Historique

argument

Sens de "argument" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 41 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	argument n.	argüman
2	Common Usage	argument n.	tartışma
3	Common Usage	argument n.	sav
General
4	General	argument n.	yargılama
5	General	argument n.	görüş
6	General	argument n.	çekişme
7	General	argument n.	iddia
8	General	argument n.	delil
9	General	argument n.	ağız dalaşı
10	General	argument n.	hüccet
11	General	argument n.	münakaşa
12	General	argument n.	tez
13	General	argument n.	konu
14	General	argument n.	kavga
15	General	argument n.	akıl yürütme
16	General	argument n.	polemik
17	General	argument n.	savunma
18	General	argument n.	atışma
19	General	argument n.	savunu
20	General	argument n.	kanıt
21	General	argument n.	neden
22	General	argument n.	düşünce
23	General	argument n.	çıkarım
24	General	argument n.	tartışma
25	General	argument n.	öne sürülen görüş
26	General	argument n.	işlenen konu
27	General	argument n.	tema
28	General	argument n.	itiraz
Trade/Economic
29	Trade/Economic	argument n.	savunu
30	Trade/Economic	argument n.	tezi savunma
Law
31	Law	argument n.	savunma
Technical
32	Technical	argument n.	bağımsız değişken
Computer
33	Computer	argument adj.	değişken
Telecom
34	Telecom	argument n.	bağımsız değişken
Math
35	Math	argument n.	genlik
36	Math	argument n.	ispat
37	Math	argument n.	karmaşık sayıyı kutupsal koordinatlarda temsil eden noktaya karşılık gelen açı
Linguistics
38	Linguistics	argument n.	katılan
39	Linguistics	argument n.	öznelik
Archaic
40	Archaic	argument n.	anlaşmazlık nedeni
41	Archaic	argument n.	gösterge

Sens de "argument" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 98 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	literary argument n.	edebi tartışma
2	General	the broad sweep of his argument n.	iddiasının kapsamlılığı
3	General	trenchant argument n.	kuvvetli sav
4	General	method of argument n.	akılyürütme yöntemi
5	General	unsound argument n.	çürük sav
6	General	counter argument n.	karşı tartışma
7	General	a minore ad maius argument n.	daha küçükten daha büyüğe doğru olan akıl yürütme biçimi
8	General	closing argument n.	kapanış konuşması
9	General	logical argument n.	mantıksal iddia
10	General	pro-argument and counter argument n.	destekleyici ve eleştirel argüman
11	General	pro-argument and counter argument n.	destekleyici ve karşı argüman
12	General	heated argument n.	gergin tartışma
13	General	heated argument n.	öfkeli tartışma
14	General	heated argument n.	sinirli tartışma
15	General	heated argument n.	hararetli tartışma
16	General	refute an argument v.	bir savı çürütmek
17	General	enter into an argument v.	polemiğe girmek
18	General	enter into an argument with somebody v.	polemiğe girmek
19	General	(an argument) be refuted v.	çürütülmek
20	General	give as good as one gets (in an argument) v.	laf altında kalmamak
21	General	get into an argument with someone v.	biriyle bir tartışmaya girmek
22	General	mount an argument v.	argüman oluşturmak
23	General	make argument v.	tartışma yapmak
24	General	beyond argument adj.	tartışmasız
25	General	beyond argument adj.	tartışılmaz
26	General	open to argument adj.	tartışmaya açık
Phrases
27	Phrases	for the sake of argument expr.	farz edelim ki
28	Phrases	for the sake of argument expr.	varsayalım ki
Colloquial
29	Colloquial	no argument there expr.	haklısın
Idioms
30	Idioms	sledge-hammer argument n.	balyoz gibi argüman
31	Idioms	sledge-hammer argument n.	yıkıp geçecek argüman
32	Idioms	pick holes in an argument v.	bir tartışmada karşıdakinin bütün yanlışlarını tek tek bulup söylemek
33	Idioms	have an argument with someone v.	birisiyle tartışmak
34	Idioms	get into an argument with someone v.	biriyle tartışmaya girmek
35	Idioms	clinch an argument v.	güçlü kanıtlar sunmak
36	Idioms	clinch an argument v.	karşısındakini susturmak
37	Idioms	clinch an argument v.	konuya açıklık getirmek
38	Idioms	be spoiling for a fight/argument v.	kavga/tartışma istemek
39	Idioms	be spoiling for a fight/argument v.	kavga/tartışma çıkarmaya çalışmak
40	Idioms	be arguing for the sake of argument v.	sırf muhalefet olsun diye tartışmak
41	Idioms	be arguing for the sake of argument v.	sırf karşı çıkmış olmak için tartışmak
42	Idioms	be arguing for the sake of argument v.	laf olsun diye tartışmak
43	Idioms	be spoiling for a fight, argument v.	kavga, tartışma aramak
44	Idioms	be spoiling for a fight, argument v.	kargaya, tartışmaya susamak
45	Idioms	be spoiling for a fight, argument v.	kavga, tartışma istemek
46	Idioms	be spoiling for a fight, argument v.	kavga, tartışma çıkarmak istemek
47	Idioms	get into an argument v.	bir tartışmaya girmek
48	Idioms	get into an argument about (someone or something) v.	(biri/bir şey) hakkında bir tartışmaya girmek
49	Idioms	get into an argument about (someone or something) with (someone) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
50	Idioms	get into an argument over (someone or something) v.	(biri/bir şey) hakkında bir tartışmaya girmek
51	Idioms	get into an argument over (someone or something) with (someone) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
52	Idioms	get into an argument with (one) over (someone or something) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
53	Idioms	get into an argument with (someone) v.	(biriyle) bir tartışmaya girmek
54	Idioms	get into an argument with (someone) about (someone or something) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
55	Idioms	have an argument v.	tartışmak
56	Idioms	arguing for the sake of argument expr.	sadece gıcıklık olsun diye tartışma
57	Idioms	arguing for the sake of argument expr.	sadece tartışmış olmak için tartışma
58	Idioms	arguing for the sake of argument expr.	sırf tartışma olsun diye tartışma
Speaking
59	Speaking	we had an argument expr.	tartıştık
60	Speaking	after the argument escalated expr.	tartışma kızıştıktan sonra
Trade/Economic
61	Trade/Economic	valid argument n.	geçerli kanıt
62	Trade/Economic	infant industry argument n.	genç endüstri tezi
63	Trade/Economic	sweetener argument n.	tatlandırıcı tartışması
64	Trade/Economic	infant industry argument n.	yavru sanayiler savunusu
Law
65	Law	re-argument n.	tekrar tartışma (dava)
66	Law	specious argument n.	aldatıcı argüman
67	Law	request for oral argument n.	murafaa talebi
68	Law	oral argument n.	şifahi murafaa
69	Law	oral argument n.	sözlü yargılama
70	Law	brief of argument n.	dava özeti
71	Law	submit argument v.	layiha vermek
Computer
72	Computer	macro argument n.	makro bağımsız değişkeni
Informatics
73	Informatics	dummy argument n.	doldurma işlenen
74	Informatics	dummy argument n.	sözde işlenen konu
Telecom
75	Telecom	dummy argument n.	sözde işlenen
Logic
76	Logic	logical argument n.	mantıksal tartışma
77	Logic	ontological argument n.	kavramın doğasından yola çıkarak onu somutlaştıran varlığı açıklayan argüman
Linguistics
78	Linguistics	argument structure n.	arguman yapısı
79	Linguistics	external argument n.	dışsal katılan
80	Linguistics	suppressive argument marking n.	gizil öge izleme
81	Linguistics	marked suppressive argument n.	izlenen öge
82	Linguistics	counter-argument n.	karşıt-sav
83	Linguistics	argument adding n.	katılan ekleme
84	Linguistics	argument adding n.	öge ekleme
85	Linguistics	argument tracer n.	öge izleyen
86	Linguistics	argument suppression n.	öge dışlama
87	Linguistics	argument deletion n.	öge dışlama
88	Linguistics	argument adder n.	öge katan
89	Linguistics	lexical argument n.	sözlüksel katılan
90	Linguistics	argument deleting adj.	öge dışlayan
91	Linguistics	with single argument adj.	tek katılanlı
Philosophy
92	Philosophy	teleological argument n.	tanrı'nın varlığını ampirik olgularla kanıtladığı iddia edilen argüman
93	Philosophy	argument from design n.	tanrı'nın varlığını ampirik olgularla kanıtladığı iddia edilen argüman
94	Philosophy	third man argument n.	iki ideayı ilişkilendirme girişiminin her daim yeni bir idea gerektirmesinin getirdiği bir mantıksal paradoks
95	Philosophy	transcendental argument n.	belirli bir tür bilginin mümkün olduğu koşulları açığa kavuşturmak üzere tasarlanmış argüman
96	Philosophy	ontological argument n.	ontolojik argüman
97	Philosophy	cosmological argument n.	evrene ilişkin ampirik gerçeklerden yola çıkarak tanrı'nın varlığını kanıtlamayı amaçlayan argüman
98	Philosophy	cosmological argument n.	ilk nedenin varlığına ilişkin argüman