mahalle - Turc Anglais Dictionnaire

mahalle

Sens de "mahalle" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
mahalle neighborhood n.
I used to play with my friends from our neighborhood.
Mahallemizden arkadaşlarımla oynardım.

More Sentences
mahalle neighbourhood n.
I used to play with my friends from our neighbourhood.
Mahallemizden arkadaşlarımla oynardım.

More Sentences
General
mahalle quarter n.
Kazimierz, the old Jewish Quarter, is 1.2 km away.
Eski Yahudi Mahallesi Kazimierz 1,2 km uzaklıktadır.

More Sentences
mahalle hometown n.
The parolee started to live in his hometown.
Şartlı tahliye edilen mahkum mahallesinde yaşamaya başladı.

More Sentences
mahalle parish n.
The parish council approved the plan for the sake of some families in destitute.
Mahalle konseyi, yoksul durumda olan bazı ailelerin iyiliği için planı onayladı.

More Sentences
Law
mahalle quarter n.
Each group lived in its own quarter.
Her grup kendi mahallesinde yaşıyordu.

More Sentences
Technical
mahalle quarter n.
There is still such a miracle of construction as windows and quarters.
Hala pencereler ve mahalleler gibi bir inşaat mucizesi var.

More Sentences
Construction
mahalle block n.
He quickly made friends with the new boy on the block.
Mahalledeki yeni çocukla çabucak arkadaş oldu.

More Sentences
Slang
mahalle hood n.
He married someone from the hood.
Mahalleden biriyle evlendi.

More Sentences
General
mahalle street n.
mahalle district n.
mahalle neighbourhood unit n.
mahalle bailiwick n.
mahalle voisinage [obsolete] n.
mahalle hand [dialect] [uk] n.
mahalle doorstep n.
mahalle part n.
Law
mahalle settlement n.
Politics
mahalle district n.
Environment
mahalle district n.
Archaic
mahalle convicinity n.
Slang
mahalle turf n.
mahalle barrio n.
mahalle nabe (neighborhood) n.
mahalle hood n.

Sens de "mahalle" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 169 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kenar mahalle ghetto n.
I can only hire a house from a ghetto with my budget.
Bütçemle ancak kenar mahalleden bir ev kiralayabilirim.

More Sentences
General
dış mahalle outskirts n.
My house is on the outskirts of town.
Benim evim kentin dış mahallelerinde.

More Sentences
kenar mahalle suburb n.
My brightest kid is from the suburbs.
En zeki çocuğum kenar mahalleden.

More Sentences
kenar mahalle outskirts n.
Their USV was located on the outskirts of the village the following day.
İnsansız suüstü araçlarının ertesi gün köyün kenar mahallelerinde olduğu tespit edildi.

More Sentences
kalabalık mahalle warren n.
The large building was a warren of corridors and rooms.
Büyük bina, koridor ve odalardan oluşan kalabalık bir mahalle gibiydi.

More Sentences
Trade/Economic
mahalle bakkalı convenience store n.
I'm going to the convenience store.
Mahalle bakkalına gidiyorum.

More Sentences
General
londra'da hükümet dairelerinin bulunduğu mahalle whitehall n.
kenar mahalle slum n.
mahalle kavgası donnybrook n.
kenar mahalle rookery n.
mahalle karısı quarrelsome woman n.
mahalle karısı unmannerly woman n.
mahalle çocuğu gamin n.
dış mahalle suburb n.
mahalle kahvesi coffeehouse n.
mahalle papazı vicar n.
emniyetli bir mahalle a safe neighborhood n.
mahalle çocuğu urchin n.
şehrin merkezinde yoksulların oturduğu mahalle inner city n.
kenar mahalle skirt n.
binaları derme çatma olan mahalle/semt slum n.
aşağı mahalle lower neighbourhood n.
mahalle sakini community dweller n.
yoksul kenar mahalle ghetto n.
azınlıkların ve yoksulların oturdukları mahalle ghetto n.
mahalle kavgası a free-for-all n.
mahalle kavgası free-for-all n.
mahalle mektebi neighborhood school n.
kenar mahalle sakini slum dweller n.
varoş mahalle sakini slum dweller n.
mahalle baskısı neighborhood pressure n.
(avustralya'da) mahalle bakkalı local milkbar n.
mahalle kabadayısı neighbourhood bully n.
kenar mahalle outskirt n.
mahalle sakinleri neighborhood residents n.
mahalle halkı neighborhood residents n.
mahalle sakini neighborhood resident n.
mahalle devriyesi community watch patrol n.
güvenli bir mahalle a safe neighbourhood n.
yoksul/fakir mahalle poor neighborhood n.
mahalle mektebi community college n.
mahalle afet gönüllüleri neighborhood disaster volunteers n.
mahalle muhtarı neighborhood mukhtar n.
mahalle (japonca) chome n.
kenar mahalle bustee n.
mahalle halkı people in the neighborhood n.
mahalle baskısı community pressure n.
mahalle papazı incumbent n.
mahalle fırını neighborhood bakery n.
mahalle haritası neighbourhood map n.
mahalle haritası neighborhood map n.
(farklı gelir seviyesindeki yerleri ayıran) mahalle sınırı tracks n.
mahalle sakinleri vicinage n.
mahalle, okul ve kiliseye karşı hissedilen gurur veya bağlılık matriotism n.
mahalle kiralarını toplayan kimse questman [obsolete] n.
kenar mahalle blight n.
ev veya mahalle gibi sınırlı alanların iklimlerini inceleyen bilim dalı microclimatology n.
kenar mahalle riff-raff n.
kenar mahalle riffraff n.
mahalle kavgası ruction n.
mahalle kavgası infighting n.
harap mahalle run-down neighborhood n.
yıkık mahalle run-down neighborhood n.
(fransız kültüründe) kenar mahalle faubourg n.
(özellikle brezilya'da) kenar mahalle favela n.
kenar mahalle köpeği pi-dog n.
mahalle bakkalı c-store n.
derme çatma evlerden oluşan kenar mahalle slurb n.
fakir mahalle olma slumdom n.
mahalle maçında oynanan top spaldeen n.
kenar mahalle yaşantısına özgü adetler suburbia n.
akran/mahalle baskısına boyun eğmek succumb to the peer pressure v.
özel konutların bulunduğu (mahalle/semt) residential adj.
oturmaya ayrılmış (alan/mahalle/semt) residential adj.
sınırlı bir bölge veya mahalle ile ilgili vicinal adj.
sınırlı bir bölge veya mahalle ile sınırlı vicinal adj.
(mahalle, semt) düşük gelirlilere uygun low-rent adj.
kenar mahalle tarzında ghetto adj.
(kıyafet) kenar mahalle stili ghetto-fabulous adj.
papaz yönetiminde mahalle ile ilişkili parishen [obsolete] adj.
mahalle kavgasına benzeyen free-for-all adj.
derme çatma evlerden oluşan kenar mahalle ait veya ilişkin slurban adj.
dış tarafında kenar mahalle bulunan suburbed adj.
yedi mahalle everywhere adv.
yedi mahalle everybody pron.
özel konutların bulunduğu (mahalle/semt) res (residential) abrev.
Colloquial
kenar mahalle kızı ghetto girl n.
kenar mahalle environs n.
Idioms
polisin/askerin (bile) giremediği bir yer (semt/mahalle) a no-go area [uk] n.
mahalle kavgası battle royal n.
mahalle bakkalı mom-and-pop shop n.
Informal
mahalle kavgası rammy n.
Trade/Economic
mahalle vergileri scot and lot n.
mahalle bakkalı mom-and-pop store n.
mahalle bakkalı milk bar [australia] n.
mahalle bakkalı dépanneur [canada] n.
Law
polisin (bile) giremediği yer (semt/mahalle) no-go zone n.
polisin (bile) giremediği yer (semt/mahalle) no-go area n.
Politics
papaz yönetiminde mahalle parish n.
özel idare altındaki mahalle parish n.
mahalle heyeti parish council n.
bir mahalle ya da toplumda suçu önlemek için birbirinin malına göz kulak olma şeklindeki sivil savunma programı neighbourhood watch n.
papaz yönetiminde mahalle parischane n.
Construction
mahalle kurulu community council n.
Social Sciences
mahalle baskısı peer pressure n.
mahalle sakinlerinden gönüllülerin diğer evlerin güvenliği amaçlı gözetleme yapmaları crime watch n.
mahalle sakinlerinden gönüllülerin diğer evlerin güvenliği amaçlı gözetleme yapmaları neighborhood watch n.
mahalle sakinlerinden gönüllülerin diğer evlerin güvenliği amaçlı gözetleme yapmaları neighborhood crime watch n.
ingiltere'de işçi sınıfı ailelere ucuz ve yaşanabilir daireler sağlanması için inşa edilmiş kenar mahalle apartman blokları sink estate n.
kenar mahalle basti [india] n.
Education
mahalle okulu public school n.
mahalle okulu state school n.
mahalle okulu neighbourhood school n.
mahalle okulu local school n.
History
mahalle mektebi local school n.
çitler ve parmaklıklardan sorumlu mahalle görevlisi hayward [uk] [obsolete] n.
(ingiltere'de) birtakım hapishanelerin etrafında yer alıp güvenilir mahkumların belirli kısıtlamalar altında yaşayabileceği mahalle the rules n.
Religious
bölge kilisesinde veya mahalle heyetinde çeşitli görevleri yürüten yetkili parish clerk n.
mahalle papazı unvanını elinden almak unvicar v.
Environment
mahalle içi açık alan open space in a block n.
Geography
kudüs'te bir mahalle mea shearim n.
toronto'nun eski gecekondu mahalle bölgesi cabbagetown n.
san francisco'da popüler bir mahalle nob hill n.
güney manhattan'da bir mahalle tribeca n.
paris'te bir mahalle auteuil n.
abd'deki bir şehirde çoğunluğu ispanyolca konuşan bir topluluk veya mahalle barrio n.
londra'da bir mahalle battersea n.
new orleans'ta ünlü bir mahalle ve eğlence bölgesi french quarter n.
new orleans'ta ünlü bir mahalle ve eğlence bölgesi vieux carré n.
londra'nın doğu yakası'nda bir mahalle whitechapel n.
güneybatı londra'da bir mahalle wimbledon n.
londra'da bir mahalle bloomsbury n.
londra'da eski bir mahalle woolwich n.
mısır'da bir mahalle heliopolis n.
londra'da bir mahalle dulwich n.
paris, fransa'nın güneydoğusunda bir mahalle orly n.
paris'te yer alan bir kenar mahalle st denis n.
paris'te yer alan bir kenar mahalle st cloud n.
paris'te bir kenar mahalle st. cloud n.
(kuzey irlanda) belfast'ta bir mahalle stormont n.
Volleyball
mahalle maçı jungle ball n.
Archaic
bir kentte yahudilerin yaşadığı mahalle jewry n.
papaz yönetiminde mahalle ile ilişkili parishional adj.
Slang
kenar mahalle milyoneri slumdog millionaire n.
kenar mahalle güzeli slum chick n.
mahalle sineması nabe n.
mahalle sineması nabes n.
aşağı mahalle whorehouse n.
aşağı mahalle brothel n.
önüne gelenle yatıp kalkan kenar mahalle karısı hood rat [us] n.
kenar mahalle delikanlısı hood rat [us] n.
kenar mahalle çocuğu hood rat [us] n.
kenar mahalle insanı hood rat [us] n.
kenar mahalle dilberi hood rat [us] n.
kenar mahalle genci hood rat [us] n.
kenar mahalle gülü hood rat [us] n.
kenar mahalle dilberi alley cat n.
kenar mahalle güzeli hood rat [us] n.
yoksulluk ve suç oranı yüksek mahalle combat zone n.
mahalle sevgisiyle ilgili hood adj.
mahalle hayatının iyi ve kötü yönleriyle ilgili hood adj.
yoksul mahalle yaşamına ait gully adj.
yoksul mahalle ortamı ile ilişkili gully adj.
yoksul mahalle ortamına ait gully adj.
yoksul mahalle yaşamı ile ilişkili gully adj.
yoksul mahalle kültürü ile ilişkili gully adj.
yoksul mahalle kültürüne ait gully adj.
British Slang
genç yaşta hamile bırakılarak çocuk sahibi olmuş kenar mahalle kızı pramface n.
fakir mahalle spam valley n.