Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
en yoğun
Significados de
"en yoğun"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Technical
1
Technical
en yoğun
peak
adj.
Significados de
"en yoğun"
con otros términos en diccionario inglés turco: 33 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
iş gününde trafiğin en yoğun olduğu zaman
rush hour
n.
2
General
en yoğun zaman
peak time
n.
3
General
trafiğin en yoğun olduğu saatler
rush hour
n.
4
General
metropol bölgesinin en kalabalık ve yoğun kısmı
central city
n.
5
General
en yoğun kısım
thick
n.
6
General
en yoğun kısım
depth
n.
7
General
en yoğun etkinlik dönemi
height
n.
8
General
günün en yoğun zamanı
peak
n.
9
General
yılın en yoğun zamanı
peak
n.
10
General
talebin en yoğun olduğu zaman
peak
n.
11
General
en yoğun olanı
densest
adj.
12
General
(trafik, gaz ihtiyacı) en yoğun zamana denk gelen
peak-hour
adj.
13
General
(televizyon programı) en yoğun saatte yayınlanan
peak-time
adj.
Colloquial
14
Colloquial
en yoğun durum
high gear
n.
15
Colloquial
en yoğun şekilde yapmak
pour it on
v.
16
Colloquial
-in en yoğun/sert dönemi
dead of
expr.
Idioms
17
Idioms
en yoğun duyguları
blood
n.
18
Idioms
kışın en yoğun/sert dönemi
dead of winter
n.
19
Idioms
bir şeyin/işin en karmaşalı/yoğun kısmı/anı
the thick of something
n.
20
Idioms
en yoğun döneminde
in full swing
expr.
21
Idioms
en yoğun döneminde
in high gear
expr.
22
Idioms
-in en yoğun anında
in the heat of
expr.
Trade/Economic
23
Trade/Economic
en yoğun iş saatleri
core time
n.
24
Trade/Economic
(en yoğun dönemde ödenen) yüksek ücret
peak
n.
Tourism
25
Tourism
en yoğun sezon
high season
n.
26
Tourism
en yoğun sezon
peak season
n.
27
Tourism
yılın en yoğun ayı
peak month
n.
Technical
28
Technical
(yarım ton baskıda) en koyu/yoğun nokta
solid
n.
Telecom
29
Telecom
en yoğun saat
peak busy hour
n.
30
Telecom
günün en yoğun saatlerinde bazı aramaları engelleyen cihaz
blocking
n.
Television
31
Television
en yoğun zaman
prime time
n.
Traffic
32
Traffic
trafiğin en yoğun olduğu saatler
peak traffic hours
n.
Geography
33
Geography
amerika'nın güneybatısında pueblo yerleşimlerini en yoğun barındıran kanyon
chaco canyon
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of en yoğun
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy