üretilmiş - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

üretilmiş



Sens de "üretilmiş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Turc Anglais
General
üretilmiş made adj.
üretilmiş generated adj.
üretilmiş generate adj.
üretilmiş ingenerate [obsolete] adj.
Trade/Economic
üretilmiş manufactured adj.
üretilmiş produced adj.

Sens de "üretilmiş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 184 résultat(s)

Turc Anglais
General
kar üzerinde kaymak üzere üretilmiş araç sledge n.
özel bir amaç için üretilmiş araç purpose built vehicle n.
aynı yıl ve yerdeki üzümler kullanılarak üretilmiş şarap vintage wine n.
1892'de üretilmiş ilk piknik tüpü markası primus stove n.
16.yy' da üretilmiş bir tüfek türü caliver n.
satılmak için üretilmiş olup sanatsal özellikler de taşıyan gündelik nesne ready-made n.
uzun süre boyunca ısısını koruyan malzemeden üretilmiş, ısıyı saklamakta kullanılan alet thermophore n.
ilk kez köln'de üretilmiş bir çeşit parfüm eau-de-cologne n.
marvel stüdyoları tarafından 2008 yılında iron man ile başlayarak üretilmiş tüm süper kahraman karakterlerini içeren film, tv şovu, çizgi roman, kısa film ve dijital dizi yayınları marvel cinematic universe (mcu) n.
kağıttan üretilmiş bir dizi kibritin konulduğu küçük karton paket matchfolder n.
manila kağıdı renginde ve dokusunda üretilmiş kağıt manilla paper n.
çok küçültülmüş boyut, form ve ölçekte üretilmiş şey miniature n.
çok sayıda tıpatıp üretilmiş olma multiplicate n.
hafif malzemeden üretilmiş kama biçimli portatif cihaz fan n.
amyanttan üretilmiş mendil incombustible cloth n.
asbestten üretilmiş mendil incombustible cloth n.
abd'de üretilmiş bir delikli pano markası pegboard® n.
abd'de üretilmiş bir delikli pano markası peg-board® n.
1930'lardan 1970'lere kadar üretilmiş bir seramik yemek takımı markası fiesta ware® n.
giysi kolları için üretilmiş küçük ütü masası pressboard n.
atının ait olduğu ahırı temsil eden renklerde üretilmiş jokey kıyafeti silks n.
yüzeyi arduvaza benzeyen yapay malzemeden üretilmiş küre slate globe n.
kendi kendine üretilmiş self produced adj.
kendi kendine üretilmiş self generated adj.
topluca üretilmiş mass produced adj.
tekrar üretilmiş reproduced adj.
yeniden üretilmiş reproduced adj.
seri üretilmiş cookie-cutter adj.
üretilmiş olan fabricated adj.
(yapay olarak) üretilmiş cultured adj.
geleneksel yollarla yüksek kaliteli malzemeler kullanılarak üretilmiş artisan adj.
geleneksel yollarla yüksek kaliteli malzemeler kullanılarak üretilmiş artisanal adj.
cadılıkla üretilmiş witchy adj.
büyücülükle üretilmiş witchy adj.
eğlence amacıyla üretilmiş boulevard adj.
evde üretilmiş homeborn adj.
kabaca üretilmiş home-made adj.
kişinin kendi çabalarıyla üretilmiş veya edinilmiş home-made adj.
elektrik şokuyla üretilmiş gibi galvanic adj.
gerçekleri göz ardı ederek üretilmiş mythic adj.
emeksiz üretilmiş glib adj.
tasarımcı tarafından üretilmiş designer adj.
anma için özel üretilmiş commemoratory adj.
hobi amaçlı üretilmiş do-it-yourself adj.
korsan üretilmiş piratic adj.
ticari amaçla çok sayıda üretilmiş sale adj.
iki ya da dörde katlanmış yapraklar halinde üretilmiş folio adj.
sol elle kullanılması için üretilmiş gauche adj.
fransa'da üretilmiş french adj.
üretilmiş olarak culturedly adv.
-den mamul/üretilmiş manufactured from prep.
tarafından üretilmiş anlamı veren son ek -ergic suf.
üretilmiş anlamı veren son ek -genetic suf.
Idioms
siparişe göre üretilmiş built to order adj.
isteğe göre üretilmiş built to order adj.
sipariş/istek üzerine üretilmiş built to order adj.
özel olarak üretilmiş built to order adj.
isteğe/siparişe özel üretilmiş built to order adj.
Trade/Economic
üretilmiş mal produce n.
seri üretilmiş sanat eseri multiple n.
-de üretilmiş produced in adj.
(madeni para) damgalama veya delme yoluyla üretilmiş incuse adj.
Industry
belirli bir ürün için üretilmiş, yeniden kullanılabilir saklama veya nakliye kutusu chest n.
atölye veya fabrikada üretilmiş hazır ahşap iş millwork n.
odun hamuru kalıba dökülerek üretilmiş xyloplastic adj.
Media
çocuklar için üretilmiş video kasetler kidvid n.
Technical
tekrarlayan zımparalama işlemiyle üretilmiş test amaçlı metal yüzey true plane n.
aseptik şartlarda üretilmiş tıbbi cihaz aseptically processed medical device n.
üretilmiş hata generated error n.
üretilmiş yanılgı generated error n.
matematiksel eğrilerden farklı olarak makineler veya hareket kombinasyonlarıyla üretilmiş eğriler kinematic curves n.
tepegöz ile kullanılmak üzere şeffaf olarak üretilmiş resim viewgraph n.
soğuk havada donmayacak şekilde üretilmiş yağ winter oil n.
cam elyafından üretilmiş kumaş glass cloth n.
şam'da üretilmiş alacalı bir görünüme sahip bir kılıç damascus blade n.
şam'da üretilmiş alacalı bir görünüme sahip bir pala damascus blade n.
belirli işlev için üretilmiş küçük mekanik aygıt concern n.
düz bir kesiti bulunan ve bükme tekniği yerine genelde örgü veya dikiş tekniği ile üretilmiş metal veya lif halat flat rope n.
özel üretilmiş custom-engineered adj.
stereometri tarafından üretilmiş stereometric adj.
(kağıt veya levha) tamamı aynı kalitede üretilmiş plain adj.
serigrafi ile üretilmiş silkscreen adj.
serigrafi ile üretilmiş silk-screen adj.
Computer
microsoft tarafından apple ipod'a rakip olarak üretilmiş medya oynatıcısı zune n.
üretilmiş yanılgı generated error n.
üretilmiş hata generated error n.
silisyumlu yarıiletkenin küçük kristalinden oluşan ve entegre bir devrede bir dizi elektronik işlevi yürütmek için üretilmiş bir elektronik cihaz microprocessor chip n.
bilgisayar programıyla üretilmiş computer-generated (cg) adj.
yapay zeka tarafından üretilmiş produced by AI adj.
icl tarafından üretilmiş dünyanın ilk ticari büyük ölçekte paralel bilgisayarı dap (distributed array processor) abrev.
Informatics
bilgisayarda üretilmiş görüntü computer-generated imagery (cgi) n.
Telecom
el yazısını ve çizimleri kopyalamak için üretilmiş bir telgraf cihazı markası telautograph® n.
Electric
sıvı kullanılmadan üretilmiş bir elektrik pili formu dry pile n.
Textile
(genelde arapların giydiği) keçi veya deve kılından üretilmiş kumaştan yapılan kolsuz elbise aba n.
ilk olarak kidderminster tarafından üretilmiş, ham halindeyken boyanmış çift taraflı halı türü kidderminster n.
henüz kesilmemiş olan yeni üretilmiş kumaş whole cloth n.
ilk olarak italya'da üretilmiş ipek elbiselik kumaş mantua n.
uzun elyaflı pamuğun liflerinden üretilmiş materyal sea-island cotton n.
kişiye özel üretilmiş made to measure adj.
dokunarak üretilmiş woven adj.
örerek üretilmiş woven adj.
farklı lif, boyut veya bükümü olan farklı ipliklerden üretilmiş (katlı iplik) combination adj.
paris'te üretilmiş (giysi) paris adj.
paris stilinde üretilmiş (giysi) paris adj.
Lighting
böcekleri çekmemesi için sarı ışıkla üretilmiş elektrikli lamba bug light n.
floresan ile üretilmiş epipolized adj.
Woodworking
yeni üretilmiş (kereste) bright adj.
Dyeing
mısır'daki hayvan ve insan mumyalarının kalıntılarının öğütülüp katran gibi maddelerle karıştırılarak üretilmiş kahverengi pigment mummy-brown n.
Furniture
londralı marangoz george hepplewhite'ın tasarımlarına göre üretilmiş mobilya hepplewhite style n.
londralı marangoz george hepplewhite'ın tasarımlarına benzer olarak üretilmiş mobilya hepplewhite style n.
ahşap bükme ile üretilmiş (mobilya) bentwood adj.
Automotive
1919 yılından önce üretilmiş araba veteran car [uk] n.
yeni üretilmiş araba deneme süresi break-in n.
yeni üretilmiş araba deneme süresi break-in period n.
kuzey amerika'da üretilmiş north american produced adj.
Marine
üzerinde gemi inşa etmek üzere üretilmiş meyilli platform slip n.
denizde veya deniz kenarında üretilmiş marigenous adj.
Petrol
üretilmiş nesnenin salgıladığı gaz offgas n.
üretilmiş bir malzemenin salgıladığı gaz offgas n.
Mining
zeolitten üretilmiş zeolitic adj.
Pharmaceutics
geleneksel çin tıbbında kullanılan efedrinden üretilmiş bir ilaç ephedra n.
Printing
jelatinli filmin bir negatif altına koyulup, krom şapla sertleştirilip doğrudan krom şapından basılmasıyla elde edilen fotoğraflar veya tipler için fotomekanik olarak üretilmiş bir levha heliotype n.
Food Engineering
doymuş yağ oranı düşük olan bir yemeklik yağ elde edilen ve seçici çoğaltma yolu ile üretilmiş bir kanola çeşidi monola® [australia] n.
hayvana zulüm içermeyen insancıl tarım esaslarına göre üretilmiş gıda freedom food [uk] n.
fermantasyonla üretilmiş fermented adj.
Gastronomy
diyet beslenme için üretilmiş dietetic adj.
Math
üretilmiş halka generated ring n.
üretilmiş altgrup enveloping subgroup n.
üretilmiş filtre generated filter n.
üretilmiş altöbek enveloping subgroup n.
üretilmiş dolam generated ring n.
üretilmiş cebir generated algebra n.
üretilmiş süzgeç generated filter n.
sıfırdan farklı sonlu üretilmiş non-zero finitely generated adj.
Logic
çıkarım yaparak üretilmiş ifade instantiation n.
Chemistry
yapay olarak üretilmiş radyoaktif bir element tennessine n.
alkali polisülfit ve organik dihalidden üretilmiş kauçuk benzeri malzeme thioplast n.
alkali polisülfit ve organik dihalidden üretilmiş kauçuk benzeri malzeme polysulfide rubber n.
üretilmiş su product water n.
kırlangıç otundan üretilmiş chelidonic adj.
ham organik maddelerin endüstriyel kullanımından üretilmiş chemurgic adj.
emülsinden üretilmiş emulsic adj.
Biology
tek atadan üretilmiş klon grubundaki genetik olarak özdeş yeni bireylerden her biri ramet n.
aynı atadan üretilmiş yüz adet bitki centeener n.
aynı atadan üretilmiş yüz adet bitki centgener n.
genetik mühendisliği ile değiştirilmiş veya üretilmiş gen designer gene n.
yaşayan organizmalardan üretilmiş biogenic adj.
biyolojik süreçlerle üretilmiş biogenic adj.
belirli bir işlevi yerine getirmesi veya belirli bir sorunla savaşması için üretilmiş veya tasarlanmış (hücre, kimyasal madde) designer adj.
Zoology
tilkileri avlaması için ilk olarak ingiltere'de üretilmiş bir teriyer ırkı parson russell terrier n.
Botanic
mandalina ve limon ile üretilmiş melez meyve rangpur (citrus limonia) n.
mandalina ve limon ile üretilmiş melez meyve lemanderin n.
mandalina ve limon ile üretilmiş melez meyve rangpur lime n.
Agriculture
vegan üretilmiş veganic adj.
Breeding
yeni zelanda ve avustralya'ya özgü romney koyunundan üretilmiş bir koyun ırkı coopworth n.
çok sayıda seçici çiftleşmeyle üretilmiş overbred adj.
Education
öğrenci tarafından üretilmiş izlence learner-led syllabus n.
Linguistics
uluslararası camiada yardımcı dil olarak kullanıma yönelik üretilmiş yapay bir dil arulo n.
yeni üretilmiş ifade coining n.
History
18. yüzyılda amerika'da üretilmiş bir zücaciye stili amelung glass n.
Religious
süt veya süt ürünlerinden üretilmiş milchig adj.
şeriat kurallarına uyumlu üretilmiş (ürün) sharia-compliant adj.
Environment
organik tarımla üretilmiş gıda organic n.
Geography
okyanus tarafından üretilmiş oceanic adj.
Geology
buzul çağı veya çağlarında üretilmiş glacial adj.
Military
miG-25 rus mikoyan gurevich tasarım bürosu tarafından geliştirilip üretilmiş üçüncü nesil bir avcı/ önleyici ve yüksek hızlı keşif uçağı foxbat n.
ilk olarak çek cumhuriyeti'nde üretilmiş olan esnek bir plastik patlayıcı semtex n.
Art
thomas toft stilinde üretilmiş astarlı seramik ürün toft ware n.
19. yüzyılın sonlarında amerika'da üretilmiş açık renk bir cam eşya tipi amberina n.
bir eserden hareketle veya onu tamamlaması için üretilmiş daha kısa veya az detaylı eser parergon n.
keskin ve soğuk bir kesinlikle üretilmiş (sanat eseri) dry adj.
ressamın fırçasını tuvale uzun kesikler atıyormuş gibi kullandığı tarzda üretilmiş slashy adj.
Music
1990'ların başında üretilmiş bir müzik türü cocktail n.
Photography
geçici destek üzerine oluşturulan görüntüyü kalıcı desteğe aktararak üretilmiş resim transfer n.
karanlık oda gerektirmeden üretilmiş fotoğraf melotype n.
gün ışığına maruz kalmak üzere üretilmiş (film) daylight adj.
gün ışığına maruz kalmak üzere üretilmiş (film) daylight adj.
Printery
xerografik yazıcı ile üretilmiş kopya xerox copy n.
Engineering
görme engelliler için üretilmiş, basılı sözcükleri seslere dönüştüren bir cihaz optophone n.
Slang
alelacele üretilmiş bir çözüm kludge n.
alelacele üretilmiş bir çözüm kluge n.
1980 öncesi üretilmiş büyük ve lüks general motors aracı slab n.
aceleyle/ucuz şekilde/kalitesiz üretilmiş schlocky adj.
Modern Slang
kara kuvvetlerine yakın hava desteği sağlamak için üretilmiş ilk uçak a-10 n.