hızlıca - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

hızlıca



Sens de "hızlıca" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 24 résultat(s)

Turc Anglais
General
hızlıca fastish adj.
hızlıca fast adv.
hızlıca swiftly adv.
hızlıca acidly adv.
hızlıca belive [scotland] adv.
hızlıca dartingly adv.
hızlıca fleetly adv.
hızlıca presto adv.
hızlıca snack adv.
hızlıca upon the spot adv.
Colloquial
hızlıca at a (fair) lick expr.
hızlıca at a lick expr.
hızlıca inym (in a new york minute) expr.
Idioms
hızlıca like the clappers expr.
hızlıca at lightning speed expr.
hızlıca with lightning speed expr.
hızlıca like grant took richmond expr.
hızlıca on a sixpence [uk] expr.
hızlıca at lightning speed expr.
hızlıca with lightning speed expr.
hızlıca brace of shakes expr.
hızlıca on (one's) feet expr.
hızlıca once over lightly expr.
Music
hızlıca tostamente adv.

Sens de "hızlıca" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 476 résultat(s)

Turc Anglais
General
hızlıca gezme zapping n.
hızlıca yazma jotting n.
hızlıca yazılmış şey jotting n.
hızlıca kaçma jink n.
hızlıca akıl yürütme yeteneği wits n.
hızlıca harekete geçme yeteneği wits n.
insanların çıkıp hızlıca geri girdiği sistem veya kuruluş revolving door n.
hızlıca bakma look-in n.
hızlıca yapılan inceleme look-over n.
hızlıca ortadan kaldırma dispatch [us] n.
hızlıca def etme dispatch [us] n.
hızlıca ortadan kaldırma despatch [uk] n.
hızlıca def etme despatch [uk] n.
işini hızlıca halleden kimse rusher n.
hızlıca terk etme scarper n.
hızlıca yazı yazan kimse scribbler n.
hızlıca geçme skip n.
hızlıca yemek yemek grab a bite v.
kitaba/dergiye hızlıca bir göz gezdirmek give it a quick read v.
hızlıca yürümek walk briskly v.
hızlıca göz atmak rake v.
uzun adımlarla hızlıca yürümek lamp [scottish] v.
(kabloyu) hızlıca çekmek twitch [dialect] v.
(bir şeyi) kabloyla hızlıca çekmek twitch [dialect] v.
bir şeyi hızlıca taramak run a comb through something v.
hızlıca yazmak jot v.
hızlıca geçip gitmek ensweep v.
hızlıca konuşmak jerk v.
hızlıca sarsmak jigger v.
hızlıca kaçmak jink v.
(taşıtın) hızlıca savrulmasına neden olmak jink v.
bir şeyden hızlıca kaçmak jook [scotland/northern england] v.
hızlıca gitmek jot v.
hızlıca kalkmak hale [obsolete] v.
hızlıca sürmek whig v.
hızlıca hareket etmek veya çalışmak whig v.
hızlıca getirmek hasten [obsolete] v.
hızlıca incelemek gallop v.
hızlıca gitmek hye v.
hızlıca başlamak clap v.
hızlıca suya daldırmak dap v.
hızlıca çökmek degringolade v.
hızlıca bozulmak degringolade v.
hızlıca çökmek degringoler v.
hızlıca bozulmak degringoler v.
hızlıca elden çıkarmak dispatch [us] v.
hızlıca yapmak dispatch [us] v.
hızlıca elden çıkarmak despatch [uk] v.
hızlıca yapmak despatch [uk] v.
bir noktadan diğerine hızlıca geçmek run v.
hızlıca yazmak run off v.
(gevezelik ederken) dili hızlıca hareket ettirmek wag v.
hızlıca uzaklaşmak cut v.
hızlıca gitmek pop v.
hızlıca gelmek pop v.
hızlıca dalmak pop v.
hızlıca kalmak popcorn v.
hızlıca zıplamak popcorn v.
hızlıca öpmek peck v.
hızlıca göndermek post [obsolete] v.
tavaya koyup yüksek ateşte hızlıca kızartmak flash-fry v.
hızlıca gitmek fleet v.
(zamanı) hızlıca geçirmek fleet v.
hızlıca terk etmek scoppet v.
hızlıca ilerlemek scrieve [scotland] v.
hızlıca not almak scriggle [dated] v.
hızlıca kaçmak skelter v.
hızlıca üzerinden geçmek skirr v.
hızlıca üzerinden geçmek scur v.
hızlıca üstünü giyinmek slip v.
(hızlıca geri çekilerek) yumruktan kurtulmak slip v.
hızlıca kapmak snag v.
hızlıca yakalamak snag v.
işi hızlıca ilerletmek spot promote v.
hızlıca çıkıvermek squirt v.
hızlıca koşmak streak v.
hızlıca işini görmek streak v.
(bir şeyi) hızlıca yapmayan unhasting adj.
hızlıca olup biten hit-and-run adj.
hızlıca yapılan drive-by adj.
hızlıca yapılan drive-by adj.
havada hızlıca yapılan flying adj.
havadaymış gibi hızlıca yapılan flying adj.
hızlıca hareket etmek için planlanmış flying adj.
hızlıca geçen scudding adj.
yüzeyi yoğun ısı ile hızlıca yanmış olan seared adj.
hızlıca tamamlanan snapshot adj.
çok hızlıca like magic adv.
Phrasals
hızlıca bir yolunu bulup yapmak clap up v.
hızlıca ayarlamak knock up v.
hızlıca okumak run off v.
hızlıca icra etmek run off v.
hızlıca söyleyivermek toss off v.
hızlıca üretmek throw off v.
hızlıca yapıvermek knock out v.
hızlıca tüketmek polish off v.
hızlıca sona doğru ilerlemek draw in v.
hızlıca yapıp bitirmek knock off v.
(kumaşı) hızlıca dikmek run up v.
(bir dizi sayıyı) hızlıca toplamak run up v.
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak browse over v.
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak browse over something v.
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeye) şöyle bir/hızlıca bakmak/okumak browse through something v.
bir şeyi çabucak/hızlıca yapmak race through v.
hızlıca halletmek zip through v.
hızlıca yükselmek soar up v.
hızlıca gitmek barrel along v.
miğdeye indirmek / hızlıca yemek hook something down v.
(hızlıca) bir şeyler giymek throw oneself into v.
hızlıca yemek get down v.
hızlıca mideye indirmek get down v.
hızlıca itmek/bastırmak punch down v.
hızlıca/kısa süreliğine gidip gelmek scoot down v.
(birinin) kıyafetlerini hızlıca çıkartmak shuck down [us/canada] v.
hızlıca mideye indirmek slam down v.
aceleyle/hızlıca/çabucak içmek suck down v.
hızlıca mideye indirmek toss down v.
kolayca/hızlıca yapıvermek toss off v.
kolayca/hızlıca bitirivermek toss off v.
(laf, iş) hızlıca bir şey yumurtlamak toss something off v.
bir şeyi kolayca/hızlıca yapıvermek toss something off v.
çabucak/hızlıca/hemen yapmak toss off v.
kolayca/hızlıca yapıvermek toss off v.
kolayca/hızlıca bitirivermek toss off v.
bir şeyi çabucak/hızlıca yapmak toss something off v.
hızlıca yazıp yollamak fire off v.
hızlıca yazıp yollamak fire off v.
hızlıca iletişim kurmak fire off v.
hızlıca temas kurmak fire off v.
hızlıca akmak spring forth v.
hızlıca terk etmek dip out v.
bir giysiyi hızlıca çıkarmak slip out v.
bir giysiyi hızlıca çıkarmak slip out of v.
hızlıca çıkarmak bat out v.
arkasını hızlıca kolaçan etmek glance back v.
kendine bakan birine dönüp hızlıca/bir anlığına bakmak glance back v.
hızlıca dönüp arkasındakine bakmak glance back v.
(birinin) vücudundan hızlıca geçip çıkmak go through (one) v.
hızlıca tüketmek go through something v.
hızlıca girişmek jump on v.
hızlıca bir şey yaratmak knock something out v.
hızlıca yazmak knock something out v.
hızlıca yazmak knock something off v.
kuzeyde bir yere hızlıca veya kısa süreliğine seyahat etmek zip up v.
yüksekte bir yere hızlıca veya kısa süreliğine çıkmak zip up v.
hızlıca girip çıkmak run into v.
(bir şeyi) alıp hızlıca gelmek run over with (something) v.
hızlıca (bir vaziyete) geçmek snap into (something) v.
hızlıca (bir vaziyete) geçirmek snap into (something) v.
hızlıca arka arkaya dizmek string together v.
hızlıca bir şeye ulaşmak vault into v.
hızlıca ters yöne döndürmek wheel around v.
(birine/bir şeye) hızlıca bakıvermek peek in on (someone or something) v.
uğrayıp hızlıca (birini/bir şeyi) kontrol etmek peek in on (someone or something) v.
hızlıca (birine/bir şeye) bakıp çıkmak peek in on (someone or something) v.
hızlıca girip çıkmak run in v.
hızlıca (bir yere) girmek waltz into (some place) v.
hızlıca (bir yere) dalmak waltz into (some place) v.
hızlıca (bir yere) girmek waltz in (some place) v.
hızlıca (bir yere) dalmak waltz in (some place) v.
hızlıca gitmek nip off v.
hızlıca kafada bir şey kurmak patch together v.
bir şeyi hızlıca/hemen (birine/bir şeye) götürmek run down to (someone or something) v.
hızlıca/hemen (bir yere/şeye) gitmek run down to (something) v.
hızlıca/hemen birine/bir şeye gitmek run down to someone or something v.
hızlıca/hemen birine/bir şeye gelmek run down to someone or something v.
hızlıca/hemen gitmek run down to v.
hızlıca bir şeyin üzerinden kaydırmak slip over v.
hızlıca söylemek spurt out v.
hızlıca bir şey dışı bırakmak sweep out of (something or some place) v.
hızlı hızlı/hızlıca bitirmek whip through v.
hızlı hızlı/hızlıca tamamlamak whip through v.
bir şeyi hızlı hızlı/hızlıca bitirmek whip through something v.
bir şeyi hızlı hızlı/hızlıca tamamlamak whip through something v.
hızlıca okumak whip through v.
hızlıca göz atmak whip through v.
(bir şeyi) hızlıca titretmek jar on (something) v.
birini hızlıca/aniden almak sweep off v.
(bir şeye) hızlıca vurmak knock on (something) v.
hızlıca (bir yere) girip çıkmak run into (some place) v.
hızlıca (bir yere) getirmek/götürmek run into (some place) v.
hızlıca geçip gitmek breeze along v.
hızlıca/çabucak bir şey dikmek run something up v.
hızlıca bitirmek bang out v.
hızlıca klavyede/bilgisayarda yazmak bang out v.
hızlıca yazmak bash out v.
konuşmacının yukarısındaki bir şeyi hızlıca çekmek haul down v.
hızlıca gezmek bomb around v.
hızlıca/çabucak gitmek boogie down v.
hızlıca/çabucak (bir yere) gitmek boogie down to (some place) v.
hızlıca/hızla yapmak breeze through v.
yanından hızlıca sürtünerek geçmek brush by v.
hızlıca göz gezdirip hataları kontrol etmek look over v.
saçını hızlıca taramak comb through v.
(bir şey) içerisinde hızlıca akmak/hareket etmek course through (something) v.
(bir şey) içerisinde hızlıca yayılmak course through (something) v.
(bir şeyde) hızlıca yayılmak course through (something) v.
hızlıca ve kolaylıkla okumak cruise through v.
bir şeyi hızlıca yapmak dash something off v.
bir şeyi hızlıca tüketmek eat something up v.
bir şeyi hızlıca eritmek eat something up v.
(birine/bir şeye) hızlıca (bir şey) göstermek flash (something) at (someone or something) v.
hızlıca göstermek flash around v.
hızlıca bir sayfaya gelmek flick over v.
sayfaları hızlıca çevirip bir sayfayı açmak flick over v.
hızlıca bir sayfayı açmak flick over v.
(bir şeye) hızlıca/hızlı hızlı göz atmak flick through (something) v.
aniden/hızlıca bir duruma girmek fly into v.
hızlıca kullanmak run through v.
hızlıca uzaklaşmak rush away v.
hızlıca uzaklaşmak rush off v.
(bir yere) hızlıca göz atmak glance around (some place) v.
(bir şeye/yere) hızlıca göz atmak glance around (some thing or place) v.
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak/bakmak glance at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak/göz gezdirmek glance at (someone or something) v.
arkasındaki (birini/bir şeyi) hızlıca kolaçan etmek glance back at (someone or something) v.
hızlıca dönüp arkasındaki (birine/bir şeye) bakmak glance back at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak glance over at (someone or something) v.
(bir şeye) hızlıca göz atmak glance through (something) v.
(birini/bir şeyi) aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek hurry (someone or something) in(to some place) v.
(birinin/bir şeyin yanına/bir yere) hızlıca dönmek hurry back to (someone or something) v.
hızlıca/hemen (bir yere) inmek hurry down (to some place) v.
aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek hurry in v.
hızlıca yukarı kaldırmak/itmek jam up v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden/durumdan) hemen/hızlıca çıkarmak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(bir şeyi) hızlıca incelemek look through (something) v.
hızlıca (birine/bir şeye) doğru yönelmek make for (somewhere or something) v.
hızlıca bir yere yönelmek make for somewhere v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakmak peek at (someone or something) v.
hızlıca bir bakmak peek in v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakmak peep at (someone or something) v.
hızlıca bir bakmak peep in v.
(bir şeyi) hızlıca bitirmeye çalışmak race through (something) v.
(bir şeyi) hızlıca/hızlı hızlı geçmek rattle through (something) v.
hızlıca mideye indirmek ravin down [obsolete] v.
(bir şeyi) hızlıca çalmak/ilerletmek/prova etmek romp through (something) v.
(bir şeyi) çabucak/hızlıca geçmek run through (something) v.
(bir şeyde) hızlıca ilerlemek run through (something) v.
(bir şeyin) hepsini hemen/hızlıca bitirmek run through (something) v.
(bir şeyin) hepsini hemen/hızlıca tüketmek run through (something) v.
hızlıca (bir şeye) erişmeye çalışmak rush for (someone or something) v.
(bir şeyi) hızla/hızlıca tüketmek sail through (something) v.
bir şeyi hızlıca mideye indirmek scarf something down v.
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek scooch over to (something or some place) v.
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek scoot down to (something or some place) v.
hızlıca (bir şeye/bir yere) gitmek scoot over to (something or some place) v.
(bir yere) hızlıca göz gezdirmek glance around (some place) v.
(bir şeye/yere) hızlıca göz gezdirmek glance around (some thing or place) v.
hızlıca ele almak skate over v.
(bir şeyin) hızlıca üzerinden geçmek skim over (something) v.
(bir şeyin) hızlıca üzerinden geçmek skim through (something) v.
hızlıca (bir yere) girmek slip into (something or some place) v.
hızlıca atmak/geçirmek slip through v.
hızlıca/aceleyle üzerinden geçmek speed through v.
hızlıca ilerlemek whiz through v.
hızlıca tamamlamak whiz through v.
(yiyeceği/içeceği) hızlıca gömmek/mideye indirmek wolf something down v.
hızlıca yemek yemek hork down v.
hızlıca yazmak jot something down v.
klavyede hızlıca yazmak pound out v.
hızlıca bestelemek pound out v.
(bir şeye) hızlıca yaklaşmak bear down upon v.
Proverb
gösterişli/asil bir şey çok hızlıca komik bir şeye dönüşebilir from the sublime to the ridiculous is only a step
Colloquial
hızlıca yıkanma cat-lick n.
hızlıca bakma a fleeting glance n.
hızlıca bakma a quick glance n.
hızlıca yapılan şey a fast one n.
hızlıca göz atma look-see n.
hızlıca göz gezdirme look-see n.
özellikle at taşıyan römorklarda hayvanlarla uğraşanların hızlıca temizlenebilmesi için bulunan basit bir duş cowboy shower n.
hızlıca içki içme, yemek yeme fast one n.
bir yerden diğerine hızlıca hareket edecek şekilde organize olmuş grev gözcüsü flying picket n.
(bir mesafeyi) hızlıca gitmek eat up v.
bir şeyi hızlıca yapmak crank something out v.
hızlıca yapmak bash out [brit] v.
hızlıca bir araya getirmek knock up v.
hızlıca kurmak knock up v.
hemen/hızlıca gitmek blow v.
hızlıca hareket etmek rustle [canada] [us] v.
hızlıca yola koyulmak peg it v.
hızlıca (aşağıdaki bir yer) gitmek zip down v.
hızlıca inmek zip down v.
hızlıca hazırlanmış back-of-the-envelope adj.
hızlıca yap get it over with expr.
hızlıca öğrenirsin/kaparsın you'll get onto it expr.
çabuk/hızlıca buraya gel! get your tail here fast! exclam.
çabuk/hızlıca buraya gel! get your tail here immediately! exclam.
çabuk/hızlıca buraya gel! get your tail here now! exclam.
Idioms
boksta hızlıca arka arkaya atılan iki yumruk one-two punch n.
hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkama top and tail [uk] n.
düşünmeden/hızlıca karar verilen bir an a weak moment n.
düşünmeden/hızlıca karar verilen bir an a moment of weakness n.
hızlıca bakma fleeting glance n.
hızlıca çok para kazanma get-rich-quick n.
saçını hızlıca fırçalamak/taramak run a brush through (one's) hair v.
saçını hızlıca taramak run a comb through (one's) hair v.
hızlıca bakmak take a peek v.
fiyatı hızlıca yükselmek go into orbit v.
saçını hızlıca taramak run a comb through something v.
hızlıca mideye indirmek nurse (one's) drink v.
(birine) hızlıca bakmak flash (one) a look v.
hızlıca ölüme yaklaşmak fade fast v.
hastalıktan/yaralanmadan dolayı ölümü hızlıca yaklaşmak fade fast v.
hızlıca ölüme doğru gitmek fade fast v.
hızlıca gözen kaybolmak fade fast v.
hızlıca eriyip gitmek fade fast v.
hızlıca çözünmek fade fast v.
hızlıca dağılmak fade fast v.
hızlıca yok olmak/etmek fade fast v.
hızlıca ortadan kaybolmak fade fast v.
hızlıca unutulup gitmek fade fast v.
hızlıca gelir/fayda elde etmek için aileden kalan değerli şeyleri satmak sell the family silver v.
hızlıca bir yere gitmek get (one's) tail (somewhere) v.
hızlıca yetişmek get (one's) tail (somewhere) v.
hızlıca bir karar vermeye zorlamak force the issue v.
hızlıca karar vermeye mecbur etmek force the issue v.
hızlıca başka bir şeye odaklanmak change gear v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak steal a glance (at somebody/something) v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak steal a look (at somebody/something) v.
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak go through one v.
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak go right through one (like a dose of salts) v.
hızlıca yapıp bitirmek make the fur fly v.
hızlıca yanından geçmesine izin vermek let slide by v.
hızlıca yanından geçmesine izin vermek let slip by v.
(birini/bir şeyi) hızlıca bertaraf etmek make quick work of (someone or something) v.
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek wing your way (to...) v.
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek wing its way (to...) v.
hızlıca halledivermek knock out v.
hızlıca bir öpücük kondurmak steal a kiss v.
hızlıca dönmek/değişmek turn on a sixpence [uk] v.
hızlıca kontrol edilmek get the once-over v.
hızlıca incelemek run the rule over [uk] v.
hızlıca gözden geçirmek run the rule over [uk] v.
hızlıca uygun/doğru olup olmadığını denetlemek run the rule over [uk] v.
(bir şeye) hızlıca bakmak throw an eye on (something) v.
(bir şeye) hızlıca bakmak throw an eye over (something) v.
vücudu hızlıca aşağı yukarı ve sağa sola hareket ettirmek bob and weave v.
hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkamak top and tail [uk] v.
hızlıca bir şeyler yemek bite (to eat) v.
(birinin/bir şeyin) yanından hızlıca sürtünerek geçmek brush past (someone or something) v.
(bir şeye) hızlıca göz atmak cast an eye over (something) v.
(bir şeye) hızlıca göz atmak cast one's eye over (something) v.
hızlıca göz atmak cast your eye v.
hızlıca bakmak cast your eye v.
hızlıca göz atmak cast your eyes v.
hızlıca bakmak cast your eyes v.
hızlıca göz atmak cast an eye v.
hızlıca bakmak cast an eye v.
(bir şeye) hızlıca göz atmak give (something) a once-over v.
(bir şeyi) hızlıca gözden geçirmek give (something) a once-over v.
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak give somebody/something the once-over v.
birini/bir şeyi hızlıca bir gözden geçirmek give somebody/something the once-over v.
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak give somebody/something a once-over v.
birini/bir şeyi hızlıca bir gözden geçirmek give somebody/something a once-over v.
bir şeyi hızlıca/çabucak temizlemek give something a once-over v.
bir şeyi hızlıca/çabucak temizlemek give something the once-over v.
birini/bir şeyi hızlıca gözden geçirmek give someone/something the once-over v.
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak give someone/something the once-over v.
birini/bir şeyi hızlıca gözden geçirmek give someone/something a once-over v.
birine/bir şeye hızlıca bir göz atmak give someone/something a once-over v.
birinin vücudundan hızlıca geçip çıkmak go right through one v.
hızlıca (bir şey) yemek have a bite v.
çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak have a word v.
(biriyle bir şey hakkında) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak have a word (with somebody) (about something) v.
(biriyle) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak have a word in (one's) ear v.
(biriyle) çabucak/hızlıca bir şeyler konuşmak have a word in someone's ear v.
yemeğini hızlıca mideye indirmek inhale (one's) food v.
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak knock something together v.
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak throw something together v.
hızlıca kaçmak/tüymek make a bolt for it/something v.
hızlıca kaçmak/tüymek make a dash for it/something v.
(birini/bir şeyi) hızlıca/hemen halletmek make fast work of (someone or something) v.
(birinden/bir şeyden) hızlıca/hemen kurtulmak make fast work of (someone or something) v.
(bir şeyin) hemen/hızlıca tüketmek make fast work of (something) v.
(bir şeyi) hemen/hızlıca bitirmek make fast work of (something) v.
bir şeyi hızlıca halletmek/bitirmek make short work of something v.
hızlıca yapıp bitirmek make the sparks fly v.
(biri/bir şey üzerinde/hakkında) hızlıca hüküm vermek pass judgment (on someone or something) v.
(biri/bir şey üzerinde/hakkında) hızlıca hüküm vermek pass sentence (on someone or something) v.
hızlıca şişmanlamak pile the pounds on v.
farkında olmadan/ hızlıca in a blur adv.
hazırlık yapmadan hızlıca rough and ready expr.
hızlıca ve dümdüz like a martin to its gourd [dated] [us] expr.
hızlıca ve dümdüz like a martin to his gourd [dated] [us] expr.
hızlıca ulaşılabilecek kalıcı bir çözüm yok there is no quick fix expr.
Speaking
neden etrafa hızlıca bir göz atmıyorsun why don't you take a quick look around expr.
neden etrafa hızlıca bir bakmıyorsun why don't you take a quick look around expr.
zaman hızlıca geçti the time passed quickly expr.
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz? I'd like (to have) a word with you? expr.
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz? could I have a word with you? expr.
Trade/Economic
bir girişime hızlıca kar edebilmek için kısa vadeli yatırım yapma carpetbagging n.
mal veya ürünleri hızlıca alıp satarak kar eden kimse pinhooker n.
spekülatörün hızlıca yaptığı bir işlemden elde ettiği küçük kazanç scalp n.
hızlıca küçük karlar elde etmek için alıp satmak scalp v.
Technical
drenaj borularını temizlemek üzere hızlıca boşaltılabilen su deposu flush tank n.
Computer
(ikonu, pencereyi) hızlıca kaydırmak snap v.
Aeronautic
inişteki uçağın süzülüş açısını yerle temas eder etmez burnunu kaldırarak hızlıca azaltıp yatay hale getirme flare-out n.
Marine
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabaka thermocline n.
(güçlü esen rüzgara karşı) yelken açarak hızlıca ilerlemek spoom v.
Medical
vitamin eksikliğinin hızlıca giderilmesi refection n.
Printing
(sayfa) hızlıca işlem uygulanabilir phat adj.
Food Engineering
hızlıca dondurulup saklanabilmesi için ekmeğin ya da hamurun kısmen pişirilmesi parbaking n.
hızlıca enerji açığa çıkaran (besin, kimyasal madde) quick-release adj.
Gastronomy
hızlıca içilen içki quickie n.
hızlıca içilen içki quick one [uk] n.
hızlıca hazırlanan yiyeceğe ait veya ilgili short-order adj.
Physics
açık havada hızlıca su kaynatmakta kullanılan bir cihaz thermette [nz] n.
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakaya ait thermoclinal adj.
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakayla ilgili thermoclinal adj.
sıcaklığın hızlıca değiştiği tabakayı içeren thermoclinal adj.
Chemistry
havada hızlıca oksitlenip su ile reaksiyona giren gümüş-beyaz renkte metalik bir element potassium n.
Biology
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi theory of punctuated equilibrium n.
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi punctuated equilibrium n.
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması freeze etching n.
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması freeze fracturing n.
Biochemistry
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması freeze-etching n.
Social Sciences
belirli bir kültürün bir alana hızlıca yayıldığı zaman dilimi horizon n.
Military
hedefleri hızlıca hizalama ve dost güçlere koruma sağlama amaçlı alınan önlemler fire support coordinating measure n.
bir noktadan diğerine hızlıca hareket etmesi için oluşturulmuş bölük flying camp n.
ana komutanlıktan uzakta bulunan ve bir yerden diğerine hızlıca hareket edebilen gemi filosu flying squadron n.
serbest ve hızlıca hareket edebilen mobile adj.
Sport
ağırlığı hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırma jerk n.
birkaç kriket kalesinin art arda hızlıca düşmesi rot n.
(ağırlığı) hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırmak jerk v.
ağırlığı hızlıca omuz hizasından yukarı kaldırmak jerk v.
(kriket topu) hızlıca gitmek shoot v.
(rakip darbesinden kaçmak için) hızlıca yana kaymak slip v.
(kriket) topu hızlıca gönderen atıcı fast adj.
Football
oyun kurucunun top ile hızlıca hücum çizgisine döndüğü bir hamle sneak n.
(futbol topunu) elle hızlıca oyuna sokmak snap v.
(oyun kurucu) hızlıca koşarak gol çizgisinden sayı almak sneak (over) v.
Baseball
hızlıca yere çakılan uçan top sinker n.
hızlıca yere çakılan uçan top sinkerball n.
Boxing
hızlıca arka arkaya atılan iki yumruk one-two n.
Card
hızlıca kart karıştırma shuffling n.
kartları hızlıca karma shuffling n.
(pokerde) hızlıca birkaç el kazanıp çıkmak hit-and-run v.
(iskambil kağıtlarını) hızlıca karıştırmak ruffle v.
Music
org ile hızlıca çalınan parça toccata n.
bir notanın kendisinden bir derece düşük nota ile hızlıca değiştirilmesiyle oluşturulan melodik ses lower mordent n.
(salon dansında) ayakların hızlıca üst üste atıldığı bir dans adımı fish tail n.
(müzikal kompozisyonun bir bölümünü) hızlıca icra etmek run v.
(notayı) hızlıca üst üste çalmak shake v.
keman yayını hızlıca sıçratarak yapılan saltando adj.
keman yayını hızlıca sıçratarak yapılan saltato adj.
keman yayını hızlıca sıçratarak saltando adv.
keman yayını hızlıca sıçratarak saltato adv.
sayfayı hızlıca çevir volte subito expr.
sayfayı hızlıca çevir volti subito expr.
Cinema
hızlıca değişen resim dizisi phantasmagoria n.
(film çekerken) hızlıca bir sahneden diğerine geçmek cut away v.
Archaic
hızlıca git-gel yapan gezgin poster n.
hızlıca ve genellikle çapraz şekilde hareket etmek glint v.
hızlıca geçmek scud v.
Ornithology
yerde hızlıca yürüyen bir kuş runner n.
Slang
hemen/hızlıca duşa girip çıkma cowboy shower n.
bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek bug out v.
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak bug out v.
bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek make like a bee and buzz off v.
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak make like a bee and buzz off v.
hızlıca tuvalete gidip gelmek pop to the loo v.
hızlıca ortaya bir şey çıkartmak hack out v.
hızlıca ortaya çıkarmak bust out v.
hızlıca sıçmak pinch (one) off v.
hızlıca kakasını yapmak pinch (one) off v.
hızlıca tuvaletini yapmak pinch (one) off v.
bir yeri hızlıca terk etmek make like a banana and split v.
bir yerden hızlıca ayrılmak make like a banana and split v.
hızlıca (bir yere) yetişmek get (one's) ass (somewhere) v.
hızlıca (bir yere) yetişmek get (one's) butt (some place) v.
hızlıca içmek guzzle down v.
(alkollü içkiyi) hızlıca içmek slam (back) v.
(alkollü içkiyi) hızlıca içmek slam (down) v.
Modern Slang
hızlıca koltuk altlarını ve genital bölgeyi yıkayarak alınan duş/yapılan vücut temizliği airplane shower n.
sonunda da işte herkes ölüyor/öldü (sıkıcı bir hikayeyi hızlıca bitirmek için kullanılan bir ifade) and then everyone died... expr.
işte sonra herkes öldü (ilginç olmayan bir hikayeyi hızlıca bitirmek için kullanılan bir ifade) and then everyone died... expr.