bitter - Turc Anglais Dictionnaire

bitter

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "bitter" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 47 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
bitter adj. acı
The bitter cold of Ankara is often mentioned in poems.
Ankara'nın acı soğuğu şiirlerde sık sık geçer.

More Sentences
bitter adj. acı (tat)
General
bitter n. acı bira
I'll bring two glasses of bitter and we'll watch a movie!
İki bardak acı bira getireyim de film izleyelim!

More Sentences
bitter adj. şiddetli
We were all shaking from the bitter cold.
Hepimiz şiddetli soğuktan titriyorduk.

More Sentences
bitter adj. acılı
This song reminds me of the bitter years of my life.
Bu şarkı bana hayatımın acılı yıllarını hatırlatıyor.

More Sentences
bitter adj. amansız
They are bitter enemies.
Onlar amansız düşmanlardır.

More Sentences
bitter adj. sert
This coffee is so bitter, I ordered a latte!
Bu kahve çok sertmiş, ben latte söyledim!

More Sentences
bitter adj. acı
Let me say a few bitter words as an Austrian.
Bir Avusturyalı olarak birkaç acı söz söylememe izin verin.

More Sentences
bitter adj. buruk
I feel most bitter about his victory, but I have to congratulate him.
Zaferinden dolayı çok buruk hissediyorum ama onu tebrik etmek zorundayım.

More Sentences
Gastronomy
bitter adj. acı
The hatred between Sharon and Arafat is bitter and long-standing.
Sharon ve Arafat arasındaki nefret acı ve uzun süredir devam ediyor.

More Sentences
General
bitter n. bitter (çikolata)
bitter n. keskinlik
bitter n. acı olan şey
bitter n. acı nitelik
bitter n. acı olan şey
bitter n. sertlik
bitter v. acılaştırmak
bitter v. acılaşmak
bitter v. üzmek ve kızdırmak
bitter adj. bira
bitter adj. zift gibi
bitter adj. üzücü
bitter adj. acılık
bitter adj. çorak
bitter adj. barut gibi
bitter adj. canhıraş
bitter adj. keskin
bitter adj. yakıcı
bitter adj. şekersiz
bitter adj. kötü
bitter adj. iliklere işleyen
bitter adj. kabul etmesi zor
bitter adj. katlanması zor
bitter adj. derin düşmanlıktan ileri gelen
bitter adj. derin düşmanlık sergileyen
bitter adj. küskün
bitter adj. dargın
bitter adj. şüpheci
bitter adj. kinayeli
bitter adj. alaycı
bitter adj. sert tonda olan
bitter adj. (ifade şekli) iğneleyici
bitter adv. aşırı
bitter adv. çok fazla
Marine
bitter n. babalara sarılmış demir zinciri
Chemistry
bitter n. acı tat
Agriculture
bitter n. acı çürük

Sens de "bitter" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 264 résultat(s)

Anglais Turc
General
bitter experiences n. acı tecrübeler
In many European countries, we have had bitter experiences in this area.
Birçok Avrupa ülkesinde bu alanda acı tecrübeler yaşadık.

More Sentences
Colloquial
a bitter experience n. acı bir deneyim
He had a bitter experience.
Acı bir deneyim yaşadı.

More Sentences
Idioms
bitter medicine n. acı reçete
I had a bad cough, so I took the bitter medicine.
Kötü öksürüyordum, bu yüzden acı reçete aldım.

More Sentences
truth is bitter expr. gerçekler acıdır
The truth is bitter.
Gerçekler acıdır.

More Sentences
Botanic
bitter almond oil n. acı badem yağı
Bitter almond oil should be used with caution due to its toxicity.
Acı badem yağı toksisitesi nedeniyle dikkatli kullanılmalıdır.

More Sentences
General
bitter pill to swallow n. kötü haber
bitter almond n. acıbadem
bitter almond oil n. acıbademyağı
bitter orange n. acı portakal
bitter chocolate n. bitter çikolata
a bitter pill n. beraberinde zorluklar getiren bir çözüm yolu
bitter apple n. ebucehilkarpuzu
bitter orange n. turunç
bitter end n. ölüm
bitter oyster n. acı istiridye
bitter sweet memories n. acı tatlı anılar
bitter recipe n. acı reçete
bitter coffee n. acı kahve
bitter criticism n. ağır eleştiri
bitter criticism n. sert eleştiri
bitter criticism n. acımasız eleştiri
the bitter life n. acı hayat
a bitter criticism n. acı bir eleştiri
a bitter criticism n. sıkı bir eleştiri
bitter struggle n. amansız mücadele
bitter cold n. sert soğuk
angostura bitter n. acı kokteyl sosu
angostura bitter n. angostura sosu
bitter cold n. yakıcı soğuk
bitter beer n. acı bira
bitter end n. acı son
bitter cold n. iliklere işleyen soğuk
bitter ender n. amacında pes etmeyen kimse
bitter–ender n. tavizsiz kimse
bitter memories n. acı hatıralar
get a bitter taste v. acılaşmak
cause to be bitter v. acılaştırmak
go bitter v. acılaşmak
get a bitter taste v. acılanmak
make something bitter v. acılaştırmak
make bitter v. acılaştırmak
learn by bitter experience v. dünyanın kaç bucak olduğunu anlamak öğrenmek
learn by bitter experience v. dünyanın kaç bucak olduğunu anlamak
have a bitter end end in a calamity v. acı sonla bitmek
have a bitter end end in a calamity v. acı son ile bitmek
get a bitter taste v. itilenmek
somewhat bitter adj. acıca
somewhat bitter adj. acımtırak
very bitter adj. zehir gibi
somewhat bitter adj. acırak
slightly bitter adj. acırak
very bitter adj. ağı gibi
bitter sweet adj. acı tatlı
slightly bitter adj. acımtırak
bitter [obsolete] adj. zalim ve baskıcı
bitter [obsolete] adj. acı verici
bitter [obsolete] adj. keder veren
to the bitter end adv. en sonuna kadar
to the bitter end adv. kötü sona
Proverb
take the bitter with the sweet gülü seven dikenine katlanır
patience is bitter, but its fruit is sweet sabır acıdır, meyvesi tatlıdır
the weed of crime bears bitter fruit ne ekersen onu biçersin
the weed of crime bears bitter fruit kötü işlerin sonuçları da kötü olur
the weed of crime bears bitter fruit hiçbir suç cezasız kalmaz
the weed of crime bears bitter fruit suç otu acı meyve verir
the weed of crime bears bitter fruit rüzgar eken fırtına biçer
the weed of crime bears bitter fruit etme bulursun inleme ölürsün
the weed of crime bears bitter fruit hiçbir suç cezasız kalmaz
the weed of crime bears bitter fruit şeytanla kabak ekenin kabak başına patlar
the weed of crime bears bitter fruit kötülük eden kötülük bulur
the weed of crime bears bitter fruit eden bulur inleyen ölür
Colloquial
a bitter experience n. acı tecrübe
a bitter experience n. acı bir tecrübe
a bitter-sweet experience n. acı deneyim
a bitter experience n. acı deneyim
a bitter-sweet experience n. acı bir tecrübe
a bitter-sweet experience n. acı bir deneyim
a bitter-sweet experience n. acı tecrübe
bitter enemy n. can düşmanı
Idioms
bitter cold n. acı soğuk
bitter pill to swallow n. yenilir yutulur olmayan
a bitter pill to swallow n. kişinin kabullenmesi gereken kötü olay
the bitter fruits n. kötü sonuçlar
the bitter fruits n. nahoş sonuçlar
the bitter fruits n. acı sonuçlar
a bitter pill to swallow n. acı reçete
bitter pill to swallow n. acı reçete
bitter end n. zorlu bir savaşın ya da içinden çıkılması güç bir durumun sonu
bitter end n. acı son
bitter end n. son hudut
a bitter taste in someone's mouth n. kötü bir izlenim
a bitter pill n. hazmetmesi zor bir durum
a bitter taste in someone's mouth n. kötü bir etki
a bitter taste in the mouth n. kötü bir izlenim
a bitter taste in the mouth n. kötü bir etki
a bitter pill n. kabul etmesi/kabullenmesi zor bir durum
a bitter pill n. hazmetmek/kabullenmek zorunda olunan durum
a bitter pill (for somebody) (to swallow) n. (biri için sindirmesi) zor bir durum
a bitter pill (for somebody) (to swallow) n. (biri için kabullenmesi) zor bir şey
a bitter pill (for somebody) (to swallow) n. (biri için kabul etmesi) güç bir durum
a bitter pill (for somebody) (to swallow) n. (biri için) pek yenilir yutulur şey değil
the bitter end n. acı son
the bitter end n. son nefes
the bitter end n. son
the bitter end n. son nokta
the bitter end n. en son an
the bitter end n. kanının son damlası
take the bitter with the sweet v. gülü sevip dikenine katlanmak
be bitter and twisted v. sinir olmak/içini kemirmek
(fight) to the bitter end v. son raddeye kadar çarpışmak/mücadele etmek
(fight) to the bitter end v. ölümüne bir mücadele vermek
(fight) to the bitter end v. son ana kadar vazgeçmemek
(fight) to the bitter end v. sonuna kadar çarpışmak
(fight) to the bitter end v. kanının son damlasına kadar savaşmak
be bitter and twisted v. acınacak halde olmak
be bitter and twisted v. berbat durumda olmak
be bitter and twisted v. perişan olmak
(fight) to the bitter end v. sonuna kadar çarpışmak
(fight) to the bitter end v. ölümüne mücadele etmek
(fight) to the bitter end v. son ana kadar vazgeçmemek
swallow a bitter pill v. bağrına taş basmak
fight until the bitter end v. ölümüne mücadele etmek
sugarcoat the bitter pill v. kötü bir şeyi/haberi katlanılabilir kılmak
sugarcoat a bitter pill v. kötü bir şeyi/haberi allayıp pullamak
sugarcoat a bitter pill v. göz boyamak
fight till the bitter end v. son ana kadar vazgeçmemek
fight till the bitter end v. kanının son damlasına kadar savaşmak
swallow a bitter pill v. kötü bir olayı/durumu sindirmek
(fight) to the bitter end v. sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
(fight) to the bitter end v. sonuna kadar pes etmemek
sugarcoat the bitter pill v. kötü bir şeyi/haberi allayıp pullamak
fight until the bitter end v. son ana kadar vazgeçmemek
fight until the bitter end v. sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
swallow a bitter pill v. kötü bir olayı/durumu mecburen kabullenmek
sugarcoat a bitter pill v. kötü bir şeyi/haberi katlanılabilir kılmak
fight until the bitter end v. sonuna kadar pes etmemek
fight till the bitter end v. ölümüne mücadele etmek
fight until the bitter end v. sonuna kadar çarpışmak
fight till the bitter end v. sonuna kadar çarpışmak
sugarcoat the bitter pill v. züğürt tesellisi vermek
sugarcoat the bitter pill v. göz boyamak
fight till the bitter end v. sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
sugarcoat a bitter pill v. züğürt tesellisi vermek
fight until the bitter end v. kanının son damlasına kadar savaşmak
(fight) to the bitter end v. kanının son damlasına kadar savaşmak
fight till the bitter end v. sonuna kadar pes etmemek
to the bitter end expr. acı sona kadar
to the bitter end expr. son aşamaya kadar
to the bitter end expr. son noktaya kadar
to the bitter end expr. sonuna kadar
to the bitter end expr. son nefese kadar
till the bitter end expr. sonuna kadar
till the bitter end expr. son aşamaya kadar
till the bitter end expr. son noktaya kadar
till/until the bitter end expr. sonuna kadar
till/until the bitter end expr. son ana kadar
till/until the bitter end expr. ölümüne
till/until the bitter end expr. bitene kadar
till/until the bitter end expr. hayatı pahasına
till/until the bitter end expr. kanının son damlasına kadar
Industry
bitter orange oil n. ekşi portakal kabuğundan elde edilen acı tatlı açık sarı veya sarımsı kahverengi renkli bir yağ
Technical
bitter earth n. magnezyum oksit
bitter earth n. manyezit
Marine
bitter end n. hırça mapası
bitter end n. hırça
Medical
bitter salts n. epsom tuzları
bitter salts n. banyo tuzu
bitter salts n. sulandırılmış magnezyum sülfat
Dentistry
metallic and bitter taste in the mouth n. metalik ve acı tat şikayetleri
Pharmaceutics
bitter aloes n. bazı aloe türlerinin işlenmiş suyundan elde edilen müshil ilacı
bitter principle n. acı madde
bitter principle n. bitkilerden elde edilen çeşitli acı maddelere verilen ad
Parasitology
bitter rot n. acı çürük
bitter rot n. (meyve) antraknoz hastalığı
bitter rot n. (elma) acı çürük hastalığı
Gastronomy
bitter lemon n. limon esanslı açık yeşil renkli bir meşrubat
bitter almonds n. acı badem
bitter almond n. acı badem
angustra bitter n. angustra acısı
bitter coffee with cardamon n. mırra
bitter [uk] n. acı bira
bitter [uk] n. şerbetçiotuyla yapılan keskin tatlı bir bira
somewhat bitter expr. acımsı
Chemistry
bitter almond oil n. acıbademyağı
bitter substance n. acı madde
bitter principles n. sebzelerden elde edilen güçlü bir acılığa sahip madde grubu
bitter salt n. magnezyum sülfat
bitter salt n. epsom tuzu
bitter salt n. acı tuz
bitter spar n. dolomit
bitter almond oil n. benzaldehit
quinova bitter n. kinova
quinova bitter n. kinova acısı
oil of bitter almonds n. benzoik aldehit
oil of bitter almonds n. acı bademin maserasyon ve distilasyonuyla elde edilen zehirli bir uçucu gaz
oil of bitter almonds n. acı badem yağı
Botanic
bitter almond n. acı badem
bitter orange n. turunç
bitter orange tree n. turunç
bitter pit n. acı benek (elma)
bitter pit n. elmada kalsiyum eksikliğinden kaynaklanan bir hastalık
bitter squash n. kudret narı
bitter gourd n. kudret narı
bitter melon n. kudret narı
bitter hickory (carya cordiformis) n. abd'nin doğusuna özgü ince kabuklu, çok acı cevizleri olan ağaç
bitter pecan (carya aquatica) n. abd'nin güneyine özgü uzun boylu acı cevizli ağaç
bitter pignut n. abd'nin doğusuna özgü ince kabuklu, çok acı cevizleri olan ağaç
bitter cassava n. tapyoka
bitter cassava n. manyok
bitter cassava n. uzun yumrulu yenebilir kökleri ve yumuşak kırılgan sapları olan, sütleğengiller familyasından bir bitki
alpine bitter-cress n. kuzey yarımkürenin ılıman bölgelerinde özellikle yüksek irtifalarda yetişen bodur beyaz çiçekli çok yıllık bir bitki
bitter floom n. abd'nin doğusunda yetişen, gerçek kantarona benzeyen pembe çiçekli bir bataklık bitkisi
bitter almond (amygdalus communis amara) n. tatlandırıcı ve tıbbi amaçlarla kullanılan bir yağ veren, beyaz çiçekleri ve zehirli bademleri olan bir ağaç
bitter melon (momordica charantia) n. eski dünya'nın tropik bölgelerine özgü, meyvesi sebze olarak kullanılan otsu tek yıllık bir asma
bitter gourd n. eski dünya'nın tropik bölgelerine özgü, meyvesi sebze olarak kullanılan otsu tek yıllık bir asma
bitter snakeroot n. abd'de de yetişen aromatik köklü ve dikenli, çok yıllık bir tür deve dikeni
bitter fleabane (erigeron acer) n. mavi çakal otu
bitter dock n. yabani labada
japanese bitter-orange n. japon portakalı
bitter betch (vicia orobus) n. avrupa'ya özgü zehirli bir fiğ
bitter root n. acıkök
bitter orange tree n. ekşi veya acı meyve veren yaygın portakal ağaçlarına verilen ad
bitter orange n. ekşi veya acı meyve veren yaygın portakal ağaçlarına verilen ad
bitter betch (vicia orobus) n. avrupa çok yıllık zehirli fiğ bitkisi
bitter cress n. cardamine cinsine ait, iğneli yaprakları ve beyaz, pembe veya mor çiçekleri olan çeşitli bitkilere verilen ad
bitter vetch n. avrupa'ya özgü baklagiller familyasından iki bitki türüne verilen ad
bitter gourd n. acı karpuz
bitter vetch n. tohumları için yetiştirilen avrupa mürdümüğü
bitter gourd n. acı elma
bitter apple n. acı elma
bitter vetch (lathyrus lanszwertii) n. dar ve sert yaprakçıkları ve pembemsi mor çiçekleri olan bir kuzey amerika fiği
bitter gourd n. genellikle yeşil ve olgunlaşmamışken sebze olarak kullanılan acı meyveleri olan tek yıllık otsu bir sarmaşık
bitter cress (cardamine amara) n. acı tere
bitter cucumber (cucumis colocynthis) n. hanzel
bitter pea n. daviesia cinsine ait sarı çiçekli ve üçgen tohumlu çeşitli dikenli çalılara verilen ad
bitter floom n. amerikan kantaronu
bitter gourd (trichosanthes anguina) n. yılan kabağı
bitter vetch (lathyrus montanus) n. yumrulu rizomlu dik ve tüysüz bir avrupa fiği
bitter cucumber n. acı elma
bitter cassava n. kasava
bitter cress (cardamine hirsuta) n. kıllı kodim
bitter apple n. acı karpuz
bitter cucumber n. acı karpuz
bitter cress n. barbarea cinsini oluşturan sarı çiçekli çeşitli avrasya terelerine verilen ad
bitter almond (prunus dulcis amara) n. bir badem türü
bitter-bark n. güneydoğu abd'ye özgü bir süs ağacı
bitter ash n. jamaika acıağacı
bitter hickory n. abd'nin doğusuna özgü bir ceviz ağacı
bitter rubberweed n. papatyagillere ait sarı çiçekli abd'ye özgü bir ot
bitter orange n. aşılamada kullanılan, ekşi veya acı meyveler veren bir portakal ağacı
bitter orange tree n. aşılamada kullanılan, ekşi veya acı meyveler veren bir portakal ağacı
bitter floo n. abd'nin doğusunda yetişen, gerçek kantarona benzeyen pembe çiçekli bir bataklık bitkisi
bitter-bark n. abd'ye özgü, kabuğu ateş düşürücü özellikte olan bir süs çalısı veya küçük ağaç
bitter clover (melilotus indica) n. avrasya'ya özgü olup abd'de de yetiştirilen sarı çiçekli tek yıllık bir taşyoncası
bitter clover (melilotus indica) n. küçük taş yoncası
bitter dock n. avrupa'ya özgü olup kuzey amerika'da da yetişen, yuvarlak uçlu geniş yapraklara ve acı köksaplara sahip bir kuzu kulağı
japanese bitter-orange (poncirus trifoliata) n. meyveleri yenmeyen, çin'e özgü yaprak dökmeyen bir portakal ağacı
bitter vetch n. burçak
bitter pecan n. abd'nin güneyine özgü acı meyveli bir ceviz ağacı
bitter pignut n. abd'nin doğusuna özgü bir ceviz ağacı
Agriculture
bitter vetch n. burçak
Linguistics
bitter in speech adj. iğneleyici (konuşma)
Geography
bitter lakes n. mısır'da bulunan iki göl
Geology
bitter lake n. acı göl