ve sonra - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ve sonra



Bedeutungen von dem Begriff "ve sonra" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ve sonra and then adv.
ve sonra and later adv.
Linguistics
ve sonra and so conj.

Bedeutungen, die der Begriff "ve sonra" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 155 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
mektup zarfı üzerine isim ve soyadından sonra kısaltılarak yazılan ve “bay” anlamına gelen bir unvan esquire n.
bağışı yapanlara ve onların ailelerine öldükten sonra ruhları icin duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi frankalmoigne n.
bağışı yapanlara ve onların ailelerine öldükten sonra ruhları icin duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi tenure by free alms n.
1980 ve daha sonra doğumlu olanlar people born in 1980 and afterwards n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu common era n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu christian era n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu current era n.
hazreti davut'a ve müritlerine erzak getiren ve daha sonra onun karısı olan kadın abigail n.
milattan sonra ikinci ve onuncu yüzyıllar arasında kullanılan eski ibrani dili rabbinic hebrew n.
milattan sonra ikinci ve onuncu yüzyıllar arasında kullanılan eski ibrani dili mishnaic hebrew n.
abd ve kanada'da 2015'ten sonra yaşanan opioid bazlı uyuşturucu krizi opioid epidemic n.
abd ve kanada'da 2015'ten sonra opioid bazlı uyuşturucu kullanımının/bağımlılığının/doz aşımı vakalarının ciddi derecede artması opioid epidemic n.
çeşitli kuru yemişlerin ve diğer yağlı tohumların yağını çıkardıktan sonra geriye kalanların öğütülmesi ile elde edilen ürün meal n.
özellikle meksika ve orta amerika'da ormandan temizlenip birkaç dönem ekilip sonra terk edilen küçük arazi milpa n.
(nükleer bomba) patlamadan sonra gökyüzünde oluşan mantar şeklinde moloz ve toz bulutu mushroom-shaped cloud n.
sirk ve karnavallarda çığırtkandan sonra bilet satışını açan kimse shill n.
yemeklerden önce ve sonra dua etmek say grace v.
şiddetli ve aralıksız yağmurdan sonra çamurlaşmış (at yarışı pisti) muddy adj.
ve daha sonra and later adv.
fiil ve ortaçlardan sonra kullanılan bir edat of prep.
Proverb
her şeyin bir yeri olmalı ve her şey kullanıldıktan sonra yerli yerine konmalı a place for everything, and everything in its place
Colloquial
koreli müzik grubu exo'nun üyeleri olan baekhyun ve chanyeol'un birlikte olduktan sonra aldıklari isim chanbaek n.
dikkatsiz motosiklet kullanan ve bunun sonucunda kaza geçirip öldükten sonra organlarını bağışlaması muhtemel olan sürücü donorcycle n.
hokeyde oyunun başında veya devre arasından sonra iki rakip oyuncu arasında yapılan ve oyunu başlatan top atışı face-off n.
koreli müzik grubu got7’ın üyeleri olan choi youngjae ve lim jaebeom’un birlikte olduktan sonra aldıkları isim 2jae n.
who/what/where/when/why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi in (the) blazes? interj.
who/what/where/when/why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi in blue blazes? interj.
who/what/where/when/why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi the blazes interj.
who, what, where, when, why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi in blue blazes? expr.
Idioms
abd ve kanada'da 2015'ten sonra yaşanan opioid bazlı uyuşturucu krizi opioid crisis n.
(bir şeyi ancak ve uzun uğraşlardan sonra) kabul ettirmek squeak something through v.
zarla oynanan kreps oyununda ilk atıştan sonra yedi atmak ve tahminlerin kaybedip elin bitmesine sebep olmak seven out v.
sabah ve öğleden sonra içki içmek istendiğinde söylenen bir söz it's five o'clock somewhere expr.
40 yaşına kadar edinilen beceriler ve tecrübeler insana 40'ından sonra daha keyifli bir hayat sağlar life begins at 40 expr.
gün batımından çok sonra ve şafaktan çok uzakta so long after sunset and so far from dawn expr.
Trade/Economic
temettü ve yedeklerden sonra kalan birikmiş ve ödenmemiş kar carry-forward n.
temettü ve yedeklerden sonra kalan birikmiş ve ödenmemiş kar carry-over n.
borçlar, cenaze masrafları ve idari giderler ödendikten sonra kalan ve mirasçılar arasında dağıtılan mülk net estate n.
projelerde iş/talep sahibinin proje tamamlandıktan sonra gerçekleştirmeyi istediği gereksinimlerin ne olduğunu ve neden yapıldığını anlatan belge business requirement document (brd) n.
bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan ve düzeltme gerektiren olaylar adjusting events after the balance sheet date n.
bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan ve düzeltme gerektiren olaylar adjusting event after the balance sheet date n.
büyük bir mali kuruluşun geniş bir menkul kıymet portföyünü satın alması ve sonra bunu bölüm bölüm müşterilerine satması bought deal n.
her türlü ıskonto ve indirimler çıkartıldıktan sonra kalan fiyat net price n.
ihracatçının malını göndermesi ve ödemenin daha sonra yapılması olanağını tanıyarak ithalatçıya dolaylı finansman sağlaması accounts receivable financing n.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren çalışma vardiyası back shift n.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler back shift n.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren çalışma vardiyası swing shift n.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler swing shift n.
ülkeye ait tesis ve malların (el değiştirdikten sonra) açık artırmayla satışı clearing sale [australia] n.
Law
bağışçılara ve ailelerine öldükten sonra duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi almoign n.
bağışçılara ve ailelerine öldükten sonra duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi almoin n.
bağışçılara ve ailelerine öldükten sonra duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi frankalmoign n.
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm sunset clause n.
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm sunset provision n.
Politics
bir olay bittikten sonra da devam eden etkisi ve buna yönelik tepkiler backwash n.
ikinci dünya savaşı'ndan sonra belçika, hollanda ve lüksemburg arasında kurulan ekonomik birlik benelux n.
Insurance
tüm içeriği poliçe hazırlanırken oluşturulan ve daha sonra değiştirilemeyen bir hayat sigortası biçimi non-participating life insurance n.
Technical
deney yakıtına daldırıldıktan sonra kütle ve hacimdeki değişim change in mass and volume after immersion in test fuel n.
çözülebilir tuzların uzaklaştırılmasından sonra eleme ve çökelme işlemi sieving and sedimentation following removal of soluble salts n.
imalatın tamamlanmasından sonra ve işletmeye alınmadan önce after completion of construction and before entry into service n.
ön şartlandırmadan sonra kopma anındaki uzama ve çekme mukavemeti tensile strength and elongation at break after pre-conditioning n.
şebeke arızalarından sonra sistemin kararlılığını kaybetmeden şebekede kalabilmesi ve arıza sonlandırılıp normal işletme koşullarına dönünceye kadar şebekeyi destekleyebilmesi low-voltage ride-through (lvrt) n.
şebeke arızalarından sonra sistemin kararlılığını kaybetmeden şebekede kalabilmesi ve arıza sonlandırılıp normal işletme koşullarına dönünceye kadar şebekeyi destekleyebilmesi fault ride through (frt) n.
tohum ve çekirdek gibi maddelerde yağ çıkarıldıktan sonra geriye kalan artıkları oil cake n.
uçağa yakıt alındıktan sonra uçağın kaldırabileceği yolcu ve kargo dahil yük miktarı payload n.
uzunlamasına sıkıştırıldığında iç çapında genleşme ve daha sonra sıkıştırma kuvveti serbest bırakıldığında ilk çapına geri gelme özelliği property of expanding its bore diameter when compressed longitudinally and thereafter returning to its initial diameter n.
betona karıldıktan ve döküldükten sonra eklenen büyük taş plum n.
demirli metali alüminyum tozu püskürtmek ve sonra ısıtmak suretiyle kaplamak calorize v.
demirli metali alüminyum tozu püskürtmek ve sonra ısıtmak suretiyle kaplamak calorise v.
Computer
bir karakterden sonra yazılan ve onu tanımlayan bir karakter adscript n.
Construction
suya daldırdıktan sonra adezyon ve kohezyon özellikleri adhesion/cohesion properties after immersion in water n.
Transportation
ana konvoyu meydana getiren ve daha sonra konvoydan ayrılacak olan gemilerin oluşturduğu grup leaver section n.
Aeronautic
göçmenlik ve diğer kontrol noktalarından sonra havaalanının ulaşılan kısmı airside n.
Marine
(işaret bayrağını) düşey düzlemden yatay düzleme ve sonra tekrar düşey düzleme gelecek şekilde sallamak dip v.
(geminin) bandırasını düşey düzlemden yatay düzleme ve sonra tekrar düşey düzleme gelecek şekilde sallamak dip v.
Medical
endotel hasarından sonra salınan ve düz kas hücrelerini çoğaltan madde cytokine n.
kadın idrarının bir kısmını birleşmemiş bir dişi tavşana enjekte etmeyi ve daha sonra tavşanın yumurtalıklarını incelemeyi içeren hamilelik testi rabbit test n.
kemoterapi ve radyoterapiden sonra beynin beyaz cevherinde görülen hasar leukoencephalopathy n.
memenin cerrahi çıkarılmasından sonra gelişen olaylar ve belirtiler kompleksi postmastectomy syndrome n.
kalbe radyopak madde enjekte edilmesinden sonra kalbin ve kan damarlarının tepkisini gösteren x-ışınları angiocardiogram n.
kalbe radyopak madde enjekte edilmesinden sonra kalbin ve kan damarlarının tepkisini gösteren x-ışınları angiogram n.
kalbe radyopak madde enjekte edilmesinden sonra kalbin ve kan damarlarının tepkisini gösteren x-ışınları angiography n.
bağışıklık sisteminin bir antijene ilk kez maruz kaldıktan sonra daha hızlı ve güçlü bir şekilde yanıt verme yetisi memory n.
doğumdan sonra vajinadan gelen normal kan, doku ve mukus akıntısı lochial n.
ameliyatta gözün lensi çıkarıldıktan sonra yerine implante edilen şeffaf ve plastik bir lens iol n.
Pathology
bazen viral bir hastalıktan sonra ortaya çıkan kas ağrısı, aşırı yorgunluk ve halsizlik ile karakterize bir hastalık myalgic encephalopathy n.
Pharmaceutics
kan basıncını düşüren ve kalp krizinden sonra verilen ace inhibitörü türünde bir ilaç (ticari marka) zestril® n.
ikinci dünya savaşı'ndan hemen sonra popüler olmuş bir multivitamin ve mineral ilacı hadacol® n.
Food Engineering
alkollü sıvıların asetik fermantasyonundan sonra oluşan ve şaraba katılarak sirke üretiminde kullanılan yapışkan bir tabaka mother n.
Gastronomy
özellikle fırın tabanında pişirildikten sonra üstüne un serpilen ortası yarık, büyük ve beyaz bir danimarka ekmeği danish loaf [uk] n.
Physics
elektrik enerjini muhafaza eden ve daha sonra açığa çıkaran transparan malzeme electrofluor n.
Chemistry
bağlı azotun yakıldıktan ve azot dioksite yükseltgendikten sonra kemilüminesans dedektör kullanılarak belirlenmesi determination of bound nitrogen after combustion and oxidation to nitrogen dioxide using chemiluminescence detector n.
bazı çözünenlerin veya tuzların kristalleşmesinden sonra geriye kalan ve genellikle katışıklar içeren çözelti mother liquor n.
bazı çözünenlerin veya tuzların kristalleşmesinden sonra geriye kalan ve genellikle katışıklar içeren çözelti mother water n.
Biology
lektriksel ortamda jel üzerinde göç ettirilen ve fraksiyonlarına ayrılan protein veya nükleik asitlerin bir destek tabakaya aktarıldıktan sonra özgül olarak belirlenmesi blotting n.
rna oluştuktan sonra ve rna zinciri çekirdekten ayrılmadan önce gelişen posttranscriptional adj.
Astronomy
aniden gözüken, bir süre parlayan ve sonra tamamen kaybolan yıldız temporary star n.
5 milyar yıl sonra samanyolu ve andromeda galaksilerinin birleşmesiyle oluşacak olan yeni galaksi milkdromeda n.
Zoology
dişilerin karınlarında yer alan ve süt bezi içeren, yavruların doğduktan sonra içinde büyüme devam ettikleri dış kese marsupion n.
keseli dişilerinin karınlarında yer alan ve süt bezi içeren, yavruların doğduktan sonra içinde büyüme devam ettikleri dış kese incubatorium n.
Botanic
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki lablab bean (lablab purpureus) n.
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki hyacinth bean n.
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki bonavist n.
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki dolichos lablab n.
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki egyptian bean n.
afrika ve asya'ya özgü, yemlik olarak veya bakla ve tohumları için yetiştirilen, kaynatıldıktan sonra yenebilen bezelye familyasından bir bitki indian bean n.
yaz ortasında küçük çiçekler açan ve her yıl çiçek açtıktan sonra ölen bir bitki cinsi astrantia n.
yaz ortasında küçük çiçekler açan ve her yıl çiçek açtıktan sonra ölen astrantia cinsi bitkiler masterwort n.
Agriculture
ağaçlık bir yerin ağaçlarını kestikten sonra köklerini yakarak ve temizleyerek ekilir duruma getirme işlemi slash and burn n.
tahıl hasatından sonra, tarla zemininde kalmış bitki yaprakları ve sapları stover n.
ağaçlık bir yerin ağaçlarını kestikten sonra köklerini yakarak ve temizleyerek ekilir duruma getirme işlemi slash-and-burn n.
Breeding
sütten kesimden sonra bir yaşına kadar olan ve genellikle kesime kadar beslenen buzağı feeder cattle n.
Tobacco
dumanda bulunan katı ve sıvı fazın tutucuda tutulduktan sonra suyunun alınması ile elde edilen madde dry smoke condensate n.
duman tuzağında toplanan katı sıvı maddelerden su ve nikotin çıkarıldıktan sonra geriye kalanlar tar n.
dumanda bulunan katı ve sıvı fazın tutucuda tutulduktan sonra suyunun alınması ile elde edilen madde dry particulate matter n.
işlemeden sonra kalan tütün kırık ve tozları offals n.
Linguistics
bir ünlüden sonra ve ünsüzden önce yer alan veya sentaktik duraklamadan önce gelen r sesinin telaffuz edildiği ingilizce lehçeleri veya aksanları ile ilişkili rhotic adj.
ibranice yazısında bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelimeden ritmik ve gramatik olarak ne derece ayrık olduğunu ifade eden (vurgu işareti) disjunctive adj.
History
29 ocak 1986'da kalkışından hemen sonra infilak eden ve yedi mürettebatı ölen uzay mekiği challenger n.
ziyafetten sonra şekerli ve baharatlı şarap ikramı voidee n.
(bizans imparatorluğu ve sonra sicilya) görevleri farklılık gösteren bir tür memur logothete n.
daniel kitabı'nda asurlular, persler, makedonlar ve romalılardan sonra kurulacağı müjdelenen evrensel monarşi fifth monarchy n.
Religious
dini törenden sonra papaz ve koronun çekilmesi recession n.
dini törenden sonra papaz ve koronun çekilmesi recessional n.
1. dünya savaşı'ndan sonra ingiltere'de yalnızlık ve nefretle mücadele etmek ve hristiyanlığı teşvik etmek için kurulan bir topluluk toc h n.
milattan sonra 1. ve 6. yüzyıllar arasında talmud kitabına katkı sağlayan yahudi alimlere verilen isim rabbi n.
(hristiyanlıkta) meryem'in ölümünden sonra bedeni ve ruhunun cennete girmesi assumption n.
(hristiyanlıkta) meryem'in ölümünden sonra bedeni ve ruhunun cennete girmesi assumption of mary n.
(hristiyanlıkta) meryem'in ölümünden sonra bedeni ve ruhunun cennete girmesi august 15 n.
ekmek ve şarap ayininden sonra el yıkamak için su koyulan kap urceole n.
m.ö. 2000'den sonra aryan, dravid ve munda kültürlerinin bir araya gelmesiyle oluşan inançlar hindu beliefs n.
hz. isa'nın çarmıhtan indirildikten sonra sarıldığı iddia edilen sakallı bir adama ait önden ve arkadan siluetin olduğu keten kumaş shroud of turin n.
Environment
kuru yakma işleminden sonra organik ve toplam karbon organic and total carbon after dry combustion n.
Geology
volkanın şiddetle patlamasından sonra yamaçlardan hızla akan, türbülanslı akkor gaz, kül ve kaya parçalarından oluşan yıkıcı bulut nuée ardente n.
Military
ön siper ve destek siperinden sonra kazılan üçüncü siper hattı reserve trench n.
zırhlı personel taşıyıcılarının ve kara araçlarının koruyucu zırhından geçtikten sonra patlamak üzere yapılmış nüfuz edici bir mermi projectile common n.
ön çarpışma ikmal maddeleri ve yüzer atıkların boşaltılmasından sonra hücum filosunda geriye kalan ikmal maddeleri landing force supplies n.
britanya hindistanı ordusu ve sonra gelen ordularda ere denk gelen en düşük rütbe sepoy n.
Sport
yarış bittikten sonra atların semerinin çıkarıldığı ve ödüllerin verildiği etrafı çevrili alan unsaddling enclosure n.
Card
(poker ve briçte) başka oyuncunun bahis vermesinden sonra rakip takım oyuncusunun verdiği teklif overcall n.
(skat oyununda) oyuncunun turun başında dağıtılan 10'ar karttan sonra geriye kalan ve sonra dağıtılmak üzere masanın ortasında kapalı şekilde tutulan iki karttan herhangi birini kullanmadığı oyun solo n.
(eli iyileştirmek için poker kartını) rastgele olarak ve genellikle ilk bahisten sonra almak draw v.
Music
bir telin vurulduktan sonra çekiçle geriye doğru hareketini durduran ve anahtar serbest bırakılıncaya kadar tutan piyano hareketi check n.
Theatre
genellikle komedyenin yaptığı şakayı vurgulamak için kasnak vuruşundan veya zil sesinden sonra kullanılan hızlı ve kesik davul sesi rimshot n.
Photography
(fotoğrafik emülsiyonu) üretimden sonra ve pozlamadan hemen önce hızını artırmak için işlemek hypersensitize v.
(fotoğrafik emülsiyonu) üretimden sonra ve pozlamadan hemen önce hızını artırmak için işlemek hypersensitise v.
Mythology
gümüş çağdan sonra gelen savaş ve hukuksuzluk çağı brazen age n.
Latin
ve sonra gelenler et seq. (et sequens) expr.
ve sonra gelenler et seqq expr.
Engineering
(sürveyde) yükseltiölçer hareket ettirilmeden önce belirlenen ve sıfırlamadan sonra cihaz yüksekliğini ölçmede kullanılan nokta turning point n.
Slang
hayat adil değildir ve sonra ölürsün life's a bitch (and then you die) expr.
hayat adil değildir ve sonra ölürsün life’s a bitch, then you die expr.
Modern Slang
geçmişte kullanılan ve vücut yağında depolanan lsd'nin etkisinin bir süre sonra/ara ara tekrar yaşanması acid flashback n.
kısa, öz ve akıllıca bir ifadenin akla sonradan/iş işten geçtikten sonra gelmesi afterism n.
büyük bir partiden/müzik festivalinden sonra yapılan ve etkinlikten kesitler içeren video aftermovie n.