Historia

daha düşük

Significados de "daha düşük" en diccionario inglés turco : 2 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	daha düşük	lower adj.
2	General	daha düşük	inferior adj.

Significados de "daha düşük" con otros términos en diccionario inglés turco: 121 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	beklenenden daha düşük bir performans sergileme	underperforming n.
2	General	daha düşük maaşlar	lower salaries n.
3	General	standarttan daha düşük ses kalitesine sahip ses/müzik	low fidelity n.
4	General	standarttan daha düşük ses kalitesine sahip ses/müzik	lo-fi n.
5	General	beklenenden daha düşük performans gösteren işletme	underperformer n.
6	General	yerine daha iyisi bulunana kadar koleksiyonda tutulan düşük kaliteli eşya	filler n.
7	General	koleksiyonu daha büyük göstermek için tutulan değeri düşük eşya	filler n.
8	General	daha düşük soyluluktaki baron	baronet [obsolete] n.
9	General	(fiyat, işletme) daha düşük seviyeye inme	downslide n.
10	General	kanala zarar vermeksizin fazla suyu daha düşük seviyeye tahliye edebilen açık su kanalı yapısı	drop n.
11	General	(zihinden maddeye doğru) daha yüksek gerçeklik ile daha düşük gerçeklik tipi arasındaki ilişki	involution n.
12	General	normal telgraftan daha düşük öncelikli gündüz telgrafı	day letter n.
13	General	beklenenden daha düşük performans göstermek	underperform v.
14	General	daha düşük teklif yapmak	underbid v.
15	General	termostatı daha düşük bir ısıya ayarlamak/sabitlemek	set the thermostat at a lower temperature v.
16	General	daha düşük sosyal statüdeki birini hor görmek	big-time v.
17	General	daha düşük bir konuma getirmek	deject [obsolete] v.
18	General	sosyal statüsü daha düşük biriyle evlenerek itibarını düşürmek	disparage [obsolete] v.
19	General	(görevi) daha düşük rütbeli birine atamak	download [canada] v.
20	General	(işi) daha düşük rütbeli birine yıkmak	download [canada] v.
21	General	beklenenden daha düşük bir performans sergileyen	underperforming adj.
22	General	gerçek değerinden daha düşük bir fiyata satılan	underpriced adj.
23	General	ortalamadan daha düşük	lower-than-average adj.
24	General	daha düşük fiyatlı	down adj.
25	General	daha düşük fiyatla karakterize olan	down adj.
26	General	daha düşük miktarlarda	in smaller amounts adv.
27	General	olması daha düşük ihtimal	less likely adv.
28	General	daha düşük bir rütbede	below adv.
29	General	daha düşük bir sınıfta	below adv.
30	General	daha düşük makamda	inferiorly adv.
31	General	daha düşük seviyede	below prep.
32	General	daha düşük rütbeli	beneath prep.
33	General	daha düşük anlamı veren ön ek	hypo- pref.
34	General	daha düşük seviyede anlamı veren ön ek	hypo- pref.
Phrasals
35	Phrasals	daha hafif bir suçtan daha düşük bir ceza almak	plead down to (something) v.
36	Phrasals	(birini/bir şeyi) daha düşük/önemsiz bir konuma, sıralamaya, yere, sınıfa, duruma getirmek	relegate (someone or something) to (something) v.
37	Phrasals	daha düşük düzeye hitap edecek şekilde yazmak	write down v.
38	Phrasals	değeri daha düşük bir şeyle takas/değiş tokuş etmek	barter away v.
39	Phrasals	değeri daha düşük bir şeyle değiştirmek	barter away v.
40	Phrasals	düşük değerli kumar çiplerini daha az sayıda ve daha değerli kumar çipleriyle değiştirmek	color up v.
41	Phrasals	daha düşük bir tondan şarkı söylemek	sing down v.
42	Phrasals	bir notayı, şarkıyı, parçayı daha düşük bir oktavdan söylemek	sing down v.
Colloquial
43	Colloquial	daha düşük kaliteli olmak	be down v.
44	Colloquial	daha düşük sosyal statüdeki birini hor görmek	big-time v.
Idioms
45	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanları ihmal etmek	eat (one's) young v.
46	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanlara sert eleştirilerde bulunmak	eat (one's) young v.
47	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanlara psikolojik şiddet uygulamak	eat (one's) young v.
48	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanlara yüklenmek	eat (one's) young v.
49	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanlara mobing yapmak	eat (one's) young v.
50	Idioms	daha düşük bir makama getirmek	kick downstairs v.
Trade/Economic
51	Trade/Economic	asgari ücretten daha düşük yevmiye	subminimum rate n.
52	Trade/Economic	bazı düşük maliyetli malların gerçek değerinden daha yüksek gümrük değer tespiti	minimum valuation n.
53	Trade/Economic	başkalarının teklifinden daha düşük teklif verme	underbid n.
54	Trade/Economic	bir bankanın değişken faizli varlıklarının toplam varlıklara oranının onun değişken faizli borçlarının toplam borçlarına oranından daha düşük olması durumu	negative funds gap n.
55	Trade/Economic	daha düşük fiyat teklif etme	underbidding n.
56	Trade/Economic	daha düşük bir fiyat tespit etme	roll back n.
57	Trade/Economic	daha düşük fiyat veren	underbidder n.
58	Trade/Economic	düşük çevre standartları dolayısıyla ihracatçı ülkede ithalatçı ülkeden daha düşük fiyatla üretilen malın ithali üzerine konulan ek tarife	border tax adjustments n.
59	Trade/Economic	gelecekteki tüm belirsizlik durumlarında diğer bir mali varlığa göre daha düşük getiri sağlayan yatırım aracı	dominated asset n.
60	Trade/Economic	evin satın alınmasından sonra aylık ödemeleri ilk yıllarda düşük daha sonra sonra giderek artan ipotek	graduated payment mortgage n.
61	Trade/Economic	nominal değerine oranla daha düşük bir fiyatla satılan tahviller	discount bond n.
62	Trade/Economic	kredi notu bb veya daha düşük olan (spekülatif) tahvil	high-yield bond n.
63	Trade/Economic	geliri 10 yıl veya daha fazla süreliğine daha düşük vergi veren birine devretmek için verilen velayet	grantor trust n.
64	Trade/Economic	daha düşük bir fiyat, ücret seviyesine dönüş	rollback n.
65	Trade/Economic	(bir şeyi) son ürün ilk üründen daha düşük değerde olacak şekilde geri dönüştürmek	downcycle v.
66	Trade/Economic	(daha yüksek değere sahip atılmış bir üründen) daha düşük değerli ürün yaratmak	downcycle v.
67	Trade/Economic	iflas durumunda daha düşük öncelikli ödenecek olmak	subordinate v.
Politics
68	Politics	hükümdarın saray için gerekli olan malzemeleri normal tarifeden daha düşük fiyata alma imtiyazı	purveyance n.
Industry
69	Industry	üretimi ülkedeki daha düşük maliyetli yerlere taşımak	onshore v.
Insurance
70	Insurance	hayat poliçesinde ilk yıllara ait primlerin sonraki yıllardakinden daha düşük olması	reduced premium policy n.
Tourism
71	Tourism	daha düşük sınıflı bir konaklama veya servise geçirmek	downgrade v.
Technical
72	Technical	oktan sayısı düşük hızlarda test edildiğinde yüksek hızlara göre daha yüksek olan	sensitive adj.
Computer
73	Computer	daha düşük karşıtlık	lower contrast n.
74	Computer	yüksek çözünürlüklü grafik modelini daha düşük çözünürlüklü ama uygun muadiliyle değiştirmek	decimate v.
Construction
75	Construction	daha düşük sıcaklıkta bir iç bölmesi bulunan fırın	muffle furnace n.
Automotive
76	Automotive	motor gücü düşük otomobillerin daha hafif olmasını sağlayan formül	power-to-weight formula n.
Aeronautic
77	Aeronautic	yüzeyin kendisinden daha düşük derecede metalle kaplandığı bir korozyondan koruma metodu	sacrificial corrosion n.
Mining
78	Mining	rengi altına benzeyip değeri daha düşük olan metalik bir madde	oricalche [obsolete] n.
79	Mining	rengi altına benzeyip değeri daha düşük olan metalik bir madde	aurichalcum n.
80	Mining	rengi altına benzeyip değeri daha düşük olan metalik bir madde	orichalcum n.
Medical
81	Medical	beyin omurilik sıvısından daha düşük özgül ağırlığı olan (anestezik ilaç)	hypobaric adj.
Math
82	Math	daha düşük dereceli hale gelmemiş (fonksiyon)	nondegenerate adj.
Physics
83	Physics	düşük gerilim altında akan, ancak daha yüksek gerilim ve basınçlar altında kırılan newton tipi olmayan bir sıvı	flubber n.
Chemistry
84	Chemistry	çözeltinin başka çözeltiden daha düşük ozmotik basınca sahip olma derecesi	hypotonicity n.
85	Chemistry	normalden daha düşük asitlik seviyesiyle ilgili	hypoacid adj.
86	Chemistry	klorlu bileşiklerden daha düşük değerliğe sahip klorla ilgili	hypochlorous adj.
87	Chemistry	klorlu bileşiklerden daha düşük değerliğe sahip klordan üretilen	hypochlorous adj.
88	Chemistry	azotlu bileşiklerden daha düşük değerlikli azotla ilgili	hyponitrous adj.
89	Chemistry	fosforik bileşiklerden daha düşük bir oksidasyon seviyesine sahip fosforla ilgili	hypophosphorous adj.
90	Chemistry	fosforik bileşiklerden daha düşük bir oksidasyon seviyesine sahip fosfor içeren	hypophosphorous adj.
91	Chemistry	sülfürik bileşiklerden daha düşük bir oksidasyon haline sahip kükürtle ilgili	hyposulphuric adj.
92	Chemistry	sülfürik bileşiklerden daha düşük bir oksidasyon haline sahip kükürt içeren	hyposulphuric adj.
93	Chemistry	osmiyumun ozmik bileşiklerdekine göre daha düşük bir değere sahip olduğu bileşiklerle ilgili	osmious adj.
94	Chemistry	bileşikte benzer bir osmik bileşikteki değerlikten daha düşük değerliği olan (osmiyum)	osmous adj.
95	Chemistry	daha düşük oksidasyon durumu anlamı veren ön ek	hypo- pref.
Biology
96	Biology	hayvan ve bitkilerin düşük formlardan daha yüksek formlara geçme gücüne sahip olduklarını ileri süren bir doktrin	development theory n.
97	Biology	daha düşük seviyeye dönüşmek	degenerate v.
98	Biology	daha düşük seviyeye dönüşmek	degrade v.
Astronomy
99	Astronomy	nispeten düşük yüzey sıcaklığı ve güneşe göre daha büyük çapı olan büyük, yaşlı ve parlak yıldız	red giant star n.
100	Astronomy	çift yıldızı meydana getiren iki yıldızdan daha düşük kütleli veya sönük olanı	secondary n.
Social Sciences
101	Social Sciences	(avustralya'da) eskiden avustralya'da üretilen kültürel eserlerin britanya ve avrupa'da üretilenlerden daha düşük olduğu inancı	cultural cringe n.
102	Social Sciences	daha düşük statüye doğru	downward adv.
Linguistics
103	Linguistics	belli bir düzeydeki dilbilimsel birimin daha düşük düzeydeki birim gibi işlev görmesi	rankshift n.
History
104	History	devlet yöneticisinden daha düşük statüde olup ülkenin varisine öğretmenlik ve vasilik yapan lider	atabeg n.
105	History	devlet yöneticisinden daha düşük statüde olup ülkenin varisine öğretmenlik ve vasilik yapan lider	atabek n.
Environment
106	Environment	daha düşük hedef	less stringent objective n.
Military
107	Military	diğer nükleer bombalara kıyasla, yoğun nötron ve gama ışını salınımı, daha düşük basınç dalgası ve daha az artık radyasyon ortaya çıkaracak şekilde tasarlanmış bir nükleer silah	n-bomb n.
108	Military	ufuk çizgisinden 35 derece daha düşük açıda silahın bırakılarak serbest düşen bombaların atıldığı bir bombalama türü	low angle loft bombing n.
109	Military	(savaş gemisinde) daha düşük kalibreli toplar	secondary battery n.
Card
110	Card	düşük bir kartın üstüne daha yüksek kart oynamak	cover v.
111	Card	(briçte) elinde daha yüksek kart varken daha düşük kartı oynamak	duck v.
Wagering
112	Wagering	atın daha düşük hızdaki sınıfa girmesini önleyen, yarış dışı kaydedilmiş koşu hızı	bar n.
Music
113	Music	daha sessiz ve düşük tempolu	calando adj.
114	Music	yazılı notlardan bir oktav daha yüksek veya daha düşük	all' ottava adj.
115	Music	yazılı notlardan bir oktav daha yüksek veya daha düşük	ottava adj.
116	Music	yazılı notalardan bir oktav daha yüksek/düşük	all'ottava adj.
117	Music	bir oktav daha düşük çıkan	double adj.
118	Music	daha sessiz ve düşük tempolu bir şekilde	calando adv.
119	Music	yazılı notalardan bir oktav daha yüksek/düşük olacak şekilde	all'ottava adv.
Cinema
120	Cinema	başrol oyuncusundan biraz daha düşük statüde olan oyuncu	costar n.
Archaic
121	Archaic	sosyal statüsü kendininkinden daha düşük olan biriyle evlenme	disparagement n.