yoksun bırakmak

Significados de "yoksun bırakmak" en diccionario inglés turco : 31 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	yoksun bırakmak	deprive of v.
No one shall be arbitrarily deprived of his property. Hiç kimse keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamaz. More Sentences
2	General	yoksun bırakmak	deprive v.
This deprives the various stages of the Roadmap of any substance. Bu durum Yol Haritasının çeşitli aşamalarını herhangi bir içerikten yoksun bırakmaktadır. More Sentences
Law
3	Law	yoksun bırakmak	deprive
Their taste buds will no longer be deprived by Europe's chocolate police. Damak tatları artık Avrupa'nın çikolata polisi tarafından yoksun bırakılmayacaktır. More Sentences
General
4	General	yoksun bırakmak	shut off from v.
5	General	yoksun bırakmak	divest of v.
6	General	yoksun bırakmak	debar from v.
7	General	yoksun bırakmak	rob v.
8	General	yoksun bırakmak	bereave v.
9	General	yoksun bırakmak	forgo v.
10	General	yoksun bırakmak	debar v.
11	General	yoksun bırakmak	shear v.
12	General	yoksun bırakmak	deny v.
13	General	yoksun bırakmak	dispossess v.
14	General	yoksun bırakmak	bereave of v.
15	General	yoksun bırakmak	count out v.
16	General	yoksun bırakmak	debar (from) v.
17	General	yoksun bırakmak	divest v.
18	General	yoksun bırakmak	twine [scottish] v.
19	General	yoksun bırakmak	widow v.
20	General	yoksun bırakmak	deprave [obsolete] v.
21	General	yoksun bırakmak	destitute v.
22	General	yoksun bırakmak	disfurnish v.
23	General	yoksun bırakmak	disfurniture v.
24	General	yoksun bırakmak	skunk v.
Phrasals
25	Phrasals	yoksun bırakmak	deprive somebody of something v.
26	Phrasals	yoksun bırakmak	take away v.
27	Phrasals	yoksun bırakmak	cut off v.
Colloquial
28	Colloquial	yoksun bırakmak	relieve v.
Law
29	Law	yoksun bırakmak	devest v.
Archaic
30	Archaic	yoksun bırakmak	reave v.
31	Archaic	yoksun bırakmak	disarray v.

Significados de "yoksun bırakmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 48 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	birini bir şeyden yoksun bırakmak	leave someone short v.
2	General	mirastan yoksun bırakmak	disinherit v.
3	General	medeni haklardan yoksun bırakmak	proscribe v.
4	General	yasal haklardan yoksun bırakmak	outlaw v.
5	General	ormandan yoksun bırakmak	deforest v.
6	General	bir tattan yoksun bırakmak	untaste v.
7	General	-den yoksun bırakmak	starve of v.
8	General	iktidardan yoksun bırakmak	disenfranchise v.
9	General	(bir kişiyi) farkındalıktan yoksun bırakmak	unacquaint v.
10	General	erkek çocuk özelliklerinden yoksun bırakmak	unboy v.
11	General	çocukluktan yoksun bırakmak	unchild v.
12	General	liyakat, doğruluk, itimat veya geçerlilik iddiasından yoksun bırakmak	demolish v.
13	General	manevi karakterinden yoksun bırakmak	despiritualize [us] v.
14	General	manevi karakterinden yoksun bırakmak	despiritualise [uk] v.
15	General	çinkodan yoksun bırakmak	dezincify v.
16	General	tanrıdan yoksun bırakmak	disdeify v.
17	General	kıdemli insanlardan yoksun bırakmak	diselder v.
18	General	kişilikten yoksun bırakmak	dispersonate v.
19	General	mülkten yoksun bırakmak	disproperty [obsolete] v.
20	General	haktan yoksun bırakmak	distitle v.
21	General	bilinçten yoksun bırakmak	insensate [rare] v.
22	General	kutsallıktan yoksun bırakmak	disconsecrate v.
23	General	avantajdan yoksun bırakmak	orphan v.
Phrasals
24	Phrasals	(birini bir şeyden) mahrum/yoksun etmek/bırakmak	rob someone of something v.
25	Phrasals	-den yoksun bırakmak	rob of v.
26	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden) yoksun bırakmak	rob (someone or something) of (something) v.
27	Phrasals	-den yoksun bırakmak	strip of v.
28	Phrasals	-den yoksun bırakmak	deny to v.
29	Phrasals	birini bir şeyden yoksun bırakmak	deprive someone of something v.
30	Phrasals	birini birinden/bir şeyden yoksun bırakmak	deny someone or something to someone v.
31	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden) yoksun bırakmak	deny (something) to (someone or something) v.
32	Phrasals	(birini bir şeyden) yoksun bırakmak	deprive (one) of (something) v.
33	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden) yoksun bırakmak	starve (someone or something) of (something) v.
34	Phrasals	(birini bir şeyden) yoksun bırakmak	take (something) out of (someone) v.
Colloquial
35	Colloquial	mirastan yoksun bırakmak	cut out v.
Idioms
36	Idioms	(birini) mirastan yoksun bırakmak	cut (one) off without a penny v.
Law
37	Law	mirastan yoksun bırakmak	exheredate v.
38	Law	mülkten yoksun bırakmak	disappropriate v.
39	Law	baskı ile yoksun bırakmak (özgürlük)	restrain (of) v.
Politics
40	Politics	oy verme hakkından yoksun bırakmak	disfranchise v.
41	Politics	oy verme hakkından yoksun bırakmak	disfranchize v.
Religious
42	Religious	kilise statüsünden yoksun bırakmak	unchurch v.
43	Religious	pagan özelliklerinden yoksun bırakmak	unpaganise v.
44	Religious	pagan özelliklerinden yoksun bırakmak	unpaganize v.
45	Religious	hristiyan özelliklerden yoksun bırakmak	dechristianise [uk] v.
46	Religious	hristiyan özelliklerden yoksun bırakmak	dechristianize [us] v.
Archaic
47	Archaic	çocuklardan yoksun bırakmak	unchild v.
48	Archaic	süslerinden yoksun bırakmak	disgarnish v.