sahne - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

sahne



Sens de "sahne" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 22 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
sahne scene n.
sahne stage n.
General
sahne set n.
sahne setting n.
sahne theater n.
sahne site n.
sahne arena n.
sahne act n.
sahne boards n.
sahne bandstand n.
sahne stage n.
sahne theatre n.
sahne pageant [obsolete] n.
sahne sequence n.
sahne scenic adj.
sahne staged adj.
Technical
sahne stage n.
Literature
sahne locale n.
Art
sahne stage n.
Theatre
sahne onstage n.
Cinema
sahne scene n.
Archaic
sahne scaffold n.

Sens de "sahne" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 468 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
sahne arkası backstage n.
General
sahne eşyaları properties n.
sahne elbiseleri property n.
sahne amiri stage manager n.
sahne aydınlatma stage lighting n.
sahne malzemesi prop n.
sahne arkası offstage n.
acıklı sahne dramatic scene n.
sahne dekoru scenery n.
sahne önündeki ışıklar footlights n.
sahne arkası upstage n.
sahne sanatları performing arts n.
sahne görevlisi stagehand n.
sahne yöneticisi stage manager n.
sahne elbiseleri properties n.
sahne ışıkları footlights n.
sahne sanatçısı artiste n.
görülmeye değer sahne tableaux n.
sahne önü downstage n.
sahne ışığı spotlight n.
ilk defa sahne alma debuting n.
sahne (geçici açık hava sahnesi) stand n.
sahne makyajı theatrical makeup n.
sahne uyarlamaları stage adaptations n.
geçmişi gösteren sahne flashback n.
edebiyatta sahne sanatları performing arts in literature n.
sahne kapısı stage door n.
sahne korkusu stage fright n.
konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası lineup n.
sahne dekoru scene n.
sahne için yazılmış oyun drama n.
sahne ışığı spot n.
asal sahne primal scene n.
sahne makyajı greasepaint n.
eşya (sahne dekorunda kullanılan) property n.
sahne ışıklaması stage lighting n.
asayişi sağlama (karışıklıklara sahne olan bir yerde) pacification of n.
sahne elbisesi costume n.
sahne eşyaları property n.
japonya'ya has müzikli ve danslı bir çeşit sahne oyunu kabuki n.
sahne düzenlemesi stage arrangement n.
çıplak sahne bare stage n.
çıplak sahne empty stage n.
sahne tasarımı stage design n.
sahne tasarımı scene design n.
sahne heyecanı stage fright n.
siyasal sahne political scene n.
sahne gösterisi stage performance n.
döner sahne revolving stage n.
sahne kurulumu ve dekor stage-setting and scenery n.
savaş sonrası politik sahne post-war political scene n.
sahne ve gösteri sanatları stage and performing arts n.
sahne hastası stage struck n.
sahne tutkunu stage struck n.
mobil sahne stage truck n.
sahne adı stage name n.
sahne dekorları scenery n.
sahne ekipmanı stage equipment n.
sahne tasarımcısı stage designer n.
boş bir sahne an empty stage n.
sahne amiri floor director n.
sahne müdürü/yönetmeni floor director n.
sıradan insanlarla ilgili sahne eseri a kitchen-sink play n.
sahne ismi someone's stage name n.
sahne adı someone's stage name n.
sahne ismi stage name n.
sahne yerine müşterinin masasında yapılan erotik dans table dance n.
sahne yerine müşterinin masasında yapılan erotik dans bartop dancing n.
sahne kıyafeti stage dress n.
sahne elbisesi stage clothes n.
sahne kıyafeti stage clothes n.
sahne elbisesi stage dress n.
doğal sahne dekoru set piece n.
sahne arka perdesi backcloth n.
konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası line-up n.
düşvari sahne dreamscape n.
seyircilerin pogo yaptıkları sahne önündeki alan mosh pit n.
sunucu/konuşmacı/kürsü/sahne ekranı confidence monitor n.
parlayan sahne shining stage n.
sahne dekoru stage prop n.
ana sahne main stage n.
ön sahne front stage n.
sahne dışında seyircilerin duyması için yayılan ses noises off n.
görülmeye değer sahne tableau n.
sahne, ekran veya televizyonun önde gelen yıldızı vedette n.
arkası kapalı sahne bandshell n.
yüz yüze ortamda oynanan, katılımcıların kostüm giydikleri, sahne ekipmanı kullandıkları ve rollerini sahneledikleri rol yapma oyunu larp n.
sahne çekimi sırasında seçilen alanı karartmak için kamerada veya tab etme girişinde kullanılan anahtar deliğine benzer açıklık barındırabilen mat plak mat n.
sahne dışı bölümleri maskelemede kullanılan şerit perde leg n.
ciddi sahne legit n.
özellikle klasik yunan oyunlarında görülen, sahne dışında gerçekleşmiş bir olayı iletmek üzere sahneye gelen karakter messenger n.
sahne dekorunu, sahne eşyalarını ve oyuncuları düzenleme mise-en-scène n.
new york kentinde yer alan bir sahne sanatları merkezi lincoln center n.
(sirk veya karnavalda) sahne müdürü ve takdimci ringmaster n.
sahne makyajında kullanılan erimiş donyağı veya gres greasepaint n.
gösteri sanatçısının tek seferlik sahne performansı one-shot n.
(tiyatro veya sinemada) sahne temini ve idaresinden sorumlu kimse clearer n.
izleyiciyi daha sonraki bir olaya hazırlamak için oyuna kasıtlı eklenen sahne plant n.
sahne malzemeleri scaffolding n.
sahne ışıklarını renklendirmek için üzerine konan renkli ve şeffaf kağıt gelatin n.
sahne ışıklarını renklendirmek için üzerine konan renkli ve şeffaf kağıt gelatine n.
gölge oyunu etkisi yaratmak için kullanılan bir sahne aleti phantasmagoria n.
sürekli değişen sahne phantasmagoria n.
gölge oyunu etkisi yaratmak için kullanılan bir sahne aleti phantasmagory n.
sahne geçişi phantasmagory n.
sürekli değişen sahne veya manzara phantasmagory n.
(piyes, şiir) sahne yerleşimi ve düzeni scenary [obsolete] n.
etkileyici sahne set piece n.
(tiyatroda) sahne asansörü sloat n.
kaotik sahne bear-pit n.
bir sahne dolusu stageful n.
(tiyatro salonunda) sahne önü ile arka duvar arasındaki kısım stagehouse n.
sahne dekorunu bozma strike n.
sahne dekorunu toplama strike n.
(opera eserinde) şarkı sözlerinin sahne üzerinde yer alan çevirisi supertitles n.
sahne dekoru prop n.
sahne almak take the stage v.
sahne olmak witness v.
sahne tozunu yutmak have considerable stage experience v.
sahne için yaratılmak be born for stage v.
sahne tozu yutmak have considerable stage experience v.
sahne almak take to the stage v.
bir sahne çekmek shoot a scene v.
sahne kurmak set a stage v.
ilk defa sahne almak debut v.
bir sahne göz önüne getirmek picture a scene v.
sahne için doğmuş olmak be born for stage v.
sahne için doğmak be born for stage v.
farklı sahne düzenine geçmek shift the scene v.
sahne almak appear on stage v.
dekor, kostüm, ışık ve sahne eşyası ile donatmak mount v.
(gemi, sahne) ekipmanları çıkarmak derig v.
(sahne dekoru) farklı renklerle süslemek puddle v.
sahne arkasından yönlendirmek stage-manage v.
sahne arkasından çıkarmak stage-manage v.
sahne arkası üzerinden ayarlamak stage-manage v.
sahne arkasındaki upstage adj.
sahne arkasında olan offstage adj.
broadway'de sahne alan broadway adj.
(eskiden londra'da) tekil şarkıların eklendiği sahne oyunlarına ait veya bu tür oyunlarla ilgili illegitimate [obsolete] adj.
(eskiden londra'da) tekil şarkıların eklendiği sahne oyunlarında oynayan veya bu tür oyunlar yapan illegitimate [obsolete] adj.
oyun sırasında kolayca kaldırılabilen sahne aksesuarlarına ait veya ilgili fit-up adj.
sahne ışığı ile aydınlanan floodlighted adj.
sahne ışığı ile aydınlanan floodlit adj.
sahne ile ilgili stadial adj.
sahne diline özgü stage adj.
sahne dili ile ilgili stage adj.
sahne dilini oluşturan stage adj.
sahne aşığı stagestruck adj.
sahne tutkunu stagestruck adj.
sahne aşığı stage-struck adj.
sahne tutkunu stage-struck adj.
sahne arkasında backstage adv.
sahne arkasında behind the scenes adv.
sahne arkasında upstage adv.
sahne arkasında offstage adv.
sahne arkasında inside adv.
sahne arkasına upstage adv.
sahne dekorunun en önündeki parçalar arasında sahne önünde gerçekleştirilen in one prep.
(sahne alan kişiye) bir daha! bis interj.
Phrasals
sahne almak come on v.
(romanda, filmde) geçmişe ait bir sahne vermek flash back v.
bir hikayeye bir karakter/sahne eklemek write in v.
bir hikayenin arasına bir sahne/karakter sokmak write in v.
bir yerde sahne almak appear at some place v.
Phrases
sahne almış starred in expr.
Colloquial
tek günlük sahne performansı a one-night stand n.
ana sahne big top n.
(oyunda) alkışa boğulan sahne show stopper n.
sahne almak play a gig v.
Idioms
film veya dizilerde jenerikten önceki sahne cold open n.
üzücü bir sahne a sorry sight n.
üzücü bir sahne a sad sight n.
duygu yüklü bir sahne/görüntü heavy scene n.
sıradan insanlarla ilgili sahne eseri kitchen-sink drama [uk] n.
sahne dekoru hazırlamak mount a play v.
sahne adı (…) olmak appear under the name (of) v.
sahne adı (…) olmak appear under the name of (some name) v.
adıyla sahne almak appear under the name of (some name) v.
sahne adı (bir şey) olmak appear under the name of (some name) v.
sahne ışıklarının altında olmak be in the spotlight v.
hadi başla (sahne senin) take it away! expr.
sahne ışıklarının altında in the spotlight expr.
Speaking
şahit olduğum en garip sahne the weirdest scene I have ever witnessed expr.
Trade/Economic
sahne veya televizyon prodüksiyonunun toplam maliyeti nut n.
Politics
çatışmalara sahne olan yer trouble spot n.
oyun ve sahne the play and the stage n.
Institutes
müzik ve sahne sanatları dairesi başkanlığı department of music and performing arts n.
Media
müzik ve sahne sanatları ödülü grammy n.
dış mekanda çekilen sahne exterior n.
ilgili bir konuya geçmek için asıl akışı bölen sahne cutaway n.
aşırı duygusal sahne dramatic event n.
(programda, gösteride) kalabalığın görüldüğü sahne crowd scene n.
Technical
sahne ışığı limelight n.
sahne geçişi lap dissolve n.
sahne askı sistemindeki uzun metal boru pipe batten n.
sahne ışıklandırmasında kullanılan renk filtresi medium n.
(bina, ağaç, dağ veya farklı bir nesneyi temsilen) sahne düzenlemesinde kullanılan dekor set piece n.
Computer
birinci sahne act one n.
ikinci sahne act two n.
sahne ışıkları spotlights n.
Informatics
sahne çözümleme analizi scene analysis n.
sahne analizi scene analysis n.
Electric
sahne monitörü cueing n.
Television
sahne geçişi lap dissolve n.
sahne projektörü broad n.
sahne projektörü broadside n.
sahne geçişi dissolve n.
programda sahne bitişini gösteren müzik curtain n.
sahne kenarlarının kırpıldığı küçültme tekniği kullanılan film kaydı pan and scan adj.
Architecture
tiyatro sahnesinin altında yer alan, döşeme kapağı gibi sahne düzeneklerinin çalıştırıldığı kat mezzanine story [uk] n.
tiyatro sahnesinin altında yer alan, döşeme kapağı gibi sahne düzeneklerinin çalıştırıldığı kat mezzanine floor [uk] n.
sahne dekorunun bağlandığı halatların takozlarını tutan tırabzan pin rail n.
sahne zemininde bulunan kapı scruto n.
(kata) her yanından belirli bir yöne doğru sahne veya platformla hafif eğim vermek bowl v.
Construction
sahne köprüsü bridge n.
Lighting
sahne ışıklandırması stage lighting n.
sahne ışığını renklendirmek için üzerine konan şeffaf ve renkli kağıt gel n.
Psychology
ilk sahne primal scene n.
sahne oyunları histriconism n.
ilk kez gerçekleşen sahne ve olayları hatırlama illüzyonu paramnesia n.
Literature
zamanda ileriye doğru gidilen sahne flash-forward n.
History
eski romalılarda deniz savaşlarını anlatan sahne oyunu naumachia n.
Military
seyyar sahne temsilleri package shows n.
Art
sahne, yer, zaman gibi detayları benzeştirerek eseri tekrar canlandırma re-creation n.
(bale vb.) sahne yönetmeni régisseur n.
alt sahne aygıtları under machinery n.
ana sahne main stage n.
değişebilir sahne adaptable stage n.
döner sahne revolving stage n.
orta sahne traverse stage n.
sahne uzmanları stagehands n.
sahne önü proscenium n.
sahne müdürü stage administrator n.
sahne amiri stage administrator n.
sahne sanatları performing arts n.
sahne mekanikçisi stage mechanics staff n.
sahne demircisi ironmonger n.
sahne marangozu stage carpenter n.
sahne tasarımı stage design n.
sahne makinisti stage machinist n.
taşınabilir sahne dekoru loading scenery n.
üç cepheli sahne thrust stage n.
Music
manzum piyeslerin oynadığı sahne the iyric stage n.
müziksel sahne eserlerinin yazılı metni libretto n.
operadan daha basit müzikli sahne oyunu operet n.
sahne sanatı histrionics n.
sahne oyuncusu pay actor n.
sahne oyunları histrionicism n.
sözsüz sahne oyunu dumb show n.
yarım daire şeklinde sahne band shell n.
icra edenlerin gösterişli ve genellikle grotesk kostüm ve makyajla sahne aldığı bir rock müziği türü glam rock n.
icra edenlerin gösterişli ve genellikle grotesk kostüm ve makyajla sahne aldığı bir rock müziği türü glitter rock n.
birlikte sahne alan müzisyenlerden oluşan organizasyon musical organisation n.
sahne dansı choregraphy n.
sahne eserlerinde dansla icra edilen müzik parçası divertissement n.
sahne dansı stage dancing n.
Painting
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim ekolü genre n.
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim tarzı genre n.
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim türüyle ilgili genre adj.
Theatre
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano callboard n.
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano call-board n.
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano notice board n.
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano bulletin board n.
sahne değişimi relief n.
tiyatro kostümlerinde, sahne dekorlarında ve perdelerde kullanılan, sert bir yüzeyi olan, şeffaf, pamuklu bez veya keten theatrical gauze n.
arka sahne backstage n.
asansörlü sahne lift stage n.
döner sahne turning stage n.
edebi bir eserde üzerine bir süreliğine yoğunlaşılan düşünce veya obje hakkında izlenim yaratılacak sahne vignette n.
kayar sahne sliding stage n.
ön sahne apron n.
sahne gerisi back of the stage n.
sahne dili theatrical language n.
sahne adı stagename n.
sahne tavanı grid n.
sahne makyajı theatrical makeup n.
sahne sanatları performing arts n.
sahne yer örtüsü dugget n.
sahne sanatçısı performing artist n.
sahne sağı stage right n.
sahne gerisi back curtain n.
sahne müdürü yardımcısı assistant stage manager n.
sahne kapıcısı doorkeeper n.
sahne yokuşu rake n.
sahne donanımı görevlisi props n.
sahne düzenlemesi mise-en-scène n.
sahne eşyası stage property n.
sahne yönetimi stage directions n.
sahne donatımcısı property-man n.
sahne düzeni mise en scene n.
sahne arkası back curtain n.
sahne yönetmeni stage director n.
sahne çiti garmony n.
sahne önü dip n.
sahne arkası back of the stage n.
sahne düzeni stage-setting n.
sahne arka perdesi backdrop n.
sahne yönetmeni producer n.
sahne arkası skene n.
sahne görevlisi stagehand n.
sahne aşağısı below n.
sahne altı below n.
sahne ismi stagename n.
sahne aksesuarı stage prop n.
sahne ile izleyiciler arasında olduğu varsayılan duvar fourth wall n.
sahne donanımı props n.
sahne kafesi garmony n.
sahne oyunu play n.
sahne yer örtüsü stage cloth n.
sahne müdürü stage-manager n.
tekerlekli sahne rolling stage n.
taşınabilir sahne movable stage n.
üst sahne gallery n.
yardımcı sahne müdürü assistant stage manager n.
yalnızca hareketlerle bir kişiyi ya da olayı gösteren sahne sanatçısı mime artist n.
yalnızca hareketlerle bir kişiyi ya da olayı gösteren sahne sanatçısı mime n.
kutsal veya incil ile ilgili bir konuyu ele alan kısa bir ortaçağ sahne oyunu auto n.
çerçeve sahne picture frame stage n.
sahne çıkma entry n.
sahne soytarısı baladine n.
sahne soytarısı baladin n.
sahne askı sistemindeki uzun metal boru batten n.
diğer oyuncuları sahne arkasına iten oyuncu upstager n.
tiyatroda sahne efektleri üretmek içim kullanılan makine düzeneği machinery [obsolete] n.
tiyatro gösterisinde kısa bir sahne veya bölüm bit n.
sahne karartma blackout n.
sahne kararmasıyla biten skeç blackout n.
sahne kararmasıyla biten skeç blackout skit n.
sahne kenarındaki platform wing n.
sahne kenarındaki boşluk wing n.
farklı yüksekliklerdeki sahne ışıklarını desteklemek için kullanılan hareketli stant veya kol boomerang n.
ufak bir baskıyla kırılan sahne aksesuarı breakaway n.
oyuncunun kendi kendine konuştuğu dramatik sahne monolog n.
yerleşik tiyatro topluluğunun repertuardan dönüşümlü eserler sergilediği sahne repertory n.
sahne perdesi return n.
güncel sorunların parodik olarak taklit edildiği sahne gösterisi review n.
döner sahne revolve n.
döner sahne platformu revolve n.
yüzü seyirciye dönükken oyuncunun sağ tarafında kalan sahne kısmı right stage n.
sahne dekoru decor n.
(tiyatroda) sahne üzerinde yer alan satır dizisi overtitle n.
sahne üzerinde küçük set rostrum n.
yüz ifadelerine ve duygulara odaklanılan sahne close-up n.
sahne dekoru olarak kullanılan renkli kumaş parçası cloth [uk] n.
yandan çekilmek yerine dikey indirilip kaldırılan sahne perdesi drop n.
yandan çekilmek yerine dikey olarak indirilip kaldırılan sahne perdesi drop curtain n.
(antik yunan veya roma tiyatrosunda) sahne kenarında yer alan kanat parascenium n.
sahne yanı parascenium n.
yan sahne parascenium n.
heyecan veren sahne sanatı aracı coup de theatre n.
sahne başarısı coup de theatre n.
sahne veya oyun sonunda perdenin indirilmesi curtain n.
peri konulu sahne eseri feerie n.
(ortaçağ dini piyesinde) sahne pageant [obsolete] n.
sahne arkası alan postscenium n.
hiciv içerikli sahne oyunu satyr play n.
sahne yanında dekorların konduğu boşluk dock n.
oyun sırasında kolayca kaldırılabilen sahne aksesuarları fit-up n.
ahşap çerçeve ile boyalı kumaştan oluşan sahne dekoru flat n.
ışık ve görüntü sistemlerinin asıldığı sahne çatısı flies n.
sahne önünde yer alan ışıklar floats n.
sahne ışıkları floats n.
sahne ışığı floodlight n.
sahne aydınlatması floodlight n.
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin ayarlanabildiği yükseltilmiş dar platform fly floor n.
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin ayarlanabildiği yükseltilmiş dar platform fly gallery n.
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin bağlandığı tırabzan fly rail n.
sahne dekorunu ayarlayan görevli flyman n.
antik yunan tiyatrosunda oditoryumdan sahne arkasına geçilen geçit parodos n.
antik yunan tiyatrosunda oditoryumdan sahne arkasına geçilen geçit parodus n.
(tiyatro veya oditoryumda) alt katta sahne önünden başlayıp paradilerin arkasına kadar uzanan bölüm parquette n.
ışık efektleri yaratmak için sahne ışıklarının üzerine yerleştirilmiş yuvarlak ve renkli yansıtıcı rondel n.
operada sahne scena n.
operada sahne dekoru scena n.
tiyatroda sahne dekorunun değişimi scene change n.
tiyatroda sahne dekorunun tutulduğu kısım scene dock n.
tiyatroda sahne dekorunun tutulduğu kısım scene bay n.
sahne perdesi scrim n.
sahne dekorasyonu set decoration n.
sahne kostümü shape n.
sahne makyajı shape [obsolete] n.
sahne kenarında yer alan üstü kapalı oturma alanı side box n.
sahne kenarı locası side box n.
sahne kenarında yer alan üstü kapalı oturma alanı side-box n.
sahne kenarı locası side-box n.
genellikle ölüm ve trajediyle sonlanan sahne oyunu shakespearean tragedy n.
tiyatro veya fotoğraf ışığının odak noktasının dışında kalıp istenmediği hale aydınlanan sahne bölümü spill n.
sahne performansı sport [obsolete] n.
sahne alınan süre spot n.
(sahne veya karakter tasvirine yardımcı) küçük jest stage business n.
(sahne veya karakter tasvirine yardımcı) imalı hareket stage business n.
sahne ekibi stage crew n.
sahne efekti stage effect n.
sahne ışıkları stage lights n.
sahne düzeni stage set n.
sahne düzeni oluşturma stage setting n.
sahne düzenleme stage setting n.
sahne düzeni stage setting n.
sahne teknisyeni stage technician n.
sahne oyunu stageplay n.
sahne oyuncusu stageplayer n.
sahne efektleri stagery n.
sahne dili stagese n.
(tiyatroda) sahne önünde yer alan koltuk stall [uk] n.
(tiyatroda) sahne önünde oturan protokol üyeleri stalls [uk] n.
sahne platformunu seyirci görüş alanından çıkacak şekilde hafifçe büküp yükseltmek trip v.
(başka bir oyuncuyu) sahne arkasına itmek upstage v.
sahne planı çizmek block v.
(sahne dekorunu) gerektiğinde indirmek üzere üst kısımda askıya almak fly v.
(sahne dekorunu) üst kısımdaki alana yükseltmek fly v.
(belirli bir sahne için) sahneyi hazırlamak set v.
sahne ışığı altına almak spotlight v.
(bir yerin) sahne yöneticiliğini yapmak stage-manage v.
sahne arkasında yer alan backstage adj.
sahne arkasıyla ilgili backstage adj.
iç mekanda geçen (sahne) indoor adj.
sahne dışı off-stage adj.
sahne kurulumu ile ilişkili scenary adj.
sahne dekoru ile ilişkili scenary adj.
sahne gibi stagelike adj.
sahne ile ilgili stagely adj.
çok sayıda yıldız sahne sanatçısı barındıran star-studded adj.
sahne arkasında behind adv.
sahne arkasında within adv.
sahne arkasına doğru off adv.
(seyircilerce görülmeyen) sahne kenarı boşluklarında in the wings expr.
Cinema
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne trucking shot n.
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne truck shot n.
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne tracking shot n.
ara sahne cutscene n.
ara sahne event scene n.
dış sahne external-stage n.
dış sahne outdoor scene n.
dış sahne exterior scene n.
sahne kompozisyonu scene composition n.
sahne seti (sinema) setpiece n.
sahne yönetmeni stage director n.
sahne tasarımcısı stage designer n.
sahne tasarımı stage design n.
tehlikeli sahne dublörü daredevil n.
tehlikeli sahne dublörü stuntman n.
tehlikeli sahne dublörü stunt performer n.
tehlikeli sahne dublörü stuntperson n.
uzak bir mesafeden kamera ile fotoğraflanan sahne long shot n.
hangi sahne için hangi oyunculara gerek duyulduğunu ve ne zaman çağrılacaklarını gösteren liste call sheet n.
film çekmek için düzenlenen sahne ve donanımlar film set n.
sanal sahne virtual set n.
filmden/diziden çıkarılmış sahne deleted scene n.
jenerik arkası sahne after credits scene n.
led paneller ile fiziksel setlerin bir araya geldiği dairesel sahne volume stage n.
bir filmde kapanış jeneriğinden sonra çıkan kısa sahne after credits scene n.
jenerik sonrası sahne post-credits scene n.
jenerik sonrası sahne post-credit scene n.
jenerik sonrası sahne after credits scene n.
jenerik arkası sahne post-credit scene n.
jenerik arkası sahne post-credits scene n.
(aktörü, sahne eşyasını) seyirci ve kameraların görmesini engellemek cover v.
ünlüler geçidine sahne olan star-studded adj.
Photography
fotoğraflandığında normal boyuttaymış gibi görünen küçük ölçekli sahne veya model miniature n.
Archaic
sahne dekoru scenary n.
sahne krokisi prospect n.
sahne resmi prospect n.
birçok ölüme sahne olan mortal adj.
Slang
göt meme gösterilen (sahne) beaver adj.
Theater
sahne arkası değiştirilirken sahne önünde sergilenen oyun olio n.
sahne önü değiştirilirken sahne arkasına çekilen perde olio n.
Star Wars
sektör sahne sanatları merkezi sector performing arts center n.