Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
gravity
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"gravity"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 42 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
gravity
n.
yer çekimi
General
2
General
gravity
n.
ciddilik
3
General
gravity
n.
ağırbaşlılık
4
General
gravity
n.
tehlike
5
General
gravity
n.
önem
6
General
gravity
n.
büyüklük
7
General
gravity
n.
ağırlık
8
General
gravity
n.
ehemmiyet
9
General
gravity
n.
temkin
10
General
gravity
n.
yerçekim
11
General
gravity
n.
vahamet
12
General
gravity
n.
cazibe
13
General
gravity
n.
ciddiyet
14
General
gravity
n.
peslik
15
General
gravity
n.
çekim
16
General
gravity
n.
vakar
17
General
gravity
n.
yerçekimi
18
General
gravity
n.
düşünülebilirlik
19
General
gravity
n.
değerlendirilebilir olma
20
General
gravity
n.
ölçülebilirlik
21
General
gravity
n.
değer biçilebilir olma
22
General
gravity
n.
yerçekimi ivmesi
23
General
gravity
n.
özgül ağırlık
24
General
gravity
adj.
yerçekiminden faydalanan
25
General
gravity
adj.
yerçekimi ile çalışan
26
General
gravity
adj.
mekanik yollarla devir daim olan bir sıvı yerine ısıl taşınım akımlarından faydalanan
Law
27
Law
gravity
n.
ehemmiyet
28
Law
gravity
n.
temkin
Technical
29
Technical
gravity
n.
yerçekimi
30
Technical
gravity
n.
yerçekim kuvveti
Automotive
31
Automotive
gravity
n.
çekim
32
Automotive
gravity
n.
yoğunluk
Physics
33
Physics
gravity
n.
ağırlık
34
Physics
gravity
n.
cazibe
35
Physics
gravity
n.
çekim
36
Physics
gravity
n.
gravite
37
Physics
gravity
n.
kütleçekim
38
Physics
gravity
n.
önem
39
Physics
gravity
n.
yer çekimi
40
Physics
gravity
n.
yerçekim kuvveti
Geography
41
Geography
gravity
n.
iowa eyaletinde şehir
Star Wars
42
Star Wars
gravity
n.
yerçekimi
Bedeutungen, die der Begriff
"gravity"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 303 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
quantum gravity
n.
kuantum yerçekimi
2
General
force of gravity
n.
çekim
3
General
force of gravity
n.
ağırlık
4
General
gravity meter
n.
yerçekimölçer
5
General
gravity meter
n.
ağırlık ölçer
6
General
force of gravity
n.
ağırlık kuvveti
7
General
gravity meter
n.
gravimetre
8
General
the centre of gravity
n.
ağırlık merkezi
9
General
gravity conveyor
n.
desansör
10
General
attraction of gravity
n.
yerçekimi
11
General
pull of gravity
n.
yerçekimi
12
General
center of gravity
n.
siklet merkezi
13
General
zero-gravity environment
n.
yerçekimsiz ortam
14
General
gravity-free environment
n.
yerçekimsiz ortam
15
General
center of gravity
n.
odak noktası
16
General
center of gravity
n.
dikkati en çok çeken şey
17
General
the gravity of the moment
n.
anın ağırlığı
18
General
gravity [obsolete]
n.
nüfuz
19
General
gravity [obsolete]
n.
yetkililik
20
General
gravity [obsolete]
n.
bir hitap şekli
21
General
gravity wave
n.
yerçekiminin sabit seviyeyi koruma eğiliminden ötürü sıvıların yüzeydeki katmanlarında oluşan dalga
22
General
gravity wave
n.
yerçekiminin dengeleyici kuvvet olduğu atmosfer gibi bir sıvıda oluşan dalga
23
General
gravity wave
n.
kütleçekimsel dalga
24
General
gravity-assist
n.
yerçekimi yardımı
25
General
gravity-assist
n.
(uzay uçuşunda) çekim alanı sayesinde enerji elde etmek için gezgin bir cisme yakın geçen güzergah
26
General
incongruous with gravity
adj.
yerçekimine aykırı
27
General
by gravity
adv.
doğal akış
28
General
by gravity
adv.
gravite ile
29
General
by gravity
adv.
yerçekimi ile
30
General
against the gravity
adv.
yerçekimine aykırı
Idioms
31
Idioms
bed gravity
n.
yatak miskinliği
32
Idioms
bed gravity
n.
yatak çekmesi
33
Idioms
bed gravity
n.
yatağın çekim gücü
Trade/Economic
34
Trade/Economic
gravity model
n.
çekim modeli
Law
35
Law
center of gravity
n.
ağırlık merkezi
Insurance
36
Insurance
specific gravity
n.
özgül ağırlık
Technical
37
Technical
position of the center of gravity
n.
ağırlık merkezinin yeri
38
Technical
center of gravity
n.
ağırlık merkezi
39
Technical
api gravity
n.
api gravitesi
40
Technical
centre of gravity
n.
ağırlık merkezi
41
Technical
gravity retaining wall
n.
ağırlık istinat duvarı
42
Technical
gravity weir
n.
ağırlık bendi
43
Technical
gravity bar
n.
ağırlık çubuğu
44
Technical
gravity retaining wall
n.
ağırlık dayanma yapısı
45
Technical
gravity concentration
n.
ağırlık derişimleştirme
46
Technical
gravity segregation
n.
ağırlık farkı birikimi
47
Technical
determining the location of the centre of gravity
n.
ağırlık merkezinin yerinin tayini
48
Technical
gravity of the electrolyte
n.
asit yoğunluğu
49
Technical
baume gravity
n.
baume yoğunluğu
50
Technical
apparent specific gravity
n.
birim ağırlık
51
Technical
apparent specific gravity
n.
birim oylum ağırlığı
52
Technical
specific bulk gravity
n.
birim oylum ağırlığı
53
Technical
concrete gravity dam
n.
beton-ağırlık baraj
54
Technical
apparent specific gravity
n.
birim hacim ağırlığı
55
Technical
specific bulk gravity
n.
birim hacim ağırlığı
56
Technical
gravity lubrication system
n.
çekim ile çalışan yağlama sistemi
57
Technical
gravity feed
n.
çekim ile besleme
58
Technical
drainage by gravity
n.
cazibe ile drenaj
59
Technical
gravity drainage systems
n.
cazibeli drenaj sistemleri
60
Technical
gravity flow
n.
cazibeli akım
61
Technical
drainage systems operating under gravity
n.
cazibeli çalışan boşaltım sistemleri
62
Technical
gravity pressure
n.
çekim basıncı
63
Technical
gravity drainage system
n.
cazibeli drenaj sistemi
64
Technical
gravity pipe
n.
cazibeli boru
65
Technical
gravity irrigation
n.
cazibe sulaması
66
Technical
force of gravity
n.
çekim kuvveti
67
Technical
gravity feed
n.
doğal akışlı besleme
68
Technical
gravity system
n.
doğal akıntılı sistem
69
Technical
gravity-flow heating system
n.
doğal dolaşımlı ısıtma sistemi
70
Technical
gravity hammer
n.
düşer çekiç
71
Technical
gravity tank
n.
doğal dağıtmalı su deposu
72
Technical
gravity filtration
n.
gravite filtreleme
73
Technical
gravity filtration
n.
gravite süzme
74
Technical
gravity tank
n.
gravite tankı
75
Technical
gravity filtration
n.
gravite temizleme
76
Technical
gravity meter
n.
gravimetre
77
Technical
curved gravity dam
n.
kemer ağırlık baraj
78
Technical
gravity filling
n.
kendi ağırlığıyla ikmal
79
Technical
gravity arch dam
n.
kemer ağırlık barajı
80
Technical
bulk specific gravity
n.
kitle özgül ağırlığı
81
Technical
gravity draining
n.
kendi ağırlığıyla boşaltma
82
Technical
gravity flow
n.
kendi ağırlığı ile oluşan akım
83
Technical
gravity feed
n.
kendi ağırlığı ile besleme
84
Technical
gravity die casting
n.
kokil döküm
85
Technical
center of gravity
n.
kütle merkezi
86
Technical
gravity irrigation
n.
öz ağırlıkla sulama
87
Technical
specific gravity
n.
özgül ağırlık
88
Technical
gravity flow
n.
özağırlık akımı
89
Technical
drainage of fluids by means of gravity or negative pressure
n.
sıvıların yer çekimi veya negatif basınç yoluyla dışarı alınımı
90
Technical
zero gravity
n.
sıfır yer çekimi
91
Technical
zero gravity
n.
sıfır yerçekimi
92
Technical
artificial gravity
n.
suni yer çekimi
93
Technical
theoretical gravity
n.
teorik yer çekimi
94
Technical
gravity circulation
n.
tabii sirkülasyon
95
Technical
gravity circulation heating
n.
tabii sirkülasyonlu ısıtma
96
Technical
gravity plane
n.
vargel rampası
97
Technical
gravity dam of triangular section
n.
üçgen kesitli ağırlık barajı
98
Technical
anti-gravity suit
n.
yer çekimine dayanaklı elbise
99
Technical
viscosity-gravity constant
n.
viskozite-özgül ağırlık sabiti
100
Technical
gravity drainage
n.
yerçekimi ile drenaj
101
Technical
specific-gravity bottle
n.
yoğunluk şişesi
102
Technical
acceleration due to gravity
n.
yerçekimi ivmesi
103
Technical
acceleration of gravity
n.
yerçekimi ivmesi
104
Technical
force of gravity
n.
yerçekimi kuvveti
105
Technical
gravity spring
n.
yerçekimi kaynağı
106
Technical
gravity meter
n.
yerçekimölçer
107
Technical
counter-gravity casting
n.
zıt ağırlıklı döküm
108
Technical
gravity irrigation
n.
yerçekimiyle sulama
109
Technical
apparent specific gravity
n.
zahiri özgül ağırlık
110
Technical
earth's gravity
n.
yerçekimi
111
Technical
gravity system
n.
yerçekimli sistem
112
Technical
gravity flow
n.
yerçekimi akımı
113
Technical
gravity thickener
n.
yerçekimsel yoğunlaştırıcı
114
Technical
earth gravity
n.
yerçekimi
115
Technical
gravity assist
n.
yerçekimi yardımı
116
Technical
specific-gravity balance
n.
özgül ağırlık terazisi
117
Technical
gravity fault
n.
çekim fayı
118
Technical
gravity cell
n.
elektrotların bağıl yoğunluklarındaki farktan ötürü iki ayrı tabakaya ayrılmış farklı iki elektrolitte bulunduğu elektrolitik hücre
119
Technical
gravity scale
n.
sıvıların izafi yoğunluklarını veren bir ölçek
120
Technical
anti-gravity
adj.
yer çekimine karşı
121
Technical
suitable for gravity systems at atmospheric pressure
adj.
atmosfer basıncındaki serbest yüzeyli akışa sahip sistemler için uygun
122
Technical
operating under gravity
adj.
cazibeli olarak çalışan
123
Technical
gravity-controlled
adj.
yerçekimi kontrollü
124
Technical
loaded or unloaded as liquids by gravity or pressure discharge
adj.
yer çekimi veya basınç yoluyla sıvı olarak doldurulabilen veya boşaltılabilen
Computer
125
Computer
gravity well
n.
yerçekimi kuyusu
Telecom
126
Telecom
gravity gradient boom
n.
hacıyatmaz çubuğu
Mechanic
127
Mechanic
gravity sintering
n.
ağdırmalı külçeleme
Construction
128
Construction
gravity abutment
n.
ağırlık dayanağı
129
Construction
gravity quay wall
n.
ağırlık rıhtımı duvarı
130
Construction
gravity dam
n.
ağırlık barajı
131
Construction
gravity wall
n.
ağırlık duvarı
132
Construction
gravity retaining wall
n.
ağırlık dayanma duvarı
133
Construction
hollow gravity dam
n.
boşluklu ağırlık barajı
134
Construction
gravity spillway dam
n.
dolu savaklı ağırlık barajı
135
Construction
gravity arch dam
n.
kemerli ağırlık barajı
136
Construction
gravity masonry wall
n.
masif taş duvar
137
Construction
specific gravity
n.
özgül ağırlık
138
Construction
gravity force
n.
yerçekimi kuvveti
139
Construction
operating essentially under gravity
adj.
esas olarak cazibe ile çalışan
Automotive
140
Automotive
gravity braking system
n.
ağırlıkla frenleme sistemi
141
Automotive
api gravity
n.
apı gravitesi
142
Automotive
center of gravity
n.
ağırlık merkezi
143
Automotive
gravity feed
n.
ağırlıkla besleme
144
Automotive
gravity bleeding
n.
ağırlıkla hava alma
145
Automotive
gravity gasoline tank
n.
akışkanlıkla beslemeli yakıt deposu
146
Automotive
specific gravity
n.
özgül gravite
147
Automotive
specific gravity
n.
özgül ağırlık
148
Automotive
counter gravity casting
n.
ters döküm
149
Automotive
gravity feed spray gun
n.
üstten depolu boya tabancası
150
Automotive
gravity casting
n.
yerçekimli kalıba döküm
Railway
151
Railway
gravity railway
n.
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
152
Railway
gravity railroad
n.
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
Aeronautic
153
Aeronautic
center of gravity limits
n.
ağırlık merkezi sınırları
154
Aeronautic
gravity feed system
n.
ağırlık besleme sistemi
155
Aeronautic
center of gravity envelope
n.
ağırlık merkezi zarfı
156
Aeronautic
centre of gravity envelope
n.
ağırlık merkezi zarfı
157
Aeronautic
gravity turn
n.
ağırlık nedeniyle dönüş
158
Aeronautic
gravity extraction
n.
ağırlıkla boşaltma
159
Aeronautic
gravity extraction
n.
gravite boşaltması
160
Aeronautic
artificial gravity
n.
suni çekim
161
Aeronautic
gravity tank
n.
valtank
162
Aeronautic
artificial gravity
n.
yapay çekim
Marine
163
Marine
gravity-type outer slope pavement
n.
ağırlığa dayalı dış eğim kaplama
164
Marine
gravity-type parapet
n.
ağırlığa dayalı başlık duvarı
165
Marine
gravity-type quaywall
n.
ağırlığa dayalı rıhtım duvarı
166
Marine
gravity-type coastal dike
n.
ağırlığa dayalı kıyı hendeği
167
Marine
wave gravity
n.
ağırlık dalgası
168
Marine
gravity-type concrete structure
n.
ağırlığa dayalı beton yapı
169
Marine
gravity waves
n.
ağırlık dalgaları
170
Marine
gravity-type structure
n.
ağırlığa dayalı yapı
171
Marine
gravity-type offshore structure
n.
ağırlığa dayalı açık deniz yapıları
172
Marine
gravity-type wave-absorbing breakwater
n.
ağırlığa dayalı dalga sönümleyici dalgakıran
173
Marine
gravity-type dolphin
n.
ağırlığa dayalı dolfen
174
Marine
gravity-type special breakwater
n.
ağırlığa dayalı özel dalgakıran
175
Marine
gravity-type wharf
n.
ağırlığa dayalı rıhtım
176
Marine
gravity-type bulkhead
n.
ağırlığa dayalı tahkimat
177
Marine
permeable gravity-type offshore structure
n.
geçirgen ağırlığa dayanan açık deniz yapıları
178
Marine
change of gravity
n.
gravite değişimi
179
Marine
long period gravity waves
n.
uzun periyotlu ağırlık dalgaları
180
Marine
surface gravity waves
n.
yüzeysel ağırlık dalgaları
181
Marine
gravity waves
n.
yerçekimi dalgaları
182
Marine
gravity band
n.
gemi çapasının dengeleme noktasındaki şaftın her bir yanında bağlantı veya halka olan bir şerit
Petrol
183
Petrol
gravity platform
n.
(petrol endüstrisinde) doğrudan deniz yatağının üzerine kurulan ve kendi ağırlığı sayesinde konumunu koruyan sondaj kulesi
Mining
184
Mining
gravity conveyor
n.
desansör
185
Mining
centrifugal gravity separator
n.
santrifüj gravite ayırıcısı
186
Mining
gravity exploration
n.
yerçekimi ölçme yöntemiyle arama
187
Mining
gravity conveyor
n.
yerçekimli taşıyıcı
Medical
188
Medical
urine specific gravity (usg)
n.
idrar özgül ağırlığı
Food Engineering
189
Food Engineering
specific gravity
n.
özgül ağırlık
Math
190
Math
particle driven gravity currents
n.
içerisinde parçacık bulunan yer çekimi akımları
191
Math
particle-bearing gravity currents
n.
içerisinde parçacık bulunan yer çekimi akımları
Physics
192
Physics
theory of gravity
n.
newton'ın yer çekimi teorisi
193
Physics
centre of gravity
n.
ağırlık özeği
194
Physics
c of g (center of gravity)
n.
ağırlık merkezi
195
Physics
center of gravity
n.
ağırlık merkezi
196
Physics
centre of gravity
n.
ağırlık merkezi
197
Physics
centre of gravity limits
n.
ağırlık merkezi değişme sınırları
198
Physics
lunar gravity
n.
ay çekim kuvveti
199
Physics
force of gravity
n.
ağırlık kuvveti
200
Physics
gravity simulation
n.
çekim benzetimi
201
Physics
gravity force
n.
çekim gücü
202
Physics
gravity anomalies
n.
çekim aykırılıkları
203
Physics
gravity circulation
n.
doğal dolaşımı
204
Physics
gravity gradient torque
n.
eğimin yerçekimi torku
205
Physics
gravity current
n.
gravite akışı
206
Physics
gravity field
n.
gravite alanı
207
Physics
solar gravity
n.
güneş çekim kuvveti
208
Physics
gravity action
n.
gravite hareketi
209
Physics
anti-self-dual gravity
n.
karşıt-kendi-dual kütle çekimi
210
Physics
gravity circulation
n.
kendi ağırlığı ile devir
211
Physics
self-dual gravity
n.
kendi-dual kütle çekimi
212
Physics
self-dual gravity
n.
kendine ikili kütleçekimi
213
Physics
gravity gradient
n.
kütle çekim gradyanı
214
Physics
newton's law of gravity
n.
newton'un yerçekimi kanunu
215
Physics
newton's law of gravity
n.
newton'un yerçekimi yasası
216
Physics
newton's law of gravity
n.
newton'un evrensel kütleçekim yasası
217
Physics
zero gravity
n.
sıfır yer çekimi
218
Physics
zero gravity
n.
sıfır yerçekimi
219
Physics
gravity circulation
n.
tabii sirkülasyon
220
Physics
gravity circulation heating
n.
tabii sirkülasyonlu ısıtma
221
Physics
theory of gravity
n.
yer çekimi teorisi
222
Physics
gravity current
n.
yer çekimi akımı
223
Physics
gravity-free environment
n.
yer çekimsiz ortam
224
Physics
law of gravity
n.
yerçekimi kanunu
225
Physics
gravity wave
n.
yerçekim dalgası
226
Physics
non gravity
n.
yerçekimsizlik
227
Physics
gravity currents
n.
yerçekimi akımları
228
Physics
influence of gravity
n.
yerçekiminin etkisi
229
Physics
non-gravity
n.
yerçekimsizlik
230
Physics
influence of gravity
n.
yerçekimi etkisi
231
Physics
force of gravity
n.
yerçekimi kuvveti
232
Physics
law of gravity
n.
yerçekimi yasası
233
Physics
gravity waves
n.
yerçekimi dalgaları
234
Physics
self-gravity
n.
öz kütle çekimi
235
Physics
gravity assist
n.
kütle çekimsel sapan
236
Physics
surface gravity
n.
(yüzeydeki) yer çekimi
237
Physics
loop quantum gravity
n.
döngüsel kuantum kütleçekimi
238
Physics
loop quantum gravity
n.
döngüsel kuantum kütleçekimi
239
Physics
artificial gravity
n.
yapay yerçekimi
240
Physics
gravity assist
n.
kütleçekim yardımı
241
Physics
anti-gravity
n.
karşıt yerçekimi
242
Physics
anti-gravity
n.
anti yerçekimi
243
Physics
anti-gravity
n.
karşıt kütleçekimi
244
Physics
held together by gravity
adj.
kütle çekimi tarafından bir arada tutulan
245
Physics
sp gr (specific gravity)
abrev.
özgül ağırlık
246
Physics
sp. gr. (specific gravity)
abrev.
özgül ağırlık
Chemistry
247
Chemistry
specific gravity
n.
özgül ağırlık
248
Chemistry
api gravity scale
n.
amerikan petrol enstitüsü'nün kullandığı yerçekimi ölçeği
Marine Biology
249
Marine Biology
specific gravity
n.
özgül yerçekimi
250
Marine Biology
specific gravity
n.
öz ağırlık
251
Marine Biology
specific gravity
n.
saf suya göre bir sıvının yoğunluk oranı
Astronomy
252
Astronomy
high-gravity planet
n.
yüksek yerçekimli gezegen
253
Astronomy
low-gravity planet
n.
düşük yerçekimli gezegen
Agriculture
254
Agriculture
gravity drainage
n.
çekim drenajı
255
Agriculture
gravity irrigation
n.
çekim sulaması
256
Agriculture
gravity irrigation
n.
cazibe sulaması
257
Agriculture
gravity drainage
n.
cazibe drenajı
258
Agriculture
gravity irrigation
n.
cazibeli sulama
259
Agriculture
gravity irrigation
n.
doğal akıntı sulaması
260
Agriculture
gravity drainage
n.
gravite drenajı
261
Agriculture
gravity irrigation
n.
yerçekimi sulaması
Environment
262
Environment
gravity dam
n.
ağırlık barajı
263
Environment
gravity flow
n.
ağırlıksal akış
264
Environment
gravity model
n.
gravite modeli
265
Environment
change of gravity
n.
gravite değişimi
266
Environment
gravity anomaly
n.
gravite anomalisi
Geography
267
Geography
gravity anomaly
n.
yerçekimi anomalisi
Meteorology
268
Meteorology
specific gravity
n.
özgül yerçekimi
269
Meteorology
standard gravity
n.
standart yerçekimi
270
Meteorology
gravity correction
n.
yerçekimi düzeltmesi
271
Meteorology
gravity waves
n.
yerçekim dalgaları
Geology
272
Geology
gravity wall
n.
ağırlık istinat duvarı
273
Geology
bouguer gravity map
n.
bouguer gravite haritası
274
Geology
bouguer gravity
n.
bouguer gravitesi
275
Geology
bouguer gravity data
n.
bouguer gravite verileri
276
Geology
marine gravity
n.
denizdeki yerçekimi
277
Geology
gravity and aeromagnetic analysis
n.
gravite ve havadan manyetik analiz
278
Geology
gravity data
n.
gravite verisi
279
Geology
gravity anomaly map
n.
gravite anomali haritası
280
Geology
gravity anomalies
n.
gravite anomalileri
281
Geology
gravity sliding
n.
yerçekimi kayması
282
Geology
gravity slide
n.
yerçekimi kayması
283
Geology
gravity gliding
n.
yerçekimi kayması
284
Geology
gravity anomaly
n.
dünya yüzeyindeki normal yerçekimi değerinin derinlikte yoğunluk farkı nedeniyle değişimi
285
Geology
gravity fault
n.
çekim fayı
286
Geology
gravity fault
n.
normal fay
287
Geology
gravity fault
n.
eğik fay düzleminin üstünde yer alan kayaçların aşağıdakilerle yer değiştirdiği fay türü
288
Geology
gravity fault
n.
tavan bloğu taban kayacına kıyasla aşağı kaymış gibi görünen eğik fay
Military
289
Military
centers of gravity
n.
askeri gücün hareket özgürlüğünü, fiziksel gücünü ve savaşma motivasyonunu oluşturan özellikleri
290
Military
gravity well
n.
çekim kuyusu
291
Military
gravity simulation
n.
çekim taklidi
292
Military
gravity bomb
n.
güdümsüz bomba
293
Military
gravity extraction
n.
kendi ağırlığıyla atma
Slang
294
Slang
gravity check
n.
yerçekimi kontrolü
295
Slang
gravity check
n.
(bisiklet gibi araçlardan) düşme
296
Slang
gravity check
n.
yeri boylama
297
Slang
gravity check
n.
yere çakılma
298
Slang
gravity check
n.
yerleri süpürme
299
Slang
gravity check
n.
yerleri öpme
300
Slang
gravity check
n.
kıç üstü oturma
Star Wars
301
Star Wars
gravity well
n.
yerçekimi kuyusu
302
Star Wars
gravity well (tourist attraction)
n.
yer çekimi kuyusu (turist merkezi)
303
Star Wars
pulse-gravity interdiction mine
n.
titreşim-yer çekimi yasaklayıcı madeni
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of gravity
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy