cut out - Turco Inglés Diccionario
Historia

cut out

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "cut out" en diccionario turco inglés : 34 resultado(s)

Inglés Turco
General
cut out v. ayırmak
cut out v. gölgede bırakmak
cut out v. yenmek
cut out v. biçmek
cut out v. stop etmek
cut out v. biçmek (giysi)
cut out v. kesmek
cut out v. kesip çıkarmak
cut out v. (içki/sigara) bırakmak
Phrasals
cut out v. çekip gitmek
cut out v. terk etmek
Colloquial
cut out v. ses kesik kesik gelmek
cut out v. ses bağlantısı kesilmek
cut out v. ses gitmek
cut out v. kaldırmak
cut out v. bırakmak
cut out v. yapmayı bırakmak
cut out v. yapmaya son vermek
cut out v. yerini almak
cut out v. yerine geçmek
cut out v. önemsiz kılmak
cut out v. harekete geçmeden önce karar vermek/emin olmak
cut out v. elemek
cut out v. beslenmesinden çıkarmak
cut out v. bir anda kesilmek
cut out v. aniden kesilmek
cut out v. beklenmedik bir şekilde kesilmek
cut out v. pat diye kesilmek
cut out v. bir anda gitmek
cut out v. kapamak
cut out v. söndürmek
cut out v. mirastan mahrum etmek
cut out v. mirastan yoksun bırakmak
cut out v. bir şeyi elde etmesine engel olmak

Significados de "cut out" con otros términos en diccionario inglés turco: 169 resultado(s)

Inglés Turco
General
cut-out n. devreden çıkma
cut-out n. şalter
cut-out n. siluet
cut-out n. kesici
be cut out for v. uygun olmak
cut the ground out from under one's feet v. birinin dayanak noktalarını çürütmek
be cut out v. biçilmek
be cut out for v. biçilmiş kaftan olmak
(electricity) be cut out v. (elektrik) kesilmek
cut out someone from a photograph v. birini bir fotoğraftan çıkartmak
cut out for adj. biçilmiş kaftan
Phrasals
cut an animal out of a herd v. bir hayvanı sürüden koparmak
cut (something) out of (something) v. (bir şeyden bir şey) kesmek
cut (something) out of (something) v. (kağıt, kumaş) belli bir şekil kesmek
cut something out of something v. bir şeyden bir şey kesmek
cut something out of something v. (kağıt, kumaş) belli bir şekil kesmek
cut something out v. bir şeyden bir şey kesmek
cut something out v. (kağıt, kumaş) belli bir şekil kesmek
and cut something out v. bir şeyden bir şey kesmek
and cut something out v. (kağıt, kumaş) belli bir şekil kesmek
cut someone or something out v. birini/bir şeyi ortadan kaldırmak
cut someone or something out v. birini/bir şeyi elemek
cut someone or something out v. birini/bir şeyi ekarte etmek
cut someone or something out v. birini/bir şeyi çıkarmak
cut someone or something out v. birini/bir şeyi elimine etmek
cut out for (someone or something) v. hızla (birine/bir şeye) doğru gitmek
cut out for (someone or something) v. (birine/bir şeye) doğru fırlamak/koşmak
cut out for (someone or something) v. hemen (birinin/bir şeyin) yanına gitmek
cut out of v. -den kesmek
Colloquial
cut that out! expr. kes artık!
cut it out! expr. kes artık!
cut it out expr. kes
cut that out! expr. uzatma artık!
cut it out expr. yeter
cut it out! expr. uzatma artık!
cut it out expr. uzatma artık
Idioms
cut out for some place v. aceleyle toz olmak
cut the ground out from under v. ayağını kaydırmak
be cut out for v. biçilmiş kaftan olmak
cut out for v. biçilmiş kaftan olmak
cut out to be something v. biçilmiş kaftan olmak
cut the ground out from under v. etkisiz duruma getirmek
cut the ground out from under v. eylemini engellemek
cut the deadwood out v. işten atmak
cut out the dead wood v. ıskartaya çıkarmak
cut the deadwood out v. işine son vermek
cut the deadwood out v. işe yaramaz olandan kurtulmak
get a cut (out of) v. komisyon almak
cut the ground out from under v. önce davranarak birinin işini bozmak
cut the deadwood out v. solmuş dal/yaprakları kesip atmak/budamak
cut the ground out from under v. planlarını bozmak
cut out for some place v. telaşla ayrılmak/çıkmak
cut the ground out from under v. tekerine çomak sokmak
have one's work cut out v. yapacak zor bir işi olmak
cut out for v. (bir şey için) biçilmiş kaftan olmak
be cut out for v. (bir iş için) uygun olmak
cut out for some place v. '-e doğru tüymek
be cut out for v. uygun konumda olmak
cut out for some place v. '-e doğru kirişi kırmak
have one's work cut out v. zor bir görevi olmak
cut out for some place v. '-e doğru sıvışmak
cut out of whole cloth v. ipleri gevşetmek
cut out of whole cloth v. dizginleri gevşetmek
cut out of whole cloth v. baskıyı azaltmak
cut out of whole cloth v. daha serbest bırakmak
be cut out for (something) v. (bir şey) için uygun olmak
be cut out for (something) v. (bir şey) için biçilmiş kaftan olmak
be cut out for somebody/something v. biri/bir şey için uygun olmak
be cut out for somebody/something v. biri/bir şey için biçilmiş kaftan olmak
be not cut out for something v. bir şey için uygun olmamak
be not cut out for something v. bir şey için biçilmiş kaftan olmamak
be not cut out for something v. bir şey yapmaya uygun olmamak
cut out to be v. biçilmiş kaftan olmak
cut the ground out from under someone v. birinin savunduğu noktaları çürütmek
cut the ground out from under someone v. birinin dayanak noktalarını çürütmek
cut the ground out from under someone v. önce davranarak birinin işini bozmak
cut the ground out from under someone v. birinin planlarını bozmak
cut the ground out from under someone v. birinin tekerine çomak sokmak
cut the ground out from under someone v. birinin işine taş koymak
cut the ground out from under (one) v. (birinin) ayağını kaydırmak
cut the ground out from under (one) v. önce davranarak (birinin) işini bozmak
cut the ground out from under (one) v. (birinin) planlarını bozmak
cut the ground out from under (one) v. (birinin) tekerine çomak sokmak
cut the ground out from under (one) v. (birinin) işine taş koymak
have your work cut out (to do something/doing something) v. (bir şeyi yapmak) zor olmak
have your work cut out (to do something/doing something) v. (bir şeyi yapmak konusunda) işi zor olmak
have one's work cut out for (one) v. yapacak zor bir işi olmak
have one's work cut out for (one) v. zor bir iş/görev (birini) beklemek
have one's work cut out for (one) v. zor bir görevi olmak
have one's work cut out for (one) v. önünde zor bir iş/görev olmak
have one's work cut out for one v. birinin önünde yapması gereken birçok iş olmak
have one's work cut out for one v. birinin işi başından aşkın olmak
have one's work cut out for one v. birinin işi/görevi zor olmak
have work cut out for v. işi başından aşkın olmak
have work cut out for v. önünde yapması gereken birçok iş olmak
have work cut out for v. işi zor olmak
have your work cut out v. işi zor olmak
have your work cut out v. baş etmesi zor bir işi olmak
have your work cut out v. işi başından aşkın olmak
have your work cut out for you v. işi zor olmak
have your work cut out for you v. baş etmesi zor bir işi olmak
have your work cut out for you v. işi başından aşkın olmak
have your work cut out (to do something/doing something) v. (bir şey yapmak konusunda) işi zor olmak
have your work cut out (to do something/doing something) v. baş etmesi zor bir işi olmak
have your work cut out (to do something/doing something) v. işi başından aşkın olmak
not be cut out for something v. bir şey için uygun olmamak
not be cut out for something v. bir şey için biçilmiş kaftan olmamak
not be cut out for something v. bir şey yapmaya uygun olmamak
cut out of whole cloth adj. tamamen uydurma
cut out of whole cloth adj. işkembeden atılmış/sıkılmış
cut out of whole cloth adj. bol keseden sallanmış
cut out of whole cloth adj. kuyruklu yalan
cut out of whole cloth adj. aslı astarı olmayan
cut out for something adj. bir şey için biçilmiş kaftan
cut out for something adj. bir şey için çok uygun
one's work is cut out for one expr. yapılması gerekenler belli
one's work is cut out for one expr. birinin önünde yapması gereken birçok iş var
one's work is cut out for one expr. birinin işi başından aşkın
not cut out for (something) expr. (bir şey) yapmaya uygun değil
not cut out for (something) expr. (bir şey) için biçilmiş kaftan değil
not cut out for (something) expr. (bir şey) için uygun değil
Speaking
you'll have your work cut out for you expr. işin zor
cut that out! expr. kes şunu!
you'll have your work cut out for you expr. umudu kessen iyi olur
you'll have your work cut out for you expr. ümidi kessen iyi olur
cut it out expr. kes şunu
Technical
low pressure safety cut-out n. alçak basınç emniyet şalteri
cut out relay n. akım kesme rölesi
low level cut-out n. alt seviye emniyeti
main cut-out n. ana sigorta
pressure cut-out n. basınç kesilmesi
cut-out n. bölme
cut-out n. bir elektrik devresini kapamak için kullanılan şalter
cut-out n. cereyanı kesen alet
cut-out setting n. devreden çıkarma durumu
cut-out n. devreden çıkarma
cut-out point n. devreden çıkarma noktası
supply cut-out n. dağıtım sigortaları
cut-out n. dönüş şalteri
cut-out n. elektrik akımını kesen aygıt
safety cut-out n. emniyet kontrol
pressure differential cut-out n. fark basınç şalteri
control-current cut-out n. kontrol devre kesicisi
cut-out n. oyuk
safety cut-out n. otomatik emniyet şalteri
cut-out n. otomatik devre kesici
cut-out switch n. sigorta otomatiği
ventilation motor cut-out switch n. vantilatör motoru devre kesici
ventilation motor cut-out switch n. vantilatör motorları devre kesicisi
ventilation motor cut-out switch n. vantilatör motorları devre kesici
oil temperature cut-out control n. yağ sıcaklığı emniyet kontrolü
oil pressure cut-out control n. yağ basıncı emniyet kontolu
oil pressure cut-out control n. yağ basıncı emniyet kontrolü
high pressure safety cut-out n. yüksek basınç emniyet şalteri
cut-out v. devreden çıkartmak
cut-out adj. devre kesici
Electric
overvoltage motor cut-out switch n. aşırı voltaj sigorta otomatiği
time lag cut-out n. etkisi geciktirilmiş röle
Automotive
cut-out relay n. devre kesme rölesi
air conditioning pressure cut-out switch n. klima basınç kesme sivici
cut-out n. kesik
fuel cut-out warning light n. yakıt kesme ikaz lambası
Aeronautic
erection cut out n. düzeltme momentinin kesilmesi
Medical
cut-out adj. kesip-çıkarılan
Gastronomy
cut out pattern v. kalıptan çıkarmak
Slang
cut ass out of (somewhere) v. kıçını kaldırmak
cut ass out of (somewhere) v. bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
cut ass out of (somewhere) v. defolup gitmek
cut ass out of (somewhere) v. bir yeri hızla terk etmek