setting - Turc Anglais Dictionnaire

setting

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "setting" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 51 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
setting n. ortam
The cost of a wedding in this magnificent setting was way above our budget.
Bu muhteşem ortamda yapılacak bir düğünün maliyeti bizim bütçemizin çok üzerindeydi.

More Sentences
setting n. ayar
I use my blow dryer on the lowest setting.
Fön makinemi en düşük ayarda kullanıyorum.

More Sentences
General
setting n. tesis
We suggested setting objectives that would restore balance and creating instruments to track progress.
Dengeyi yeniden tesis edecek hedeflerin belirlenmesini ve ilerlemeyi takip edecek araçların oluşturulmasını önerdik.

More Sentences
setting n. atmosfer
Rome provides the perfect setting for a love story.
Roma, bir aşk hikayesi için gereken mükemmel atmosferi sunmaktadır.

More Sentences
setting n. montür
My engagement ring has a ruby in a silver setting.
Nişan yüzüğümde gümüş montürlü bir yakut var.

More Sentences
Military
setting n. ortam
In this new setting, the Commission has made use of the instruments at its disposal.
Bu yeni ortamda Komisyon elindeki araçları kullanmıştır.

More Sentences
General
setting n. yuva ve tırnakları (mücevher için)
setting n. bileme
setting n. bir kişilik yemek takımı
setting n. hikayenin geçtiği yer
setting n. dizme
setting n. kurma
setting n. priz (beton)
setting n. sahne
setting n. çatal bıçak/yemek takımı (bir kişilik)
setting n. batma
setting n. beste
setting n. gurup
setting n. priz (çimento)
setting n. set
setting n. ayarlama
setting n. düzenleme
setting n. olay yeri
setting n. dekor
setting n. batış (güneş)
setting n. batış
setting n. sertleşme (çimento)
setting n. koyma
setting n. başlama
setting n. montaj
setting n. oluşum
setting n. hikayenin mekanı
Technical
setting n. düzenek
setting n. istifleme
setting n. taşlama tezgahına yerleştirme
setting n. tutturma
setting n. (mücevherde) montür
setting n. mücevher yuvası
Computer
setting n. ayarlar
Construction
setting n. priz alma
setting n. prizleşme
Traffic
setting n. kesilme
Marine
setting n. priz
setting n. sertleşme
Mental Health
setting n. çevre
Chemistry
setting n. bağlama
Marine Biology
setting n. ağ atma
Literature
setting n. zaman ve mekan
Linguistics
setting n. konum
Theatre
setting n. dekor
setting n. dekor (oyunun bir sahnesine ait)

Sens de "setting" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 379 résultat(s)

Anglais Turc
General
setting free n. salıverme
The prisoner was set free yesterday.
Tutuklu dün salıverildi.

More Sentences
factory setting n. fabrika ayarı
After replacing the batteries, the next step is to restore your metal detector to the factory settings.
Pilleri değiştirdikten sonra, bir sonraki adım metal dedektörünüzü fabrika ayarlarına döndürmektir.

More Sentences
the setting sun n. batan güneş
Look at the setting sun.
Batan güneşe bak.

More Sentences
Trade/Economic
goal setting n. hedef belirleme
Goal setting allows us to be proactive instead of just being reactive.
Hedef belirleme, sadece reaktif olmak yerine proaktif olmamızı sağlar.

More Sentences
Technical
resolution setting n. çözünürlük ayarı
The maximum resolution settings depend on the characteristics of the source file.
Maksimum çözünürlük ayarları kaynak dosyanın özelliklerine bağlıdır.

More Sentences
depth setting n. derinlik ayarı
Change the color depth setting to 16-bit.
Renk derinliği ayarını 16 bit olarak değiştirin.

More Sentences
Computer
custom setting n. özel ayar
SpeedFan is configurable and you can apply custom settings to handle every situation automatically.
SpeedFan yapılandırılabilir ve her durumu otomatik olarak ele almak için özel ayarlar uygulayabilirsiniz.

More Sentences
policy setting n. ilke ayarı
Administrators can use the GPMC to manage this Group Policy setting.
Yöneticiler bu Grup İlkesi ayarını yönetmek için GPMC'yi kullanabilir.

More Sentences
General
level setting n. düzeylendirme
table setting and decoration n. masa düzeni ve dekorasyon
place setting n. tek kişilik servis takımı
pitch setting n. adım ayarı
setting off n. oluşturulma
setting sun n. akşam güneşi
level setting n. seviyelendirme
setting out n. yolculuğa çıkma
trend setting n. eğilim belirleme
place setting n. yer ayarlaması
setting up n. kurulması
diaphragm setting n. diyafram ayarı
man vc control setting n. manuel vc kontrol ayarı
setting out n. yola çıkma
trend setting n. trend belirleme
setting off n. mahsup etme
setting free n. azat
setting apart n. ayırma
setting up n. kurma
hot-air setting n. termofiksaj
hot-setting adhesive n. sıcakta sertleşen yapıştırıcı
setting-up exercises n. jimnastik
type-setting n. tertip
page-setting n. sayfa düzeni
stage-setting and scenery n. sahne kurulumu ve dekor
setting-up n. ayarlama
page-setting n. mizanpaj
setting up time n. hazırlık süresi
setting up n. tesis
setting aside n. bir kenara koyma
parity setting n. eşlik ayarı
setting aside n. çekilme
setting aside n. sarfınazar
setting aside n. vazgeçme
goal setting n. amaç saptama
setting of the sun n. güneş batması
setting of the sun n. güneşin batması
local time setting n. yerel saat ayarı
parameter setting n. parametre düzenleme
jet-setting n. yüksek sosyete(nin bir parçası olma)
setting rules n. kurallar koyma
table setting n. masa düzeni
jet-setting n. set sosyetenin yaptığı şeyler
jet-setting n. jetle popüler bir yerden başka bir popüler yere seyahat etme
jet-setting n. seyahat eden zenginlerin oluşturduğu uluslararası sosyete
claw setting [uk] n. taşların pençe benzeri uzantılara yerleştirildiği mücevher tasarımı
tiffany setting [us] n. taşların pençe benzeri uzantılara yerleştirildiği mücevher tasarımı
tiffany setting [us] n. pençe tırnaklı tasarım
claw setting [uk] n. pençe tırnaklı tasarım
tamper with the setting v. ayarıyla oynamak
change one's setting v. ayarını bozmak
change setting v. ayar bozmak
be prevented from setting out on a journey v. yoldan kalmak
be prevented from setting out on a journey v. yolundan kalmak
hot-setting adj. sıcakta sertleşen
record-setting adj. rekor seviyedeki
record-setting adj. rekor seviyeye gelmiş
record-setting adj. rekor kıran
record-setting adj. rekor kırmış
quick-setting adj. çabuk kuruyan
quick-setting adj. hızlı donan
quick-setting adj. hızlı katılaşan
quick-setting adj. hızlı kuruyan
in this setting adv. bu ortamda
Phrases
in the setting of expr. ... ortamında
setting aside your personal opinion expr. kişisel fikrin bir yana
Idioms
head for the setting sun v. bir kanun hükmünden/hukuki yaptırımdan paçayı kurtarmak için batıya gitmek
Trade/Economic
joint rate setting n. işçi ve işveren temsilcilerinin ücret hadlerini birlikte belirlemesi/belirlemeleri
rate setting n. ücret veya fiyatın belirlenmesi
inflation off setting n. yalnız enflasyonu karşılayabilen menkul kıymet
price setting n. fiyatların belirlenmesi
rate setting n. ücret hadlerinin saptanması
joint rate setting n. işçi ve işveren temsilcilerinin ücret hadlerini müştereken tespit etmeleri
setting up n. tesis
setting up n. kuruluş
setting up n. kurma
rate setting n. ücret tespiti
joint rate setting n. müşterek ücret tespiti
rate setting n. ücret hadleri tespiti
rate setting n. ücretlerin belirlenmesi
fee setting n. ücret belirleme
quota setting n. kota belirleme
Politics
agenda setting n. gündem belirleme
setting up one's own cadre in public offices n. kadrolaşma
agenda setting n. gündemi belirleme
standard-setting bodies n. standart koyucu kuruluşlar
price setting behavior n. fiyat davranışı
standard setting process n. standart belirleme süreci
independent standard setting process n. bağımsız standart belirleme süreci
international standard-setting body n. uluslararası standart belirleme organı
Technical
setting indicator n. ayar göstergesi
setting of slope stakes n. yamaç kazıklarının tutturulması
setting nut n. ayar somunu
setting of slope stakes n. şev kazıklarının çakılması
altimeter setting n. altimetre ayarı
setting instruction n. ayar talimatı
pressure setting pipe n. basınçlandırma borusu
setting of slope stakes n. şev kazıklarının tespiti
brick setting n. tuğla döşeme
setting duration n. priz süresi
setting bushing n. ayar burcu
setting indicator n. ayarlama göstergesi
stone setting n. taş yığma
lubrication time setting n. yağlama zamanı
setting bolt n. ayar cıvatası
quick setting cement n. çabuk priz yapan çimento
setting ring n. ayar halkası
roller setting n. ekartman aralığı
torch setting n. torç ayarı
setting accuracy n. ayar doğruluğu
rate of setting n. priz sürati
roller setting n. silindir aralığı
setting time n. priz süresi
resume previous setting n. önceki ayara dönüş
setting the bearing preload n. rulman ön yükü ayarı
setting solenoid n. solenoid motor
communication setting n. iletişim ayarları
setting the injection timing n. pompa sente ayarı
setting of slope stakes n. yamaç kazıklarının çakılması
ignition setting scale n. ateşleme ayar skalası
ignition setting scale n. ateşleme ayarlama ölçeği
setting gear lever n. vites kolu ayarları
knob pause time setting n. yağlama aralık butonu
fixed setting control n. sabit ayarla kontrol
setting roller n. ayar silindiri
setting accuracy n. ayar hassasiyeti
trap setting n. kapan kurma
trap setting n. tuzak kurma
setting period n. priz süresi
initial setting n. priz başlangıcı (beton)
acceleration of setting n. katılaşmayı hızlandırma
altimeter setting n. yükseltiölçer ayarı
boiler setting n. kazan duvarı örülmesi
chemical action of concrete setting n. beton prizinde kimyasal
chemical setting sealant n. kimyasal sızdırmazlık gereci
completion of setting n. prizin tamamlanması
completion of setting n. priz sonu
diaphragm setting n. diyafram ayarı
final setting time n. katılaşma süresi sonu
fixed setting control n. sabit ayarlı kontrol
cold-setting adhesive n. soğuk tutkal
intermediate-temperature-setting adhesive n. orta ısıda uygulanır yapıştırıcı
fast-setting repair material n. çabuk katılaşır onarım gereci
cold-setting adhesive n. soğuk yapıştırıcı
heat-setting n. termofiksaj
cut-out setting n. devreden çıkarma durumu
setting wheel angles n. tekerlek ön düzen-açı ayarı
rapid-setting n. çabuk sertleşme
slow-setting cement n. geç sertleşen çimento
pre-setting n. ön ayar
hot-setting adhesive n. sıcak tutkal
hot-setting adhesive n. sıcak yapıştırıcı
initial setting test n. katılaşmaya başlama deneyi
initial setting time n. katılaşmaya başlama zamanı
setting chart n. ayar tablosu
central setting device for bottom rollers n. alt silindirler için merkezi ayar cihazı
setting pulley n. ayar makarası
setting range n. ayar aralığı
height setting n. yükseklik ayarı
setting gauge n. ayar şablonu
setting angle n. ayar açısı
setting knob n. ayar nobu
setting zone n. fiksaj alanı
setting machine n. fiksaj makinesi
steaming and setting machine n. buharlama ve fiksaj makinesi
cylinder setting machine n. silindirli kesme makinesi
wet setting n. yaş fiksaj
level setting n. seviyelendirme
level setting n. düzeylendirme
steaming and setting machine n. (boya) buharlama ve fiksaj makinesi
pole setting n. direk dikme
time of setting n. priz süresi
hand lever-operated setting apparatus n. elle kumandalı ayar cihazı
setting ring n. tanzim halkası
fast setting n. hızlı sertleşme
quick setting glass n. hızlı sertleşen cam
quick-setting cement n. hızlı kuruyan çimento
zero setting n. sıfıra kurma
cold setting adhesive n. soğuk sertleşen yapıştırıcı
cold setting adhesive n. soğuk yapıştırıcı
cold setting process n. soğukta sertleşme süreci
cold setting binders n. soğukta sertleşen bağlayıcı
core setting n. maça yerleştirme
core setting jig n. maça yerleştirme makinesi
setting rate n. biçimlendirilememe sıcaklığına ulaşma süresi
fast setting n. çabuk donma
slow setting cement n. geç katılaşan çimento
sensitivity and range setting n. hassasiyet ve aralık ayarı
hydraulic setting n. hidrolik ayarlama
setting of the functional unit n. fonksiyonel biriminin ayarlanması
setting tendency of bituminous emulsions n. bitüm emülsiyonlarının çökelme eğilimleri
setting diagram n. ayarlama şeması
weight setting n. ağırlık ayarı
setting ring n. ayar bileziği
setting spindle n. ayar mili
setting mechanism n. ayar mekanizması
spring setting n. yay ayarı
speed setting spring n. hız ayar yayı
valve setting n. valf ayarı
speed setting device n. hız ayar tertibatı
switch setting n. şalter konumu
temperature setting n. sıcaklık ayarı
governor setting n. regülatör ayarı
setting gauge n. ayar mastarı
setting time of a hydraulic setting smoothing and levelling compound n. perdahlama ve tesviye bileşiğinin priz alma süresi
non-setting silicone grease n. katılaşmayan silikon gres
bar setting n. bara ayarı
setting up v. monte etmek
air setting adj. havada sertleşen
Computer
key setting n. şifreleme ayarı
sound mapper driver setting change n. ses eşleştirici sürücüsü değişikliği
setting up call n. çağrı ayarlama
setting up n. kurma
setting tab stops n. sekme duraklarını belirleme
target setting n. hedef ayarı
tab setting n. sekme ayarları
switch setting n. anahtar konumu
system setting change n. sistem ayarı değişikliği
tunnel setting n. tünel ayarı
zoom setting n. odak uzaklığı
zoom setting n. ölçek ayarı
weight/setting n. ağırlık/hareket
report setting n. rapor ayarı
ruler setting n. cetvel ayarları
ret setting n. ret ayarı
adapter setting n. bağdaştırıcı ayarı
commands for setting options n. seçenekleri ayarlama komutları
current setting n. geçerli ayar
delete setting n. silme ayarı
desktop setting n. masaüstü ayarı
dpi setting n. dpı ayarı
endoser setting n. doğrulayıcı ayarı
duplex setting n. çift yönlü ayarı
error setting new hard disk parameters n. yeni sabit disk parametrelerini atama hatası
error setting the default drive to drive n. varsayılan sürücüyü sürücüsüne ayarlama hatası
hex setting n. hex ayarları
hardware using the setting n. donanımın kullandığı ayar
kir setting n. kir ayarı
ime setting n. ime ayarı
margin setting n. kenar boşluğu ayarı
local setting n. yerel ayar
netbios setting n. netbıos ayarı
next setting n. sonraki ayar
palette setting n. palet ayarları
parity setting n. eşlik ayarı
port setting n. bağlantı noktası ayarı
oe setting n. oe ayarı
original setting n. özgün ayar
quality setting n. kalite ayarı
trap setting n. kapan kurma
trap setting n. tuzak kurma
personal setting screen n. kişisel ayar ekranı
setting up adj. kurulan
setting the format expr. biçim ayarlanıyor
setting scale expr. ölçek ayarlanıyor
setting xy pos expr. xy konumu ayarlanıyor
setting up call expr. çağrı kuruluyor
setting y scale expr. y ölçeği ayarlanıyor
setting x scale expr. x ölçeği ayarlanıyor
add a setting expr. ayar ekle
add setting expr. ayar ekle
change setting expr. ayarı değiştir
edit resource setting expr. kaynak ayarını düzenle
modify setting expr. ayarı değiştir
Informatics
tab setting n. sekme ayarı
parity setting n. eşlik ayarı
Mechanic
setting time n. ayar zamanı
Television
modified setting value n. değiştirilmiş ayar değeri
eq setting value n. ekolayzer ayar değeri
Textile
automatic pearl setting machine n. otomatik ince ve perçin çakma makinesi
automatic sleeve setting machine n. otomatik kol takma makinesi
pearl setting machine n. perçin çakma makinesi
manual sleeve setting machine n. kol takma makinesi
cylinder setting machine n. silindirli fıksaj makinesi
wet setting n. yaş fiksaj
cylinder setting machine n. silindirli fiksaj makinesi
heat-setting shrinkage n. fiksaj çekmesi
double basket ultrasonic hot-fix setting machine n. çift hazneli ultrasonik taş ve metal yapıştırma makinesi
equivalent steam setting temperature n. eşdeğer buharla sabitleştirme sıcaklığı
equivalent steam setting temperature n. eşdeğer buharla sabitleştirme ısısı
Construction
matters to be taken into account while carrying out large repairs and renovations and setting up a brand new building n. yeniden yaptırılacak binalarda, büyük onarım ve tadilatlarda dikkat edilecek hususlar
quick-setting cement n. çabuk katılaşır çimento
setting time limit n. priz süresi sınırı
early setting time n. erken priz süresi
air-setting dry or wet refractory mortar n. havada sertleşen kuru veya yaş refrakter harç
heat-setting refractory mortars n. ısıyla sertleşen refrakter harçlar
hydraulic setting compounds n. hidrolik priz alabilen bileşikler
setting out n. yer gösterme
setting marks n. yer gösterme
quick-setting cement n. hızlı donan çimento
quick-setting cement n. hızlı sertleşen çimento
quick-setting cement n. çabuk sertleşen çimento
pre-setting n. ön prizleşme
air-setting adj. havada sertleşen
heat-setting adj. ısıyla sertleşen
Automotive
cylinder setting machine n. silindirli fiksaj makinesi
tdc setting pin n. tdc ayar pimi
camber setting n. kamber ayarı
valve timing setting n. supap zamanlama ayarı
mixture setting n. karışım ayarı
temperature setting resistor n. sıcaklık ayar rezistörü
ignition setting n. ateşleme avansı ayarı
toe setting n. toe ayarı
temperature setting resistor n. iç hava sıcaklık müşiri
material setting n. malzemenin oturması
spring and damper setting n. yay ve amortisör ayarı
line setting tag n. tanıtım etiketi
dry setting n. kuru ayar
setting time n. kuruma süresi
setting in motion n. hareket ettirme
non-setting adj. ayarsız
Railway
gauge-setting device n. ekartman ayarlama aracı
gauge-setting device n. ray açıklığı ayarlama aracı
Aeronautic
setting knob n. ayar düğmesi
hot setting adhesive n. sıcak yapışan madde
setting knob n. ayar nabı
blade angle setting n. pale montaj açısı
altimeter setting n. altimetre ayarı
pitch setting n. adım ayarı
flap setting n. flap ayarı
Mining
fire setting n. kazı faaliyetlerini kolaylaştırmak için yapılan bilinçli yakma işlemi
Medical
acute setting n. akut ortam
clinical practice setting n. klinik uygulama ortamı
primary care setting n. birinci basamak tedavi ortamı
adjuvant setting n. adjuvan tedavi ortamı
treatment setting n. tedavi ortamı
ambulatory setting n. ayakta tedavi ortamı
ambulatory setting n. ayakta tedavi
disease setting n. hastalık tablosu
in a laboratory setting expr. laboratuvar şartlarında
Psychology
behavior setting n. davranış ortamı
Mental Health
contrived setting n. uydurma çevre
Optics
digital setting circles n. sayısal ayar çemberleri
Zoology
natural setting n. doğal yerleşim
natural setting n. doğal yerleşme
Agriculture
setting up a furrow n. balık sırtı sürme
fruit setting n. meyve tutumu
Breeding
setting hen n. kuluçka tavuğu
Social Sciences
social setting n. sosyal ortam
Literature
setting of the story n. bir hikayenin geçtiği zaman ve coğrafi konumu
fantasy setting n. fantastik mekan
sci-fi setting n. bilim kurgu mekanı
Linguistics
articulatory setting n. söyleyiş konumu
standard setting n. ölçünlü konum
Environment
limiting safety system setting n. asgari sistem güvenliği ayarları
Meteorology
altimeter setting n. altimetre ayarı
Military
fuze setting n. tapa tanzimi
setting ring n. tanzim bileziği
range setting n. mesafe bağlama
range corrector setting n. mesafe düzeltme miktarı
angle of wing setting n. kanat tespit açısı
coarse setting n. kaba ayar
altimeter setting n. altimetre tanzimi
setting-up instruction n. kuruluş yönergesi
sight setting n. nişan alma
sight setting n. nişangah ayarı
Sport
competitive goal setting (cgs) n. rekabetçi hedef belirleme
interval goal setting (igs) n. aralıklı hedef belirleme
Theatre
stage-setting n. sahne düzeni
stage setting n. sahne düzenleme
stage setting n. sahne düzeni
stage setting n. sahne düzeni oluşturma
Photography
bulb setting n. bulb ayarı
ir setting n. ir ayarı
b-setting n. b ayarı
Printery
image setting n. resim pozlandırma
slow/quick setting n. yavaş/hızlı kuruma
type-setting machine n. dizgi makinesi
hand setting n. el ile dizilmiş yazı
setting rule n. harf kalıplarını kaldırmaya yarayan ince metal çubuk
Star Wars
setting sun avenue n. batan güneş bulvarı