practice - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

practice

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "practice" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 115 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
practice n. egzersiz
practice n. idman
practice n. alıştırma
practice n. uygulama
practice n. pratik
practice v. etmek
practice v. yapmak
practice v. alıştırma yapmak
practice v. uygulamak
General
practice n. teamül
practice n. hekimlik uygulaması
practice n. talim
practice n.
practice n. antrenman
practice n. amel
practice n. hasta muayenesi
practice n. kılgı
practice n. görüş
practice n. avukatlık
practice n. doktorluk
practice n. idman
practice n. hastalar (hekime gelen)
practice n. itiyat
practice n. egzersiz
practice n. eylem
practice n. alıştırma
practice n. teknik
practice n. çalışma
practice n. yöntem
practice n. hile
practice n. tecrübe
practice n. el alışkanlığı
practice n. ısınma
practice n. pratik
practice n. sistem
practice n. deneyim
practice n. metot
practice n. uzmanlık
practice n. adet
practice n. tatbikat
practice n. usul
practice n. hain plan
practice n. komplo
practice n. dava ve kovuşturmaların yürütülme şekli
practice n. bilgiyi uygulama
practice n. alışkanlıkla yapılan eylem
practice n. tekrarlanan eylem
practice n. kullanma
practice n. kullanım
practice n. olağan yöntem
practice n. hain plan
practice n. komplo
practice n. entrika
practice n. düzenli alıştırma
practice n. mesleğin icrası
practice n. profesyonel uygulama
practice n. dava usulü
practice n. davanın yürütülmesi
practice n. kötü niyetle kandırma
practice n. entrika çevirme
practice n. hile yapma
practice n. profesyonel hizmet verilen yer
practice n. muayenehane
practice v. alışkanlık haline getirmek
practice v. çalışmak
practice v. entrika çevirmek
practice v. çalışmak (bir beceriyi/ yeteneği geliştirmek için)
practice v. uygulamak
practice v. yapmak
practice v. idman yapmak
practice v. alıştırma yapmak
practice v. deneyim kazanmak
practice v. dolap çevirmek
practice v. egzersiz yapmak
practice v. antrenman yapmak
practice v. adet edinmek
practice v. etmek
practice v. gerçekleştirmek
practice v. -lik yapmak
practice v. meşk etmek
practice v. idman etmek
practice v. müzakerede bulunmak
practice v. eğitmek
practice v. saflığından yararlanmak
practice v. (din) inanmak
practice v. (din) kurallarına göre yaşamak
practice v. (doktor, avukat) olarak çalışmak
practice v. talim yapmak
Trade/Economic
practice n. adet
practice n. alışkanlık
practice n. deneme
practice n. meslek icrası
practice n. mesleğin yapılması
practice n. pratik
practice n. tatbikat
practice n. uygulama
practice v. bir mesleği ifa etmek
Law
practice n. tatbikat
practice n. teamül
practice n. teamül
practice n. uygulama
practice v. tatbik etmek
Politics
practice n. usul
Technical
practice n. yöntem
Automotive
practice n. antrenman turları
Medical
practice n. praktis
Math
practice n. ticaret ve iş hayatında karşılaşılan sorulara aritmetik kurallarını uygulamayı sağlayan basit bir yöntem
Religious
practice n. kilisede olağan dini vazifeler
Military
practice n. tatbikat
Theatre
practice n. prova
Ottoman Turkish
practice n. teamül
Archaic
practice n. müzakere
practice n. uygulamalı tez
practice n. düzenli uygulamayla edinilen yeterlilik
practice v. inşa etmek

Bedeutungen, die der Begriff "practice" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 405 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
the regular practice n. adet
agronomic practice n. tarımsal uygulama
trial practice n. yargı uygulamaları
rules and practice n. kurallar ve uygulamalar
practice ship n. eğitim gemisi
practice of law n. avukatlık
community of practice n. uğraş topluluğu
ormal bona fide commercial practice n. iyi niyetli ticari uygulama
office practice n. büro uygulamaları
soccer practice n. futbol antrenmanı
international architectural practice n. uluslararası mimari uygulama
architectural practice n. mimari uygulama
choir practice n. koro provası
unauthorized practice of law n. yetkisiz hukuk uygulaması
parlimentary practice n. parlamento usulü
community of practice n. uygulayıcı topluluk
theoretical practice n. teorik pratik
common practice n. genel uygulama
global practice n. küresel uygulama
code of practice n. nizamname
professional practice n. mesleki uygulama
the regular practice n. alışkanlık
sharp practice n. hileli bir iş
sharp practice n. dalavere
sharp practice n. hileli iş
practice drill n. uygulama alıştırması
office practice in government n. kamuda büro uygulamaları
practice of law n. hukuk uygulaması
practice guidelines n. mesleki rehberler
model practice n. örnek uygulama
general practice n. genel deneyim
good practice n. iyi deneyim
practice implementation n. deneme amaçlı uygulama
practice implementation n. pratik amaçlı uygulama
primitive practice n. çağ dışı uygulama
outdated practice n. çağ dışı uygulama
practice principle n. uygulama esası
long-term practice n. uzun süreli çalışma
long-term practice n. uzun süreli alıştırma/pratik
relevant practice n. ilgili uygulama
situated practice n. yerleşik uygulama
developmentally appropriate practice n. gelişim gereklerine uygun uygulama
developmentally appropriate practice n. gelişimsel bakımdan uygun uygulama
practice clothes n. eşofman
summer practice n. staj
spiritual practice n. ruhsal/tinsel uygulama
current practice n. cari uygulama
private practice n. özel muayenehane
social work with children and families: getting into practice n. aile ve çocuklarla sosyal hizmet: uygulamaya giriş
usual practice n. mutat uygulama
legal practice n. yasal uygulama
fundamentals before practice n. uygulamaya geçmeden bilinmesi gerekenler
practice exam n. uygulama sınavı
best practice n. örnek uygulama
existing practice n. mevcut uygulama
religious practice n. dini uygulama
general practice n. pratisyen doktorların çalıştıkları yer
general practice n. pratisyen doktorluk
general practice n. genel hareket tarzı
group practice n. profesyonellerden oluşan bir derneğin yaptığı uygulamalar
group practice n. hukuki hizmetlerin çok sayıda avukatın çalıştığı bir hukuk bürosu tarafından sunulduğu sistem
established practice n. yerleşik uygulama/teamül
practice [obsolete] n. icra etme
practice [obsolete] n. gerçekleştirme
practice [obsolete] n. uygulama yöntemi
practice [obsolete] n. el becerisi
practice [obsolete] n. becerikli yönetme
practice [obsolete] n. ustaca yönetme
practice game n. idman maçı
practice game n. skoru sezon kayıtlarına geçmeyen maç
practice range n. golf atışı çalışmak için uygun saha
practice range n. golf alıştırma sahası
private practice n. özel uygulama
private practice n. hususi uygulama
private practice n. özel muayenehane hekiminin az çok belirli olan hasta çevresi
skull practice n. danışma toplantısı
skull practice n. istişare toplantısı
skull practice n. zihinsel egzersiz
practice on v. yararlanmak
be out of practice v. formdan düşmüş olmak
put into practice v. uygulamak
practice a deceit v. hile yapmak
make a practice of doing something v. bir şeyi adet edinmek
operate in practice v. uygulamak
be in practice v. formda olmak
be out of practice v. uzun zamandan beri bir şeyi yapmadığı için onu iyi yapamamak
practice economy v. tasarruf yapmak
put into practice v. gerçekleştirmek
practice upon v. yararlanmak
be out of practice v. paslanmak
be out of practice v. formda olmamak
act contrary to the faith and practice of the community v. akideyi bozmak
put into practice v. pratiğe aktarmak
transfer into practice v. pratiğe aktarmak
transfer into practice v. uygulamak
transfer into practice v. pratiğe dönüştürmek
put into practice v. pratiğe dönüştürmek
put into practice v. uygulamaya koymak
transfer into practice v. uygulamaya koymak
transfer into practice v. gerçekleştirmek
practice charity v. zekat vermek
practice favoritism v. fark gözetmek
put into practice v. hayata geçirmek
put into practice v. pratiğe dökmek
put into practice v. pratiğe geçirmek
put something into practice v. pratiğe dökmek
give someone practice v. pratik kazandırmak
practice double standard v. çifte standart uygulamak
apply in practice v. pratikte uygulamak
put something into practice v. uygulamaya geçirmek
put into practice v. uygulamaya sokmak
put into practice v. uygulamaya almak
improve the practice v. pratiği artırmak
practice piano v. piyano çalışmak
put theory into practice v. teoriyi pratiğe dökmek
practice tennis v. tenis çalışmak
practice [obsolete] v. kullanmak
practice [obsolete] v. faydalanmak
practice [obsolete] v. sık sık gitmek
practice [obsolete] v. sıklıkla uğramak
practice [obsolete] v. (oyunun) içinde rol almak
practice [obsolete] v. yürürlüğe koymak
practice [obsolete] v. meydana getirmek
practice [obsolete] v. neden olmak
practice [obsolete] v. planlamak
practice [obsolete] v. denemek
practice bundling v. nişanlıyla aynı yatakta giyinik uyumak
out of practice adj. idmansız
demonstrated in practice adj. uygulamalı olarak/uygulanarak gösterilen/kanıtlanan
in practice adv. pratikte
in practice adv. uygulamada
in practice adv. icraatta
in theory and in practice adv. teoride ve pratikte
in practice adv. eli alışmış halde
in practice adv. tecrübeli olarak
in practice [obsolete] adv. yaygın uygulamada
in practice [obsolete] adv. mevcut uygulamada
in practice [obsolete] adv. modaya uygun bir şekilde
in practice expr. belirli bir mesleğin icrasında
Phrasals
practice upon something v. bir şey üzerinde denemek/alıştırma yapmak
practice on something v. bir şey üzerinde alıştırma yapmak
practice on something v. bir şey üzerinde denemek/alıştırma yapmak
practice upon something v. bir şey üzerinde alıştırma yapmak
practice on (someone or something) [uk] v. (biri/bir şey) üzerinde deneme/alıştırma yapmak
practice on (someone or something) [uk] v. (biri/bir şey) üzerinde talim yapmak
Phrases
out of practice adj. antrenmansız
out of practice adj. idmansız
out of practice expr. hamlamış
out of practice expr. körelmiş
i'm so out of practice expr. oynamayalı o kadar çok oldu ki
out of practice expr. yeteneklerini yitirmiş
Colloquial
in practice expr. gerçekte
practice makes perfect expr. pratik mükemmelleştirir
in practice expr. pratikte
practice makes perfect expr. pratik olgunlaştırır
practice, practice, practice expr. çalışmak, çalışmak, çalışmak
practice, practice, practice expr. pratik, pratik, pratik
practice, practice, practice expr. işin sırrı çok çalışmakta
practice, practice, practice expr. işin sırrı çok pratik yapmakta
practice, practice, practice expr. çok çalışmak
practice, practice, practice expr. çok pratik yapmak
Idioms
time-honoured practice n. geleneksel yöntem
time-honored practice n. geleneksel yöntem
time-honoured practice n. klasik yöntem
time-honored practice n. klasik yöntem
time-honored practice n. yaygın yöntem
time-honoured practice n. yaygın yöntem
make it a practice v. alışkanlık edinmek
make it a practice v. alışkanlık kazanmak
make something a practice v. bir şeyi adet haline getirmek
make a practice of something v. bir şeyi adet haline getirmek
get out of practice v. hamlamak
go out of practice v. hamlamak
be out of practice v. hamlamak
carry into practice v. uygulamaya geçmek
carry into practice v. uygulamak
make a practice of v. -i adet haline getirmek
make a practice of v. '-i adet edinmek
make a practice of v. '-i alışkanlık haline getirmek
practice what (one) preaches v. verdiği nasihati uygulamak
practice what (one) preaches v. verdiği öğüdü uygulamak
practice what (one) preaches v. verdiği tavsiyeleri/söylediklerini yapmak/uygulamak
Speaking
I don't need practice expr. benim pratiğe ihtiyacım yok
practice what you preach! expr. verdiğin nasihatı kendin uygula!
Trade/Economic
trade practice n. ticaret yöntemi
trade practice n. ticaret usulü
best practice n. başaran yöntem
banking practice n. bankacılık uygulaması
budgetary practice n. bütçenin uygulanması
multiple currency practice n. çoklu döviz kuru uygulaması
consistency in accounting practice n. dönem arası muhasebe uygulamalarında uyumluluk
consistency in accounting practice n. dönemler arası muhasebe uygulamalarında uyumluluk
good practice n. doğru uygulama
best practice criteria n. en iyi uygulama kriterleri
best practice n. en iyi uygulama
sound accounting practice n. genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri
general management practice n. genel işletme uygulamaları
unfair trade practice laws n. haksız ticari uygulama kanunları
unfair labor practice n. haksız işgücü uygulamaları
good practice criteria n. iyi uygulama kriterleri
good laboratory practice n. iyi laboratuvar uygulamaları
good manufacturing practice n. iyi üretim uygulaması
code of practice n. inşaat uygulama esasları
business practice n. iş uygulaması
good manufacturing practice n. iyi üretim uygulamaları
code of good practice n. iyi uygulama kodu
good clinical practice n. iyi klinik uygulamaları
business practice account n. iş uygulamaları hesabı
accounting practice n. muhasebe uygulaması
code of practice n. meslek kuralları
professional practice n. mesleki ve teknik uygulama
marketing practice n. pazarlama uygulaması
market practice n. piyasa teamülü
predatory practice n. piyasa bozucu eylem
public practice n. serbest muhasebecilik
public practice accounting n. serbest muhasebecilik
limited practice certificate n. sınırlı çalışma ruhsatı
recommended international code of practice n. tavsiye olunan uluslararası uygulama esasları
commercial practice n. ticari teamül
code of practice n. uygulama esasları
international council on marketing practice n. uluslararası pazarlama uygulamaları konseyi
codes of practice n. uygulama kuralları
code of practice n. uygulama ilkeleri
best practice n. üstün yöntem
tax practice n. vergi uygulaması
codes of practice n. usül kuralları
international best practice n. uluslararası en iyi uygulamalar
management-practice audit n. yönetim uygulamalarının denetimi
put the project into practice v. projeyi hayata geçirmek
practice usury v. tefecilik yapmak
practice transhumance v. yaylacılık yapmak
consistent with past practice adj. geçmiş uygulamalara uygun olarak yapılan
Law
chamber practice n. özel hukuk danışmanlığı
state practice n. devlet uygulaması
practice of law n. hukuk uygulaması
practice of law n. hukuk
workplace practice n. işyeri uygulaması
practice of law n. kanun uygulaması
misdemeanors regarding the practice of the printing profession and the publication and distribution of printed documents and the posting of public notices n. matbaacılık sanatının icrasına ve matbu evrakı neşir ve tevziine ve ilanlar talikine müteallik kabahatler
misdemeanor regarding the practice of the printing profession and the publication and distribution of printed documents and the posting of public notices n. matbaacılık sanatının icrasına ve matbu evrakı neşir ve tevziine ve ilanlar talikine müteallik kabahat
pattern and practice suit n. model davası
parliamentary practice n. parlamento usulü
practice direction n. uygulama talimatı
supreme court practice n. yargıtay içtihadı
practice of law n. yasa uygulaması
unlawful practice n. yasadışı uygulama
foreign corrupt practice act n. yurtdışı yolsuzluk faaliyetleri kanunu
foreign corrupt practice act n. yurtdışı yolsuzluk faaliyetleri yasası
law practice n. yasa uygulaması
law practice n. kanun uygulaması
law practice n. hukuk uygulaması
predictive policing practice n. öngörücü kolluk uygulaması
practice usury v. tefecilik yapmak
Politics
sub contracting practice n. alt işveren uygulaması
state practice n. devlet uygulaması
curb fraudulent practice n. engelleyici hileli uygulama
normal bona fide commercial practice n. iyi niyetli ticari uygulama
normal bona fide commercial practice n. iyi niyetli olağan ticari uygulama
good practice n. iyi uygulama
code of good practice n. iyi uygulama kodu
parliamentary practice n. parlamento usulü
single license practice n. tek lisans uygulaması
practice teacher n. uygulama öğretmeni
concerted practice n. uyumlu eylem
summer practice report n. staj defteri
summer practice report n. staj raporu
Institutes
good laboratory practice n. iyi laboratuvar uygulamaları
Tourism
practice hotel n. uygulama oteli
Technical
aluminium foundry practice n. alüminyum dökümhanesi uygulaması
double slag practice n. çift curuf uygulaması
double slag practice n. çift dışık uygulaması
drawing-room practice n. çizim odası alıştırması
pouring practice n. dökme işleme
synchronized tape/visual operating practice n. eş zamanlı bant/görüntü işlem uygulaması
job practice n. iş tekniği
safety practice n. iş güvenliği uzmanlığı
code of practice for examination and discard n. muayene ve hizmet dışı bırakmak için uygulama kuralları
codes of practice n. uygulama esasları
poor practice n. zayıf deneyim
poor practice n. yetersiz deneyim
charging practice n. yükleme uygulaması
Computer
target practice n. hedef talimi
Informatics
good practice n. meslek töresi
Telecom
unfair competitive practice n. haksız rekabet uygulaması
code of good practice n. iyi uygulama ilkesi
codes of practice n. uygulama prensipleri
Architecture
architectural practice n. mimari uygulama
architectural practice n. mimarlık deneyimi
Construction
concrete practice n. beton tekniği
traditional construction practice n. geleneksel yapı pratiği
civil engineering practice n. inşaat mühendisliği deneyimi
forming practice n. kalıp tekniği
erection practice n. kurma metodu
landscape drawing practice n. peyzaj çizim uygulaması
construction practice n. yapım tekniği
placing practice n. yerleştirme döküm tekniği
Automotive
practice session n. antrenman turları
free practice n. serbest antrenman
standard practice n. standart alıştırma
timed practice n. zamanlı antrenman
Aeronautic
practice instrument approach n. aletli yaklaşma ve uygulamaları
Medical
family practice center n. aile hekimliği merkezi
emergency medicine practice n. acil tıp uygulaması
emergency medicine practice n. acil servis pratiği
family practice n. aile hekimliği
family practice n. aile hekimliği
anesthetic practice n. anestezi pratiği
principles and guidelines of good manufacturing practice in respect of medicinal products for human use and investigational medicinal products for human use n. beşeri tıbbi ürünlerin iyi imalat ve yeni araştırmalara dair uygulamaları ve kılavuzları
pharmacy practice research n. eczacılık uygulamaları araştırmaları
general clinical practice n. genel klinik uygulama
nurse practice act (us) n. hemşirelik yasası
good laboratory practice n. iyi laboratuvar uygulamaları
good pharmacovigilance practice n. iyi farmakovijilans uygulamaları
good clinical practice n. iyi klinik uygulama
good clinical practice n. iyi klinik uygulamaları
good manufacturing practice n. iyi üretim uygulamaları
good laboratory practice n. iyi laboratuvar uygulaması
evidence-based practice guidelines n. kanıtlara dayalı uygulama yönergeleri
evidence based practice n. kanıta dayalı uygulama
guidelines for clinical practice n. klinik uygulama kılavuzları
clinical practice setting n. klinik uygulama ortamı
clinical practice n. klinik pratik
clinical practice guidelines n. klinik uygulama kılavuzları
practice guidelines n. mesleki rehberler
neurology practice n. nöroloji pratiği
general practice n. pratisyen hekimlik
routine clinical practice n. rutin klinik uygulama
private practice n. serbest hekimlik
integration of smoking cessation into physician practice n. sigara bıraktırmanın hekimlik uygulamalarına entegre edilmesi
medical practice n. tıbbi uygulama
medical practice n. tıbbi pratik
medical practice management n. tıbbi çalışma yönetimi
doctor's practice n. muayenehane
group practice n. farklı branştan doktorların birlikte çalışarak hizmet vermesi
independent practice association n. bağımsız sağlıkçılar birliği
practice of medicine n. tıp fakültesinde lisansüstü eğitimle öğrenilmiş meslek
Psychology
successive-practice method n. ardışık egzersiz yöntemi
distributed practice n. aralıklı çalışma
massed practice n. blok çalışma
practice of clinic neurology n. nöroloji klinik pratiği
practice theory of play n. oyunla pratik kazanma teorisi
practice effect n. pratik yapma etkisi
practice limit n. pratik yapma limiti
power law of practice n. pratiğin kuvvet yasası
Dentistry
dental practice n. diş hekimliği uygulaması
Agriculture
good laboratory practice n. iyi laboratuvar uygulamaları
good farming practice n. iyi tarım uygulamaları
Social Sciences
code of practice n. davranış kuralı
code of practice n. davranış kodu
social work practice n. sosyal hizmet uygulaması
Education
teaching practice n. okul deneyimi
teaching practice n. öğretmenlik uygulaması
practice school n. uygulama okulu
centre for research and practice in human rights law n. insan hakları hukuku araştırma ve uygulama merkezi
practice teacher n. stajyer öğretmen
dnp (doctor of nursing practice) abrev. pratisyen hemşire doktorası derecesine sahip kimse
Linguistics
controlled practice technique n. denetimli alıştırma tekniği
pattern practice n. kalıp alıştırması
pattern practice n. örüntü alıştırması
free practice n. serbest alıştırma
practice effect n. uygulama etkisi
Military
practice fire n. atış tatbikatı
fire practice n. atış tatbikatı
practice shooting n. atış tatbikatı
practice range n. atış yeri
practice firing n. alıştırma ateşi
firing practice n. atış tatbikatı
practice firing n. atış eğitimi
target practice n. atış talimi
range practice n. ders atışı
record practice n. ders atış
practice ammunition n. ders atış mühimmatı
target practice n. ders atış
record practice n. ders atışı
practice round n. ders atış mermisi
record service practice n. ders atışının hazırlık ve idaresi
service practice n. ders atışı
practice mine n. eğitim mayını
practice ammunition n. eğitim atış cephanesi
practice round n. eğitim atış mermisi
practice march n. eğitim yürüyüşü
practice bomb n. eğitim bombası
target practice projectile n. hedefli atış eğitimi mermisi
military practice area n. haritada gösterilen askeri harekat sahası
target practice ammunition n. hedefli atış eğitimi mühimmatı
target practice n. hedefli atış eğitimi
gallery practice cartridge n. kapalı poligon fişeği
gallery practice n. kapalı poligon atışı
gallery practice ammunition n. kapalı poligon cephanesi
practice dangerous to crypto security n. kripto emniyeti için tehlikeli uygulama
combat practice n. muharebe atış tatbikatı
combat firing practice n. muharebe atış tatbikatı
miniature range practice n. minyatür atış tatbikatı
small-bore practice n. namlucukta atış eğitimi
range practice n. poligon atışı
practice fire n. tatbikat atışı
practice bomb n. talim bombası
practice fire n. talim atışı
Sport
week of practice n. antrenman haftası
practice match n. antrenman maçı
practice hall n. çalışma salonu
practice match n. hazırlık maçı
free practice n. idman karşılaşması
skull practice n. strateji ve taktiklerin planlandığı bir antrenman tekniği
Music
common practice period batı müziği tarihinde klasik dönem öncesine kadar giden dönem (1600-1900)