ayrık - Turkish English Dictionary
History

ayrık



Meanings of "ayrık" in English Turkish Dictionary : 40 result(s)

Turkish English
Common Usage
ayrık discrete adj.
ayrık separate adj.
ayrık split adj.
General
ayrık vein n.
ayrık separated adj.
ayrık exocentric adj.
ayrık uncoupled adj.
ayrık discontiguous adj.
ayrık exceptional adj.
ayrık detached adj.
ayrık cleft adj.
ayrık wide apart adj.
ayrık cloven adj.
ayrık adventitious adj.
ayrık isolated adj.
ayrık individual adj.
ayrık discrete adj.
ayrık nonattached adj.
ayrık unattached adj.
ayrık exceptive adj.
ayrık exclusive adj.
ayrık incontiguous adj.
ayrık fissate adj.
ayrık fissioned adj.
ayrık premorse adj.
ayrık praemorse adj.
ayrık seperate adj.
ayrık pocket adj.
Technical
ayrık dispersed adj.
ayrık deflocculated adj.
ayrık clastic adj.
Construction
ayrık differential adj.
Dentistry
ayrık diastemata n.
Math
ayrık disjoint adj.
Logic
ayrık discretive adj.
Biology
ayrık segregant n.
Biochemistry
ayrık distinct adj.
Botanic
ayrık cut adj.
Linguistics
ayrık discrete adj.
ayrık split adj.

Meanings of "ayrık" with other terms in English Turkish Dictionary : 264 result(s)

Turkish English
General
ayrık otu couch n.
ayrık otu couch grass n.
ayrık dağılım discrete distribution n.
ayrık otu twitch n.
ayrık yaklaşıklama discrete approximation n.
ayrık zamanlı dizge discrete time system n.
ayrık olaylı benzetim discrete event simulation n.
ayrık budak dead knot n.
ayrık konut detached dwelling n.
ayrık ev detached house n.
ayrık garaj detached garage n.
ayrık bina detached building n.
ayrık beyin split-brain n.
ayrık otu yolan kimse twitcher n.
ayrık otu quich [obsolete] n.
ayrık otu quick n.
anlamsal olarak ayrık olan birimler arasındaki bağlantı disjunctive conjunction n.
ayrık olma dispersedness n.
ayrık olma disperseness [obsolete] n.
(ilik iltihabında) ayrık kemiğin etrafında yeni kemik oluşumu involucrum n.
ayrık faktör isolate n.
ayrık işlev isolate n.
ayrık süreç isolate n.
ayrık olmama discontiguity n.
ayrık düşünceler zinciri şeklinde ilerleyen yaratıcı düşünme prosedürü divergent thinker n.
fay oluşumu sonucu normalde kesintiye uğramayan bir yüzeyde oluşan iki ayrık parçanın arasındaki mesafe separation n.
bacaklar ayrık ayakta durma stride n.
bacaklar ayrık şekilde dikilme stride n.
ayrık hale gelmek disjoin v.
bacakları ayrık şekilde dikilmek stride [obsolete] v.
ayrık toyanklı fissiped adj.
ayrık değişken discrete variable adj.
ayrık olmayan undivided adj.
bacakları ayrık şekilde duran cockhorse adv.
ayrık bir şekilde incontiguously adv.
ayrık anlamını veren bir ön ek schizo- pref.
ayrık anlamını veren bir ön ek schiz- pref.
Trade/Economic
ayrık muhasebe discrete accounting n.
Tourism
kuzey amerika'da resort komplekslerinde bulunan ayrık daire blokları resort condomium n.
Technical
cıvatanın ayrık ucunu genişletmeye yarayan kama nose key n.
ayrık örneklem uzayı discrete sample space n.
ayrık çekinti boşlukları dispersedshrinkage n.
ayrık cam cleaved glass n.
ayrık elemanlar yöntemi discrete element method n.
ayrık geçit supabı bypass valve n.
ayrık biçim allotrope n.
ayrık veri discrete data n.
ayrık devre kesme düzeneği intertripping connection n.
ayrık biçimleme allotropy n.
ayrık kanalizasyon sistemi separate sewerage n.
ayrık kanal modelleri discrete memoryless channels n.
ayrık su sağlanması individual water supply n.
ayrık seri discrete series n.
ayrık alan split field n.
ayrık benzetim discrete simulation n.
ayrık çökelti dispersed precipitate n.
ayrık devre kesme intertripping n.
ayrık devreler discrete circuits n.
ayrık dilim exploded pie n.
ayrık dönüşüm split transformation n.
ayrık elemanlar discrete components n.
ayrık etkileşimler dispersive interactions n.
ayrık evre dispersed phase n.
ayrık fourier dizisi discrete fourier series n.
ayrık fourier dönüşümü discrete fourier transform n.
ayrık gözeneklilik dispersed porosity n.
ayrık kalıp split die n.
ayrık karıştırma dispersive mixing n.
ayrık kontrol sistemlerinin tasarımı design of discrete control systems n.
ayrık makaralı rulman split roller bearing n.
ayrık olaylı sayısal benzetim discrete event digital simulation n.
ayrık parçacıklar deflocculated particles n.
ayrık perlit divorced pearlite n.
ayrık sementit divorced cementite n.
ayrık sertleştirme dispersion strengthening n.
ayrık sertleştirme dispersion hardening n.
ayrık sıklık spektrumu discrete frequency spectrum n.
ayrık sistem separated system n.
ayrık sistem kanalizasyon separate sewerage n.
ayrık tasarım discrete design n.
ayrık yenimi crevice corrosion n.
enerji seçimli ayrık energy-selecting slit n.
şebekeden ayrık i̇şletim island operation n.
yarı ayrık sistem partially-separated system n.
zamanda ayrık işaret discrete time signal n.
zamanda ayrık sistem discrete time system n.
ayrık evre disperse phase n.
ayrık evre discontinuous phase n.
ayrık evre internal phase n.
ayrık evre dispersoid n.
ayrık ötektik divorced eutectic adj.
ayrık sertleşmiş dispersion hardened adj.
ayrık sertleşmiş dispersion strengthened adj.
Computer
ayrık seri discrete series n.
ayrık örneklem uzayı discrete sample space n.
ayrık veri discrete data n.
ayrık arayüz discrete interface n.
ayrık benzetim discrete simulation n.
ayrık devreler discrete circuits n.
ayrık fourier dizisi discrete fourier series n.
ayrık fourier dönüşümü discrete fourier transform n.
ayrık gösterim discrete representation n.
ayrık olaylı sayısal benzetim discrete event digital simulation n.
zamanda ayrık işaret discrete time signal n.
ayrık küme disjoint set n.
bilgisayar veri tabanında yer alan ayrık alan microworld n.
zamanda ayrık discrete time expr.
Informatics
ayrık seri discrete series n.
ayrık veri discrete data n.
ayrık benzetim discrete simulation n.
ayrık bileşen discrete component n.
ayrık darbe modülasyonu discrete pulse modulation n.
ayrık değişken discrete variable n.
ayrık durumlu sistem discrete-state system n.
ayrık gösterim discrete representation n.
ayrık kosinüs dönüşümü discrete cosine transform n.
ayrık küme discrete set n.
ayrık olaylı sayısal benzetim discrete-event digital simulation n.
ayrık rasgele değişken discrete random variable n.
ayrık veri türü discrete type n.
zamanda ayrık işaret discrete time signal n.
zamanda ayrık discrete time n.
Telecom
ayrık veri discrete data n.
ayrık logaritma problemi discrete logarithm problem n.
ayrık istenmeyen çıktı discrete spurious output n.
ayrık spektrum discrete spectrum n.
ayrık veri türü discrete type n.
ayrık zamanlı işaret discretely-timed signal n.
ayrık zamanlı işaret discretely timed signal n.
rasgele erişimli ayrık adres random access discrete address n.
ayrık çok tonlu discrete multitone adj.
Electric
ters ayrık fourier dönüşümü inverse discrete fourier transformation n.
Architecture
ayrık mimari discrete architecture n.
ayrık sütun cantoned column n.
Construction
ayrık düşme segregation n.
ayrık temel isolated foundation n.
Automotive
ayrık şasi separate chassis n.
ayrık manifolt split manifold n.
Marine
ayrık iskele detached pier n.
ayrık bir adanın geliştirilmesi için kanun law for development of isolated island n.
ayrık rıhtım detached wharf n.
tali ayrık dalgakıran auxiliary detached breakwater n.
Medical
ayrık kemik sequestrum n.
ayrık meme ucu widely spaced nipples n.
ayrık omurga spina bifida n.
belkemiğinin doğuştan ayrık olması schistorrhachis n.
ayrık kemik sequester n.
ayrık bacaklı spraddle-legged adj.
Anatomy
ayrık kaburgalı fissicostate adj.
Psychology
ayrık işlem discrete processing n.
ayrık öğrenme discrete learning n.
Pathology
ayrık omurga myeloschisis n.
Printing
(kitap) sayfa kenarı ayrık olan cut adj.
Math
ayrık akış modeli separated flow model n.
ayrık cisim discrete field n.
ayrık çevrimler disjoint cycles n.
ayrık dizi sequence of discrete n.
ayrık dizi discrete sequence n.
ayrık fourier açılımı discrete fourier expansion n.
ayrık fourier dönüşümü discrete fourier transform (dft) n.
ayrık grup discrete group n.
ayrık halka discrete ring n.
ayrık kümeler disjoint sets n.
ayrık matematik discrete mathematics n.
ayrık metrik discrete metric n.
ayrık topoloji discrete topology n.
iki ayrık açık kümenin birleşimi union of two disjoint open sets n.
ters ayrık fourier dönüşümü inverse discrete fourier transform (idft) n.
rastgele değişkene ait ayrık veya sürekli değer grubu class n.
kesirli yapıdaki ayrık nokta seti dust n.
iki veya daha fazla kapalı ayrık alt kümeye ayrılamayan (küme) connected adj.
Logic
ayrık yargı alternative n.
ayrık yargı disjunctive n.
ayrık yargı alternant n.
tek öncülden çıkarılan ayrık sonuç dialogism n.
ayrık kıyas disjunctive syllogism n.
ana önermesi ayrık olan kıyas disjunctive syllogism n.
ayrık önermeleri niteleyen disjunctive adj.
terimlerinden en az biri ayrık önerme olan (kıyas) disjunctive adj.
Statistics
ayrık hafızasız kanal discrete memoryless channel n.
ayrık olasılık dağılımı discrete probability distribution n.
ayrık olay mutually exclusive event n.
Physics
ayrık evre dispersion n.
nedensel olarak ayrık causally disconnected n.
Chemistry
dekstrin ile izomerik olan, ayrık otundan elde edilen bir karbonhidrat triticin n.
ayrık atom heteroatom n.
ayrık atom ile ilgili hetero adj.
ayrık element ile ilgili hetero adj.
ayrık atom olan hetero adj.
Biology
ayrık gözenekli mantarları içine alan bir canlı cinsi fistulina n.
ayrık gözenekli mantarları içine alan bir canlı cinsi genus fistulina n.
ayrık anlamına gelen ön ek fissi- pref.
Marine Biology
ayrık stok straddling stock n.
Astronomy
ayrık çiftyıldız detached binary n.
Astrology
birbirinden 120°'lik açıyla ayrık iki gezegen trine n.
(gezegen) birbirinden 120°'lik açıyla ayrık hale gelmek trine v.
birbirinden 120°'lik açıyla ayrık trine adj.
Zoology
birbirinden ayrık gözleri olan dichoptic adj.
(ayak) parmakları ayrık kalın loblar şeklinde olan fin-toed adj.
ayak parmaklarının iki fleksör tendonu tamamen ayrık olup başparmağın esnemesini sağlayan kası başka parmağa bağlanmayan schizopelmous adj.
Botanic
mavi ayrık intermediate wheatgrass (agropyron intermedium) n.
abd'nin doğusunda yetişen dar kanca biçiminde yaprakları ve ayrık dalları olan yaprak döken bir ağaç turkey oak (quercus falcata) n.
abd'nin doğusunda yetişen dar kanca biçiminde yaprakları ve ayrık dalları olan yaprak döken bir ağaç swamp red oak n.
abd'nin doğusunda yetişen dar kanca biçiminde yaprakları ve ayrık dalları olan yaprak döken bir ağaç southern red oak n.
ayrık otu twitch grass n.
ayrık otu quitch grass n.
ayrık otu scutch grass n.
ayrık otu twitch grass n.
ayrık çimi agrostis n.
ayrık otu cockspur n.
ayrık otu couch n.
ayrık otu couch-grass n.
ayrık otu twitch n.
ayrık otu dactylis glomerata n.
ayrık otu cocksfoot n.
ayrık otu orchard grass n.
güzel çiçekler ve ayrık yaprakları için yetiştirilen bir orman bitkisi cinsi anemone n.
güzel çiçekler ve ayrık yaprakları için yetiştirilen anemone cinsi orman bitkisi windflower n.
kıvırcık ve ince ayrık yaprakları için yetiştirilen aromatik ve tek yıllık bir eski dünya bitkisi chervil (anthriscus cereifolium) n.
kıvırcık ve ince ayrık yaprakları için yetiştirilen aromatik ve tek yıllık bir eski dünya bitkisi beaked parsley n.
kıvırcık ve ince ayrık yaprakları için yetiştirilen aromatik ve tek yıllık bir eski dünya bitkisi french parsley n.
kıvırcık ve ince ayrık yaprakları için yetiştirilen aromatik ve tek yıllık bir eski dünya bitkisi garden chervil n.
ayrık otu withvine n.
ayrık otu withwine n.
ayrık otu wheat grass n.
ayrık otu wheatgrass n.
ayrık otu wheat-grass n.
ince ayrık yaprakları bulunan tropik bir çarkıfelek bitkisi love-in-a-mist n.
ince ayrık yaprakları bulunan tropik bir çarkıfelek bitkisi passiflora foetida n.
ince ayrık yaprakları bulunan tropik bir çarkıfelek bitkisi running pop n.
ince ayrık yaprakları bulunan tropik bir çarkıfelek bitkisi wild water lemon n.
boyuna damarlı yaprakları, uzun saplı kapsülleri ve ayrık peristomları bulunan bir yosun familyası dicranaceae n.
boyuna damarlı yaprakları, uzun saplı kapsülleri ve ayrık peristomları bulunan bir yosun familyası family dicranaceae n.
ayrık otu scutch n.
yaprakları ayrık ringent adj.
ayrık yapraklı choripetalous adj.
(çiçek veya taç) ayrık yapraklı polypetalous adj.
ortadan ayrık palmatifid adj.
çanak yaprakları ayrık olan polysepalous adj.
Agriculture
ayrık otu toplayıp yakmak twitch v.
(tarladan) ayrık otlarını temizlemek twitch v.
Linguistics
ayrık nitelikli sınama discrete-point testing n.
ayrık tümcecik split clause n.
ayrık birim discrete unit n.
ayrık eylemlik split infinitive n.
ayrık geçişsizlik split intransitivity n.
ayrık önerme disjunctive proposition n.
ayrık tümce cleft sentence n.
ayrık tümleç gerundial clause n.
ayrık uyum split harmony n.
sözde ayrık tümce pseudo-cleft sentence n.
ibranice yazısında bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelimeden ritmik ve gramatik olarak ne derece ayrık olduğunu ifade eden (vurgu işareti) disjunctive adj.
Environment
ayrık dalgakıran detached breakwater n.
Meteorology
ayrık alçak break away depression n.
Geology
ayrık eleman discrete element n.
ayrık faz discrete phase n.
Sport
ayrık karar split decision n.
Archaic
ayrık otu quickens n.
Ornithology
ayrık gagalı kuşları içeren bir takson grubu fissirostres n.
burun kemiklerinin ön kenarı derinden ayrık olmayan (kuş) holorhinal adj.
(bazı kuş gagaları) geniş ve ayrık fissirostral adj.
ayrık gagalı fissirostral adj.
geniş ve ayrık gagalı fissirostral adj.
Star Wars
büyük ayrık great divide n.