rigid - Turc Anglais Dictionnaire

rigid

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "rigid" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 44 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
rigid adj. sert
We need a rigid pole to hold this up.
Bunu tutması için sert bir direğe ihtiyacımız var.

More Sentences
General
rigid adj. sabit
The frame of the machine should be rigid.
Makinenin çerçevesi sabit olmalı.

More Sentences
rigid adj. kaskatı
She was rigid with shock.
Şoktan kaskatı kesilmişti.

More Sentences
rigid adj. sıkı
We need rigid controls and, perhaps, financial sanctions to deal with the black sheep.
Kara koyunlarla başa çıkmak için sıkı kontrollere ve belki de mali yaptırımlara ihtiyacımız var.

More Sentences
Technical
rigid adj. katı
Their school has rigid rules about attendance.
Okullarının devam konusunda katı kuralları var.

More Sentences
rigid adj. rijit
The last amendment allows rigid buses of up to 13.5 metres to have two axles.
Son değişiklik 13,5 metreye kadar olan rijit otobüslerin iki dingile sahip olmasına izin vermektedir.

More Sentences
Construction
rigid adj. katı
My grandfather has rigid notions about social roles.
Büyükbabamın toplumsal roller hakkında katı fikirleri var.

More Sentences
General
rigid adj. eğilmez
rigid adj. şiddetli
rigid adj. dik kafalı
rigid adj. bükülmez
rigid adj. değişmez
rigid adj. dimdik
rigid adj. rijid
rigid adj. kesin
rigid adj. pek
rigid adj. kalıplaşmış
rigid adj. uzlaşmaz
rigid adj. anlaşmaz
rigid adj. inatçı
rigid adj. sözünden dönmez
rigid adj. kararından vazgeçmez
rigid adj. hareketsiz
rigid adj. oynama payı az olan
rigid adv. tamamen
rigid adv. büsbütün
rigid adv. ziyadesiyle
rigid adv. aşırı
Technical
rigid adj. biçimi bozulmaz
rigid adj. dik
rigid adj. esnemez
rigid adj. katı cisim dinamiğine ait veya ilgili
rigid adj. katı cisim dinamiğini oluşturan
Mechanic
rigid adj. esnemez
rigid adj. gaz konteynerleri kabin, gondol ve motorları içeren sabit kumaş kaplı çerçeve içinde olan
rigid adj. dış şekli sabit çerçeveyle belirtilen
Construction
rigid adj. bükülmeyen
rigid adj. esnemeyen
rigid adj. rijit
Automotive
rigid adj. rijit
Aeronautic
rigid adj. dış çerçevesi sert parçalardan yapılmış (uçak)
rigid adj. sabit (helikopter pervanesi)
rigid adj. katı gövdeli
rigid adj. pervanesi tabana sabitlenmiş (helikopter)

Sens de "rigid" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 160 résultat(s)

Anglais Turc
General
rigid dynamics n. rijit dinamik
rigid policy n. sert politika
rigid measures n. sert önlemler
make less rigid v. yumuşatmak
make rigid v. katılaştırmak
become rigid v. sertleşmek
become very rigid v. kazık kesilmek
bore somebody rigid v. içini baymak
non-rigid adj. gevşek
non-rigid adj. esnek
in its most rigid form adv. en katı şekliyle
in its most rigid form adv. en katı haliyle
Colloquial
go rigid v. sertleşmek
Trade/Economic
rigid measures n. sert önlemler
rigid policy n. katı politika
rigid practices n. katı uygulamalar
Politics
rigid policy n. sıkı politika
Technical
rigid frame n. sert şasi
rigid wall n. rijit duvar
rigid arch n. ankastre kemer
rigid beam test n. rijit kiriş testi
rigid plastic n. sert plastik
rigid plate n. sert plaka
rigid body n. katı gövde
rigid clay n. sert kil
rigid support n. ricid ya da esnekliği olmayan taşıyıcı
flexurally rigid n. eğilmeğe mukavim
rigid precision coaxial line n. rijit doğruluklu eşeksenli hat
rigid plastic foam n. sert plastik köpük
rigid foundation n. rijit temel
rotating rigid body n. döner rijit gövde
shock absorber rigid n. sert amortisör
rigid plastic foam n. katı plastik köpük
rigid coupling n. takoz kavrama
rigid dumper truck n. sabit damperli kamyon
rigid cellular plastic n. sert köpük plastik
rigid slab n. rijit döşeme
rigid clay n. sıkı kil
rigid envelope n. esnemez kaplama
rigid frame n. oynamaz çerçeve
rigid support n. esnemez destek
rigid support n. oynamaz mesnet
rigid joint n. oynamaz ek
rigid pipe n. esnemez boru
rigid joint n. rijit ek
rigid connector n. oynamaz bağlayıcı
rigid pavement n. oynamaz kaplama
rigid plate n. esnemez levha
rigid material n. esnemez gereç
rigid structure n. rijit strüktür
rigid framed structure n. çerçeve strüktür
semi-rigid polyvinylidene fluoride sleeve n. yarı-rijit poliviniliden florür manşon
rigid foamed sheet n. sert köpük plaka
multilayer rigid printed board n. çok katlı baskılı devre levhası
rigid mica material n. sert mika malzeme
rigid acrylonitrile butadiene styrene material n. sert akrilonitril butadien stiren malzeme
rigid cellular plastics n. sert köpük plastikler
rigid laminated sheet n. sert lamine levha
rigid round laminated tube n. rijit yuvarlak tabakalı tüp
tensile lap-shear strength of rigid-to rigid bonded assemblies n. iki sert malzemenin yapıştırılmasıyla oluşan sistemlerin ayrılma mukavemeti
guided type fall arrester on a rigid anchorage line n. sert bir ankraj hattı üzerindeki kılavuz tip düşmeyi önleme tertibatı
rigid-flexural test n. sert esnetme deneyi
rigid cellular plastic n. sert gözenekli plastik
rigid plain conduits of insulating materials n. yalıtkan malzemeden yapılmış rijit düz borular
rigid multilayer printed boards with interlayer connections n. ara tabaka bağlantıları bulunan rijit çok tabakalı baskılı devre levhaları
flex-rigid double sided printed boards with through connections n. geçiş bağlantılı bulunan esnek rijit çift yüzlü baskılı devre levhaları
rigid locked socket pipe n. rijit kilit tertibatlı boru
flex-rigid multilayer printed boards with through connections n. geçiş bağlantılı esnek rijit çok tabakalı baskılı devre levhaları
urethane rigid foam n. üretan katı köpükleri
semi-rigid hose n. yarı sert hortum
rigid polyvinyl chloride n. sert polivinil klorür
determination of modulus in shear of adhesion to rigid plates n. kesme modülünün veya rijit plakalara yapışma kuvvetinin belirlenmesi
rigid rotor n. katı rotor
rigid rotor n. katı dönücü
semi-rigid polyolefin n. yarı rijit poliolefin
puncture impact behavior of rigid plastics n. sert plastiklerin darbeli delmeye mukavemeti
non-rigid parts n. rijit olmayan parçalar
shear strength of rigid materials n. sert malzemelerin kesme mukavemeti
compressive modulus of rigid cellular plastics n. sert gözenekli plastiklerin sıkıştırma modülü
compression test for rigid materials n. sert malzemeler için sıkıştırma deneyi
water vapor transmission rate of rigid materials n. sert malzemelerin su buharı geçirgenlik hızı
semi-rigid reel hose n. makaralı yarı sert hortum
rigid precision coaxial lines n. som duyarlı eşeksenli hatlar
pre-formed rigid container packaging machine n. önceden biçimlendirilmiş konteyner ambalaj makinesi
semi-rigid polyvinylidene fluoride sleeve n. yarı sert poliviniliden florür manşon
rigid mica materials n. rijit mika malzemeler
flexible and rigid cellular polymeric materials n. esnek ve sert gözenekli polimerik malzemeler
reusable rigid plastics distribution box n. tekrar kullanılabilir sert plastik dağıtım kutusu
flat-sided rigid package n. düz kenarlı sert ambalaj
semi-rigid hoses n. yarı sert hortumlar
semi-rigid reel hose n. makaraya sarılan yarı sert hortum
rigid coupling n. sabit kaplin
rigid plastic container n. sert plastik kap
factory-made rigid polyurethane foam n. fabrikasyon olarak imal edilen sert poliüretan köpük
hose reel with semi-rigid hose n. yarı sert hortumlu hortum makarası
rigid tapping n. diş çekme
hose reels with semi-rigid hose n. yarı sert hortumlu hortum makaraları
semi-rigid coaxial cable assemblies n. yarı rijit koaksiyal kablo donanımları
rigid precision coaxial lines n. rijit hassas eş eksenli hatlar
rigid conduit systems n. rijit boru sistemleri
factory made rigid polyurethane foam n. fabrikasyon olarak imal edilen sert poliüretan köpük
equimomental cone of a given rigid body n. verilen bir rijit şeklin eşit atalet momentlerine sahip konisi
Electric
rigid precision coaxial lines n. rijit yüksek doğruluklu eş eksenli hatlar
Construction
rigid flat sheet n. düz rijid levha
rigid pavement n. rijit kaplama
rigid non-threadable conduit of aluminium alloy n. alüminyum alaşımlı vidalanamayan sert boru
heavy duty rigid steel conduits n. çok ağır hizmetlerde kullanılan rijit çelik borular
semi-rigid support behavior n. yarı-rijit mesnet davranışı
rigid frame n. rijit çerçeve
Automotive
rigid axle n. rijit dingil
rigid fuel line n. rijit yakıt hattı
rigid axle n. sabit dingil
rigid mount n. rijit motor kulağı
rigid axle n. sabit aks
rigid rear suspension n. sabit arka aks
Transportation
rigid truck n. sabit kasalı kamyon
Traffic
rigid pavement n. rijit üstyapı
Railway
rigid materials n. sert malzemeler
rigid track n. balastsız yol
rigid loading n. rijit yükleme
Marine
rigid pavement n. esnemez kaplama
rigid lid v. esnemez kapak
Medical
akineto-rigid syndrome n. akineto rijit sendromu
rigid ventilation bronchoscopy n. rijit ventilasyon bronkoskopu
rigid collar n. sert tip boyunluk
rigid bronchoscopy n. rijit bronkoskopi
rigid telescope examination n. rijit teleskopik inceleme
rigid rectoscopy n. bükülmez rektoskopi
Psychology
rigid control n. katı kontrol
Dentistry
semi-rigid splint n. yarı rijid splint
Optics
rigid contact lenses n. sert kontakt lensler
ageing of rigid and soft lenses in daylight n. sert ve yumuşak lenslerin gün ışığında yaşlandırılması
rigid lens n. sert lens
Printing
rigid box n. sert kutu
Math
rigid body n. katı cisim
rigid motion n. devinimsiz hareket
Logic
rigid designator n. aynı bireyi mümkün olan her dünyada tanımlayan ifade
Physics
rigid body n. rijit cisim
rigid body n. sert nesne
rigid body n. katı cisim
linearized rigid spacecraft attitude dynamics n. lineerleştirilmiş rijit uzay aracı yönelme dinamiği
Chemistry
rigid pvc n. sert pvc
rigid cellular plastic n. sert gözenekli plastik
flexural properties of rigid plastic n. sert plastiğin eğilme özellikleri
rigid vinyl n. sert vinil
rigid polyvinyl chloride foam n. rijit polivinil klorür köpüğü
rigid polyurethane foam n. sert poliüretan köpük
rigid polyisocyanurate foam n. sert poliizosiyanürat köpük
rigid polyvinyl chloride n. sert polivinilklorür
flexible and semi-rigid cellular plastics made from polyethylene n. polietilenden imal edilmiş esnek ve yarı rijit gözenekli plastikler
Agriculture
rigid tine harrow n. sabit dişli tırmık
rigid tine cultivator n. sabit ayaklı kültüvatör
Environment
rigid beam barrier n. radyasyona karşı fiziki engel
Military
semi-rigid airship n. yarı iskeletli hava gemisi
rigid hull inflatable boat n. sert karinalı şişme bot
rigid butt n. sabit dipçik
inflatable rigid boat n. şişirilebilir rijit bot
rigid hull inflatable boat n. büyük tip orca bot
non-rigid airship n. iskeletsiz hava gemisi
rigid airship n. iskeletli hava gemisi