açık şekilde - Turco Inglés Diccionario

açık şekilde

Significados de "açık şekilde" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
General
açık şekilde overtly adv.

Significados de "açık şekilde" con otros términos en diccionario inglés turco: 125 resultado(s)

Turco Inglés
General
açık bir şekilde explicitly adv.
It is a binding commitment under the Treaty, and one that is taken into account quite explicitly in many policy areas.
Antlaşma kapsamında bağlayıcı bir taahhüttür ve birçok politika alanında oldukça açık bir şekilde dikkate alınmaktadır.

More Sentences
açık bir şekilde anlatma elucidating n.
açık bir şekilde dile getirme articulation n.
saçın bir kısmını arkadan birleştirerek, bir kısmını ise açık bırakacak şekilde toplama biçimi half up half down n.
açık bir şekilde ifade eden kimse articulator n.
kendinden açık bir şekilde üstün rakibi yenen taraf giant killer n.
bacakları açık şekilde ayakta durma span n.
açık bir şekilde ifade etmek articulate v.
ağzı açık bir şekilde seyretmek gawp at v.
açık bir şekilde telaffuz etmek articulate v.
ağzı açık bir şekilde bakmak gape v.
açık bir şekilde anlatmak clarify v.
ayrıntılı ve açık şekilde bildirmek detail v.
açık ve detaylı bir şekilde geliştirmek develop v.
açık ve kesin şekilde ifade etmek platform [obsolete] v.
bacakları açık şekilde durmak stride [obsolete] v.
açık bir şekilde anlatılmış elucidated adj.
canlı ve açık seçik bir şekilde yazan graphic adj.
açık bir şekilde ifade edilmiş enunciated adj.
düşüncelerini açık bir şekilde ifade edebilen articulate adj.
açık bir şekilde göremeyen bleary-eyed adj.
açık şekilde görünen plainly visible adj.
düşüncelerini açık bir şekilde ifade edemeyen unarticulate adj.
açık bir şekilde ifade edilmemiş unarticulated adj.
açık bir şekilde algılanmayan undistinct adj.
(dansçılar veya ayak duruşu) geniş bir şekilde açık open adj.
kolları ve bacakları açık şekilde uzanan spreadeagled adj.
açık ve samimi bir şekilde simply adv.
açık bir şekilde saliently adv.
açık bir şekilde confessedly adv.
açık bir şekilde uncomplicatedly adv.
açık saçık bir şekilde shockingly adv.
açık ağızlı bir şekilde daftly adv.
açık saçık bir şekilde indecently adv.
açık seçik bir şekilde in so many words adv.
açık sözlü bir şekilde bluffly adv.
açık bir şekilde definitively adv.
ağzı açık bir şekilde gapingly adv.
eli açık bir şekilde freehandedly adv.
alnı açık bir şekilde blamelessly adv.
açık saçık bir şekilde ripely adv.
açık sözlü bir şekilde downrightly adv.
açık fikirli bir şekilde liberally adv.
açık saçık bir şekilde risquely adv.
eli açık bir şekilde freeheartedly adv.
açık bir şekilde luculently adv.
ağzı açık bir şekilde kalarak cluelessly adv.
eli açık bir şekilde bigheartedly adv.
açık göz bir şekilde headily adv.
açık sözlü bir şekilde forthrightly adv.
açık saçık bir şekilde bawdily adv.
açık fikirli bir şekilde open-mindedly adv.
tartışmaya açık bir şekilde arguably adv.
açık bir şekilde blatantly adv.
açık edilmemiş bir şekilde unavowedly adv.
açık yürekli olmayan bir şekilde uncandidly adv.
açık olmayan bir şekilde understatedly adv.
açık bir şekilde undisguisedly adv.
herkese açık bir şekilde unexclusively adv.
açık bir şekilde barely adv.
açık sözlü bir şekilde braid adv.
açık bir şekilde direct adv.
halka açık bir şekilde onscreen adv.
halka açık bir şekilde on-screen adv.
açık bir şekilde open adv.
açık seçik bir şekilde openly adv.
aşırı eli açık şekilde overgenerously adv.
son derece açık fikirli bir şekilde overliberally adv.
açık bir şekilde plain adv.
açık saçık şekilde saltly adv.
diyaloğa açık bir şekilde conversably adv.
açık bir şekilde directly adv.
ağzı açık bir şekilde oscitantly adv.
açık bir şekilde prima facie adv.
açık sözlü şekilde plumply adv.
açık bir şekilde publically adv.
şansı açık bir şekilde fortunately adv.
kolları ve bacakları açık bir şekilde spread-eagle adv.
açık bir şekilde starchedly adv.
açık ve net bir şekilde express adv.
Phrasals
açık bir şekilde anlatmak lay out v.
Colloquial
ön yüzü açık şekilde face up adj.
açık/kapalı şekilde koyulan face up adj.
ön yüzü açık/kapalı şekilde koyulan face up adj.
açık bir şekilde uncloudedly adv.
açık bir şekilde big adv.
açık seçik şekilde for all to see expr.
Idioms
anlam karmaşasına yer vermeyecek şekilde açık bir sekilde belirtmek get clear on v.
işaret ve küçük parmakları açık bir şekilde yumruğunu kafasına götürerek hakaret etmek make horns at (someone) v.
dolaylı veya açık bir şekilde gerekli/istenen mesajı vermek send the right message v.
(bir şeyi) açık bir şekilde anlamak get a fix on (something) v.
birini/bir şeyi açık bir şekilde anlamak get a fix on someone/something v.
açık bir şekilde anlamak have a fix v.
(bir şeyi) açık bir şekilde anlamak have a fix on (something) v.
işaret ve küçük parmakları açık bir şekilde yumruğunu kafasına götürerek hakaret etmek make horns at v.
açık şekilde ifade etmek dot the i v.
açık bir şekilde sahte ninebob adj.
açık seçik şekilde for all the world to see expr.
sert ve açık bir şekilde in no uncertain terms expr.
(geçmişte tecrübe edilen bir olay ile ilgili) herşeyi açık şekilde görüyorum hindsight is twenty twenty expr.
(geçmişte tecrübe edilen bir olay ile ilgili) herşeyi açık şekilde görüyorum hindsight is 20/20 expr.
halka açık olmayan bir şekilde in a smoke-filled room expr.
açık bir şekilde not in so/as many words expr.
açık olmayan bir şekilde not in so/as many words expr.
açık olmayan bir şekilde in an undertone expr.
açık seçik bir şekilde in so/as many words expr.
Law
halka açık yerlerde toplumun huzurunu bozacak şekilde sarhoş olma public intoxication n.
(roma hukukunda) yasal işlemin kamuya açık şekilde kaydedilmesi insinuation n.
Computer
(değişkeni) açık bir şekilde değişken listesine dahil etmek declare v.
Textile
eteğin arasından dekoratif astar görünecek şekilde önü açık dikilmiş kadın elbisesi redingote n.
Botanic
su püskürtmeyi kolaylaştırmak ve daha fazla güneş ışığı almasını sağlamak için ortası açık kalacak şekilde yetiştirilip budanmış open-headed adj.
Linguistics
gramer açısından doğru olup sözdizimi birden fazla şekilde yorumlanmaya açık cümle garden path n.
ağız açık şekilde söylenen open [obsolete] adj.
History
(armacılıkta) avuç içini gösterecek şekilde açık ve uzatılmış el figürü apaume n.
(armacılıkta) avuç içini gösterecek şekilde açık ve uzatılmış el figürü appaume n.
(armacılıkta) avuç içi gözükür şekilde açık ve uzatılmış el appaume n.
eski roma'da halka açık şekilde kurulan pazarlara ait veya ilgili nundinal adj.
Military
sosyal etkinliklerde veya hizmet sırasında giyilen, belin hemen altında biten ve önü açık şekilde yelekle veya kuşakla giyilen yarı resmi kuyruksuz bir erkek ceketi mess jacket n.
sosyal etkinliklerde veya hizmet sırasında giyilen, belin hemen altında biten ve önü açık şekilde yelekle veya kuşakla giyilen yarı resmi kuyruksuz bir erkek ceketi monkey jacket n.
sosyal etkinliklerde veya hizmet sırasında giyilen, belin hemen altında biten ve önü açık şekilde yelekle veya kuşakla giyilen yarı resmi kuyruksuz bir erkek ceketi shell jacket n.
Sport
bir veya iki kişinin açık kızak üzerinde sırt üstü şekilde ilerlediği bir spor luge n.
Card
kartı yüzü açık şekilde masaya koymak play v.
Latin
açık seçik bir şekilde totidem verbis adv.
Ornithology
kuşların serinlemek için ağzı açık şekilde gırtlaklarını hızla ileri geri yaparak soluması gular fluttering n.
Paleontology
balinaların ağızları açık bir şekilde hızla ilerleyerek balık sürülerini avlaması lunge feeding n.