Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
üstündeki
Sens de
"üstündeki"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
üstündeki
above
adv.
Sens de
"üstündeki"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 138 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
şeftalinin üstündeki tüyler
peach fuzz
n.
2
General
at üstündeki mızrak dövüşçüsü
jouster
n.
3
General
ahır üstündeki samanlık
loft
n.
4
General
at üstündeki dövüşçü
jouster
n.
5
General
ağacın üstündeki dal veya yapraklar
treetop
n.
6
General
kart üstündeki isim
name on card
n.
7
General
sulak yerdeki nilüferin su üstündeki yaprağı
lily pad
n.
8
General
mezarın üstündeki toprak yığını
burial mound
n.
9
General
zarfın üstündeki teslimat adresi
delivery address on the envelope
n.
10
General
düğme iliği üstündeki güçlendirici iplikler
bar
n.
11
General
kemik gibi sert bir yüzey üstündeki yumuşak bölge
facette
n.
12
General
madalya veya madeni para üstündeki iki kafa figürü
jugata
n.
13
General
bir şeyin üstündeki kapak
lid on something
n.
14
General
bir şeyin üstündeki başlık/örtü
lid on something
n.
15
General
kayraktaşı veya padavralardan oluşan bir yolun hemen üstündeki kaplanmamış kısmı
margin of a course
n.
16
General
küçük bir zemin üstündeki yuvarlak veya armut şeklinde genişleme
bulb
n.
17
General
takı üstündeki cüce figürü
gnome
n.
18
General
ata binenin eyer üstündeki dengesi
counterpoise
n.
19
General
gemi direğinin üstündeki gözetleme yapısı
crows-nest
n.
20
General
girişin üstündeki kat
second story
n.
21
General
girişin üstündeki ikinci kat
second story [uk]
n.
22
General
üstündeki büyüyü kaldırmak
uncharm
v.
23
General
üstündeki ilgiyi dağıtmak
upstage
v.
24
General
üstündeki ilgiyi başka yöne çevirmek
upstage
v.
25
General
metal levha üstündeki çukurluğu çekiçle düzeltmek
bump (up)
v.
26
General
üstündeki tılsım etkisini yok etmek
countercharm
v.
27
General
ağaç sınırının üstündeki bölgeye özgü
alpine
adj.
28
General
zemin üstündeki
aboveground
adj.
29
General
toprak üstündeki
aboveground
adj.
30
General
üstündeki lanet kalkmış
undamned
adj.
Phrasals
31
Phrasals
üstündekilerden/üstündeki bir kıyafetten kurtulmak
toss off
v.
32
Phrasals
birinin üstündeki baskıyı/yükü kaldırmak
lift from
v.
33
Phrasals
(birinin/bir hayvanın üstündeki bir şeyi) çıkarmasına yardım etmek
help someone (or an animal) out (of something)
v.
34
Phrasals
(bir şeyin) üstündeki kapak
lid on
v.
35
Phrasals
(bir şeyin) üstündeki başlık/örtü
lid on
v.
36
Phrasals
bir sıvının üstündeki tabakayı dökmek/sıyırmak/almak
pour off
v.
37
Phrasals
üstündeki çatıyı tamamlamak
cover in
v.
38
Phrasals
(bitkinin toprak üstündeki kısımları) ölmek
die down
v.
Idioms
39
Idioms
burnun alt kenarındaki veya dudak üstündeki ben
beauty mark
n.
40
Idioms
füzenin üstündeki metal diskler
elephant ears
n.
41
Idioms
üstündeki gömleğe kadar bahse tutuşmak
bet (one's) shirt on (something)
v.
42
Idioms
üstündeki hamlığı atmak
get in good condition
v.
43
Idioms
masanın/sıranın üstündeki her şeyi kaldırmak
clear (one's) desk
v.
Trade/Economic
44
Trade/Economic
değişim değeri üstündeki prim
premium over conversion value
n.
45
Trade/Economic
konşimentodaki yük miktarının üstündeki ilave yük mikdarı
over on bill
n.
46
Trade/Economic
tahvil değeri üstündeki prim
premium over bond value
n.
47
Trade/Economic
üstündeki binaları veya başka gelişmeleri dikkate almadan araziyi değerlendirme
unimproved value [new zealand]
n.
48
Trade/Economic
küçük ölçekli yenilenebilir enerji üreticisine yapılan piyasa değeri üstündeki ödeme
feed-in tariff
n.
Law
49
Law
belirli bir miktarın üstündeki mülk hırsızlığı
grand theft
n.
Industry
50
Industry
yeni dökülmüş kalıp üstündeki metal fazlalığı çıkıntısı
burr
n.
51
Industry
makinedeki işin düzenli aralıklarla tekrarı için (makine üstündeki parçayı) hareket ettirmek
index
v.
Technical
52
Technical
atmosfer üstündeki buhar basıncı
steam pressure above atmospheric
n.
53
Technical
donma noktası üstündeki oda sıcaklığı
room temperature above their freezing point
n.
54
Technical
dolusavak üstündeki su yükü
head of water over
n.
55
Technical
eşik üstündeki su yükü
head of water over weir
n.
56
Technical
savak üstündeki su yükü
head of water over weir
n.
57
Technical
savak üstündeki su yükü
head on the spillway
n.
58
Technical
uçağın hızını kesmek için kullanılan kanatların üstündeki kumanda yüzeyi
speed brake
n.
59
Technical
ahşap bir geminin dışındaki ağız kuşağının üstündeki kaplama
berthing
n.
60
Technical
deliğin üstündeki yuvarlak ve düz kapak
eye [southern us]
n.
61
Technical
örtü üstündeki elmas tozunu tutmaya yarayan çizik ve kesikler
hacking
n.
62
Technical
maden kuyusunun üstündeki şövalman
headstock
n.
63
Technical
değirmen taşının üstündeki deliği kapatan çapraz destek demiri
rynd
n.
64
Technical
ateşin üstündeki demliği destekleyen kancamsı alet
cottrel
n.
Computer
65
Computer
üstündeki kayıt defteri
registry on
n.
66
Computer
üstündeki öğeler
items on
expr.
Electric
67
Electric
(tramvay üstündeki) akım toplayıcı pantograf
bow collector
n.
Architecture
68
Architecture
kilisede rahip ve koronun olduğu çevrili alanın üstündeki ana açıklığı kaplayan kemer
chancel arch
n.
69
Architecture
mihrap ekranının üstündeki galeri veya balkon
jube
n.
70
Architecture
mihrap ekranının üstündeki galeri veya balkon
choir screen
n.
71
Architecture
mihrap ekranının üstündeki galeri veya balkon
choir-screen
n.
72
Architecture
elizabeth devri tiyatrolarında sahnenin üstündeki kubbe veya örtü
heaven
n.
73
Architecture
elizabeth devri tiyatrolarında sahnenin üstündeki kubbe veya örtü
heavens
n.
74
Architecture
kemer destek sütununun en üstündeki taş
cushion
n.
75
Architecture
çatı yüzeyinin üstündeki üçgen çatıyı sonlandıran basamak şeklinde dizi
crowstep
n.
76
Architecture
çatı yüzeyinin üstündeki üçgen çatıyı sonlandıran basamak şeklinde dizi
corbiestep
n.
Construction
77
Construction
zemin katın bir üstündeki, binanın ana girişini de içeren kat
american basement
n.
78
Construction
duvar taşı üstündeki yiv
bat
n.
Marine
79
Marine
palavra üstündeki yapı bölümü
superstructure
n.
80
Marine
palavra üstündeki yapı bölümü
upperworks
n.
81
Marine
gemi kazan ve makine dairesi üstündeki güverte evi
boilerhouse
n.
82
Marine
direğin hemen üstündeki küçük bölüm
royalmast
n.
83
Marine
gemi gövdesinin üstündeki dikiş
devil
n.
84
Marine
geminin en üstündeki
topgallant
adj.
Mining
85
Mining
su seviyesi üstündeki cevher yığını
bank
n.
Medical
86
Medical
deri üstündeki sivilce benzeri irinli kesecik
agria
n.
Anatomy
87
Anatomy
göz çukurunun üstündeki kemikli çıkıntı
supraorbital ridge
n.
88
Anatomy
kulak kemiğinin en üstündeki ve dışındaki yapı
epiotic
n.
89
Anatomy
kemik gibi sert bir yüzey üstündeki yumuşak bölge
facet
n.
Printing
90
Printing
baskı bloğu veya plaka üstündeki hasarlı alan
batter
n.
91
Printing
baskı bloğu veya plaka üstündeki hasarlı alan
batter
n.
92
Printing
baskı bloğu veya plaka üstündeki hasarlı alan nedeniyle baskı hatası
batter
n.
Math
93
Math
bir daire kirişinde çember üstündeki bir noktanın kirişe olan uzaklığı
sagitta
n.
Biology
94
Biology
bir maddenin bir organizma üstündeki etkilerini test edip sonuçları standartlarla karşılaştırarak biyolojik aktivitesini belirleme
bio-assay
n.
Biochemistry
95
Biochemistry
zincir yapıları aynı olup tek asimetrik karbon atomu üstündeki h ve oh gruplarının yerleri farklı olması sonucu oluşan izomerler
epimer
n.
Zoology
96
Zoology
boynuzun en üstündeki dal
crown antler
n.
97
Zoology
(bazı solucan ve yumuşakçalarda) ağzın üstündeki ilk segmentte yer alan küçük çıkıntı
prostomium
n.
Botanic
98
Botanic
tropik dağlarda orman sınırının biraz üstündeki yüksek rakımlarda yetişen bodur ağaçların bulunduğu bölge
elfin forest
n.
99
Botanic
tropik dağlarda orman sınırının biraz üstündeki yüksek rakımlarda yetişen bodur ağaçların bulunduğu bölge
elfin woodland
n.
100
Botanic
tropik dağlarda orman sınırının biraz üstündeki yüksek rakımlarda yetişen bodur ağaçların bulunduğu bölge
krummholz
n.
101
Botanic
bazı bitki yapılarının üstündeki sert ve sivri uç
beak
n.
102
Botanic
yenilebilir kısmı toprağın üstündeki turp şeklindeki yumru gövdesi olan bir lahana çeşidi
kohl-rabi
n.
103
Botanic
su üstündeki (yaprak)
natant
adj.
Agriculture
104
Agriculture
sebzenin toprak üstündeki kısmı
top
n.
History
105
History
üst üste üç sıra kürekli kadırganın en üstündeki kürekçi
thranite
n.
106
History
at üstündeki savaşçıların ödül için yaptığı dövüş sporu
tournament
n.
107
History
hanedan armasının üstündeki çapraz dar şerit
bendlet
n.
Geography
108
Geography
tepe üstündeki taş yığını
tor
n.
109
Geography
baş üstündeki gökyüzü
hemisphere [obsolete]
n.
110
Geography
deniz seviyesinin üstündeki yükseklik
grade
n.
111
Geography
deniz seviyesinin üstündeki yükseklik eşitliği
isometry
n.
Military
112
Military
uçak ve atmosferik karışıklık etkilerinin lazer silahları üstündeki etkisini inceleyen bilim dalı
aero-optics
n.
113
Military
deniz seviyesi üstündeki rakım
plus elevation
n.
114
Military
yer altında patlamanın gerçekleştiği noktanın tam üstündeki nokta
epicenter
n.
115
Military
yer altında patlamanın gerçekleştiği noktanın tam üstündeki nokta
epicentre
n.
Hunting
116
Hunting
iz üstündeki av hayvanının arazide yaptığı keşif
cast
n.
117
Hunting
arpacık üstündeki renkli kısım
colored insert
n.
118
Hunting
tetik korkuluğunun alt çenesi üstündeki çerçeve vidası
plate screw
n.
Sport
119
Sport
raketin üstündeki ve boynundaki ana ipleri bağlayan küçük teller
trim
n.
120
Sport
golfte par'ın üç vuruş üstündeki skor
triple bogey
n.
121
Sport
bilardo masasının üstündeki yeşil kaplama
green cloth
n.
122
Sport
bilardo masasının üstündeki yeşil kaplama
greencloth
n.
Football
123
Football
kale üstündeki direk
bar
n.
Card
124
Card
hileyi önlemek için destenin üstündeki kart yerine dağıtılan kart
second
n.
Art
125
Art
kalkanın üstündeki yatay bir şerit
chief
n.
Music
126
Music
baritonun bir ton üstündeki yetişkin erkek sesi
tenor voice
n.
127
Music
orta c'nin üstündeki ikinci c'den başlayıp yükselen müzikal oktav
three-line octave
n.
128
Music
soprano sesin bir üstündeki ilk oktav
alt
n.
129
Music
soprano sesin bir üstündeki ilk oktavdaki bir nota
alt
n.
130
Music
ana notanın üstündeki dördüncü nota
subdominant
n.
131
Music
telli bir müzik aletinin üstündeki köprü
chevalet
n.
132
Music
zil çalma tonunun bir oktav üstündeki (ses dalgası)
nominal
adj.
Printery
133
Printery
linotip matrisinin en üstündeki dik açılı iki çıkıntıdan biri
ear
n.
Archaic
134
Archaic
madeni para üstündeki haç şeklindeki baskı
cross
n.
Ornithology
135
Ornithology
kuşlarda kanattaki büyük tüyün üstündeki tüy
upper covert
n.
136
Ornithology
kuğuların gagasının üstündeki siyah yumru
berry
n.
137
Ornithology
kuş kanadının üstündeki küçük çıkıntı
winglet
n.
Entomology
138
Entomology
böceğin ağzındaki dudak benzeri yapının önündeki veya üstündeki dil benzeri yapı
hypopharynx
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of üstündeki
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy