Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
copperplate engraving
dane boyutlarının süreksizliği
merkez noktası halatı
calcsinter
sahasında
Historia
Frases
Significados de
"sahasında"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
sahasında
in the field of
prep.
Significados de
"sahasında"
con otros términos en diccionario inglés turco: 63 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
kendi sahasında
home
adv.
They are a really powerful team, especially at
home.
Gerçekten güçlü bir takımlar, özellikle de
kendi sahalarında.
More Sentences
2
General
golf sahasında başarısız vuruşlarla kopan çimen parçası
divot
n.
3
General
(buz pateni sahasında) paten izi
cusp
n.
4
General
golf sahasında başarısız vuruşlarla kopan çimen parçası
divet
n.
5
General
(tavlada) oyuncunun kendi sahasında yeterince taşı bulunması
shutout
n.
6
General
belirli faaliyet sahasında gerçekleşmeyen
off-site
adj.
7
General
belirli faaliyet sahasında bulunmayan
offsite
adv.
8
General
belirli faaliyet sahasında gerçekleşmeyen
offsite
adv.
9
General
belirli faaliyet sahasında bulunmayan
off-site
adv.
10
General
belirli faaliyet sahasında gerçekleşmeyen
off-site
adv.
Colloquial
11
Colloquial
sahayı bedava kullanma karşılığında buz hokeyi sahasında çalışan genç
rink rat [canada]
n.
Idioms
12
Idioms
(bir takımın) kendi sahasında oynanan oyun/yapılan maç
home game
n.
13
Idioms
topu kendi sahasında tutmak
have the ball in one's court
v.
14
Idioms
kendi sahasında oynamak
be at home
v.
15
Idioms
birini kendi sahasında yenmek
beat someone at his or her own game
v.
16
Idioms
birini kendi sahasında yenmek
beat someone at their own game
v.
17
Idioms
topu kendi sahasında tutmak
have the ball in court
v.
18
Idioms
kendi sahasında
on one's home ground
expr.
19
Idioms
(birinin) kendi sahasında
on (one's) home patch
expr.
20
Idioms
(birinin) kendi sahasında
on (one's) home turf
expr.
21
Idioms
(birinin) kendi sahasında
on (one's) own ground
expr.
22
Idioms
kendi sahasında
on (your) home ground
expr.
23
Idioms
kendi sahasında
on own ground
expr.
Transportation
24
Transportation
kargonun boşaltma nakliyesi ile sevk edilene kadar transit depo sahasında durduğu süre
dwell time
n.
Military
25
Military
nato üyesi olmayan ve gelecekte potansiyel düşman konumunda olan ve o ülke toprakları üzerinde veya uluslararası hava sahasında uçan uçak
zombie
n.
26
Military
yakıt alan uçağın belirlenmiş bir bekleme sahasında komuta kontrol veya hava sahası devriye görevi icra ettiği durumlarda opsiyonel olarak kullanılabilecek bir randevu usulü
modified point parallel rendezvous
n.
27
Military
denizin kontrolünü ele geçirmek veya düşman tarafından ele geçirilmesini önlemek için denizde, denizaltında veya denizin hava sahasında yapılan operasyon
maritime operation
n.
28
Military
denizde veya deniz hava sahasında harekat yürüten ve ilgili hava ve kara kuvvetlerini de içeren muharip veya yardımcı gemiler
seaborne forces
n.
Golf
29
Golf
(on sekiz delikli golf sahasında) son dokuz delikte oynanan
in
adj.
Sport
30
Sport
golf sahasında topla vurmayı zorlaştıran, uzun otlarla kaplı alan
the rough
n.
31
Sport
golf sahasında kum doldurulmuş çukur alan
bunker
n.
32
Sport
voleybol sahasında oynanan bir tür takım oyunu
cabinet ball
n.
33
Sport
futbol sahasında ayakta izleyiciler için ayrılmış tribün
kop [uk]
n.
34
Sport
(ragbide) kendi 22 m'lik sahasında duran bir oyuncunun rakip tarafından ileriye doğru atılan bir topu yakalaması ve "mark" diye bağırarak serbest vuruş yapmaya hak kazanması
mark
n.
35
Sport
golf sahasında engeller
hazards
n.
36
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüm
box
n.
37
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüme yerleştirilen saha oyuncusu
box
n.
38
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüm
gully
n.
39
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüme yerleştirilen saha oyuncusu
gully
n.
40
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüm
gulley
n.
41
Sport
kriket sahasında nokta ile üçüncü adam arasında kalan bölüme yerleştirilen saha oyuncusu
gulley
n.
42
Sport
golf sahasında hedeften deliğe kadar olan bölümler
hole
n.
43
Sport
takımın kendi sahasında oynadığı bir dizi ardışık oyun
home stand
n.
44
Sport
taraftar desteğiyle kendi sahasında oynama avantajı
homecourt advantage
n.
45
Sport
paten sahasında kayan kimse
rinker
n.
46
Sport
paten sahasında kayma
rinking
n.
47
Sport
bovling sahasında kaba ve engebeli yer
rubber
n.
48
Sport
rugby sahasında kale çizgisinin çevrelediği bölüm
in-goal
n.
49
Sport
yanları ortasından daha alçak olan bir çim bovling sahasında oynanan bovling oyunu
crown green bowling [uk]
n.
50
Sport
golf sahasında deliğin yerini belli etmeye yarayan taşınabilir bayrak direği
flagstick
n.
51
Sport
(golf sahasında) çukurun bulunduğu oyun alanının sonundaki sık biçilmiş çim alan
putting green
n.
52
Sport
(golf sahasında) pata alanı
putting surface
n.
53
Sport
rakibi kendi sahasında karşılamak
forecheck
v.
54
Sport
rakibi kendi sahasında karşılamak
fore check
v.
55
Sport
paten sahasında kaymak
rink
v.
56
Sport
takımın kendi sahasında oynadığı
home
adj.
57
Sport
başka takımın sahasında oynanan
road
adj.
58
Sport
kendi sahasında
at home
expr.
Basketball
59
Basketball
hücum sahasında oyuncuların pas yapması
deal
n.
60
Basketball
takımın kendi sahasında yaptığı maç
home game
n.
61
Basketball
takımı geri koşarken hücum sahasında kalıp pas bekleyen oyuncu
hanger
n.
Baseball
62
Baseball
takımın kendi sahasında oynadığı bir dizi maç
homestand
n.
Archaic
63
Archaic
basketbol sahasında serbest atış bölgesinin sınırlanmış bölümü
bucket
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sahasında
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy