Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
peak
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"peak"
en diccionario turco inglés : 107 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
peak
n.
zirve
2
Common Usage
peak
n.
tepe
3
Common Usage
peak
n.
doruk
4
Common Usage
peak
v.
doruğa ulaşmak
General
5
General
peak
n.
kasket güneşliği
6
General
peak
n.
ayrıt
7
General
peak
n.
güneşlik
8
General
peak
n.
siper
9
General
peak
n.
cunda
10
General
peak
n.
siper (kaskette)
11
General
peak
n.
şahika
12
General
peak
n.
şapka siperi
13
General
peak
n.
tepe noktası
14
General
peak
n.
siperlik
15
General
peak
n.
en yüksek
16
General
peak
n.
pik
17
General
peak
n.
uç nokta
18
General
peak
n.
uç
19
General
peak
n.
en üst sınır
20
General
peak
n.
sivri uç
21
General
peak
n.
kıyafetin çıkıntılı bölümü
22
General
peak
n.
dağ
23
General
peak
n.
dağ zirvesi
24
General
peak
n.
dağ zirvesine benzeyen şey
25
General
peak
n.
kıç dikey
26
General
peak
n.
kıç dengesi
27
General
peak
n.
baş dikey
28
General
peak
n.
baş pik
29
General
peak
n.
demir gagası
30
General
peak
n.
demir ucu
31
General
peak
n.
en üst
32
General
peak
n.
en üst düzey
33
General
peak
n.
en yüksek nokta
34
General
peak
n.
en yüksek derece
35
General
peak
n.
en yüksek gelişim noktası
36
General
peak
n.
v şeklinde ön saç çizgisi
37
General
peak
n.
(gerilim veya akım) çevrimdeki maksimum değer
38
General
peak
n.
(gerilim veya akım) pik değer
39
General
peak
n.
elektronik iletişim sinyaline ait en güçlü bölüm
40
General
peak
n.
maksimum sinyal
41
General
peak
n.
(hecede) en dolgun sesletilen bölüm
42
General
peak
n.
v şekli
43
General
peak
n.
günün en yoğun zamanı
44
General
peak
n.
yılın en yoğun zamanı
45
General
peak
n.
fiyatların en yüksek olduğu dönem
46
General
peak
n.
talebin en yoğun olduğu zaman
47
General
peak
n.
bazı yerli kuzey amerika halklarının kullandığı bileklik
48
General
peak
n.
bazı yerli kuzey amerika halklarının para olarak kullandığı boncuk
49
General
peak
n.
tepecik
50
General
peak
v.
zayıflamak
51
General
peak
v.
tepeye ulaşmak
52
General
peak
v.
zirve yapmak (fiyatlar)
53
General
peak
v.
doruğa tırmanmak
54
General
peak
v.
zirveye çıkmak
55
General
peak
v.
pik yapmak
56
General
peak
v.
soldurmak
57
General
peak
v.
giderek azaltmak
58
General
peak
v.
tüketmek
59
General
peak
v.
(zıpkın) dikey yerleştirmek
60
General
peak
v.
(balina) kuyruğunu yükseltmek
61
General
peak
v.
(balina) zıpkını yükseltmek
62
General
peak
v.
dikey çevirmek
63
General
peak
v.
dikey yöne getirmek
64
General
peak
v.
(kürekleri) dikey tutmak
65
General
peak
v.
zirveye yükseltmek
66
General
peak
v.
tepeye çıkarmak
67
General
peak
v.
zirveye ulaşmak
68
General
peak
v.
gelişimin en üst noktasına ulaşmak
69
General
peak
v.
popülaritenin zirvesine ulaşmak
70
General
peak
v.
maksimuma ulaşmak
71
General
peak
v.
merak ile bakmak
72
General
peak
v.
burnunu sokmak
73
General
peak
v.
sinsice göz atmak
74
General
peak
adj.
en yüksek
75
General
peak
adj.
işlek
76
General
peak
adv.
en üst
77
General
peak
adv.
maksimum
Trade/Economic
78
Trade/Economic
peak
n.
fiyat grafiğinde zirve
79
Trade/Economic
peak
n.
rekor düzeyi
80
Trade/Economic
peak
n.
tepe noktası
81
Trade/Economic
peak
n.
uç
82
Trade/Economic
peak
n.
(en yoğun dönemde ödenen) yüksek ücret
83
Trade/Economic
peak
v.
tavan yapmak
84
Trade/Economic
peak
v.
tavana vurmak
Technical
85
Technical
peak
n.
bir şeyin en yüksek noktası
86
Technical
peak
n.
en üst sınır
87
Technical
peak
n.
pik
88
Technical
peak
n.
tepe
89
Technical
peak
n.
zirve
90
Technical
peak
n.
tepe değer
91
Technical
peak
adj.
enyüksek
92
Technical
peak
adj.
en yoğun
93
Technical
peak
adj.
enüst
94
Technical
peak
adj.
maksimum
Telecom
95
Telecom
peak
n.
tepe
96
Telecom
peak
n.
zirve
Marine
97
Marine
peak
n.
gizin cundası
98
Marine
peak
n.
pik yakası
99
Marine
peak
n.
yelkenin çördek yakası
Medical
100
Medical
peak
n.
en yüksek nokta
101
Medical
peak
n.
pik
Math
102
Math
peak
n.
fonksiyonun tepe noktası
Statistics
103
Statistics
peak
n.
zirve
Linguistics
104
Linguistics
peak
n.
hece ortası
Geography
105
Geography
peak
n.
güney carolina eyaletinde yerleşim yeri
Engineering
106
Engineering
peak
v.
(elektronik iletişim devresi) sinyali maksimum değere ayarlamak
107
Engineering
peak
v.
(sinyali) daha yüksek değere getirmek
Significados de
"peak"
con otros términos en diccionario inglés turco: 439 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
peak demand
n.
maksimum talep
2
General
peak traffic hours
n.
trafiğin en sıkışık olduğu saatler
3
General
peak envolope power
n.
tepe gücü
4
General
peak load
n.
en büyük yük
5
General
mountain peak
n.
dağın tepesi
6
General
peak time
n.
en yoğun zaman
7
General
peak time
n.
en işlek saatler
8
General
peak season
n.
yoğun sezon
9
General
widow's peak
n.
alın ortasındaki saç çizgisi üzerinde bulunan v şeklindeki nokta
10
General
the peak of one's career
n.
kariyerinin zirvesinde
11
General
peak hours
n.
yoğun olan saatler
12
General
demand peak
n.
en yüksek talep
13
General
peak point
n.
zirve noktası
14
General
off-peak hours
n.
yoğun olmayan saatler
15
General
on-peak current
n.
pik yükte pahalı tarifeli elektrik
16
General
off-peak
n.
yoğun olmayan zamanlar
17
General
off-peak time
n.
yoğun olmayan zaman
18
General
unconquered peak
n.
tırmanılmamış zirve
19
General
unclimbed peak
n.
tırmanılmamış zirve
20
General
snow-capped peak
n.
karlı zirve
21
General
snowy peak
n.
karlı zirve
22
General
peak demand
n.
puant talep
23
General
peak demand
n.
azami talep
24
General
peak of one's career
n.
kariyerinin zirvesi
25
General
flat peak [uk]
n.
Snapback şapka
26
General
peak period
n.
yoğun dönem
27
General
peak times
n.
yoğun zamanlar
28
General
record peak
n.
tarihi zirve
29
General
historical peak
n.
tarihi zirve
30
General
widows peak
n.
alın ortasındaki saç çizgisi üzerinde bulunan bir nokta
31
General
peak [obsolete]
n.
baş örtüsünün sivri ön bölümü
32
General
peak [obsolete]
n.
burun
33
General
peak [obsolete]
n.
dağlık burun
34
General
peak [obsolete]
n.
sivri uçlu sakal
35
General
peak [rare]
n.
çıkıntı
36
General
peak [rare]
n.
kabartı
37
General
work at peak capacity
v.
tam kapasiteyle çalışmak
38
General
reach to peak
v.
doruk noktasına ulaşmak
39
General
reach peak
v.
doruğa tırmanmak
40
General
hit the peak
v.
zirveye oturmak
41
General
reach the peak
v.
zirveye oturmak
42
General
rise to the peak
v.
zirveye oynamak
43
General
reach its peak
v.
zirvesine ulaşmak
44
General
reach a peak
v.
zirveye ulaşmak
45
General
be in peak physical condition
v.
formunun zirvesinde olmak
46
General
peak [obsolete]
v.
keyifsizce dolanmak
47
General
peak [obsolete]
v.
sessizce dolanmak
48
General
peak [obsolete]
v.
ruhsuz olmak
49
General
peak [obsolete]
v.
sönük olmak
50
General
reach the peak
v.
zirveye ulaşmak
51
General
reach the peak
v.
(işi) son raddeye vardırmak
52
General
off-peak
adj.
düşük talepli zamanlarda kullanılan
53
General
off-peak
adj.
yoğun olmayan dönem
54
General
off-peak
adj.
yoğun dönemler dışındaki zaman
55
General
off-peak
adj.
yoğun saatlerin dışında
56
General
off-peak
adj.
yoğunluk olmayan dönemlerde
57
General
peak-to-peak
adj.
tepeden tepeye
58
General
off-peak
adj.
piyasanın durgun olduğu zaman kullanılan hizmetlere ait veya ilgili
59
General
off-peak
adj.
maksimumda olmayan
60
General
off-peak
adj.
en yüksek olmayan
61
General
off-peak
adj.
en fazla olmayan
62
General
off-peak
adj.
frekansın az olduğu zamanki
63
General
off-peak
adj.
talebin az olduğu zamanki
64
General
off-peak
adj.
yoğunluğun az olduğu zamanki
65
General
off-peak
adj.
kullanımın az olduğu zamanki
66
General
off-peak
adj.
işlerin kesat olduğu zamanki
67
General
peak-hour
adj.
(trafik, gaz ihtiyacı) en yoğun zamana denk gelen
68
General
peak-time
adj.
(televizyon programı) en yoğun saatte yayınlanan
69
General
peak to peak
adv.
tepeden tepeye
70
General
on the peak of
prep.
zirvesinde
Phrasals
71
Phrasals
peak up
v.
tepeye varmak
72
Phrasals
peak up
v.
zirveye ulaşmak
Colloquial
73
Colloquial
at the peak of orgasm
expr.
orgazmın doruklarında
Idioms
74
Idioms
peak tv
n.
2010'ların sonunda televizyon programlarının yaygınlaştığı/zirveye çıktığı dönem
75
Idioms
peak tv
n.
tv çağı/dönemi
76
Idioms
peak tv
n.
televizyon programlarının patlama yaptığı dönem
77
Idioms
peak tv
n.
televizyonun zirve yaptığı dönem
Trade/Economic
78
Trade/Economic
peak rate
n.
azami fiyat
79
Trade/Economic
peak load
n.
azamiyük
80
Trade/Economic
off-peak period
n.
durgun dönem
81
Trade/Economic
peak production
n.
maksimum üretim
82
Trade/Economic
off-peak pricing
n.
mevsim dışı fiyatlandırma
83
Trade/Economic
peak tanks
n.
pik tanklar
84
Trade/Economic
peak point
n.
tepe noktası
85
Trade/Economic
peak demand pricing
n.
zirve talep fiyatlaması
86
Trade/Economic
peak pricing
n.
zirve fiyatlandırması
87
Trade/Economic
hit peak
v.
tavan yapmak
88
Trade/Economic
reach peak
v.
tavana vurmak
89
Trade/Economic
reach peak
v.
tavan yapmak
90
Trade/Economic
hit peak
v.
tavana vurmak
91
Trade/Economic
off-peak
adj.
durgun
92
Trade/Economic
off-peak
adj.
işlerin yoğun olmadığı zaman
Tourism
93
Tourism
peak season
n.
en yoğun sezon
94
Tourism
peak season
n.
sezon
95
Tourism
off-peak
n.
talebin düşük olduğu zaman
96
Tourism
peak month
n.
yılın en yoğun ayı
97
Tourism
peak density
n.
yüksek yoğunluk
98
Tourism
peak use period
n.
yoğun kullanım zamanı
99
Tourism
peak season
n.
yüksek sezon
100
Tourism
peak season
n.
yoğun sezon
Technical
101
Technical
peak rate per flow
n.
akış başına doruk hızı
102
Technical
plate peak voltage
n.
anot tepe gerilimi
103
Technical
peak pressure
n.
azami basınç
104
Technical
peak power
n.
azami kapasite
105
Technical
peak torque
n.
azami tork
106
Technical
peak load
n.
azami yük
107
Technical
white peak
n.
beyaz doruğu
108
Technical
peak white
n.
beyaz doruğu
109
Technical
peak white
n.
beyaz seviyesi
110
Technical
resonant peak
n.
çınlama doruğu
111
Technical
peak luminance
n.
doruk ışıklılık
112
Technical
peak to valley value
n.
doruk koyak değeri
113
Technical
peak value
n.
doruk değeri
114
Technical
peak-to-peak
n.
doruktan doruğa
115
Technical
peak output
n.
doruk üretim
116
Technical
off-peak load
n.
doruk dışı yük
117
Technical
peak voltage
n.
doruk gerilim
118
Technical
peak wavelength
n.
doruk dalgaboyu
119
Technical
peak overlap
n.
doruk bindirimi
120
Technical
peak load
n.
doruk yükü
121
Technical
diode peak detector
n.
diyotlu tepe detektörü
122
Technical
peak firing temperature
n.
doruk fırınlama sıcaklığı
123
Technical
peak production demand
n.
doruk üretim istemi
124
Technical
peak load
n.
doruk yük
125
Technical
peak SIR
n.
doruk sinyal gürültü oranı
126
Technical
peak point
n.
doruk noktası
127
Technical
off-peak power
n.
düşük yük
128
Technical
peak aging
n.
doruk yaşlandırması
129
Technical
peak power
n.
doruk güç
130
Technical
peak value
n.
en yüksek değer
131
Technical
peak output
n.
en yüksek verim
132
Technical
peak load
n.
en üst yük
133
Technical
zero-loss peak
n.
enerji yitimsiz doruk
134
Technical
peak sound pressure
n.
en yüksek ses basıncı
135
Technical
peak period
n.
en yüksek istek süreci
136
Technical
flood peak
n.
feyezan piki
137
Technical
daily flood peak
n.
günlük azami akım
138
Technical
amplitude peak
n.
genlik doruğu
139
Technical
daily flood peak
n.
günlük azami taşkın
140
Technical
peak forward voltage
n.
ileriye tepe gerilimi
141
Technical
secondary hardening peak
n.
ikincil sertleştirme doruğu
142
Technical
secondary hardening peak
n.
ikincil sertleşme doruğu
143
Technical
escape peak
n.
kaçak doruk
144
Technical
aft peak tank
n.
kıç pik tankı
145
Technical
aft peak tank
n.
kıç pik
146
Technical
peak envelope power
n.
kiplenimin doruğundaki güç
147
Technical
kilovolts peak
n.
kiovolt doruğu
148
Technical
peak voltmeter
n.
maksimum gerilim voltmetresi
149
Technical
peak voltage
n.
maksimum gerilim
150
Technical
peak current
n.
maksimum akım
151
Technical
peak power
n.
maksimum güç
152
Technical
peak shaving
n.
özellikle güç gereksiniminin arttığı saatlerde yerel pv sistemlerinin devreye sokulması
153
Technical
peak lopping
n.
özellikle güç gereksiniminin arttığı saatlerde yerel pv sistemlerinin devreye sokulması
154
Technical
peak voltage
n.
pik gerilimi
155
Technical
on-peak current
n.
pik yükte pahalı tarifeli elektrik
156
Technical
peak flow
n.
pik akım
157
Technical
peak production
n.
pik üretim
158
Technical
peak load power station
n.
pik yük santralı
159
Technical
peak period
n.
pik süreci
160
Technical
peak capacity
n.
pik kapasite
161
Technical
peak to peak
n.
pikten pike
162
Technical
on-peak current
n.
pik yükte pahalı tarıfeli elektrik
163
Technical
peak load power plant
n.
pik yük santralı
164
Technical
peak value
n.
pik değer
165
Technical
peak inflow
n.
pik giriş akımı
166
Technical
peak load
n.
pik yükleme
167
Technical
peak acceleration
n.
pik ivmesi
168
Technical
peak current
n.
pik akım
169
Technical
peak voltage
n.
pik gerilim
170
Technical
peak discharge
n.
pik debi
171
Technical
peak tank
n.
pik tank
172
Technical
on-peak period
n.
pik yük zamanı
173
Technical
peak traffic
n.
pik trafik
174
Technical
peak load
n.
pik yük
175
Technical
plasmon peak
n.
plazmon doruğu
176
Technical
peak value
n.
pik kıymet
177
Technical
resonant peak
n.
rezonans tepkisi
178
Technical
peak load
n.
puant yük
179
Technical
audiofrequency peak limiter
n.
ses frekansı tepe sınırlayıcı
180
Technical
off-peak storage heating
n.
soğuk depolama
181
Technical
audio frequency peak limiter
n.
ses frekansı tepe sınırlayıcı
182
Technical
black peak
n.
siyah tepe
183
Technical
peak black
n.
siyah doruğu
184
Technical
system peak load
n.
şebeke pik yükü
185
Technical
peak sideband power
n.
tepe yan bant gücü
186
Technical
peak detector
n.
tepe sezicisi
187
Technical
peak voltmeter
n.
tepe değer gerilimöiçeri
188
Technical
peak to peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
189
Technical
peak amplitude
n.
tepe genliği
190
Technical
peak value
n.
tepe değeri
191
Technical
peak point
n.
tepe noktası
192
Technical
peak reverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
193
Technical
peak cathode current
n.
tepe katot akımı
194
Technical
peak factor
n.
tepe faktörü
195
Technical
peak voltage
n.
tepe gerilimi
196
Technical
peak clipping
n.
tepe kesme
197
Technical
peak current
n.
tepe akımı
198
Technical
peak power
n.
tepe gücü
199
Technical
peak programme meter
n.
tepe program seviye ölçeri
200
Technical
off-peak
n.
talebin az olduğu zaman
201
Technical
peak voltmeter
n.
tepe gerilimölçeri
202
Technical
peak action time
n.
tepe etki süresi
203
Technical
peak load
n.
tepe yükü
204
Technical
peak-to-peak
n.
tepeden tepeye
205
Technical
peak envelope power
n.
tepe zarf gücü
206
Technical
inverse peak voltage
n.
ters tepe gerilimi
207
Technical
peak clipper
n.
tepe kırpıcı
208
Technical
peak excursion
n.
tepeden tepeye gezinim
209
Technical
peak-to-peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
210
Technical
peak to peak
n.
tepeden tepeye
211
Technical
peak inverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
212
Technical
peak load
n.
üst yük
213
Technical
peak value
n.
uç değeri
214
Technical
peak values of the components of loading
n.
yük bileşenlerinin tepe değerleri
215
Technical
off-peak storage heating
n.
zayıf yük süresince termal depolama ısıtması
216
Technical
peak shaving
n.
yoğun tüketim saatlerinde yapılan takviye sağlama amaçlı gaz uygulamaları
217
Technical
peak lopping
n.
yoğun tüketim saatlerinde takviye sağlama amacıyla yapılan gaz tasarruf uygulamaları
218
Technical
off-peak period
n.
zayıf yük zamanı
219
Technical
fore peak tank
n.
baş pik tankı
Computer
220
Computer
peak power
n.
azami kapasite
221
Computer
peak load
n.
azami yük
222
Computer
working set peak
n.
çalışma kümesi üst sınırı
223
Computer
double peak
n.
çift zirve
224
Computer
resonant peak
n.
çınlama doruğu
225
Computer
peak luminance
n.
doruk ışıklılık
226
Computer
peak point
n.
doruk noktası
227
Computer
peak power
n.
doruk güç
228
Computer
peak snr (psnr)
n.
doruk sinyal gürültü oranı
229
Computer
peak factor
n.
doruk katsayısı
230
Computer
peak limiter
n.
dinamik sınırlayıcı
231
Computer
peak to valley value
n.
doruk koyak değeri
232
Computer
peak value
n.
doruk değeri
233
Computer
peak-to-valley value
n.
doruk-koyak değeri
234
Computer
peak load
n.
doruk yük
235
Computer
usage peak
n.
en yüksek kullanım
236
Computer
peak rate
n.
en yüksek hız
237
Computer
peak output
n.
en yüksek verim
238
Computer
peak bytes
n.
en yüksek bayt
239
Computer
peak mem usage
n.
en yüksek bellek kullanımı
240
Computer
peak data rate
n.
en yüksek veri hızı
241
Computer
amplitude peak
n.
genlik doruğu
242
Computer
peak point
n.
pik noktası
243
Computer
peak performance
n.
performansın en yüksek noktası
244
Computer
virtual bytes peak
n.
sanal bayt üst sınırı
245
Computer
peak voltmeter
n.
tepe gerilimölçeri
246
Computer
peak value
n.
tepe değeri
247
Computer
peak to peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
248
Computer
peak point
n.
tepe noktası
249
Computer
peak limiter
n.
tepe sınırlayıcı
250
Computer
peak detector
n.
tepe sezicisi
251
Computer
total peak rate
n.
toplam en yüksek hız
252
Computer
peak factor
n.
tepe faktörü
253
Computer
peak excursion
n.
tepeden tepeye gezinim
254
Computer
peak envelope power
n.
zarfın tepe gücü
255
Computer
pool paged peak
expr.
diske alınabilen havuz en yüksek
Informatics
256
Informatics
peak-to-valley value
n.
doruk-koyak değeri
257
Informatics
amplitude peak
n.
genlik doruğu
258
Informatics
peak power
n.
gücün tepe değeri
259
Informatics
peak power
n.
maksimum güç
260
Informatics
peak value
n.
tepe değeri
261
Informatics
peak-to-peak voltage
n.
tepeden tepeye gerilim
262
Informatics
peak-to-peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
263
Informatics
peak detector
n.
tepe sezici
264
Informatics
peak factor
n.
tepe katsayısı
265
Informatics
peak limiter
n.
tepe sınırlayıcı
266
Informatics
peak clipper
n.
tepe kırpıcı
Telecom
267
Telecom
peak cell rate modification by the connection owner
n.
bağlantı sahibi tarafından pik hücre hız değişimi
268
Telecom
spectral peak
n.
en çok kullanılan spektrum
269
Telecom
peak busy hour
n.
en yoğun saat
270
Telecom
quasi-peak
n.
sanki tepe
271
Telecom
quasi-peak
n.
sözde tepe
272
Telecom
peak cell rate
n.
tepe hücre hızı
273
Telecom
peak-ripple factor
n.
tepe dalgalanma çarpanı
274
Telecom
peak-ripple factor
n.
tepe-dalgacık çarpanı
275
Telecom
peak to peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
276
Telecom
quasi-peak detection
n.
tepemsi algılama
277
Telecom
peak inverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
278
Telecom
peak power
n.
tepe gücü
279
Telecom
peak intensity wavelength
n.
tepe şiddeti değerindeki dalga boyu
280
Telecom
peak mission wavelength
n.
tepede çalışma dalgaboyu
281
Telecom
peak overshoot ratio
n.
tepe aşma oranı
282
Telecom
peak envelope power
n.
zarfın tepe gücü
283
Telecom
quasi-peak
adj.
tepemsi
284
Telecom
off-peak
adj.
zirve dışı
Electric
285
Electric
plate peak voltage
n.
anot tepe gerilimi
286
Electric
diode peak detector
n.
diyotlu tepe detektörü
287
Electric
peak limiter
n.
dinamik sınırlayıcı
288
Electric
peak forward voltage
n.
ileriye tepe gerilimi
289
Electric
peak current
n.
maksimum akım
290
Electric
audiofrequency peak limiter
n.
ses frekansı tepe sınırlayıcı
291
Electric
peak cathode current
n.
tepe katot akımı
292
Electric
peak envelope power
n.
tepe zarf gücü
293
Electric
peak reverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
294
Electric
peak inverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
295
Electric
peak limiter
n.
tepe sınırlayıcı
296
Electric
peak sideband power
n.
tepe yan bant gücü
297
Electric
peak current
n.
tepe akımı
298
Electric
inverse peak voltage
n.
ters tepe gerilimi
299
Electric
peak clipper
n.
tepe kırpıcı
300
Electric
peak envelope power
n.
zarfın tepe gücü
301
Electric
peak load
n.
(elektrik güç kaynağı sisteminde) maksimum yük
Television
302
Television
white peak
n.
beyaz doruğu
303
Television
peak white
n.
beyaz doruğu
304
Television
peak white
n.
beyaz seviyesi
305
Television
peak black
n.
siyah doruğu
306
Television
black peak
n.
siyah tepe
Textile
307
Textile
peak lapels
n.
omuza doğru dışarı ve yukarı doğru çıkan bir yaka türü
Architecture
308
Architecture
peak arch
n.
gotik kemer
309
Architecture
peak arch
n.
sivri kemer
310
Architecture
roof peak
n.
çatının en yüksek noktası
Construction
311
Construction
post peak behavior
n.
pik sonrası davranış
312
Construction
peak displacement
n.
tepe yer değiştirme
Lighting
313
Lighting
half-peak divergence
n.
arı yeğinlikte açısal genişlik
Automotive
314
Automotive
peak power
n.
azami güç
315
Automotive
peak torque
n.
azami tork
316
Automotive
peak flow
n.
en yüksek akış seviyesi
317
Automotive
peak revs
n.
en yüksek motor devirleri
318
Automotive
peak inverse voltage
n.
ters tepe gerilimi
319
Automotive
three-peak mountain snowflake
n.
üç köşeli kar tanesi işareti
320
Automotive
voltage peak
n.
voltajın anı yükselmesi
321
Automotive
off-peak charging
n.
yoğun olmayan saatlerde şarjetme
322
Automotive
peak period
n.
yoğun saatler
Traffic
323
Traffic
peak traffic
n.
en yüksek trafik
324
Traffic
peak traffic hours
n.
trafiğin en yoğun olduğu saatler
325
Traffic
peak hour factor
n.
zirve saat faktörü
Railway
326
Railway
capacity at peak hour
n.
pik saatte kapasite
Marine
327
Marine
fore peak tank
n.
baş pik tankı
328
Marine
peak halyard
n.
kandilisa
329
Marine
aft peak tank
n.
kıç pik tank
330
Marine
after peak
n.
kıç pik
Petrol
331
Petrol
peak oil
n.
petrol üretiminin zirve noktası
332
Petrol
hubbert's peak
n.
dünya'nın tüm petrolünün en yüksek verimle çıkarılma seviyesine ulaştığı nokta
333
Petrol
peak oil
n.
petrol tepe noktası
Medical
334
Medical
trough to peak ratio
n.
dip-tepe noktası oranı
335
Medical
peak bone mass formation
n.
doruk kemik kütlesi oluşumu
336
Medical
peak bone mass
n.
doruk kemik kütlesi
337
Medical
interfering peak
n.
etkileşen pikler
338
Medical
inter-peak latency
n.
interpik latansı
339
Medical
peak heart rate
n.
kalp tepe atımı
340
Medical
mean peak amplitude and frequency values of contractions
n.
kontraksiyonların ortalama pik amplitüt ve frekans değerleri
341
Medical
peak inspiratory pressure
n.
maksimum inspiratuar basınç
342
Medical
monoisotopic peak
n.
monoizotopik pik
343
Medical
peak expiratory flow meter
n.
pik ekspiratuar akış ölçer
344
Medical
peak systolic and end diastolic testicular artery flow velocity
n.
pik sistolik ve diyastol sonu testiküler arter kan akım hızı
345
Medical
peak chemiluminescence responses
n.
pik kemilüminesans yanıtları
346
Medical
pip (peak inspiratory pressure)
n.
pik inspiryum basıncı
347
Medical
peak-to-peak amplitude
n.
tepe-tepe amplitüdü
348
Medical
peak inspiratory pressure
n.
tepe hava yolu basıncı
349
Medical
peak-to-peak amplitude
n.
tepeden tepeye genlik
350
Medical
peak nasal inspiratory flow meter
n.
tepe nazal inspiratuvar akım metre
351
Medical
peak expiratory flow
n.
zirve akım hızı
352
Medical
peak flow decrement
n.
zirve akım hızı azalması
353
Medical
peak flow meter
n.
zirve akım ölçer
Psychology
354
Psychology
peak experience
n.
doruk yaşantısı
355
Psychology
peak-dose dyskinesia
n.
tepe dozu diskinezisi
Statistics
356
Statistics
peak area
n.
tepe noktası
357
Statistics
peak area
n.
zirve noktası
Agriculture
358
Agriculture
daily flood peak
n.
günlük azami taşkın
359
Agriculture
flood peak
n.
taşkın azami seviyesi
Apiculture
360
Apiculture
peak of laying
n.
yumurtlamanın maksimum olduğu dönem
Linguistics
361
Linguistics
syllabic peak
n.
hece doruğu
362
Linguistics
peak of prominence
n.
hece doruğu
363
Linguistics
syllable peak
n.
hece çekirdeği
Environment
364
Environment
peak demand period
n.
azami talep dönemi
365
Environment
gamma ray peak
n.
gama ışını tepe noktası
366
Environment
peak ground acceleration
n.
pik ivme
Geography
367
Geography
adam's peak
n.
adem tepesi
368
Geography
adam's peak
n.
samanala
369
Geography
north peak
n.
kuzey zirvesi
370
Geography
north peak
n.
19.370 feet yükseklikte bir dağ zirvesi
371
Geography
flood peak
n.
taşkın azami düzeyi
372
Geography
uncompahgre peak
n.
uncompahgre tepesi
373
Geography
uncompahgre peak
n.
rocky dağlarının altıncı büyük tepesi
374
Geography
killington peak
n.
orta vermont'ta green sıradağları'nda bir zirve
375
Geography
kings peak
n.
abd'nin utah eyaletinin kuzeydoğusunda yer alan uinta dağları'nın en yüksek zirvesi
376
Geography
silver peak
n.
nevada eyaletinde şehir
377
Geography
lassen peak
n.
kuzey kaliforniya'daki cascade sıradağları'nın güneyinde yer alan aktif bir yanardağ
378
Geography
black elk peak
n.
abd'de bir dağ
379
Geography
blanca peak
n.
abd'de bir dağ
380
Geography
lenin peak
n.
lenin zirvesi
381
Geography
wheeler peak
n.
new mexico'da bir dağ
382
Geography
handies peak
n.
colorado'nun güneybatısında yer alan san juan dağları'nda bir zirve
383
Geography
harney peak
n.
black elk dağı
384
Geography
borah peak
n.
abd'nin idaho eyaletinde bir dağ
385
Geography
boundary peak
n.
abd'de bir dağ
386
Geography
humphreys peak
n.
kuzey-orta arizona'da bir dağ zirvesi
387
Geography
gannett peak
n.
abd'de bir dağ
388
Geography
glacier peak
n.
cascade sıradağları'nın kuzeybatı-orta washington kısmında yer alan bir dağ
389
Geography
granite peak
n.
güney montana'da bir dağ
390
Geography
longs peak
n.
longs zirvesi
391
Geography
longs peak
n.
kuzey colorado'da bir dağ
392
Geography
communism peak
n.
komünizm zirvesi
393
Geography
communism peak
n.
stalin zirvesi
394
Geography
communism peak
n.
somoni zirvesi
395
Geography
communism peak
n.
ismoil somoni zirvesi
396
Geography
communism peak
n.
pamir dağları'nın en yüksek zirvesi
397
Geography
stalin peak
n.
komünizm zirvesi
398
Geography
stalin peak
n.
stalin zirvesi
399
Geography
stalin peak
n.
somoni zirvesi
400
Geography
stalin peak
n.
ismoil somoni zirvesi
401
Geography
stalin peak
n.
pamir dağları'nın en yüksek zirvesi
402
Geography
ismoil somoni peak
n.
ismoil somoni zirvesi
403
Geography
ismoil somoni peak
n.
pamir dağları'nın en yüksek zirvesi
404
Geography
cloud peak
n.
abd'de bir dağ
405
Geography
pikes peak
n.
abd'de bir dağ
406
Geography
pike's peak
n.
abd'de bir dağ zirvesi
407
Geography
stalin peak
n.
tacikistan'da bir dağ
408
Geography
communism peak
n.
tacikistan'da bir dağ
409
Geography
ismoil somoni peak
n.
tacikistan'da bir dağ
410
Geography
peak district
n.
batı-merkez ingiltere'de bir bölge
411
Geography
peak district
n.
kuzey ingiltere'de yer alan bir ulusal park
412
Geography
san antonio peak
n.
güney kaliforniya'da bir dağ
413
Geography
sandia peak
n.
new mexico'da bir dağ
414
Geography
pobeda peak
n.
cenğiş çokusu
415
Geography
pobeda peak
n.
kırgızistan'ın doğusunda bir dağ
416
Geography
pobedy peak
n.
tanrı dağları'nda yer alan bir dağ zirvesi
417
Geography
sukarno peak
n.
(eski adıyla) jaya dağı
Meteorology
418
Meteorology
peak gust
n.
tepe hamle
Geology
419
Geology
peak demand period
n.
azamı talep dönemi
420
Geology
base peak
n.
baz pik
421
Geology
peak zone
n.
bolluk zonu
422
Geology
peak ground acceleration
n.
maksimum yer ivmesi
423
Geology
peak ground acceleration
n.
pik yer ivmesi
424
Geology
peak zone
n.
pik zonu
425
Geology
base peak
n.
referans pik
426
Geology
pyramidal peak
n.
ikiden fazla buzyalağını ayıran sırtların kesiştiği yerde oluşan keskin tepe
Military
427
Military
peak strength
n.
azami mevcut
428
Military
peak strength
n.
azami kuvve
429
Military
peak staffing
n.
azami personel kadrosu
430
Military
peak overpressure
n.
azami yüksek basınç
Sport
431
Sport
peak expiratory flow rates (pefr)
n.
ekspirasyon akımı pik değeri
Cinema
432
Cinema
sneak peak videos
n.
yayın öncesi görüntüler
Slang
433
Slang
peak fiction
n.
çok kaliteli film
434
Slang
peak fiction
n.
çok kaliteli yapım
Star Wars
435
Star Wars
appenza peak
n.
appenza zirvesi
436
Star Wars
crysifal peak
n.
crysifal zirvesi
437
Star Wars
desolation peak
n.
haraplık zirvesi
438
Star Wars
temple peak
n.
zirve tapınağı
439
Star Wars
wavers' peak
n.
dalgacıların zirvesi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of peak
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy