gaseous - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

gaseous

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "gaseous" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 23 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
gaseous adj. gaz gibi
gaseous adj. gazlı
General
gaseous adj. gaza ait
gaseous adj. gaz şeklinde
gaseous adj. gaz
gaseous adj. gaz özelliğinde olan
gaseous adj. hafif
gaseous adj. boş
gaseous adj. aşırı ısınmış
gaseous adj. maddesiz
gaseous adj. zayıf
gaseous adj. desteksiz
gaseous adj. (yazı, konuşma) içi boş
gaseous adj. gereksiz şekilde ayrıntılı
Technical
gaseous adj. gaz halinde bulunan
gaseous adj. gaz gibi
gaseous adj. gaz
gaseous adj. gaz durumunda
gaseous adj. gazlı
gaseous adj. gaz olarak
gaseous adj. gaz şeklinde
Automotive
gaseous adj. gazlı
Medical
gaseous adj. gazoz

Bedeutungen, die der Begriff "gaseous" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 60 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
appliances burning gaseous fuels n. gaz yakan aletler
gaseous fuel n. gaz yakıt
gaseous state n. gaz hali
gaseous fuel n. gazyakıt
gaseous fire suppression n. gazlı yangın söndürme
Trade/Economic
gaseous drinks n. gazlı içecekler
Politics
committee for the approximation of the laws of the member states relating to measures against the emission of gaseous and particulate pollutants from internal combustion engines to be installed in non-road mobile machinery n. karayolu dışında kullanılan hareketli makinelere takılan içten yanmalı motorlardan çıkan gaz ve partikül kirleticilerin emisyonuna karşı alınacak tedbirlerle ilgili üye devlet kanunlarının yakınlaştırılması komitesi
Technical
total gaseous organic carbon in flue gases n. baca gazında gaz halindeki toplam organik karbon
gaseous explosive n. gaz patlayıcı
gaseous fuel n. gaz yakıt
gaseous extinguishing system n. gazlı söndürme sistemi
gaseous fuel n. gazyakıt
molecular oxygen in gaseous phase n. gaz fazındaki moleküler oksijen
appliances burning gaseous fuels n. gaz yakan cihazlar
gaseous flow rate n. gaz debisi
gaseous carburizer n. gaz karbonlayıcı
gaseous state n. gaz hal
measurement of total gaseous organic carbon at low concentrations n. gaz halindeki toplam organik karbonun kütle derişiminin ölçülmesi
gaseous fire fighting systems n. gazlı yangın mücadele sistemleri
gaseous fire-extinguishing systems n. gazlı yangın söndürme sistemleri
gaseous fire-extinguishing system n. gazlı yangın söndürme sistemi
gaseous inclusion n. gaz kalıntı
gaseous state n. gaz durumu
gaseous pollutants n. gaz halindeki kirleticiler
gaseous fuels n. gaz yakıtlar
mass concentration of gaseous and soluble particulate fluorine-containing compounds n. gaz ve flor ihtiva eden çözünmüş partikül halinde bileşiklerin kütlesel derişimi
gaseous oxygen n. gaz oksijen
gaseous fire suppression n. gazlı yangın söndürme
gaseous source of carbon n. gazlı karbon kaynağı
gaseous compounds absorption n. gazsı bileşiklerin absorbsiyonu
gaseous state n. gaz hali
gaseous pollutants n. kirletici gazlar
gaseous oxygen n. oksijen gazı
protective clothing against liquid and gaseous chemicals n. sıvı ve gaz kimyasallara karşı koruyucu giysi
liquid and gaseous chemicals n. sıvı ve gaz halindeki kimyasal maddeler
liquid or gaseous phase n. sıvı veya gaz fazı
efficiency requirements for new hotwater boilers fired with liquid or gaseous fuels n. sıvı ya da gazlı yakıtlarla ateşlenen yeni sıcak su ısıtıcıları için verimlilik gereksinimleri
Textile
protective clothing against liquid and gaseous chemicals n. sıvı ve gaz halindeki kimyasal maddelere karşı koruyucu giyecekler
Automotive
measures to be taken against the emission of gaseous pollutants from diesel engines for use in vehicles n. araçlarda kullanılan sıkıştırma ateşlemeli motorlardan çıkan gaz ve partikül kirleticilerin emisyonlarına karşı alınacak tedbirler
emission of gaseous pollutants from diesel engine n. dizel motorlardan yayılan kirletici gaz emisyonu
gaseous cavitation n. gazlı kavitasyon
emission of gaseous pollutants by the engine n. motordan çıkan gaz kirleticilerinin emisyonu
Mining
gaseous mine n. grizulu ocak
Physics
gaseous discharge n. gazlı boşalım
gaseous discharge n. gazlı deşarj
gaseous spectrum n. gaz spektrumu
Chemistry
gaseous sulphur compound n. gaz halindeki kükürt bileşik
individual gaseous organic compounds n. gaz halindeki münferit organik bileşikler
gaseous acid n. gaz halindeki asit
potentially hazardous non-gaseous chemicals n. potansiyel olarak tehlikeli gaz halinde olmayan kimyasallar
liquid or gaseous chemicals n. sıvı veya gaz halindeki kimyasal maddeler
gox (gaseous oxygen) abrev. gazlı oksijen
Astronomy
gaseous nebula n. gaz bulutsu
gaseous nebula n. gaz nebula
gaseous corona n. gazlı taç
gaseous corona n. gazlı korona
gaseous corona n. gökada tacı
Environment
gaseous diffusion plant n. gazlı difüzyon tesisi
gaseous diffusion n. gaz difüzyonu
measures against the emission of gaseous and particulate pollutants from internal combustion engines to be installed in non-road mobile machinery n. karayolu dışında kullanılan hareketli makinelara takılan içten yanmalı motorlardan çıkan gazlara ve partikül halindeki kirleticilere karşı alınacak tedbirler