player - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

player

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "player" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 20 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
player n. oyuncu
General
player n. çalgıcı
player n. sporcu
player n. çalgı çalan kimse
player n. çalar
player n. kumarbaz
player n. eğlenceyle vakit geçiren kimse
player n. aktör
player n. çalan kimse
player n. çeşitli oyunlarda diğer tüm oyunculara karşı oynayan oyuncu
player n. müsabaka katılımcısı
Computer
player n. aygıt
Automotive
player n. çalıcı/oynatıcı
Sport
player n. oyuncu
player n. (bilardo gibi oyunlarda) oyun sırası gelen top
Music
player n. müzik aletini otomatik çalmak için kullanılan alet
player n. otomatik piyano çalar
player v. çalmak
Slang
player n. zampara
player n. kadın avcısı

Sens de "player" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 278 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
flute player n. flütçü
General
hooky player n. okul kaçağı
violin player n. viyolonist
tape player n. kasetçalar
chess player n. satranç oyuncusu
earthenware kettledrum player n. darbukatör
golf player n. golf oyuncusu
record player n. fonograf
record player n. plakçalar
cassette player n. kaset çalar
bridge player n. briç oyuncusu
leading player n. başoyuncu
baseball player n. beysbolcu
football player n. futbolcu
tennis player n. tenisçi
trombone player n. trombon çalan
tape player n. teyp
baglama player n. bağlamacı
lute player n. udi
earthenware kettledrum player n. darbukacı
dart player n. dart oyuncusu
video player n. video
clarinet player n. gırnatacı
cd player n. kompakt disk çalar
substitute player n. yedek oyuncu
piano player n. piyanist
record player n. pikap
basketball player n. basketçi
trumpet player n. trompetçi
compact disk player n. kompakt disk çalar
volleyball player n. voleybol oyuncusu
cassette player n. teyp
video player n. oynatıcı video
volleyball player n. voleybolcu
baseball player n. beyzbolcu
mandolin player n. mandolinci
video disk player n. video disk çalıcısı
team player n. takım oyuncusu
system player n. sistem oyuncusu
audio player n. ses çalar
music player n. müzik çalar
handball player n. hentbol oyuncusu
cassette-player n. teyp
hooky player n. okulu asmış
hooky player n. okuldan kaçmış
cassette player n. kasetçalar
mp3 player n. mp3 çalar
tape player n. teyp çalıcı
video player n. video çalar
theatre player n. tiyatro oyuncusu
poker player n. poker oyuncusu
keyboard player n. klavyeci
star player n. yıldız oyuncu
theater player n. tiyatrocu
theatre player n. tiyatrocu
hockey player n. hokey oyuncusu
leading player n. baş aktör
feature player n. baş aktör
top player n. baş aktör
player selected n. seçilen oyuncu
kudüm player n. kudümzen
kudüm player n. kudumi
smart player n. akıllı oyuncu
former volleyball player n. eski voleybolcu
ex volleyball player n. eski voleybolcu
game player stats n. oyuncu istatistikleri
mp4 player n. mp4 çalar
role player n. katılımcı
role player n. oyuncu
role player n. aldatıcı kimse
role player n. numaracı kimse
become a dominant player in the market v. piyasada hakim olmak
Colloquial
my favorite player n. en sevdiğim oyuncu
a small stakes player n. küçük bahislerin adamı
bit-player n. önemsiz kimse
bit-player n. solda sıfır kimse
Idioms
bit player n. faydasız kimse
bit player n. yararsız kimse
bit player n. işe yaramaz kimse
team player n. takım/grup çalışmasında iyi olan kimse
team player n. takım çalışmasına/gruba uyum sağlayan kimse
team player n. takım/grup çalışmasının başarısı için fedakarlık yapan kimse
Speaking
I want to be a soccer player expr. futbolcu olmak istiyorum
you would've made a great player expr. senden iyi bir oyuncu olurdu
Trade/Economic
dominant player n. hakim oyuncu
key player n. piyasadaki önemli ya da kilit rol oynayan firma
team-player n. takım çalışmasına yatkın kimse
Technical
card player n. kağıt oyuncusu
minidisc player n. minidisk çalıcı
netshow player n. netshow yürütücüsü
video player n. oynatıcı video
cassette radio player n. radyo kaset çalar
tape player n. seslendirici
stereo tape player n. stereo teyp çalıcı
stereo player n. stereo çalar
tape player n. teyp çalıcısı
video cassette player n. video kaseti göstericisi
videodisk player n. video disk göstericisi
cd-rom-player n. cd okuyucu
video disk player n. video disk calicisi
cd player n. yd okuyucusu
Computer
computer player names n. bilgisayar oyuncu adları
cd player n. cd çalar
cd rom player n. cd rom okuyucu
cd player n. cd okuyucu
cd-rom-player n. cd-rom-okuyucu
cd player accessory n. cd okuyucu donatısı
cd player help n. cd çalar yardım
player options n. cd çalar seçenekleri
cd-rom-player n. diskçalar
dvd player n. dvd oynatıcısı
cd player n. diskçalar
dvd player n. dvd oynatıcı
media player n. ortam yürütücüsü
compact disk player n. optik disk okuyucu
player versus player n. oyuncuya karşı oyuncu
player controls n. oyuncu denetimleri
player tag n. oyuncu ismi/etiketi
digital waveform player n. sayısal waveform okuyucusu
windows media player n. windows ortam oynatıcı
qc player n. qc yürütücü
npc (non player character) n. oyuncu olmayan karakter
you have voted twice for the same player expr. aynı oyuncuyu iki kere oyladın
you have voted twice for the same player expr. aynı oyuncu için iki kez oy kullandın
you have voted twice for the same player expr. aynı oyuncuyu iki kez oyladın
you have voted twice for the same player expr. aynı oyuncu için iki kere oy kullandın
about cd player expr. cd okuyucu hakkında
quit cd player expr. cd okuyucu'dan çık
about media player expr. ortam yürütücüsü hakkında
undock player expr. yürütücüyü çıkar
redock player expr. yürütücüyü yerleştir
Informatics
cd-rom-player n. cd-rom-okuyucu
Telecom
video player button n. video oynatma butonu
established player n. yerleşik oyuncu
Electric
compact disc player n. cd çalar
compact disc player n. kompakt disk çalar
compact disc player n. cd okuyucu
compact disc player n. kompakt diskleri oynatan cihaz
Television
windows media player plug-in n. windows media player eklentisi
i-player® n. bbc'nin yayınların internet üzerinden izlenmesini sağladığı bir hizmet
Automotive
dead player n. bozuk parça
cd player n. cd çalar
dvd player n. dvd oynatıcı
cassette player n. kaset çalar
radio/cassette player n. radyo/teyp
radio/cassette player n. radyo/kaset çalar
stereo radio/cassette player n. stereo radyo/teyp
single compact disc player n. tekli cd çalar
Education
tape player or music set n. teyp veya müzik seti
multi-player adj. çok ortaklı
Sport
back-line player n. defans oyuncusu
lacrosse player n. lakros oyuncusu
lacrosse player n. lakros sporunda onar kişilik takımlar halinde maça çıkan sporculardan her biri
amateur player n. amatör futbolcu
back line player n. arka oyuncu
basketball player n. basketbol oyuncusu
baseball player n. beysbol oyuncusu
pool player n. bilardo oyuncusu
ice hockey player n. buz hokeyi oyuncusu
star player n. birtakımın en iyi oyuncusu
rookie player n. çaylak oyuncu
veteran player n. deneyimli emekli oyuncu
defensive player n. defans oyuncusu
top player n. en iyi oyuncu
forward player n. hücum oyuncusu
hockey player n. hokey oyuncusu
karate player n. karateci
certified player n. lisanslı futbolcu
registered player n. lisanslı oyuncu
defensive player n. müdafaa oyuncusu
midfield player n. orta saha oyuncusu
frontline player n. ön bölge oyuncusu
professional tennis player n. profesyonel tenisçi
pivot player n. pivot oyuncusu
ping-pong player n. pinpon oyuncusu
defensive player n. savunma oyuncusu
water polo player n. su topu oyuncusu
tennis player n. tenisçi
international player n. uluslararası oyuncu
foreign player n. yabancı oyuncu
reserve player n. yedek oyuncu
bench player n. yedek oyuncu
foreign player quota n. yabancı sınırı
foreign player quota n. yabancı oyuncu sınırı
top player n. yıldız oyuncu
utility player n. birden çok pozisyonda oynayabilen oyuncu
utility player n. oynamamasına rağmen sayı toplayan oyuncu
billiard player n. bilardo oyuncusu
money player n. özellikle kritik zamanlarda çok iyi performans gösteren atlet
hockey player n. buz hokeyi oyuncusu
hockey player n. çim hokeyi oyuncusu
ice-hockey player n. buz hokeyi oyuncusu
role player n. esas olarak belirli durumlarda oynayan takım sporcusu
role player n. takım oyuncusu
role player n. takıma anlamlı katkıda bulunan oyuncu
player-manager n. spor kulübünde aynı zamanda oyuncu olarak görev alan yönetici
seeded player n. turnuvanın favori oyuncusu
seeded player n. turnuvanın en göze çarpan oyuncusu
soccer player n. futbolcu
soccer player n. futbol oyuncusu
lvp (least valuable player) abrev. en az değerdeki oyuncu
Basketball
basketballer,basketball player n. basketbolcu
basketball player n. basketbolcu
basketball player n. basketbol oyuncusu
green player n. çaylak
most valuable player (mvp) n. en değerli oyuncu
disqualified player n. faul limitini doldurup oyundan çıkarılan oyuncu
safety player n. güvenlik oyuncusu
player-control foul n. hücumdayken yapılan faul
pivot player n. pivot
pivot player n. potaya yakın oynayan uzun oyuncu
post player n. pivot
heady player n. rakibin hatalarından yararlanmasını bilen zeki oyuncu
franchise player n. tek başına takıma bedel
post player n. 3 saniye koridoruna yakın oynayan oyuncu
Football
box-to-box player n. defans ofans oynayan orta saha oyuncusu
football player n. futbolcu
player exit tunnel n. futbolcu çıkış tüneli
midfield player n. orta saha oyuncusu
player exit tunnel n. oyuncu çıkış tüneli
injured player n. sakatlanan oyuncu
leave a player unmarked at the back post v. arka direkte boş bırakmak
be a football player v. futbolcu olmak
be a soccer player v. futbolcu olmak
send a player off v. oyundan atmak
agree a deal for a player v. (bir futbolcuyu) renklerine bağlamak
Volleyball
back line player n. arka oyuncu
diagonal player n. çapraz oyuncu
exceptional player substitution n. istisnai oyuncu değişikliği
leader player n. lider oyuncu
front player n. ön oyuncu
player substitution n. oyuncu değiştirme
Baseball
baseball player n. beyzbolcu
baseball player n. beyzbol oyuncusu
Wagering
chalk player n. favorilere bahis yapan
form player n. yarışmacının geçmişteki performansına bakarak bahis yapan kişi
dog player n. zayıf takım veya yarışmacı üzerine bahis yapan kişi
Music
recorder player n. flavta çalan kimse
ney player n. neyzen
trombone player n. tromboncu
trombone player n. trombon sanatçısı
bass player n. basçı
bassoon player n. fagot çalıcısı
flute-player n. flüt çalan
guitar player n. gitarist
clarinet player n. klarnetçi
clarinet player n. klarnet çalıcısı
violin player n. kemancı
lyre player n. lirci
lyre player n. lir çalan kişi
hautboy-player n. obua çalıcısı
player piano n. otomatik piyano
piano player n. piyano sanatçısı
saz player n. sazende
instrument player n. sazende
zither player n. zither çalgıcısı
koto player n. koto çalan müzisyen
koto player n. koto çalan kimse
piano player n. on dokuzuncu yüzyıla özgü otomatik bir piyano çalma mekanizması
cornet player n. kornet çalgıcısı
cornet player n. kornet çalan kimse
flute player n. flüt çalan kimse
sitar player n. sitar çalgıcısı
sitar player n. sitar çalan kimse
sitar player n. sitarcı kimse
Theatre
bit-player n. küçük bir rol oynayan aktör
role player n. tiyatro oyuncusu
Cinema
bit player n. filmlerde kısa süreliğine rol oynayan oyuncu
leading player n. baş oyuncu
feature player n. başoyuncu
feature player n. baş oyuncu
leading player n. başoyuncu
bit player n. ufak roller oynayan oyuncu
Slang
player-hater n. başarılı/işi kıvıran tipleri sevmeyen nefret dolu ezik
player (playa) (rap slang) n. kadınları parmağından oynatan tip
player (playa) (rap slang) n. karısını/kız arkadaşını aldatan tip
player (playa) (rap slang) n. playboy
player (playa) (rap slang) n. uyanık tip