sentences
6	General	göz atmak	glance over v.
He glanced over the newspaper before turning in. Yatmadan önce gazeteye göz attı. More Sentences
7	General	göz atmak	look through v.
Take a look through the BA Modern Languages programs below to learn more about the opportunities waiting for you! Sizi bekleyen fırsatlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki BA Modern Diller programlarına göz atın! More Sentences
8	General	göz atmak	glance v.
Will you glance through this report? Bu rapora bir göz atar mısınız? More Sentences
9	General	göz atmak	browse v.
You can browse the internet by using a search engine. Arama motoru kullanarak internete göz atabilirsiniz. More Sentences
10	General	göz atmak	peek (at) v.
I peeked inside the box. Kutunun içine bir göz attım. More Sentences
11	General	göz atmak	peek v.
Just take a peek inside her bag. Çantasının içine bir göz at. More Sentences
12	General	göz atmak	flick v.
I flicked through the site and couldn't find any information. Siteye göz attım ama hiçbir bilgi bulamadım. More Sentences
Phrasals
13	Phrasals	göz atmak	glance at v.
Take a glance at the international situation. Uluslararası duruma bir göz atın. More Sentences
Technical
14	Technical	göz atmak	glance v.
Will you glance through this report? Bu rapora bir göz atar mısın? More Sentences
Computer
15	Computer	göz atmak	browse v.
The guide gave us an hour to browse around the local shops. Rehber bize yerel mağazalara göz atmamız için bir saat verdi. More Sentences
Informatics
16	Informatics	göz atmak	browse v.
Category product listings enable customers to browse products similar to other products within the same category. Kategori ürün listeleri, müşterilerin aynı kategorideki diğer ürünlere benzer ürünlere göz atmasını sağlar. More Sentences
General
17	General	göz atmak	check on v.
18	General	göz atmak	take a glance at v.
19	General	göz atmak	dip into v.
20	General	göz atmak	dig v.
21	General	göz atmak	shoot a glance v.
22	General	göz atmak	check up on v.
23	General	göz atmak	look at v.
24	General	göz atmak	flick through v.
25	General	göz atmak	go through v.
26	General	göz atmak	run an eye over v.
27	General	göz atmak	take a look at v.
28	General	göz atmak	give an eye to v.
29	General	göz atmak	blink at v.
30	General	göz atmak	glimpse v.
31	General	göz atmak	glean v.
32	General	göz atmak	dip v.
33	General	göz atmak	flash a glance v.
34	General	göz atmak	have a dekko v.
35	General	göz atmak	twire v.
36	General	göz atmak	have a squint v.
37	General	göz atmak	take a squint v.
38	General	göz atmak	give the once-over v.
39	General	göz atmak	peep v.
40	General	göz atmak	advew [obsolete] v.
41	General	göz atmak	cast v.
42	General	göz atmak	gleg [dialect] v.
43	General	göz atmak	glisk [scotland] v.
44	General	göz atmak	decko v.
45	General	göz atmak	overglance v.
46	General	göz atmak	prink v.
47	General	göz atmak	skim-read v.
48	General	göz atmak	putter v.
Phrasals
49	Phrasals	göz atmak	flip through v.
50	Phrasals	göz atmak	peep at v.
51	Phrasals	göz atmak	skip through something v.
52	Phrasals	göz atmak	scope out v.
53	Phrasals	göz atmak	run down v.
54	Phrasals	göz atmak	run down v.
55	Phrasals	göz atmak	browse among v.
56	Phrasals	göz atmak	follow something up v.
57	Phrasals	göz atmak	follow up on something v.
58	Phrasals	göz atmak	run through v.
59	Phrasals	göz atmak	peer in v.
Colloquial
60	Colloquial	göz atmak	cast one's eye over v.
61	Colloquial	göz atmak	cast an eye over v.
62	Colloquial	göz atmak	blix v.
Idioms
63	Idioms	göz atmak	dart a glance at v.
64	Idioms	göz atmak	take a peek v.
65	Idioms	göz atmak	take a look-see v.
66	Idioms	göz atmak	run one's eyes over v.
67	Idioms	göz atmak	get a look v.
Archaic
68	Archaic	göz atmak	seek v.
Slang
69	Slang	göz atmak	glim v.
70	Slang	göz atmak	glom v.
71	Slang	göz atmak	peep v.

Bedeutungen, die der Begriff "göz atmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 107 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bir göz atmak	cast a glance v.
Let us first cast a glance at the structure of pollen. Önce polenin yapısına bir göz atalım. More Sentences
Phrasals
2	Phrasals	(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) göz atmak	browse over v.
Browse over 4 million Points of Interest to find the best spots that you need. İhtiyacınız olan en iyi noktaları bulmak için 4 milyondan fazla İlgi Çekici Noktaya göz atın. More Sentences
Idioms
3	Idioms	(birine/bir şeye) bir göz atmak	take a gander (at someone or something) v.
Let me take a gander. Bir göz atayım. More Sentences
General
4	General	sayfalarını çevirip göz atmak	page through v.
5	General	bir göz atmak	take a look at v.
6	General	kitap, dergi vb'nin sayfalarına göz atmak	leaf through v.
7	General	yeniden göz atmak	review v.
8	General	yazılı bir kayda tekrar göz atmak	check in v.
9	General	hızla göz atmak	sneak a peek v.
10	General	hızla göz atmak	skim v.
11	General	resimlere göz atmak	take a look at the photos v.
12	General	hızlıca göz atmak	rake v.
13	General	şöyle bir göz atmak	gallop v.
14	General	yazılı materyale göz atmak	riff v.
15	General	sinsice göz atmak	peak v.
Phrasals
16	Phrasals	arkasına bir göz atmak	glance back v.
17	Phrasals	hızla göz atmak	glance over v.
18	Phrasals	hızla göz atmak	glance through v.
19	Phrasals	çevresine göz atmak	glance round v.
20	Phrasals	(dergilere, kitaplara) göz atmak	browse among something v.
21	Phrasals	(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) göz atmak	browse over something v.
22	Phrasals	(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) göz atmak	browse through something v.
23	Phrasals	(dergilere, kitaplara) göz atmak	browse among (something) v.
24	Phrasals	arkaya dönüp bir göz atmak	glance back v.
25	Phrasals	gidip (birine/bir şeye) bir göz atmak	peek in on (someone or something) v.
26	Phrasals	(birine/bir şeye) göz atmak	peek in on (someone or something) v.
27	Phrasals	hızlıca göz atmak	whip through v.
28	Phrasals	(birine/bir şeye) göz atmak	peer out at (someone or something) v.
29	Phrasals	etrafa göz atmak	cast about v.
30	Phrasals	etrafa göz atmak	cast around v.
31	Phrasals	birine/bir şeye göz atmak	check someone or something out v.
32	Phrasals	(iç kısmına) göz atmak	look in v.
33	Phrasals	(bir şeye/yere) göz atmak	ferret around v.
34	Phrasals	(bir şeye) hızlıca/hızlı hızlı göz atmak	flick through (something) v.
35	Phrasals	(bir şeye) şöyle bir göz atmak	flick through (something) v.
36	Phrasals	arkasındaki (birine/bir şeye) bir göz atmak	glance back at (someone or something) v.
37	Phrasals	(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak/göz gezdirmek	glance at (someone or something) v.
38	Phrasals	(bir şeye/yere) hızlıca göz atmak	glance around (some thing or place) v.
39	Phrasals	(birine/bir şeye) göz atmak	glance over (someone or something) v.
40	Phrasals	(bir yere) hızlıca göz atmak	glance around (some place) v.
41	Phrasals	(birine/bir şeye) hızla göz atmak	glance over (someone or something) v.
42	Phrasals	(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak/bakmak	glance at (someone or something) v.
43	Phrasals	(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak	glance over at (someone or something) v.
44	Phrasals	(bir şeye) hızlıca göz atmak	glance through (something) v.
45	Phrasals	(birine/bir şeye) göz atmak	glance over at (someone or something) v.
46	Phrasals	(bir şeye) şöyle bir göz gezdirmek/atmak	glance through (something) v.
47	Phrasals	(birine/bir şeye) hızla göz atmak	glance over at (someone or something) v.
48	Phrasals	(kitabın, derginin) sayfalarına göz atmak	leaf through (something) v.
49	Phrasals	(bir şeyin) sayfalarına göz atmak	page through (something) v.
50	Phrasals	(bir şeyin) sayfalarını çevirip göz atmak	page through (something) v.
51	Phrasals	(bir şeyin) altına dikkatlice göz atmak	peer underneath (something) v.
52	Phrasals	(bir şeyin) altına bir göz atmak	peep underneath (something) v.
53	Phrasals	(bir şeye) dikkatlice göz atmak	peer in (something) v.
54	Phrasals	bir göz atmak	peek in v.
55	Phrasals	altına bir göz atmak	peep under v.
56	Phrasals	(birine/bir şeye) bir göz atmak	peep at (someone or something) v.
57	Phrasals	(bir şeyin) altına bir göz atmak	peep under (something) v.
58	Phrasals	(bir şeyin) altına bir göz atmak	peek underneath (something) v.
59	Phrasals	altına dikkatlice göz atmak	peer under v.
60	Phrasals	'-e göz atmak	peer out at v.
61	Phrasals	(birine/bir şeye) bir göz atmak	peek at (someone or something) v.
62	Phrasals	(bir şeye) dikkatlice göz atmak	peer into (something) v.
Colloquial
63	Colloquial	bir göz atmak	take a look v.
64	Colloquial	(kanallara, sayfalara) göz atmak	cruise v.
Idioms
65	Idioms	şöyle bir göz atmak	have a shufti v.
66	Idioms	(gazeteye vb) göz atmak	pass one's eyes over v.
67	Idioms	hızla göz atmak	cast an eye over something v.
68	Idioms	hızla göz atmak	run an eye over something v.
69	Idioms	hızla göz atmak	run one's eye over something v.
70	Idioms	hızla göz atmak	cast one's eye over something v.
71	Idioms	şöyle bir göz atmak	dart a glance at v.
72	Idioms	bir şeye göz atmak	take a gander at something v.
73	Idioms	şöyle bir göz atmak	take a peek v.
74	Idioms	masadakilere göz atmak	read the table v.
75	Idioms	(göz göre göre) kendini tehlikeye atmak	take the bear by the tooth v.
76	Idioms	bir göz atmak	have a captain cook v.
77	Idioms	(birine veya bir şeye) göz atmak	take one look (at someone or something) v.
78	Idioms	(bir şeye) göz atmak	throw an eye over (something) v.
79	Idioms	(bir şeye) göz atmak	throw an eye on (something) v.
80	Idioms	(bir şeye) hızlıca göz atmak	cast an eye over (something) v.
81	Idioms	(bir şeye) hızlıca göz atmak	cast one's eye over (something) v.
82	Idioms	hızlıca göz atmak	cast your eye v.
83	Idioms	hızlıca göz atmak	cast your eyes v.
84	Idioms	hızlıca göz atmak	cast an eye v.
85	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak	dart a glance at (someone or something) v.
86	Idioms	(bir şeye) hızlıca göz atmak	give (something) a once-over v.
87	Idioms	birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak	give somebody/something the once-over v.
88	Idioms	birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak	give somebody/something a once-over v.
89	Idioms	birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak	give someone/something the once-over v.
90	Idioms	birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak	give someone/something a once-over v.
91	Idioms	bir göz atmak	have a butcher's [uk] v.
92	Idioms	bir göz atmak	take a butcher's [uk] v.
93	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak/bakmak	have a shufti (at somebody/something) [uk] v.
94	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak/bakmak	take a shufti (at somebody/something) [uk] v.
95	Idioms	bir göz atmak	have/take a butcher's [uk] v.
96	Idioms	bir göz atmak	have/take a gander v.
97	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak	have/take a shufti (at somebody/something) [uk] v.
98	Idioms	(bir şeye) bir göz atmak	have/take a gander (at something) v.
99	Idioms	şöyle bir göz atmak	have/take a shufti v.
100	Idioms	(birine/bir şeye) bir göz atmak	take a look (at someone or something) v.
101	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak/göz atmak	take a peek at (someone or something) v.
102	Idioms	bir göz atmak	take a gander at v.
103	Idioms	(birine/bir şeye) bir göz atmak	take a peek at (someone or something) v.
104	Idioms	şöyle bir bakmak/göz atmak	take a gander at v.
105	Idioms	(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak/göz atmak	take a gander (at someone or something) v.
Slang
106	Slang	bir göz atmak	take a captain cook [uk] v.
British Slang
107	British Slang	bir göz atmak	have a butchers at v.