Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
yakınlık
Significados de
"yakınlık"
en diccionario inglés turco : 57 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Common Usage
1
Common Usage
yakınlık
closeness
n.
2
Common Usage
yakınlık
affinity
n.
3
Common Usage
yakınlık
intimacy
n.
4
Common Usage
yakınlık
proximity
n.
General
5
General
yakınlık
intimateness
n.
6
General
yakınlık
connection
n.
7
General
yakınlık
kinship
n.
8
General
yakınlık
relationship
n.
9
General
yakınlık
nighness
n.
10
General
yakınlık
propinquity
n.
11
General
yakınlık
familiarity
n.
12
General
yakınlık
nearness
n.
13
General
yakınlık
chumminess
n.
14
General
yakınlık
connexion
n.
15
General
yakınlık
terms
n.
16
General
yakınlık
adjacency
n.
17
General
yakınlık
immediacy
n.
18
General
yakınlık
fondness
n.
19
General
yakınlık
vicinity
n.
20
General
yakınlık
contiguity
n.
21
General
yakınlık
approximation
n.
22
General
yakınlık
impendency
n.
23
General
yakınlık
impendence
n.
24
General
yakınlık
favour
n.
25
General
yakınlık
imminence
n.
26
General
yakınlık
affection
n.
27
General
yakınlık
concern
n.
28
General
yakınlık
rapport
n.
29
General
yakınlık
favor
n.
30
General
yakınlık
affectionateness
n.
31
General
yakınlık
adjacence
n.
32
General
yakınlık
neighborhood
n.
33
General
yakınlık
neighborliness
n.
34
General
yakınlık
neighbourhood
n.
35
General
yakınlık
neighbourliness
n.
36
General
yakınlık
enamoredness
n.
37
General
yakınlık
kinsmanship
n.
38
General
yakınlık
loving-kindness
n.
39
General
yakınlık
congeneracy
n.
40
General
yakınlık
connature
n.
41
General
yakınlık
consanguinity
n.
42
General
yakınlık
instancy
n.
43
General
yakınlık
inwardness
n.
44
General
yakınlık
conversation [obsolete]
n.
45
General
yakınlık
privacy [obsolete]
n.
46
General
yakınlık
shadow
n.
47
General
yakınlık
sympathy
n.
48
General
yakınlık
connex (connexion)
abrev.
Law
49
Law
yakınlık
proximity
n.
Politics
50
Politics
yakınlık
similarity
n.
Technical
51
Technical
yakınlık
imminence
n.
52
Technical
yakınlık
proximity
n.
Psychology
53
Psychology
yakınlık
affiliation
n.
Literature
54
Literature
yakınlık
appropinquity
n.
Linguistics
55
Linguistics
yakınlık
affinity
n.
Archaic
56
Archaic
yakınlık
approachment
n.
57
Archaic
yakınlık
particularity
n.
Significados de
"yakınlık"
con otros términos en diccionario inglés turco: 187 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Common Usage
1
Common Usage
yakınlık (ilişki)
intimacy
n.
General
2
General
akla yakınlık
plausibility
n.
3
General
duygusal yakınlık
affection
n.
4
General
cana yakınlık
graciousness
n.
5
General
cana yakınlık
outgoingness
n.
6
General
cana yakınlık
congeniality
n.
7
General
molekül vb gibi şeylerin yakınlık sırası
the affinity order of
n.
8
General
duygusal yakınlık
affiliation
n.
9
General
yakınlık sırası
affinity order
n.
10
General
cana yakınlık
personableness
n.
11
General
yakınlık kurmak
establish closeness
n.
12
General
en yakınlık
close proximity
n.
13
General
cana yakınlık
amiability
n.
14
General
cana yakınlık
cordiality
n.
15
General
cana yakınlık
bonhomie
n.
16
General
cana yakınlık
friendliness
n.
17
General
çok yakınlık
close proximity
n.
18
General
yakınlık etkisi
proximity effect
n.
19
General
yakınlık duyucusu
proximity sensor
n.
20
General
yakınlık belirteci
proximity indicator
n.
21
General
aşırı yakınlık
overfamiliarity
n.
22
General
duygusal paylaşım ve yakınlık
emotional sharing and intimacy
n.
23
General
cinsel yakınlık
sexual intimacy
n.
24
General
duygusal yakınlık/yakınlaşma
emotional intimacy
n.
25
General
fiziksel yakınlık
physical intimacy
n.
26
General
gerçeğe yakınlık
verisimilitudinous
n.
27
General
dini ilişki veya yakınlık
religious affiliation
n.
28
General
kültürel yakınlık
cultural affinity
n.
29
General
duygusal yakınlık
affectionateness
n.
30
General
yeniden yakınlık kurma
reaffiliation
n.
31
General
şimdiye yakınlık
recentness
n.
32
General
coşkulu cana yakınlık
empressement
n.
33
General
yakınlık duyma
enamoredness
n.
34
General
son noktaya yakınlık
marginality
n.
35
General
sınıra yakınlık
marginality
n.
36
General
coğrafi yakınlık
vicinage
n.
37
General
seks ve yakınlık yoluyla bilgi toplayan casus
honeypot
n.
38
General
duygusal yakınlık
love-drury
n.
39
General
yakınlık gerektiren eylemler
lovemaking
n.
40
General
yakınlık gerektiren eylemler
love-making
n.
41
General
duygusal yakınlık nesnesi
lovey
n.
42
General
cana yakınlık
gemütlichkeit
n.
43
General
cana yakınlık
gemuetlichkeit
n.
44
General
yakınlık derecesi
degree
n.
45
General
manevi yakınlık
gossipry
n.
46
General
özel yakınlık
gossipry
n.
47
General
belirli bir kişiye özel yakınlık duyduğuna inanılan melek
guardian spirit
n.
48
General
kuvvetli yakınlık hissi
oneness
n.
49
General
(deneyim veya düşünce bakımından) yakınlık
coadjacency
n.
50
General
cinsel yakınlık
familiarity
n.
51
General
yakınlık hisseden kimse
fancier
n.
52
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favor
n.
53
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favors
n.
54
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favour
n.
55
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favours
n.
56
General
cinsel yakınlık arzusu
physical attraction
n.
57
General
yakınlık hissi
sympathy
n.
58
General
yakınlık beslemek
feel intimacy
v.
59
General
yakınlık göstermek
be friendly
v.
60
General
yakınlık göstermek
sympathize
v.
61
General
yakınlık duymak
feel closeness
v.
62
General
yakınlık duymak
feel intimacy
v.
63
General
yakınlık duymak
warm to someone
v.
64
General
yakınlık duymak
become close to
v.
65
General
yakınlık göstermek
behave warmly
v.
66
General
yakınlık duymak
warm towards someone
v.
67
General
yakınlık beslemek
become close to
v.
68
General
yakınlık beslemek
warm to someone
v.
69
General
yakınlık duymak
sympathize
v.
70
General
yakınlık beslemek
warm towards someone
v.
71
General
yakınlık beslemek
feel closeness
v.
72
General
yakınlık duymak
feel sympathy
v.
73
General
yakınlık göstermek
show concern for
v.
74
General
ile yakınlık kurmak
establish intimacy with
v.
75
General
yakınlık kurmak
establish intimacy
v.
76
General
yakınlık kurmak
establish rapport
v.
77
General
yakınlık kurmak
get off with
v.
78
General
yakınlık geliştirmek
develop intimacy with
v.
79
General
yakınlık kurmak
develop intimacy with
v.
80
General
ile aralarında bir yakınlık gelişmek
an intimacy develop with
v.
81
General
bir anda bir bağ/yakınlık kurmak
have/feel an instant connection
v.
82
General
bir anda bir yakınlık hissetmek
have/feel an instant connection
v.
83
General
yakınlık duymak
sympathise
v.
84
General
yakınlık göstermek
sympathise
v.
85
General
-ile aralarında bir yakınlık gelişmek
develop an intimacy with
v.
86
General
-ile yakınlık geliştirmek
develop an intimacy with
v.
87
General
yakınlık kurmaya çalışmak
scrape acquaintance
v.
88
General
(birine veya bir şeye karşı) yakınlık duymak
owe
v.
89
General
cinsel yakınlık kurmak
couple
v.
90
General
(yakınlık göstermek için) kavramak
squeeze
v.
91
General
cinsellik içermeyen (yakınlık)
nonphysical
adj.
92
General
sevgi veya yakınlık belirten bir kelime
old
adj.
93
General
(yakınlık terimi olarak) şeker
squishy
adj.
94
General
yakınlık gösteren
sympathizer
adj.
95
General
yakınlık duyan
sympathy
adj.
96
General
yakınlık göstererek
warmly
adv.
97
General
(akrabalık, kan bağı) bir yakınlık derecesinden
once
adv.
Phrasals
98
Phrasals
-e yakınlık
affinity for
v.
99
Phrasals
-e yakınlık
affinity for
v.
100
Phrasals
biriyle yakınlık kurmak
associate with someone
v.
101
Phrasals
ile yakınlık kurmak
associate oneself with
v.
102
Phrasals
(biriyle) kendi çıkarı için yakınlık/arkadaşlık kurmak
buddy up to (someone)
v.
103
Phrasals
(birine) fazla yakınlık göstermek
buddy up to (someone)
v.
104
Phrasals
biriyle yakınlık kurmak
chum up to someone
v.
105
Phrasals
birine yakınlık göstermek
chum up to someone
v.
106
Phrasals
biriyle yakınlık kurmak
chum up with someone
v.
107
Phrasals
yakınlık kurmak
chum up
v.
108
Phrasals
yakınlık göstermek
chum up
v.
109
Phrasals
yakınlık kurmak
chum up to
v.
110
Phrasals
'-e yakınlık göstermek
chum up to
v.
111
Phrasals
(biriyle) yakınlık kurmak
chum up to (one)
v.
112
Phrasals
(birine) yakınlık göstermek
chum up to (one)
v.
113
Phrasals
ile yakınlık kurmak
chum up with
v.
114
Phrasals
(biriyle) yakınlık kurmak
chum up with (one)
v.
115
Phrasals
fayda sağlamak amacıyla yakınlık göstermek
cozy up
v.
116
Phrasals
fayda sağlamak amacıyla (birine/bir şeye) yakınlık göstermek
cozy up (to someone or something)
v.
Colloquial
117
Colloquial
oy toplamak için halka aşırı yakınlık gösteren politikacı
baby-kisser
n.
118
Colloquial
ünlülere/sosyal medya fenomenlerine aşırı derecede yakınlık duyma
parasocial relationship
n.
Idioms
119
Idioms
herkese yakınlık gösteren biri
a good word for everybody
n.
120
Idioms
herkese yakınlık gösteren
a kind word for everybody
n.
121
Idioms
aşırı yakınlık saygısızlık doğurur
familiarity breeds contempt
n.
122
Idioms
aşırı yakınlık saygısızlık doğurur
close acquaintance causes lack of respect
n.
123
Idioms
yapmacık bir şekilde yakınlık gösteren kimse
glad-hander
n.
124
Idioms
sahte yakınlık/dostluk gösterisi yapan kimse (çoğunlukla politikacı)
glad-hander
n.
125
Idioms
birisine fayda sağlamak amacıyla yakınlık göstermek
cosy up to
v.
126
Idioms
birisine fayda sağlamak amacıyla yakınlık göstermek
cozy up to
v.
127
Idioms
birine yakınlık gösterip arkasından vurmaya hazırlanmak
scrape an acquaintance with
v.
128
Idioms
yakınlık göstermek
pay court
v.
129
Idioms
yakınlık duymak
feel drawn to
v.
130
Idioms
yakınlık duymak
feel an affinity towards
v.
131
Idioms
yakınlık göstermek
make a pass
v.
132
Idioms
yakınlık duymak
someone's heart goes out to
v.
133
Idioms
(bir şeye) karşı yakınlık hissetmek
have a fable for (something)
v.
134
Idioms
yakınlık içinde
in one's pocket
expr.
135
Idioms
yakınlık içinde
in each other's pockets
expr.
Speaking
136
Speaking
cinsel yakınlık içermeyen sarılma
huggle
n.
137
Speaking
cinsel yakınlık göstermeden sarılmak
huggle
v.
Trade/Economic
138
Trade/Economic
coğrafi yakınlık
proximity
n.
139
Trade/Economic
müşteriye yakınlık
customer intimacy
n.
140
Trade/Economic
yakınlık rizikosu
contiguity risk
n.
Law
141
Law
yakınlık derecesi
degree
n.
142
Law
yakınlık tehdidi
familiarity threat
n.
Politics
143
Politics
siyasi yakınlık
political affiliation
n.
Technical
144
Technical
endüktif ve kapasitif yakınlık anahtarları
inductive and capacitive proximity switches
n.
145
Technical
fotoelektrik yakınlık anahtarı
photoelectric proximity switch
n.
146
Technical
örgü en yakınlık sayısı
lattice coordination number
n.
147
Technical
yakınlık anahtarı
proximity switch
n.
148
Technical
yakınlık algılayıcı
proximity sensor
n.
149
Technical
yakınlık etkisi
proximity effect
n.
150
Technical
yakınlık merkeziliği
closeness centrality
n.
Computer
151
Computer
yakınlık duyucusu
proximity sensor
n.
Electric
152
Electric
analog çıkışlı yakınlık düzeni
proximity device with analogue output
n.
153
Electric
yakınlık algılayıcı
proximity sensor
n.
Automotive
154
Automotive
yakınlık algılaması
proximity sensing
n.
155
Automotive
yakınlık anahtarı
proximity key
n.
156
Automotive
yakınlık sensörü
proximity sensor
n.
Aeronautic
157
Aeronautic
yer yakınlık ikaz sistemi
ground proximity warning system
n.
Medical
158
Medical
enfekte canlı ile fiziksel yakınlık veya temas sonucu bulaşan
horizontal
adj.
Psychology
159
Psychology
tecrit olmaya karşı yakınlık
intimacy versus isolation
n.
160
Psychology
yakınlık ilkesi
proximity principle
n.
161
Psychology
yakınlık davranışı
affiliative behavior
n.
162
Psychology
yakınlık yasası
law of proximity
n.
163
Psychology
yakınlık ihtiyacı
need for affiliation
n.
164
Psychology
yakınlık itkisi
affiliative drive
n.
165
Psychology
yakınlık yoluyla travma sonrası stres rahatsızlığı
posttraumatic stress disorder by proxy
n.
166
Psychology
zamansal yakınlık yasası
law of contiguity
n.
167
Psychology
bir bağ/yakınlık kurmak
create a rapport
v.
Math
168
Math
ölçümde yakınlık
convergence in measure
n.
169
Math
yakınlık uzayı
proximity space
n.
Statistics
170
Statistics
tahminde yakınlık
closeness
n.
171
Statistics
yakınlık çözümlemesi
proximity analysis
n.
172
Statistics
yakınlık teoremi
proximity theorem
n.
Physics
173
Physics
mekansal yakınlık
spatial proximity
n.
Chemistry
174
Chemistry
kimyasal yakınlık
chemism
n.
Social Sciences
175
Social Sciences
kültürel yakınlık
cultural proximity
n.
Linguistics
176
Linguistics
yakınlık durumu
adessive
n.
Geography
177
Geography
coğrafi yakınlık
geographic proximity
n.
Geology
178
Geology
bir analizde gerçek değere yakınlık derecesi
accuracy
n.
Military
179
Military
yakınlık işaretleyici
proximity scooper
n.
Cinema
180
Cinema
yakınlık koordinatörü
intimacy coordinator
n.
Archaic
181
Archaic
tahminde yakınlık
nighness
n.
182
Archaic
aşırı yakınlık
habit
n.
183
Archaic
yakınlık hissedilen şey
dotage
n.
184
Archaic
cana yakınlık
douceur
n.
185
Archaic
yakınlık göstermek
hug
v.
Slang
186
Slang
yakın arkadaş ya da çocuğa hitaben kullanılan yakınlık bildiren terim
bohunk
n.
187
Slang
(biriyle) yakınlık kurmak
get off with (someone) [uk]
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yakınlık
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy